GÜNDEM - 28 Nisan 2019 Pazar 09:22

Üveit hastası, tedaviyi küçük kızıyla doğada buldu

A
A
A
Üveit hastası, tedaviyi küçük kızıyla doğada buldu

Behçet hastalığına bağlı üveit olan 33 yaşındaki genç adam, doktorların stresten uzak bir hayat önermesi üzerine şehir hayatına nokta koyarak 4 yaşındaki kızıyla birlikte kamp kurup doğada tedaviyi buldu. 9 sene önce gittiği hastanede üveit hastası olduğunu öğrenen evli ve 4 yaşında kız çocuğu babası Emrah Koçer, stresten uzak durmak için kendini doğaya saldı.

Doktorların genetik bir hastalık olduğunu ve kesin tedavisinin henüz bulunamadığını, hastalığı baskı altında tutmak için bağışıklık düşürücü ağır ilaçlar kullanmaya başladığını kaydeden Emrah Koçer, bunun üzerine kendini doğaya adadığını belirtti.

Tedavi sürecinde doktorun en büyük tavsiyesinin stresten uzak bir yaşantı kurmam gerektiği olduğunu belirten Koçer, “Bir yanımda geçimimi sağladığım stresli bir iş hayatım vardı diğer yanda hastalıktan kurtulmak için tercih etmem gereken daha sakin bir yaşam.

Çocukluğum, babamın işten gelmesini beklerken annemin piknik sepetini hazırlama telaşıyla geçmişti. Her ne kadar şehir hayatına adapte olmuş olsam da çocukluğumda ailemin bana miras bıraktığı doğa sevgisi içimde bir yerlerde dışa vuracağı anı bekliyordu. Ben bir tercih yapmak yerine her iki hayatı birlikte yaşayabilirim dedim ve kamp hayatına adım attım. İki hayatı yaşamak için fedakarlık yapmam gerekiyordu. Buna konfor anlayışımı değiştirerek başladım. Daha az uyudum, daha hızlı hareket ettim. İşime, aileme ve sevdiklerime ayırdığım zamanı planlayarak hafta içi sabah 9 akşam 6 takım elbise giyerken hafta sonları outdoor kıyafetlerimi giyip doğaya koştum. Hastalıktan sağlığa bir yol oldu benim için.” dedi.

Amacının şehir hayatına virgül koymak olduğunu belirten Emrah Koçer, “Şehrin karmaşası, iş stresi, gelecek baskısı derken bir şekilde şehir hayatının getirdiği yükler kısa süre sonra katlanılmaz hale geliyor. Hafta sonları kamp yaparak bu gürültüden, bu sorunlardan uzaklaşıyorum. Kendimi dinleme fırsatını buluyorum. Hatta doğanın sessizliği içinde şehir hayatımdaki adımlarımın kararını daha sağlıklı alır oldum. Kurumsal şirketler büyük bütçeler harcayarak kişisel gelişim eğitimleri veriyor. Doğa bize bunları bedava deneyimleme fırsatı sunuyor.

Zaman yönetimi, planlama, organizasyon beceresi, karar alma, öfke kontrolü gibi birçok konuyu doğada deneyimleyerek öğrenmek mümkün. İnsanlar hayallerine ulaşmak için eğitimlerini ya da tutundukları meslek dallarını bırakıyor.Oysa ufak fedakarlıklarla her ikisini bir arada yürütmek mümkün. Bazen sadece bir kahve bazen bir yemek bazen ise sadece yürümek için doğadayım. Doğada vakit geçirebilmek bana göre şehir hayatının açtığı yaralara yara bandı yapıştırmak.” diye konuştu. Sosyal medya da ‘Doğadaki yabancı’ olarak kendini adlandırdığını söyleyen Koçer, “Uzun zamandır doğanın 

