GÜNDEM - 08 Temmuz 2021 Perşembe 09:39

Türkiye’nin drone haritası

A
A
A
Türkiye’nin drone haritası

Savunma sanayi, haritalama ve sinema sektöründe yaygın kullanılan insansız hava araçları (drone) SHGM verilerine göre Türkiye’de kayıtlı 50.170 adet bulunuyor. Haziran ayı verilerine göre ülkede 522 bin kayıtlı İHA pilotu var.

Ulaştırma ve altyapı Bakanlığı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün 2021 yılı Haziran ayı verilerine göre Türkiye’de kayıtlı 50 Bin 170 insansız hava aracı ve 522 bin kayıtlı İHA pilotu bulunuyor.

Hobi olarak drone uçuran vatandaşlar ise uçuş izni alma konusunda hızlı çözüm bulmak istediklerini ve online sistemin yenilenmesini beklediklerini ifade ediyor. Türkiye’de yarışlarda, sinema sektöründe, sınır güvenliğinde, tarımsal ilaç ve gübreleme başta olmak üzere bir çok alanda dronelar kullanımı giderek artıyor. Türkiye’de ağırlıklarına göre 4 kategoriye ayrılan cihazlardan İHA-0 kategorisinde 48 bin 151, İHA-1kategorisinde bin 892 ve İHA-2 ile İHA-3 kategorilerinde 127 İHA bulunuyor. İHA-0 kategorisinde 164 bin 480 kişi sportif amatör ehliyete sahipken, 7 bin 488 kişi ise ticari ehliyete sahip. İHA-1 kategorisinde 330 bin 924 kişi sportif amatör ehliyete sahipken, 18 bin 654 kişi ise ticari ehliyete sahip. Türkiye’de SHGM sistemine kayıtlı en çok pilot 6 bin 740 kişi ile İstanbul’da bulunuyor. İkinci sırası ise Ankara 2 bin 738 pilot, üçüncü sırayı İzmir bin 365 pilot, dördüncü sırayı Antalya 828 pilot, beşinci sırada ise Kocaeli 497 pilot ile yer alıyor.

Türkiye’nin drone haritası

500 gr altı drone için kayıt zorunluluğu yok

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün İHA Talimatına göre 500 gr altı insansız hava araçları için kayıt ve ehliyet zorunluluğu bulunmuyor. Ancak bu cihazlar ile yapılacak ticari uçuşların 10 iş günü öncesinden Genel Müdürlüğe İHA Uçuş İzni Talep Formu ile başvuru yapmaları gerekiyor. 500 gr altı İHA’larla sportif ve amatör amaçlı gerçekleştirilecek uçuşlar için Notam haritasındaki serbest bölgeler (yeşil) alanların kullanılması gerektiği talimatnamede yazıyor. Yeni mevzuat çalışmalarında bu limitin 250 gr olarak belirlenmesi planlanıyor.

“Sivil havacılıktan izin almak çok zor”

32 yıl boyunca hobi olarak model uçak ve 10 yıldır drone uçuran Mimar Murat Turna, “ Hobi olarak drone kullananların işlerinin kötüye gittiğini düşünüyorum. Hobi olarak drone kullananlar aslında gönüllü olarak Türkiye’yi dünyaya tanıtmaya katkıda bulunuyorlar. Hobi olarak drone uçuranların artık bunu yapma şansları kalmadı. Çünkü izinler gerçekten çok zor alınıyor. Benim önerim telefondan hızlı bir şekilde izin alınacak bir aplikasyonun yapılmasıdır. En azından hobiciler nerede uçacaklarını bilirlerse daha üretken hale geleceklerini düşünüyorum. Hobi olarak yaptığımız çekimler Dünya’nın önde gelen platformlarında yayınlanıyor. Sivil havacılıktan izin almak çok zor. Üretken insanlar Türkiye’ye faydalı olacaktır. İnsanların üretkenlik konusunda önlerini açmalıyız” dedi.

