GENEL - 29 Nisan 2008 Salı 10:27

Türkiye'nin 'en yaşlı' tiryakisi

A
A
A
Türkiye'nin 'en yaşlı' tiryakisi

Şanlıurfa'da, 132 yaşında olduğu iddia edilen Muhammed Deniz, Türkiye'nin en yaşlı adamı konumunda yer alıyor.

Ailesinin fakir olması nedeniyle küçük yaşlarda çalışmak için evden ayrılan Muhammed Deniz, birçok ili dolaştı ve nüfus kaydı yapılmadı. Nüfusa kayıt yaptırdığında Deniz 40 yaşından sonra askere gitti ve bu yaştan sonra evlendi. Köyde tarım işçiliği yapan, doğru dürüst doktor yüzü görmeyen asırlık dede, bir hafta öncesine kadar yürüyebiliyor, konuşabiliyor, genel ihtiyaçlarını kendi görebiliyordu, sağlığı ve hafızası ise oldukça iyiydi. Bir hafta içerisinde birden bire yatağa düşen yaşlı adam şimdi kimseler ile konuşamaz oldu.

Doktora hiç gitmemiş

4 erkek 4 kız sahibi, şu an en büyük oğlu 73 yaşında olan, torununun torununu gören, 109 torunu bulunan Muhammed Deniz, 1 kez evlendi, eşini ise 9 yıl önce kaybetti. Oğlu Hüseyin Deniz ile birlikte yaşayan Muhammed Deniz, birçok şeyi hatırlayabiliyordu. Nüfusta 106 yaşında göründüğünü, asıl yaşının 132 olduğunu, II. Abdülhamit Han döneminden önce 2 yaşında olduğunu, Cumhuriyetin kuruluş sürecini iyi hatırladığını belirten oğlu Hüseyin Deniz, Cumhuriyet dönemine kadar çok zorlu yılların geçtiğini, büyük sıkıntılar yaşadıklarını söyledi. Hayatında 1 kere bile doktora gitmediğini, onun da keyiften olduğunu belirten Hüseyin Deniz, sigara içtiğini ancak yediklerine dikkat ettiğini ve yağ yemediğini kaydetti.

Torununun torununu gördü

Babasının 132 yaşına girdiğini, nüfusa geç yazıldığı için yaşının küçük göründüğünü belirten Hüseyin Deniz, babasının hastalık nedeniyle hiç doktora gitmediğini, bir hafta önce rahatsızlandığını, belirterek daha önce kendisinden sağlıklı olduğunu dile getirdi. Babasının 132 yaşında olduğunu, geçmiş dönemini sürekli anlattığını, yaşını geçmişte söylediğini, şuan yaptıkları hesaba göre 132 geldiğini ifade eden Hüseyin Deniz, "Babamın ana yaşı 132'dir. Nüfus kağıdında ise 106'dır. 4 oğlu, 4 kızı var. 109 tane de torunu var. Torunun torunları var. Kendisi 132 yaşında olduğunu söylüyor. Bugüne kadar namazını bırakmadı, ama bu 2 gündür namaz kılamıyor. Sağlıklı yaşaması tere yağı yemesidir.

Babamın bir amcasının oğlu 11 sene önce öldü. Kendisi ondan büyük olduğunu söylüyordu. Annem 9 sene önce vefat etti. Annem öldükten sonra bana geldi. 8-9 yıldır ben bakıyorum kendisine. Atatürk'ü gördü. Yemen zamanında askerlik yaptı. Askerliğinde çok gezdi. İstanbul, Gelibolu ve Çanakale'de yaptı. Atatürk öldüğü sene ben dünyaya geldim. Benim 11 tane çocuğum, 11 tane de torunum var. Babamın çok torunu var. Torununun torununu gördü" diye konuştu.