içinde olduğumdan birçok arkadaşım bana, mantar, yenilebilir bitkiler ve ağaç türleri gibi birçok alanda soru soruyordu. Fakat neredeyse tüm sorulara bilmiyorum cevabını veriyordum. Bir arkadaşım ‘sen de bu işlere yabancısın’ dedi ve Doğadaki yabancı adı ortaya çıktı. Bu yabancılığı gidermek ve öğrendiklerimi insanlara aktarmak için önce instagram daha sonra dogadakiyabanci.com bloğumu açtım. Kamp hayatı birçok konuda alışkanlıklarımı ve yaşam tarzımı değiştirmişti. Ağaç parçasından yapılan kuksa bardak, deri işleme, yontma gibi birçok farklı konuda hobi edindim. Evimdeki süs eşyasını dahi ormanda bulduğum ağaç parçalarını değerlendirerek kendim yaptım. Eşim ve kızım doğduğu günden bu yana birçok kampımda benimle birlikte. Eşim her ne kadar kamp hayatını sevmese de kızımızın, doğada daha özgür ve daha güçlü olduğunu gördüğü için mutlu. Hem şehir hayatında da bu konuda çok büyük artılarını görüyoruz. Evimize giren bir sineğin dahi yaşam hakkı olduğunu bilen kızım, evin tüm pencerelerini açıp onun özgür olması için kendi çapında mücadele veriyor.

Ormanlardaki insan kirliliği gün geçtikçe artıyordu ve bu konuda instagram üzerinde paylaşımlarda bulunarak yaklaşık 250 kişiye ulaştım. 2017 yılında bu gönüllü insanlarla ormanlarda 300 battal boy çöp topladık. Kimseye sitem etmeden, kimseyi rahatsız etmeden çöplerimi sessizce toplayıp insanlara doğaya çöp atmaması adına örnek olacak bir davranış sergiledik. Yine 5 Mayıs günü sosyal medya hesabımdan yaptığım duyurularla bir araya gelir Türkiye’de 10 ilde aynı düşüncelerle çöp toplayacağız.

Bir yanda şehir hayatının yükünü sırtlayıp, kızıma daha iyi bir gelecek sunmak için çalışırken diğer yanda hem sağlığım için hem de doğanın içinde vakit geçirmekten hoşlandığım için kamp yapıyorum. Bu süreçte elimden geldiğinde her mesaja yanıt verip insanların doğa hayatı ile ilgili korkularını yenmesine, eksiklerini gidermesine, yardımcı olmaya çalışıyorum. Sosyal medya hesaplarım kızıma digital bir miras bırakacağım günlüğüm” ifadelerini kullandı. Bu hafta sonunu Erzincan'da kamp yaparak geçiren Koçer, daha sonra yaşadığı İstanbul'a döndü.  

