ASAYİŞ - 31 Ekim 2010 Pazar 10:48

Taksim'de patlama

A
A
A
Taksim'de patlama

İstanbul Taksim Meydanı'nda çevik kuvvet ekiplerinin beklediği noktaya intihar saldırısı düzenlendi. Saldırıda intihar eylemcisi ölürken, 17'si vatandaş, 15'i polis 32 kişi yaralandı. 23 kişi ayakta tedavi edilerek taburcu oldu.

Taksim Meydanı'nda sürekli görev yapan çevik kuvvet ekibine yaklaşan saldırgan üzerindeki bombayı patlattı.

İstanbul Taksim'de Atatürk Anıtı'nın çevresinde sürekli görev yapan polisleri hedef alan bombalı saldırı düzenlendi.

Taksim'den yansıyan ilk görüntülerde bir cesedin üzerinin gazeteyle örtüldüğü görüldü.

İntihar saldırısı olduğundan şüphelenilen patlama saat 10.40 sularında gerçekleşti.
OLAY YERİNDEN FOTOĞRAFLAR
Saldırıda 17'si sivil, 15'i polis memuru 32 kişi yaralandı ve yaralılar hastanelere kaldırıldı. Yaralılardan 5'inin durumu ağır.

Yaralıların isimleri şöyle: Polisler İlker Avat, Erkan Serbay Sığırcı, Mustafa Aslan, Halil Keskinbıçak, Muzaffer Aslan, İdris Nergis, Savaş Ateş, Mehmet Kızıltop, Saim Yamanlı, Emre Yıldırım, Bilal Çalışkan ve Ahu Sunu ile Nuri Yılmaz, Gülden Güngör, Süleyman Karanlık, Recep Langin, Yeter Ünsal, Hüseyin Sarı, Hıdır Aydoğdu, Ahmet Eftada, Ayşe Elemeç, Saliha Aygördü, Sami Özverel, Sami Gürsel ve Ragıp Batur. Yaralılardan 7'sinin kimliği henüz belirlenemedi.Şişli Etfal İlkyardım Hastanesine kaldırılan çevik kuvvet polisleri Halil Keskinbıçak ile Muzaffer Aslan ameliyata alındı. Yaralı polislere kan vermek için çok sayıda polis memuru hastaneye geldi.

Aslan yapılan ameliyat sonrasında yoğun bakım ünitesine alınarak kontrol altında tutuluyor ve durumu iyi. Bir yıllık evli olan Aslan'ın annesi Ayşe Aslan da patlamayı duyduğu gibi hastaneye geldiğini söyleyerek çok üzgün olduğu için daha fazla konuşmak istemediğini belirtti. Çevik kuvvet polisi Halil Keskinbıçak'ın ise yüzünden ve göğüsünden yaralandığı ve durumun ciddiyetini koruduğu öğrenildi.

İNSANLARIN SIÇRADIĞINI GÖRDÜM

Hastanedeki tedavisinin ardından taburcu olan Sami Özverel, gazetecilere yaptığı açıklamada İstiklal Caddesi'ne gittiğini aniden şiddetli bir ses duyduğunu belirtti.

Patlamanın ardından yere yattığını söyleyen Özverel, ''Başımdan kan akmaya başladığını gördüm ve ayağımda bir ağrı hissettim. Tabii olayın sıcaklığından dolayı ne olduğunu hemen anlayamadım. Bomba sesiyle beraber insanların sıçradığını, camların parçalandığını gördüm. Daha sonra polisler geldi ambulansla hastaneye götürdüler'' şeklinde konuştu.

Yaralanmalar bomba parçalarının sıçraması, basınç etkisiyle çarpma ve kırılan camların isabet etmesi sonucu meydana geldi.

Bombanın patlamasıyla çevre binaların camları da kırıldı. Patlamanın ardından Taksim Meydanı trafiğe kapatıldı ve polisin düzenlediği operasyonlara 6 polis helikopteri de havadan destek verdi.

Bombalı eylemcinin polis aracına girmeye çalışrken patlamanın meydana geldiği bildiriliyor. Patlamanın ardından olay yerinde bir ceset bulundu. Olay yerinde bulunan cesedin üzeri gazeteyle örtülürken, çevrede geniş güvenlik önlemi alındı.

