TEKNOLOJİ - 10 Nisan 2019 Çarşamba 15:13

Turkcell Teknoloji Zirvesi başladı!

A
A
A
Turkcell Teknoloji Zirvesi başladı!

Turkcell’in 10’uncu kez kapılarını düzenlediği Teknoloji Zirvesi’nde yerli milli yapay zekâ şovu yaşandı. Uzun süren titiz çalışmalar sonucu geliştirilen Yaani sesli asistan ilk kez zirvede dünyaya tanıtıldı.

Sahnede izleyicilerin önünde Yaani’ye Türkçe komut vererek şirket bilgilerini gören, kahvaltı siparişi veren, doktor randevusu alan Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan yerli ve milli yapay zekanın hayatın her alanına gireceğini vurguladı. Yaani Asistan yılın üçüncü çeyreğinde Türkiye ile buluşacağı açıklandı.

Turkcell tarafından Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Teknoloji Zirvesi, ilham verici konuşmalarıyla 10’uncu yılına özel muhteşem bir şova ev sahipliği yaptı. Bu yıl ‘Sen Yap Diye’ sloganıyla gerçekleştirilen ve yurt dışından gelen kalabalık bir basın mensubu grubunun takip ettiği Teknoloji Zirvesi’nde, Turkcell mühendislerinin uzun süredir üzerinde çalıştığı yerli ve milli yapay zekâ Yaani sesli asistan da dünyaya tanıtıldı. Türkçe konuşan ve komutlara yanıt veren Yaani, yerli arama motorunun üst versiyonu olarak hizmet verecek.

Zirvenin sürprizi Türkiye’nin yerli ve milli yapay zekası 'Yaani Asistan'
Turkcell Genel Müdürü Murat Erkan, Teknoloji Zirvesi’nde yerli ve milli sesli uygulama Yaani Asistan’ı hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadı. Yaani asistan uygulamasıyla yapay zeka şov yapan Erkan, tüm talimatları Türkçe verdi. Murat Erkan’ın sahnede gerçekleştirdiği canlı yerli yapay zekâ demosu sırasında yaşadığı heyecan izleyicilerden de coşkulu alkışlarla karşılık buldu. 

Murat Erkan konuşması sırasında sahnede kurulan sistemle dijital servislerle ilgili anlık rapor sorgulamasından şehir hastanelerinden randevu almaya, internet üzerinden yemek siparişinden akıllı ev ürünü entegrasyonu ile kahve makinesini çalıştırmaya kadar birçok uygulamayı yapay zekâ ile öğrenen Yaani Asistan üzerinden konuklara uygulamalı olarak gösterdi.

Erkan konuşmasında ise şunları söyledi: "Yaani Türkiye’nin ilk yerli arama motoru. Şu anda 10 milyona yakın kullanıcısı var. Yakın zamanda hem kurumların hem de bireylerin kullanabileceği yerli e-posta servisini de Yaani üzerinden sunmaya başlayacağız. Yapay zekâ üzerinde çalışan Yaani asistan da Türk mühendisler tarafından geliştirildi. Konuşmanın yazıya, yazının konuşmaya dönüşmesi şeklinde yani çift yönlü çalışan müthiş bir yapay zekâ çalışması. Alfabenin tamamını öğretmiyoruz. Buradaki bir cümleyi alarak öğrenen bir algoritma. Öğrene öğrene Türkçeyi bizden daha iyi konuşur hale geliyor. Gördüğümüz gibi yapay zekâda önümüzde müthiş bir yol var. Bu yolculuğu hep birlikte yaşayalım".

"Ortak altyapı ile Türkiye kazansın"
Erkan yapay zekâ teknolojilerin hayata geçirilebilmesi için 1 milisaniyenin altında gecikme süreleri gerektiğini, bunun da 5G ile mümkün olacağını belirterek ortak altyapı vurgusu yaptı: "İnternete bağlı 50 milyar cihazı hayata geçirmenin yolu 5G’den geçiyor. Buna hazır olmamız lazım. Biz uzun bir süreden beri Turkcell olarak 5G için çalışıyoruz. Bugün İstanbul’da, Ankara’da ve İzmir’de 5G sinyalini vermeye başladık. 5G’nin temel ihtiyacı kuvvetli altyapı, yani fiber şebeke. Üç operatör olarak mevcut yöntemlerle hazır fiber şebekesi kurmak istersek, Türkiye’nin tamamı için 13-15 milyar dolar yatırım yapmamız lazım. Fakat güçlerimizi birleştirip rekabeti servislerde ortaya koyarak, 2,5-3 milyar dolara düşüyor. Yani ortak altyapı ile yaklaşık 10 milyar dolar tasarruf sağlayabiliriz. Bundan kim kazanır, Türkiye kazanır".