Ahmet Akbuğa

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sancaktepe’de Cumhuriyet’in 101’inci yılı coşkuyla kutlandı Sancaktepe’de Cumhuriyet’in 101’inci yılı, gerçekleştirilen etkinliklerle coşkuyla kutlandı. Etkinliklerinde sahne alan Aleyna Tilki katılımcılara keyifli anlar yaşattı. Katılımcılar ünlü şarkıcının şarkıları ile unutulmaz bir gece yaşadı. Sancaktepe Belediyesi tarafından düzenlenen Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinde sahne alan Aleyna Tilki geceye damgasını vurdu. Ünlü şarkıcının şarkılarıyla coşkulu anlar geçiren vatandaşlar bir yandan eğlenerek ve genç şarkıcının şarkılarına eşlik ederek keyifli anlar geçirirken diğer yandan Cumhuriyet Bayramı’nın coşkusunu doyasıya yaşadı. Etkinlikle ilgili konuşan Sancaktepe Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Kılıç, "Öncelikle bütün Sancaktepelilerin ve Türkiye’deki bütün vatandaşlarımızın Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda durmadan ilerleyeceğimizi ant içiyoruz. Sabah Cumhuriyet koşusu ile başladık. İlk kez düzenliyoruz ve uluslararası bir koşuydu bu. Geleneksel hale getireceğiz. Gün boyu bu meydana Sancaktepe’nin kadınları çocukları gençleri bir aradaydı. Oluşturduğumuz atölyelerle çocuklarımız gençlerimiz eğlendiler. Akşam Aleyna Tilki ile bu coşkuyu doruğa ulaştırdık. Biraz önce belediye başkanımız buradaydı çok güçlü bir Cumhuriyet vurgusu yaptı. Sancaktepe’nin İstanbul’un gelişen büyüyen bir gelişim merkezi haline gelen ilçesi olduğunu kendisi her defasında ifade ediyor. Bu meydanlar Sancaktepelilerin buluştuğu, bir araya geldiği her türlü etkinliği gerçekleştirdiği meydan haline gelecek. Teşekkür ediyorum sağ olun." dedi.
Bartın Halk bandosu ilk gösterisini Fener Alayı’nda sergiledi Bartın’ın Kurucaşile ilçesinde esnaf, ev kadınları, muhtar, belediye başkanı ve siyasetçilerden oluşan bando takımı kuruldu. Bando takımı ilk gösterisini ise 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle Fener Alayı’nda gerçekleştirdi. Bartın’ın 2 bin 100 nüfuslu Kurucaşile ilçesinde, aralarında manav, fırıncı, balıkçı, berber, tuhafiyeci, muhasebeci, oto yıkamacı, baklavacı, tekne yapım ustası, mobilyacı, ev kadını, belediye başkanı, belediye meclis üyeleri ve muhtarların olduğu bando takımı kuruldu. Kurucaşile’de 1 ay önce ‘Kurucaşile Halk Bandosu’ olarak kurulan 32 kişilik bando takımını, 2003 ve 2008 yılları arasında Kurucaşile Çok Programlı Lisesi’nde bando takımında yer alan arkadaş grubu oluşturuyor. Majörlüğünü Kurucaşile Belediye Başkanı Uğur Güneş’in öncülüğünde kurulan bando takımının çalışmaları, üyelerinin mezun olduğu okulun bahçesi ve spor salonunda gerçekleştiriliyor. Yaşları 35 ile 40 arasında değişen 16’sı kadın, 16’sı erkek 32 kişinin yer aldığı bando takımının trampet, davul, zil ve borazanlarının ise büyük bir kısmı takım üyelerinin kendi aralarında topladıkları paralarla temin edildi. Lisedeki öğretmenlerin de desteğiyle haftada 3 gün çalışma yapan bando takımı ilk sınavını ise 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı akşamı ilçede düzenlenen Fener Alayı’nda verdi. Hükümet konağı önünde kısa bir gösteri düzenleyen bando takımı, yüzlerce kişi eşliğinde yürüyüş gerçekleştirdi. Bando, meşale ve dev bayraklar eşliğinde gerçekleşen Fener Alayı, liman bölgesinde sona erdi. Bartın’da binlerce kişi Fener Alayı’na katıldı Bartın il merkezinde gerçekleşen Fener Alayı’na ise binlerce kişi katıldı. Bartın protokolünün de katıldığı yürüyüş, Bartın belediye binası önünde başladı. Cumhuriyet Meydanı’nda sona eren Fener Alayı’nda dev Türk bayrağı açılarak meşaleler yakıldı. Büyük coşkunun yaşandığı Fener Alayı’nda binlerce kişi, marşlar eşliğinde yaklaşık 1,5 kilometre yol yürüdü. Hava fişek gösterileri aydınlanan meydandaki 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları, Hande Ünsal konseri ile sona erdi.