CESEDİN YANINDA BİR BOMBA DAHA BULUNDU

İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın da incelemelerde bulunuyor. Çapkın basın mensuplarına şunları söyledi:

''Canlı bomba görünüyor. Kimin yaptığı ile ilgili söylenebilecek bir şey yok. Yapanın erkek olduğu görünüyor. Hedefin polis olduğunu söyleyebiliriz. Cesedin yanında bir bomba daha bulundu. Hepimize geçmiş olsun.''

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, patlamayla ilgili olarak, ''Elbette ki bir terör örgütü olarak gözüküyor'' dedi.

Vali Mutlu, bir gazetecinin ''Eylemi gerçekleştiren hangi örgüte mensup'' yönündeki sorusuna, ''Şu anda bize intikal eden bir açıklama yok. Herhangi bir farklı bilgi de gelmedi'' karşılığını verdi.

Bir gazetecinin ''Bombanın içeriğiyle ilgili bilgi var mı?'' sorusuna ise Mutlu, ''Şu anda bununla ilgili bilgi yok. Yapılacak incelemeler sonucunda detayları verebiliriz. Olayı takip ediyoruz'' yanıtını verdi.

Mutlu, ''Bombayla ilgili daha önceden bir istihbarat gelmiş miydi?'' yönündeki bir soruya da ''Eylemin mahiyeti noktasında ne tür bir eylem olduğunu, hedefinin ne olduğunu... Elbette ki bir terör örgütü olarak gözüküyor. Daha önceden de ülkemizde gerçekleştirilen bu tür eylemler olmuştu. Bu nedenle detayları daha sonra açıklayacağız'' şeklinde yanıt verdi.

EL BUTONU DÜZENEKLİ SİSTEM ELE GEÇİRİLDİ

Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın kameraların karşısına geçerek gelişmeleri değerlendirdiler.

Oğuz Kağan Köksal, kriminal incelemenin devam ettiğini ve çok kısa sürede olayın tüm detaylarının açıklanacağını söyledi. Köksal, ''Saldırıda bir kısmı vatandaşımız, bir kısmı polisimiz 32 kişi yaralandı. Şu anda aldığımız bilgiler yaralı polislerimizin hayati tehlikeyi büyük ölçüde atlattıkları şeklinde. Bu bizi sevindiriyor. Diğer taraftan ekiplerimiz detaylı bir inceleme ve araştırma içerisindeler. Kısa süre içinde daha geniş bilgilere ulaşacaklar. Olay yeri ekipleri, olay yerindeki bilgileri  toparladılar. Onlar üzerinde çalışmalar yapıyorlar. Kısa süre içinde sizlere açıklamalar yapılacak'' dedi.

Emniyet Genel Müdürü Köksal, olay anında basın mensuplarının gösterdikleri duyarlılıktan dolayı da teşekkür etti.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ise şu bilgileri verdi:

''Bugün Taksim Meydanı'nda saat 10.40 sıralarında Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğünün görev yaptığı noktada emniyet personelimize yönelik bir erkek şahıs tarafından gerçekleştirilen eylem neticesinde eylemi gerçekleştiren terörist olay yerinde ölmüş, meydana gelen patlama sonucunda 5'i ağır olmak üzere 15 polis memurumuz ve 17 vatandaşımız toplam 32 kişi yaralanmıştır. Öncelikle bu menfur saldırıda yaralanan polis memurlarımıza, emniyet teşkilatımıza, güvenlik güçlerimize ve yurttaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletmek istiyorum. Durumu ağır olan polis memurlarımızın durumlarının gayet iyi olduğunu ve hastanede tedavilerinin devam ettiğini de ifade etmek istiyorum. Özellikle yaralanan polis memurları ve sivil vatandaşlardan durumu hafif olan 23 kişi ayakta tedavi edilmişler. Diğer yaralıların da tedavileri hastanelerimizde devam etmektedir. Olay yerinde eylemi gerçekleştiren kişinin bulunduğu yerde el butonu  düzenekli patlamamış plastik maddede de ele geçirilmiştir.

