İçinde bin 250 metre fitness katı, grup ders stüdyoları, crossfit, fight club, reformer pilates, spinning, açık ve kapalı basketbol salonları, squaj, tenis kortları, minyatür futbol sahası, açık voleybol alanı, sinema odası, masa tenisi, bilardo, playstation, yüzme havuzu, spa, jakuzi, sauna, buhar odası, hamam, tuz odası, masaj salonu, güneşlenme bahçesi, cafe ve vitamin barlarının yer aldığı spor tesisi, 58 çalışanla hizmete girdi. The Boss adıyla hizmete giren spor tesisi, kadın ve erkeklere özel çalışmalar sunuyor. VIP hizmetlerin üst seviyede olduğu tesiste, kadın müşterilerin ayrı alanlarda spor yapacakları özel yerler de bulunuyor.
"1 buçuk yıl araştırma yaptım"
The Boss spor tesisin sahibi Şemsettin Atasoy, Türkiye’nin en büyük spor salonunu Diyarbakır’da yapma fikrinin nasıl oluştuğu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Atasoy, "10 yıl önce Diyarbakır’ın farklı yerlerinde spor yapıyordum. Yurt dışı gezilerinde Avrupa’daki spor salonlarını gördükten sonra, neden daha iyisi Diyarbakır’da olmasın diyerek kendi memleketimde böyle bir yatırım yapmayı düşündüm. Avrupa gezilerinde Almanya, İtalya, İspanya, Hollanda gibi farklı ülkelerdeki ve Türkiye’deki en iyi kulüpleri gezerek 1 buçuk yıl araştırma yaptım. Ondan sonra Avrupa’nın en iyi projesini yapmak için önce kendi yönetimim ile projemizi çizdik ve Avrupa’nın en iyi kulübünü hizmete geçirdik" şeklinde konuştu.
"Burası spor salonu değil, yaşam merkezi"
Yapılan tesisin özelliklerine ve içerisinde bulunan alanlara da değinen Atasoy, şu ifadelere yer verdi:
"Burası aslında spor salonu değil bir yaşam merkezi, içerisinde fitness, spa, havuz, hamam, sauna, tuz odası, buhar odası, dinlenme odası, çocuklar için çocuk kreşi, basketbol, voleybol, kick boks tamamıyla konsept yaşam merkezi. Yüz ölçümü kapalı alan 8 bin 250 metre açık alan ile beraber toplamda 15 bin metre kare, 58 çalışan arkadaşımız var, üye sayılarına ve açacağımız mağazalara göre çalışan sayılarımız artacak."
Korona virüs önlemleri hat safhada
The Boss Spor Tesisinin Genel Müdürü Deniz Daş ise korona virüs önlemlerine değindi. Daş, şöyle konuştu:
"Spor salonları açıldığında, öncesinde bizim hazırlık evremiz oldu, hem hijyen anlamında hem de sosyal mesafe anlamında. Koşu bantlarımız, kardioların aralarını kapattık, sosyal mesafelerini açtırdık. Gurup derslerimizi dışarı aldık, hem girişte hem de soyunma odalarında ateş ölçerlerimiz ve dezenfektanlarımız var. Gün içersin de 06.30 ile akşam 23.00’e kadar devam eden bir temizlik operasyonlarımız var. Türkiye’nin en büyük spor kulübü Diyarbakır’da buradan faydalanmalarını ve deneyimlemelerini çok isteriz. Onlara hizmet vermek için bekliyoruz."
"Müşterilerimizle tek tek ilgileniyoruz"
Antrenör Papatya Akman da spor tesislerinde gerçekleşen çalışmalara ve kayıtlı olan müşterilerine uyguladıkları programları anlattı. Yeni gelen üyelerin öncelikle diyetisyen ve fizyoterapiste yönlendirdiklerini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Yeni gelen üyelerimizin önce kaydını alıyoruz. Daha sonra diyetisyen ve fizyoterapistimiz müşterilerimizle ilgileniyor. Müşterilerle ilgili olarak vücut ölçüleri, rahatsızlıklar her şey öğrenildikten sonra bize bilgi veriliyor. Daha sonra bizde antrenman programı yazıyoruz ve üyelerimizle tek tek alanda ilgileniyoruz. Özel çalışmak isteyen üyelerimize koçluk yapıyoruz. Üyelerimize özellikle havlu, temiz ayakkabılarını özel olarak getirmelerini söylüyoruz, tesisimiz tedbirler için gerekli açıklamaları yapıyor. Randevulu sistemle çalışıyoruz, her üyemiz ekipmanı kullandıktan sonra temizlik ekibimiz orayı dezenfektan ediyorlar, sürekli temizlik aşaması oluyor."
Mehmet Çakan - Murat Başal