100'den fazla torunu var

Bu arada, Onikiler Mahalle Muhtarı Ali Doğan ise, "Ben Onikiler Mahallesinde dünyaya geldim. Dünyaya geldiğimden beri burada yaşadığını biliyorum. Mahalledeki yaşlılar Muhammed amcanın 132 yaşında olduğunu söylüyorlar. Yaşlı amcanın kendi torununun torununu gördüğüne biz şahidiz. Torun sayısına gelince 100'ü devirmiştir. Amca sağlıklıydı. Kendi başına abdest alıyordu, kendi ihtiyaçlarını kendisi karşılıyordu. Bir kaç gündür hasta düştü" diye konuştu. 

132 yaşında olduğu ileri sürülen Muhammed Deniz'in torunları ise, "Benim dedemin babasıdır. Kendisiyle sık sık konuşuyoruz ve eski günlerini bize anlatıyordu. Askere gittiğini ve Atatürk'ü anlatıyordu. Her şeyi hatırlıyor, hiç birisini unutmamış" dediler.
Öte yandan, Türkiye'nin en yaşlı adamının Samsun'un Tekkeköy ilçesine bağlı bir dağ köyünde yaşayan 125 yaşındaki Salih Akdemir olduğu belirtilmişti.

HABER-KAMERA: FERHAT ÖZER

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Dostları ‘Ahmet Arvasi’yi andı Gazeteci Mehmet Nuri Yardım’ın düzenleyip sunduğu Eyüpsultan’ın Ebedî Sakinleri programında Türk fikir adamlarından S. Ahmet Arvasi anıldı. Gazeteci yazar Hüdâvendigâr Onur, Ahmet Arvasi’nin kitaplarında anlattığı insan tahlilleri hakkında bilgi verdi Büyük Türk milliyetçisi ve Türk-İslâm Ülküsü’nün âbide şahsiyetlerinden Ahmet Arvasi, vefatının 37. yıldönümünde Eyüpsultan’daki Yeni Dünya Vakfı’nın salonunda yâd edildi. Yurtsever bir neslin yetişmesinde emeği olan Arvasi’yi, sinema oyuncusu Ahmet Yenilmez, öğrencilerinden Dr. Semih Uşaklıoğlu, merhumun oğlu Murat Arvasi ile gazeteci yazar Hüdâvendigâr Onur anlattı. Ahmet Yenilmez, Ahmet Arvasi’nin büyük bir düşünür olduğunu, bazılarının görmezden geldiğini belirterek, "Hocayla ilgili bir belgesel yapacağız. Doğu Anadolu Gerçeği adlı kitabı Doğu’da dağıtıldı ama kendisi Mamak zindanlarında yattı" dedi. "İslâm, ırkları ve töreyi inkâr etmez" Dr. Semih Uşaklıoğlu ise konuşmasında, son birkaç yıldır tüm dünyada milliyetçiliğin yükseldiğini, bunun iyi bir gelişme olduğunu ama bazı tehlikeleri beraber getirdiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Bu defa birileri bizim karşımıza ‘light’ ya da radikal milliyetçilik çıkarabilir. Unutmayın Müslüman olan kavim ve cemiyetler bazılarının sandığı gibi asla yok olmamış asla çökmemişlerdir. Aksine Müslüman olduktan sonra büyük medeniyetler kurmuşlardır. İslâmiyet, töreyi inkâr etmez. Allah istese idi tüm insanları aynı ırktan yaratır aynı dili konuşurduk. Tüm bunların çözümü Arvasi hocadır. ‘Yüzde yüz Türk, yüzde yüz Müslüman yüzde yüz çağdaş olun’ derdi." "Arvasi’ye göre üç tip insan var" Hüdâvendigâr Onur da Ahmet Arvasi’nin eğitimci, pedagog olduğunu belirterek kitaplarından ikisinin "Kendini Arayan İnsan" ve "İnsan ve İnsan Ötesi" adlı eserleri olduğunu söyledi. Arvasi’nin insanı üçe ayırdığını, bunları hayvan insan, dramatik insan ve ideal insan olarak sınıflara ayırdığını belirten Onur, şöyle konuştu: "Hayvan insan, dünyaya yaşamak için geldiğini, ne yaparsa kâr olduğunu, sonra da