Meydana gelen olayla ilgili çalışmaları, emniyet teşkilatımız bütün birimlerimiz birbiriyle koordineli şekilde yoğun sürdürmektedirler. Bölgedeki MOBESE kameraları vasıtasıyla eylemcinin bu eylemi düzenlerken yapmış olduğu eylemin niteliği yönünde çok detaylı bir çalışmayı sürdürüyoruz. Bu konuyla ilgili gelişmelerden yeni elde edeceğimiz bilgileri basınımızla paylaşmaya devam edeceğiz.''

Ortak açıklamanın ardından Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal ve Vali Mutlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladılar.

Bir gazetecinin ''Saldırganın patlattığı bomba türü ve kimliği belirlendi mi?'' yönündeki sorusuna Köksal, ''Bu konuda çalışmalarımız sürüyor. Patlayıcının cinsi miktarı, patlayış şekli, bunlar parçalar üzerinden gidildiği için, tabii ki tek tek parçalar üzerinden gidildiği için biraz zaman alıyor. Tüm materyaller inceleniyor'' dedi.

Köksal, bir gazetecinin eylemcilerin sayısına ilişkin sorusu üzerine de ''Bir eylemci ölü olarak ele geçti. Bu konu üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bilgi geldikçe sizlerle paylaşacağız'' diye konuştu.

ATALAY: CANLI BOMBA


İçişleri Bakanı Beşir Atalay, bombayı üzerinde patlatan saldırganın canlı bomba olduğunu açıkladı.

Atalay, şunları söyledi:

"Bir canlı bomba ve kendisi orada hayatını kaybediyor ama bizim yaralılarımız var. Yaralıların durumu genelde iyi. İki polisimiz ameliyatta. Genel olarak aldığımız bilgi inşallah can kaybı olmayacak o yönde, umudumuz da o.

Yaralıların özellikle bir kısmı, özellikle sivillerdekiler, oradan geçenler hafif. Hatta iki tanesi oraya ambulansın gelişi sırasında olmuş yaralanma olayları. Olay çok yönlü değerlendiriliyor. Emniyet Genel Müdürümüz de İstanbul'a geçti. O boyut üzerinde de çalışıyorlar.

Teröristin kimliğiyle ilgili her hangi bir kesin bir ifadede bulunmak istemiyoruz. Biraz acele de etmemek lazım. O konuda tahminler var, belirlemeler var ama arkadaşlarımızın biraz daha çalışmaları gerekiyor. Tabii bombanın türü, kullanılan malzeme vesaire bazı tahminler var ama erken açıklama yapmamak gerekiyor. O konuda biz biraz tedbirliyiz biliyorsunuz."
"Saldırıyı kimin yaptığı konusunda acele bir ifade kullanmayalım" dedi.

Atalay, ''Saldırının terör örgütü PKK'nın eylemsizlik kararının son gününe denk gelmesini zamanlama açısından nasıl buluyorsunuz?'' sorusu üzerine, olayla ilgili henüz bir açıklık olmadığını belirterek, ''Olayın sonucunu, açıklığa kavuşmasını bekliyoruz. Olayın aydınlatılması lazım. Olay aydınlatmada emniyet başarılıdır. Eminim gecikmeden bu konuda biraz daha netlik olacak. Ben yaralılara Allah'tan şifa diliyorum. Yaralıların tedavisi üzerinde çalışılıyor'' dedi.

SALDIRIYI KİMSE ÜSTLENMEDİ

Uluslararası haber ajansları patlamayı flaş haber olarak duyurdu.

Saldırının pazar sabahı erken saatlerde gerçekleşmesi olası can kaybı ve yaralı sayısını azalttı. Bu arada saldırıyı hiçbir örgüt üstlenmedi.

İSTANBUL'DA KIRMIZI ALARM


Patlamanın ardından çevrede geniş güvenlik önlemi alan polis, Vatan Caddesi’ndeki 29 Ekim törenleri için de kırmızı alarm verdi.

Patlamada 10'u polis 12'si sivil olmak üzere 22 yaralı  var. Yaralılardan 2'sinin durumu ağır.