“Zirai alanlarda drone kullanımı popüler oldu”

Farklı iş alanlarında daha yaygın bir şekilde insansız hava araçları kullanımının artacağını ifade eden DroneTürk İnsansız hava Araçları Okulu’nun kurucusu Mustafa Kaçan, “ Bilinen alanların dışında biraz daha spesifik görevler var. Örneğin toprağın altındaki materyalin ayrıştırılmasından tutun bitki türlerinin sayımı, enerji hatlarının bakım kontrolü, baz istasyonları kontörlü gibi 145 farklı meslek sayabilirim. Kamuoyunda hobi ve fotoğrafçıların kullanımını yoğun olarak görüyoruz. Son dönemde zirai alanlarda drone kullanımı popüler oldu. Türkiye bir tarım ülkesi ve verimliliği arttırmak için insansız hava araçlarından istifade etmek zorundayız. 6 saat uçan İHA-2 kategorisindeki cihazları daha farklı alanlarda kullanımını göreceğiz” diye konuştu.

“Gönüllü olarak ülkemizin tanıtımını yapıyoruz ”

6 yıldır hobi olarak drone uçuran Abdulkadir Payyu, “ Drone ile uçuş yaparken ülkemizde izin konusunda oldukça sıkıntı yaşıyoruz. Eskiden izin konusundan çok sıkıntı yaşamıyorduk ama son zamanlarda izin konusunda online sisteme geçildikten sonra sıkıntılar yaşıyoruz. İzin almak imkansız derecesine yaklaştı. Bu durum biz hobicileri üzüyor. Biz gönüllü olarak ülkemizin tanıtımını yapıyoruz. İzin sistemi konusunda bir yenilik ve iyileştirme bekliyoruz. Bizim sivil havacılıktan beklentimiz uçuş izinleri konusunda kolaylık sağlamalarıdır” diye konuştu.

500 gr üstü sisteme kayıt şart

Türkiye’de 500 gr üstü drone uçurmak için SHGM sistemine kayıt olmak gerekiyor. Hobi kullanıcılarının eğitim zorunluluğu bulunmuyor ancak ticari uçuş yapacaklar için SHGM tarafından yetkilendirilen eğitim kuruluşlarından tanımlı eğitimler alınması gerekiyor. Eğitim sertifikası ve sağlık raporu ile beraber SHGM sitesinden online olarak ticari pilot kaydı yapılabiliyor.
2020 yılı Ocak ayından 2021 yılı Haziran ayına kadar toplam 81 şahsa ve işletmeye İdari Para Cezası uygulandı.