"Yerli ve milli servisler çıkarmak bu ülkeye borcumuz"
Erkan, Turkcell olarak kuruldukları günden beri 50 milyar liralık yatırım yaptıklarını söyleyerek şöyle devam etti: "50 milyar liralık yatırımın yarısından fazlasını son 5 yılda yaptık. Önümüzdeki 3 yılda da 16 milyar lira daha yatırım planımız var. Yerli ve milli teknoloji ve servisler çıkarmak bu ülkeye borcumuz. Tüm bu yatırımları müşterilerimiz olmadan yapamazdık. Müşterilerimiz varsa biz de varız. Önümüzdeki dönemde müşterilerimiz ile sadece akıl bağı değil duygusal gönül bağı da kuracağız. Müşterilerimizin kalbini kazanacağız".

Sayısallaşan dünyadan 'dijitalleşen' dünyaya
Zirve'nin ana konuşmacısı yapay zekâ ve robotbilimin öncülerinden, dünyanın en büyük ev robotları üreticisi iRobot firmasının kurucusu ve MIT profesörü Rodney Brooks, herkesin merak ettiği sorulara da yanıt verdi.
Dünyanın sayısallaşmadan dijitalleşmeye gittiği bir dönemde olduğunu belirten Brooks da bu konuda 5G’nin önemine dikkat çekti: "Yapay zekanın gelişimi, örneklerle kendini geliştirebilen bir sistem olan derin öğrenme ile son yıllarda hızlandı ve hayatımızın her alanına girmeye başladı. Yakın gelecekte yapay zekayı tüm sektörlere entegre olmuş şekilde göreceğiz. Örneğin, iklim değişikliği nedeniyle sistemi değişmek zorunda olan tarım sektöründe ve dünyada azalmaya başlayan genç nüfus nedeniyle yaşlılara bakacak kişilerin azalmasıyla, yapay zekanın insan bakımında dahi kullanıldığını görmeye başlayacağız".

Brooks, yapay zekâ hakkında Hollywood filmlerinde görülen her şeyin birebir gerçekleşmeyeceğini de hatırlatarak: "Yapay zekanın hayatımızın hemen her alanına girecek olması, bunun filmlerde gördüklerimize benzeyeceği anlamına gelmiyor. Robotlar filmlerdekiler gibi dünyayı ele geçirmeyecekler, hatta bize benzemeyecekler bile. Üzgünüm, ama uçan arabalar da söz konusu olmayacak. Son günlerin popüler konusu olan sürücüsüz araçlarla ilgili bile insanlar büyük beklentilere girerek heyecanlandılar. Pratikte tamamen sürücüsüz araçların kullanılması için tüm sistemin ve yolların değişmesi gerek. Dolayısıyla, evet olacak ama zaman alacak" ifadelerini kullandı.

10 bin ziyaretçi ve 500 bin dijital takipçi
Zirvede ana salondaki konuşmaların yanı sıra 'pazarlama', 'iş', 'yaşam', 'toplum' ve 'bugün' başlıklı 5 ana paralel salon yer aldı. 70’in üzerinde yönetici ve uzmanların katılımıyla gerçekleşen panellerde büyük veriyi görselleştirme ve anlamlandırma, içeriğin dünyası nereye gidiyor, veri güvenliği, dijitalleşen iş süreçleri, akıllı enerji ve endüstri, akıllı ev ve binalar, akıllı çevre, güçlendirilmiş zekâ ile hayata dokunan uygulamalar, aile için teknoloji, insan için teknoloji, Türksporu, dijital insan, tech-fin ve dijital eğlence gibi teknoloji dünyasını 360 derece kapsayan konular derinlemesine masaya yatırıldı.

Türkiye’nin en kapsamlı ve geniş katılımlı teknoloji etkinliği Turkcell Teknoloji Zirvesi, iş dünyası, kurumsal şirketler ve teknolojiseverleri bir araya getirdi. Zirvede 10 binden fazla katılımcı, 20’den fazla oturumda konusunda uzman yerli ve yabancı 70’e yakın fikir önderini dinleme şansına sahip oldu. Etkinlik internetten canlı olarak 500 bin kişi tarafından takip edildi. Program ve detaylar BiP kanalından, canlı yayınlar ise Turkcell'in internet sitesi ve TV+’taki Life+ kanalından gün boyu izlendi.