yok olacağını düşünür. Bunlar günümüzde de var. Hayvan insanlar bu yüzden sorumluluktan kaçarlar. Yalnız kalmak istemez kalabalıklardan hoşlanırlar. Çünkü yalnız kalırsa bu iç muhasebeyi gerektirir. Bu da hayvan insanı rahatsız eder." Arvasi hocaya göre bir de ‘dramatik insan’ olduğunu belirten Onur, "Dramatik insan bazen zalim bazen merhametli olur. İyi işler yapınca sevinir, zararlı bir faaliyet içine girerse üzülür. İkili bir periyot içindedir, bir alçalır bir de yükselir. Ne hayvan ne de ideal insandır. Arvasi burada Mevlana’nın bir sözünü hatırlatır. Mevlana’ya göre, ‘insan insanlığıyla melek melekliğiyle kurtuldu. İnsan ise ikisi arasında yalpalayıp duruyor.’ Buna rağmen insan ideal insan olmayı özlemektedir." Onur, Ahmet Arvasi’ye göre ‘ideal insanı’ ise şöyle anlattı: "İdeal insanlar ahlak kahramanıdır. Peygamberimiz başta olmak üzere tüm peygamberler en ön sıradadır. Bunları yakınlığıyla Ashab-ı Kiram ve İslâm büyükleri takip eder." Oğlu Mehmet Murat Arvasi de babasıyla ilgili anılarını anlattı, babasının her zaman ‘Türk ve Müslüman olmakla iftihar ettiğini, ömrünü Türk milletine hizmete adadığını’ söyledi.
Çorum Çorum Belediyesi Güreş Eğitim Merkezi açılış için gün sayıyor Çorum Belediyesi tarafından inşa edilen bölgenin en kapsamlı spor yatırımlarından biri olan Güreş Eğitim Merkezi kapılarını açmaya hazırlanıyor. Çorum Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan Güreş Eğitim Merkezi, kapılarını genç sporculara açmaya hazırlanıyor. Yapım çalışmalarının sona erdiği tesiste tefrişat sürecine geçilirken, merkezin kısa süre içinde hizmete açılması planlanıyor. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, Şehir Stadyumu yanında inşa edilen Güreş Eğitim Merkezi’nde incelemelerde bulunarak yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Çorum’un güreş branşında köklü bir geçmişe sahip olduğunu vurgulayan Başkan Aşgın, şehirden geçmişten bugüne olimpiyat, dünya, Avrupa ve Türkiye şampiyonu sporcular yetiştiğini ifade etti. Yaklaşık 3 bin 750 metrekare inşaat alanı ve 1.240 metrekare oturum alanına sahip olan Güreş Eğitim Merkezi’nde; ofisler, 22 konaklama odası, etüt ve dinlenme alanları, ıslak hacimler, sığınak ve çamaşırhane bulunuyor. İdari binanın yanında ise sporcuların antrenmanlarını gerçekleştirebileceği modern bir spor salonu yer alıyor. Bölgenin en kapsamlı güreş eğitim merkezlerinden biri olma özelliği taşıyan tesisin 66 yatak kapasiteli olduğunu ifade eden Aşgın, merkezde eğitim sınıfları, etüt salonları ve sosyal alanların da yer aldığını söyledi. Başkan Aşgın, "Spor şehri Çorum için aşkla çalışmaya devam ediyoruz" dedi. Güreş Eğitim Merkezi’nin Çorum Belediyesi tarafından planlanan ve yapım süreci tamamen belediye tarafından yürütülen özel bir proje olduğunu belirten Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, "Projemizin finansmanı Gençlik ve Spor Bakanlığımız tarafından yüzde 100 oranında karşılanmıştır. Bakanlığımızın katkılarıyla Türkiye’ye örnek olacak bir spor tesisini daha Çorum’a kazandırıyoruz" diye konuştu.