Ahmet Faruk Sarıkoç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında sanıkların yargılanmasına devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 7. duruşmasına devam edildi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı ile birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 61’e yükselmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce adliyenin konferans salonunda görülen 7. duruşmanın 2. gününde devam edildi. Duruşmaya, 6’sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada, sanıklar yoklamalarının ardından savunma yaptı. Duruşmada savunma yapan ve iddianamede ismi örgüt lideri olarak geçen tutuklu sanık Fırat Sarı, "Tutukluluğumuz 20 aydır, soruşturma ise 3 yıldır sürüyor. Hayatını çocuklara adamış insanlar burada bebek katili oldu. Ben 20 aydır içerideyim, beni sonsuza kadar burada mı tutacaksınız? Elinizde bir taş yani somut bir delil var mı?" ifadelerini kullandı. "Herkes bizi potansiyel bebek katili zannediyor" Savunmasının devamında sanık Sarı, "Bu dosya medyaya çok farklı lense edildi, medyada bu dosyayı korkunç bir biçimde cinayet işler gibi ele aldı ve biz bu durumdayız. Halime bebek, beyin ölümü ile doğmuş bir bebektir. Ben hastaya ne yapmışım, ben canavarım, korkunç bir hekimim ya hani, ben Halime bebeğe tomografi çektirmeye gönderdim. 20 dakika boyunca canlandırmakla uğraştım. Ben bebeğe MR çektirmediğim için suçlandım. Bebeğin beyin ölümü gerçekleşmiş canlandırmaya çalışıyoruz neyin MR’ını çekelim, hastanın damar yolu kalmadı. Bunu sorgulamadılar. 112 bu bebeği neden Çorlu Reyap Hastanesine sevk etti? Herkes bizi potansiyel bebek katili zannediyor. Emrullah Erdinç’in uyuşturucudan gözaltına alınması tesadüf değildir. Seher Cuhadar ve Erol Vural gibi isimler çıktı şimdi ortaya. Ben bu insanları tanımıyorum, hayatım boyunca da görmedim. Ben bu duruşmada ev hapsi talep ediyorum, bunu ilk kez istiyorum" şeklinde konuştu. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Zeki Ötünç, "Bebek için gerekli olan her şeyi yaptım, ihmal yok. Annelerin içi rahat edebilir. Bunu mahkemeye kanıtlayacağım. 1986 yılından beri doktorluk yapıyorum. 18 yıldır yenidoğan yoğun bakıma bakıyorum. Bana, cinayet işlediğim söyleniyor. Bunun basında çıkan haberlerin etkisi olduğunu düşünüyorum. Cezaevine girdiğimde çok sinirlenmiştim, diğer mahkumlar neden buradasın dediğinde duvarlara vurarak ’bebek öldürmüşüm ben’ demiştim. Bunun ne kadar kötü bir durum olduğunu bilemezsiniz. Bebekler anne karnından doğar doğmaz biz görmüyoruz. Doktorlar doğum işlemi sonrası bize teslim ediyor. Bu yüzden doğum sırasında yaşanan bir ihmal olmuş mu ya da başka bir durum oldu mu bilemiyoruz. Biz doğum sonrası ortaya çıkan olaylardan sorumluyuz. Bu bebeklerin sorunlarının doğum sırasında meydana gelmediğini nereden biliyoruz? Ben yenidoğan doktoruyum ve bir bebeği öldürmekle suçlanıyorum, bunu da para için yaptığım söyleniyor. Bu korkunç bir şey, kimseyi öldürme kastım yoktur" dedi. Savunma yapan tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı ise, "Opara bebek hakkında ismimin geçtiği tek yer var, o da bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşmak. Bunu da şu şekilde açıklıyorum; bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşacak doktorun olmaması. Ben sorumlu hemşireyim, gece vefat eden bir bebeğin ölümünü ben haber veremem mesai saatimin dışında. Ne yaparsam yapayım ömür boyu bu dosyadan kurtulamayacakmışım gibi hissediyorum. Herkes çocuklara ben müdahale etmedim diyor, bu çocuklara kim müdahale etti ben çok merak ediyorum. Şeyhmus Çelik, 44 gün yatan bebek için ben görmedim dedi, 60 yaşına gelmiş adam bunu söyledi" şeklinde konuştu. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına ve eksik hususların giderilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarının alınmasına devam etmek için duruşmayı yarın saat saat 10.00’a erteledi.
Sinop Batı Karadeniz’de fırtına uyarısı: Soğuk ve kar kapıda Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Batı Karadeniz için fırtına ve ardından etkisini artıracak soğuk hava dalgasına karşı uyardı. Yapılan son değerlendirmelere göre bölgede rüzgâr bu geceden itibaren doğu ve kuzeydoğudan 6 ila 8 kuvvetinde (50–75 km/saat) fırtına şeklinde esecek; fırtınanın Perşembe akşam saatlerinden sonra etkisini kaybetmesi bekleniyor. Yetkililer, ulaşımda yaşanabilecek aksamalar başta olmak üzere olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmasını istedi. Öte yandan 26 Aralık Cuma gününden itibaren bölge genelinin soğuk ve yağışlı havanın etkisi altına girmesi öngörülüyor. Yağışların iç kesimlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacağı tahmin edilirken, halen mevsim normalleri civarında seyreden sıcaklıkların bölge genelinde 4 ila 10 derece azalacağı bildirildi. Soğuk havanın önümüzdeki hafta boyunca da etkisini sürdürmesi bekleniyor. Bu süreçte özellikle gece ve sabah saatlerinde sıcaklıkların düşmesine bağlı olarak iç kesimlerde buzlanma ve don olaylarının görülebileceği, buna bağlı olarak kara, hava ve deniz ulaşımında aksamalar yaşanabileceği değerlendiriliyor. Tarımsal faaliyetlerin sürdüğü bölgelerde ise soğuk hava ve don olaylarının zirai don riskini artırarak ürün kayıplarına yol açabileceği uyarısı yapıldı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 26 Aralık 2025 ile 2 Ocak 2026 tarihleri arasında bölgeye bağlı il merkezlerinde en düşük hava sıcaklıklarının eksi değerlere kadar düşebileceğini belirterek, yayımlanacak tahmin ve meteorolojik erken uyarıların yakından takip edilmesinin önem taşıdığını vurguladı.