Turkcell stantlarında geleceğin teknolojileri
Katılımcılar ‘Bugün 1440 Alanı’ temalı stantlarında fizy, Dergilik, Lifebox, TV+, BiP, Yaani, Lifecell gibi Turkcell ürünlerin yanı sıra Filiz (Akıllı Tarım) ürünü, Kopilot, Hesapplı Akaryakıt uygulaması, Dronecell, Akıllı ev sistemlerini deneyimleme imkanı oldu. Stantlarda ayrıca, siber güvenlik, akıllı hastane, dijitalleşen iş süreçleri de yer aldı. Ayrıca çocuklar için maker atölyeler gibi onları geleceğin teknolojilerine hazırlayan etkinlikler de sunuldu.

Sürücüsüz araca yoğun ilgi
Zirvenin yoğun ilgi gören deneyimlerinden biri de, 5G’nin gelmesiyle beraber büyük önem kazanacak sürücüsüz (otonom) araçların önde gelen örneği EasyMile EZ10 oldu. Turkcell ve Ericsson işbirliği ile Türkiye’de ilk kez kullanıcı deneyimine sunuldu. Zirve ziyaretçilerinin bu çok özel araçla ilgili en çok merak ettiği konuların başında güvenlik vardı. Son derece hassas sensörlerle donatılan EZ10 altyapı, diğer araçlar, yayalar ve yol üzerindeki diğer her şeyle ilgili verileri anlık olarak algılayarak çevresinin 360 derecelik bir resmini çiziyor. Böylece durması, ilerlemesi, hızlanması veya yavaşlaması gereken anlara son derece güvenli şekilde karar veriyor. Sensörlerin çalışma durumu çok aşamalı şekilde kontrol altında tutulurken, aracın yazılımı da her aşamada en üst düzeyde siber güvenlik önlemleriyle denetleniyor. 

EZ10, kampüs ya da otel gibi özel alanların yanı sıra, bazı bölgelerde metro ve tramvay durakları arasında ulaşımı da sağlıyor. Fransa, Almanya, Norveç, Avustralya ve Japonya’da karma trafiğe çıkmasına izin verilen ilk otonom araç EZ10, bugüne dek 25 ülkede 250 bin kilometre kat etti, yani dünyanın çevresini 6 kere dolaştı. Bu seferlerde 320 bin kişiyi güvenle taşıdı. Zirvede katılımcılar aynı zamanda Haliç Kongre Merkezi’nden Ericsson’un İsveç'teki test pistinde bulunan bir aracı da uzaktan gerçek zamanlı olarak sürerek, sıra dışı bir deneyimi de yaşama şansı buldu.

Teknolojiyle engelsiz buluşma
Turkcell Teknoloji Zirvesi engelli konuklar için özel olarak düzenlendi. Zirvenin yapıldığı Haliç Kongre Merkezi’ndeki tüm alanlar, görme, işitme ve yürüme engelli ziyaretçilerin ihtiyaçlarına uyumlu hale getirildi. Tüm salonlarda tekerlekli sandalyelerindeki izleyicilerin sahneyi rahatlıkla görebildikleri alanlar ayrılırken, programın tamamında da görme ve işitme engelli konuklara işaret dili bilen ve anlık betimleme yapabilen görevliler eşlik etti. 

