ASAYİŞ - 24 Haziran 2023 Cumartesi 14:53

Tiktok fenomenleri soruşturmasında 10 şüpheli tutuklandı

A
A
A
Tiktok fenomenleri soruşturmasında 10 şüpheli tutuklandı

İstanbul merkezli 37 ilde TikTok üzerinden sanal para ticaretiyle ilgili yürütülen soruşturmaya ilişkin adliyeye sevk edilen şüphelilerden 10'u çıkarıldıkları nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderildi, 57 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklanan isimlerin arasında Kenan Kerim Kekeç, Recep Toprak, Abdulsamet Kaya, Ahmet İsmet Baştürk gibi uygulamada takipçileri yüksek kişilerin olduğu öğrenildi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, TikTok yayınları incelenen fenomenlerin gerçekleştirdiği yayınlardaki konuşmalardan şüphelendi. Söz konusu platformlardaki yayıncılar ve bu kişilere para aktaran şüphelilerle ilgili yapılan incelemelerde, para aktaran kişilerle söz konusu yayıncıların anlaşmalı olduğu tespit edildi. Para trafiğinde kullanılan kredi kartların çalıntı ya da veya kopyalandığını tespit eden emniyet güçleri, yayıncılara ve para gönderenlere ait 4 binden fazla banka hesap hareketini mercek altına alarak her hareketi didik didik araştırdı. Siber polisinin yaptığı araştırmalarda banka hesaplarında 1,2 milyar lirayı aşan para akışı olduğu ortaya çıktı.

Polis, kullandıkları hesap hareketleri incelenen söz konusu şüphelilerin ‘TikTok' isimli sosyal medya platformunda “jeton” adı verilen dijital para alabildiklerini, ardından tek seferliğine o jetonu geri iade edebildiklerini, lakin aldıkları jetonu sadece anlaşmalı oldukları fenomenlere gönderdiklerini, bu fenomenlerin de parayı önceden belirlenen hesaplara aktardıklarını belirledi.

TikTok, fenomenden jetonun geri iadesi için parayı geri isteyince ise fenomenler bu parayı harcadıklarını ve geri iade edemeyeceklerini belirtince söz konusu sosyal medya platformunun bu iadeleri kendi hesabından yaptığı anlaşıldı. Söz konusu mecrada para trafiğinin anlaşmalı kişiler arasında döndüğünü belirleyen siber polisi, bu şekilde TikTok'un 1,2 milyar zarara uğratıldığını tespit edince adı geçen kişilere yönelik operasyon düzenledi.

İstanbul başta olmak üzere 37 ilde 216 şüpheliye yönelik düzenlenen operasyonda aralarında sosyal medya fenomenlerinin de olduğu toplamda 163 şüpheli yakalandı. Şüphelilerden 94'ü emniyetteki ifade işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Konuya ilişkin 67 şüpheli ise emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Burada Savcılığa ifade veren şüphelilerden 33'ü tutuklama talebiyle, 34'ü ise adli kontrol tedbiri uygulanması talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edildi.

10 şüpheli tutuklandı

Sevk edilen şüphelilerden 10'u çıkarıldıkları nöbetçi hakimlikçe tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 57 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Tutuklanan isimlerin arasında Kenan Kerim Kekeç, Recep Toprak, Abdulsamet Kaya, Ahmet İsmet Baştürk gibi uygulamada takipçileri yüksek kişilerin olduğu öğrenildi.

Sema Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.