Antalya Alanya’da Cumhuriyet Bayramı’na büyük ilgi 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 101. yılı Alanya’da büyük bir coşkuyla kutlandı. Kızılkule’den Atatürk Anıtı’na genç sporcuların elden ele taşıdığı meşaleyle başlayan program, Fener Alayı Yürüyüşü ile sürdü. Bayram coşkusu, Çağdaş Sesler Türk Müziği Topluluğu ve Oğuzhan Koç konserleri ile zirve yaptı. Alanya’da 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı büyük bir coşkuyla kutlandı. Alanya Belediyesi ve Alanya Kent Konseyi tarafından organize edilen programa, Kaymakam Fatih Ürkmezer, Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, Kent Konseyi Başkanı Nurhan Özcan, Belediye Başkan Yardımcıları, Meclis Üyeleri, siyasi parti ilçe başkanları, oda, dernek ve STK temsilcileri ile on binlerce vatandaş katıldı. Cumhuriyet meşalesini gençler taşıdı Program, Alanya’nın sporcu gençlerinin meşale taşıma seremonisiyle başladı. Kızılkule önünde bulunan Atatürk Anıtı’ndan meşaleyle çıkan gençler, elden ele meşaleyi devrederek Hükümet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na getirdiler. Burada meşaleyi Kaymakam Ürkmezer ve Başkan Özçelik devraldı. Cumhuriyet ateşinin yakılmasıyla program başladı. Fener alayı kortejine büyük ilgi Bayram coşkusu, Fener Alayı Yürüyüşü ile Alanya sokaklarına taştı. Tamamen bayraklara süslü sokaklarda büyük bir kalabalık Türk Bayrakları ve marşlar eşliğinde yürüyüşlerini gerçekleştirdiler. Vatandaşlar yürüyüşe kaldırımdan alkışlar ve meşalelerle katıldı. Başkan Özçelik’e sevgi selinde bulunulan yürüyüş, Atatürk Caddesi ve İskele Caddesi üzerinden Alanya Belediye binası arkasındaki konser alanında sona erdi. Alanya Belediyesi, Cumhuriyetin 101. yıl dönümünü dolayısıyla kentin dört bir yanını dev Türk Bayraklarıyla donattı. Başkan Özçelik: "Halkımızın mutluluğu ve refahı için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, festival alanını dolduran kalabalığa seslendi. "Mavi gözlü dev adama selam olsun" diyerek sözlerine başlayan Başkan Özçelik, “Bugün, milletimizin bağımsızlık ve özgürlük yolunda attığı en büyük adım olan Cumhuriyetimizin ilanının 101. yılını gururla kutluyoruz. Bu önemli gün, yalnızca geçmişimizin değil, aynı zamanda geleceğimizin de temel taşını oluşturmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşlarının büyük fedakarlıklarla kurduğu Cumhuriyet, bizlere bağımsız ve çağdaş bir toplum olmanın kapılarını aralamıştır. Yerel yöneticiler olarak gelecek nesillere daha güçlü, daha huzurlu bir ülke bırakmak en büyük sorumluluğumuzdur. Biz de bu sorumluluk bilinciyle, halkımızın mutluluğu ve refahı için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu anlamlı günde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Cumhuriyetimize emek veren tüm kahramanlarımızı saygı ve rahmetle anıyor, aziz milletimizin Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum” dedi. Cumhuriyet bayramına özel muhteşem konserler verildi Bayram kutlamaları muhteşem konserlerle sürdü. Sahneye ilk olarak Çağdaş Sesler Türk Müziği Topluluğu çıktı. Cumhuriyet’e özel pek çok şarkıyı, alanı dolduran kalabalık için seslendiren koro uzun süre alkışlandı. Başkan Özçelik, koro şefi Şehriban Kasapoğlu’na çiçek ve Alanya Engelsiz Park ve Yaşam Merkezi üyesi bireyler tarafından yapılan filografi sanatı Türk Bayrağı hediye etti. Daha sonra ise sahneye Türkiye’nin en çok sevilen ve en çok dinlenen sanatçılarından Oğuzhan Koç çıktı. Birbirinden güzel şarkılarını arka arkaya Alanya halkı için seslendiren Oğuzhan Koç, hem duygusal hem de hareketli şarkılarıyla unutulmaz bir konsere imza attı. Başkan Özçelik’ten gençlere müjde Başkan Özçelik, Oğuzhan Koç’a da çiçek ve sanatçı Merve Karlı tarafından yapılan minyatür sanatı eseri hediye etti. Hediyeyi oldukça beğenen ünlü sanatçı, tabloyu evinin duvarına asacağını söyledi. Oğuzhan Koç ayrıca kendisine Alanya’dan bir öğrencinin sosyal medya üzerinden mesaj attığını ve yurtların erken kapandığı için sahneye geç çıkmamasını rica ettiğini anlattı. Başkan Özçelik de gerekli görüşmeleri yaptıklarını belirterek, yurtların son girişinin bugüne özel saat gece 00.00’a alındığını açıkladı. Konser gecenin geç saatlerine kadar büyük bir coşku ve heyecanla sürdü.