Zirve kapsamındaki toplantı ve oturumların yapıldığı tüm sahnelerde sunumlar sürekli olarak işaret dili tercümanlarıyla aktarıldı. Ayrıca Turkcell’in İşaret Dilim uygulaması ile işaret dili çevirisi de yapıldı. Görme engelli katılımcılar programdaki tüm sunum ve gösterileri sesli betimleme ile takip etti. Turkcell’in desteklediği Arı Kovanı’nın en ilgi gören ürünlerinden Hayal Ortağım üzerinden kapalı alan navigasyon hizmetinden de yararlandı. Stantların anlatımları da yine aynı uygulama üzerinden sunuldu. Bunun dışında zirve programının tamamı Braille alfabesiyle basıldı ve sesli versiyonu da yine Hayal Ortağım üzerinden ulaştırıldı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa ÜÇEL Kauçuk, GES yatırımıyla karbon ayak izini azaltıyor Şirket, Ürgüp’teki güneş enerjisi yatırımı ve yenilenebilir enerji sertifikalarıyla emisyonlarını düşürürken, Ar-Ge ve üretim süreçlerini de sürdürülebilirlik ilkelerine göre yeniden şekillendiriyor. Bursa merkezli ÜÇEL Kauçuk, otomotiv yan sanayide artan enerji maliyetleri ve karbon regülasyonlarına uyum sağlamak için sürdürülebilirlik odaklı dönüşümünü hızlandırdı. Şirketin çalışmaları arasında Ürgüp’te devreye alınan 2 MWp kapasiteli Güneş Enerjisi Santrali (GES), yenilenebilir enerji sertifikaları ve çevre temelli üretim standartları öne çıkıyor. ÜÇEL Kauçuk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Hüseyin Oruç, "Nevşehir Ürgüp’te kurulan 2 MWp’lik GES sayesinde yıllık yaklaşık 2 bin ton CO emisyonunun dengelenmesi hedefleniyor. Bu miktar yaklaşık 91 bin ağacın yıllık karbon emilimine denk geliyor. GES’i yalnızca enerji projesi olarak değil, sanayide temiz enerji kullanımına örnek oluşturan bir adım olarak görüyoruz. ÜÇEL Kauçuk ayrıca, Bursa’daki tesisinde tüketilen elektriğe karşılık 2 bin 164 MWh yenilenebilir kaynaklı enerji için I-REC sertifikası aldı. Sertifikaların hidroelektrik üretiminden sağlanması, şirketin fosil kaynak kullanımını düşürme hedefini destekliyor. Bu çalışma, 2024 yılı için belirlenen Kapsam 2 emisyonlarını yenilenebilir elektrikle dengeleme hedefinin tamamlayıcı bir parçası oldu" dedi. Şirket, su tüketimi, karbon salımı ve ürün yaşam döngüsündeki çevresel etkileri ISO 14064, ISO 14067 ve ISO 14046 standartlarına uygun şekilde takip etiğini belirten Oruç, "Yönetim, sürdürülebilirliği ekonomik istikrar ve toplumsal sorumlulukla birlikte ele alıyor. Motor ve şanzıman takozları, süspansiyon bileşenleri ve kauçuk-metal birleşimi ürünlerde çalışan Ar-Ge birimi, yeni tasarımları ileri mühendislik araçlarıyla kurguluyor. Bu yaklaşım hem dayanıklılığı artırıyor hem de daha uzun ömürlü ürünlerle kaynak kullanımını azaltıyor. Ar-Ge’nin yalnızca ürün geliştirmede değil, üretimin çevresel etkisini azaltmada da stratejik rol taşıyor" ifadelerini kullandı. Hüseyin Oruç, otomotiv sanayinde rekabetin artık karbon ayak izi ve enerji verimliliği gibi kriterler üzerinden şekillendiğini belirterek, "GES yatırımımız, yenilenebilir enerji sertifikalarımız ve Ar-Ge odaklı üretim anlayışımız sürdürülebilir büyüme yaklaşımımızın somut karşılıklarıdır. ÜÇEL Kauçuk, önümüzdeki dönemde daha çevreci teknolojilere odaklanarak global pazarlardaki konumunu güçlendirmeyi hedefliyor" dedi.
Gaziantep MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Özdurdu’dan 25 Aralık mesajı MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Furkan Özdurdu, 25 Aralık Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı. Başkan Özdurdu, mesajında, Gaziantep’in 11 ay boyunca süren destansı direnişinin, milletin inançla yoğrulmuş azminin, sabrının ve bağımsızlık iradesinin en güçlü örneklerinden biri olduğunu ifade etti. 25 Aralık’ın yalnızca bir kurtuluş tarihi olmadığını vurgulayan Özdurdu, bu günün yokluklar içinde verilen büyük bir mücadelenin, fedakârlığın ve vatan sevgisinin simgesi olduğunu belirtti. Gaziantep’in işgal yıllarında hiçbir yerden yardım almadan, Şahinbeylerin, Karayılanların ve ismi bilinmeyen nice kahramanın öncülüğünde topyekûn bir direniş ortaya koyduğunu hatırlatan Özdurdu, bu mücadelenin bir şehir iradesiyle kazanıldığını kaydetti. Verilen bu büyük mücadelenin, gelecek nesillere bırakılmış en kıymetli emanetlerden biri olduğunu dile getirdi. Kurtuluş ruhunun sadece geçmişte yaşanmış bir hatıra olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çeken Özdurdu, bu ruhun bugün çalışmakta, üretmekte ve şehre değer katmakta hayat bulduğunu ifade etti. Alın teriyle kazanılan her başarının, geçmişte verilen mücadelenin bugüne yansıması olduğunu vurguladı. Gaziantep’in sahip olduğu üretim gücü, istihdam kapasitesi ve girişimci yapısıyla ülkemize katkı sunmaya devam ettiğini belirten Özdurdu, bu kadim şehrin geçmişinden aldığı güçle bugün de birlik ve beraberlik içerisinde yoluna kararlılıkla devam ettiğini ifade etti. Başkan Özdurdu, "Bu vesileyle, Gazi şehrimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümünü kutluyor; vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum" diye konuştu.
İzmir Aliağa, ihracatta Türkiye’nin ikinci büyük gümrüğü oldu İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Aliağa Şube Başkanı Adem Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarına uğrak yapan gemi sayısının 5 bin 701 olduğunu, geçen yıla göre yüzde 2,40 artış yaşandığını belirterek, Aliağa’nın Kocaeli’nin ardından Türkiye genelinde ikinci sıradaki yerini koruduğunu ifade etti. İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Aliağa Şubesi, 2025 yılının değerlendirildiği ve gelecek döneme ilişkin hedeflerin ele alındığı yılın son meclis toplantısını gerçekleştirdi. Aralık ayı meclis toplantısında oda faaliyetleri, Aliağa limanlarına ilişkin istatistikler ve bölgenin ekonomik performansı değerlendirildi. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek, 2025 yılı Ocak–Kasım dönemine ilişkin değerlendirmesinde Aliağa limanlarının Türkiye deniz ticaretindeki stratejik ve istikrarlı konumunu sürdürdüğünü belirtti. Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarına uğrak yapan gemi sayısının 5 bin 701 olduğunu, geçen yıla göre yüzde 2,40 artış yaşandığını ve Aliağa’nın Kocaeli’nin ardından Türkiye genelinde ikinci sıradaki yerini koruduğunu ifade etti. Ege Bölgesi gemi trafiğine de değinen Şimşek, aynı dönemde İzmir Limanı’na bin 221, Dikili Limanı’na ise 295 geminin uğrak yaptığını, Dikili Limanı’nda yüzde 68 artış yaşanırken İzmir Limanı’nda yüzde 13,58 oranında düşüş gerçekleştiğini kaydetti. Aliağa elleçlemede liderliğini sürdürüyor Yük elleçleme verilerine ilişkin bilgi veren Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarında 80 milyon 573 bin 424 ton net yük elleçlendiğini, geçen yılın aynı döneminde bu rakamın 77 milyon 992 bin 685 ton olduğunu ve yüzde 3,31’lik artışla net ton bazında liderliğin korunduğunu söyledi. Son 20 yılda Aliağa limanlarında net ton elleçleme miktarının yaklaşık üç kat artarak 2024 yılında 85,5 milyon tona ulaştığını belirten Şimşek, pandemi sonrası dönemde ise yaklaşık yüzde 30’luk büyüme yaşandığını ifade etti. Aynı dönemde 32 milyon 938 bin 440 ton yükleme gerçekleştirildiğini aktaran Şimşek, bu alanda yüzde 4,45’lik artışla Aliağa’nın lider konumda bulunduğunu dile getirdi. Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında 47 milyon 634 bin 984 ton boşaltma yapıldığını, bunun geçen yıla göre yüzde 2,53 artış anlamına geldiğini ve Aliağa’nın Türkiye genelinde en çok boşaltma elleçlemesi yapan ikinci liman konumunda olduğunu söyledi. Konteyner verilerine de değinen Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarında 1 milyon 577 bin 208 TEU konteyner elleçlendiğini, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,43’lük azalış yaşanmasına rağmen Aliağa’nın Türkiye genelinde 5’inci sıradaki yerini koruduğunu belirtti. Toplam groston bazında ise 106 milyon 234 bin 292 ton elleçleme yapıldığını ve Aliağa’nın bu alanda Kocaeli’nin ardından ikinci sırada bulunduğunu ifade etti. "Gümrük verileri Aliağa’nın stratejik gücünü ortaya koyuyor" Gümrüklere göre ihracat rakamlarını da değerlendiren Şimşek, Aliağa Gümrük Müdürlüğü’nün Türkiye genelinde ihracat hacmi bakımından ikinci en büyük gümrük noktası olma konumunu sürdürdüğünü belirtti. Aliağa’nın 2020 yılında 12,6 milyar dolar olan ihracat hacminin, 2025 yıl sonu tahminiyle 22 milyar dolar seviyesine çıkarılmasının hedeflendiğini ifade eden Şimşek, bu artışın beş yılda yaklaşık yüzde 74’lük bir büyümeye karşılık geldiğini söyledi. 2024 verilerine göre Aliağa limanlarında 34,2 milyon ton ihracat ve 51,2 milyon ton ithalat gerçekleştirildiğini aktaran Şimşek, bu tablonun Aliağa’nın ham maddeyi işleyerek katma değerli ürüne dönüştüren güçlü ve entegre bir endüstriyel yapıya sahip olduğunu gösterdiğini ifade etti. Şimşek, Aliağa’nın Türkiye’nin toplam ihracatında yüzde 8 bandında istikrarlı bir paya sahip olduğunu belirterek, 2025 yıl sonu itibarıyla Aliağa’nın yaklaşık 22 milyar dolarlık ihracatla Türkiye ihracatının yüzde 8,2’sini karşılamasının beklendiğini ifade etti. Aynı dönemde Aliağa’nın ithalattaki payının ise yüzde 3,8 seviyesinde olacağının öngörüldüğünü belirten Şimşek, bu verilerin Aliağa’nın ithal ettiğinden daha fazlasını ihraç eden, dış ticaret fazlası veren ve Türkiye ekonomisine pozitif katkı sağlayan net bir ihracat merkezi olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti. Meclis Başkanı İsmail Önal başkanlığında düzenlenen toplantıya; İMEAK DTO Aliağa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek, Aliağa Bölge Liman Başkanı Günhur Şanlı, Aliağa Deniz Liman Şube Müdürü Kadir Sonocak, İMEAK Deniz Ticaret Odası Eğitim Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Görgün, Genel Sekreter Yardımcısı Alper Keçeli, Meclis Üyeleri Burak Atasoy ,Teoman Mustafa Akyol ile Eğitim Müdürü Bahadır Küçük, Şimşekler Gemi Söküm Tersanesi Yönetim Kurulu Başkanı ve İMEAK Deniz Ticaret Odası Merkez Meclis Üyesi Orbay Şimşek ile şube meclis üyeleri katıldı.
Sinop Mardin’in geleneksel tatları Sinop’ta tanıtıldı Güneydoğu Anadolu’nun köklü mutfak kültürü, Karadeniz’de lezzet dolu bir etkinlikle tanıtıldı. Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi ile Sinop ve Sinoplular Gastronomi Derneği iş birliğinde düzenlenen uygulamalı workshopta, Mardin’e özgü geleneksel tatlar Sinoplu öğrenciler ve akademisyenlerle buluşturuldu. Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, alanında deneyimli şeflerin rehberliğinde Mardin mutfağının simge yemeklerinden lebeniye çorbası, etli bulgur pilavı ve zerde tatlısını uygulamalı olarak hazırladı. Etkinlik boyunca öğrenciler hem yöresel mutfak kültürü hakkında bilgi edindi hem de geleneksel pişirme tekniklerini birebir deneyimleme imkânı buldu. Yaklaşık bin kişilik hazırlanan Mardin yöresel yemekleri, Öğrenci Yaşam Merkezi’nde üniversite personeli ve öğrencilere ikram edildi. Yoğun ilgi gören programa Sinop Belediye Başkanı Metin Gürbüz, Sinop Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Sabri Bilgin ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Rıza Bayrak da katıldı. Etkinlikte yapılan değerlendirmelerde, bu tür uygulamalı çalışmaların öğrencilerin mesleki yeterliliklerini artırdığına dikkat çekilerek, Türkiye’nin farklı yörelerine ait gastronomi mirasının yaşatılması ve tanıtılması açısından önemli katkılar sunduğu vurgulandı. Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hasibe Yazıt’ın koordinasyonunda gerçekleştirilen etkinliğe, Sinop ve Sinoplular Gastronomi Derneği Başkanı Muzaffer Elik, Sinop Şube Başkanı Handan Yılmazer Turan, Dernek Genel Sekreteri Yüksel Kalyoncu ile Deniz Ürünleri İşletmecisi Deniz Akpınar da katıldı.