Patlama sonrası polisin düzenlediği operasyonlara 6 polis helikopteri de havadan destek veriyor.

Patlamanın şiddetiyle civardaki işyerleri, oteller ve kafeteryaların camları kırıldı.

Polis ekiplerinin olay yerine kimseyi yaklaştırmazken, bölgeye çok sayıda ambulans sevk edildi.

Taksim Meydanı'ndaki intihar saldırıları

Bu sabah düzenlenen saldırı son 11 yılda Taksim Meydanı'nda polise yönelik gerçekleştirilen üçüncü canlı bombalı saldırısı oldu.

Taksim Meydanı'nda 27 Mart 1999 yılında Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne bağlı otobüsler ile bir panzerin beklediği yerde meydana gelen olayda, canlı bomba eylemcisi terörist üzerindeki bombayı patlatmıştı. Saldırıda 3'ü polis memuru 10 kişi yaralanmıştı.

Bir diğer canlı bombalı saldırı ise 10 Eyül 2001 tarihinde Gümüşsuyu Çevik Kuvvet bekleme noktasına meydana gelmişti. Bu saldırıda da 2 polis memuru şehit olmuş, 2'si ağır 13 polis memuru ve 7 vatandaş yaralanmıştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MÜSİAD Başkanı Asmalı: "Zor dönemler, büyük zaferlerin habercisidir" Müstakil Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Kayseri Şubesi tarafından düzenlenen "Türkiye Yüzyılı" Ödül Gecesi’nde konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı; "Zor dönemler, büyük zaferlerin habercisidir" dedi. MÜSİAD Kayseri Şubesi tarafından "Türkiye Yüzyılı" vizyonuna katkı sunanları onurlandırmak amacıyla ödül gecesi düzenlendi. Bir balo salonunda düzenlenen ödül gecesinin açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Kayseri Şube Başkanı Ferhat Akmermer, Özellikle son günlerde hem ABD hem de Suriye’de yaşanan gelişmeleri hem insani hem vicdani hem de iktisadi olarak izliyor, yeni dönemde şehrimizin konuya dair gerek kanaat önderleri gerekse iş adamları ile önemli istişareler yaparak yaşanan gelişmelere tam ve zamanında ayak uydurmak için proaktif bir yönetim izliyoruz" dedi. "Türkiye, büyük ve güçlü bir ülke olarak hem kendi vatandaşlarına hem de mazlum coğrafyalara umut olmaya devam ediyor" Zorlukları aşarak yeni bir yıla girdiklerinin altını çizen MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, "Enflasyonla mücadelede alınan sıkı para politikası kararları büyüme rakamlarımızı olumsuz etkiledi. Ortalama yüzde 5 civarında büyüyen ülkemiz muhtemelen yüzde 3 civarlarında büyüyecek. Fakat unutmayalım ki zor dönemler, büyük zaferlerin habercisidir. Önümüzdeki dönemlerde, bu sabrın ve gayretin meyvelerini toplayacağız. İnşallah ekonomide zor günler geride kaldı. Bugün 1.03 olarak açıklanan aralık ayı enflasyonuyla birlikte oluşan yıllık ortalama enflasyon rakamları 2025 yılına dair umutlarımızı ve motivasyonumuzu artırmıştır. Son 7 aydır düşüş eğilimi gösteren manşet enflasyon son 1.5 yılın en düşük seviyesine gelmiştir. Bu düşüşün 2025 yılında daha da belirginleşeceğini Merkez Bankasının yüzde 21’lik enflasyon hedefini yakalayacağımıza yürekten inanıyoruz" ifadelerini kullandı. Türkiye’nin stratejik konumu dolayısıyla sadece Orta Doğu, Asya ve Avrupa için değil, tüm dünya için son derece kilit bir rol oynadığını kaydeden Asmalı, bunu Suriye’de yaşanan son gelişmelerde gördüklerini belirterek, Kudüs’te de bu gelişmeleri görecekleri günlerin yakın olduğunu dile getirdi. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ise MÜSİAD’ın sadece ekonomik bir sivil toplum örgütü olmadığını toplumu ilgilendiren her konuda elini taşın altına koyduğunu belirterek, "MÜSİAD’ın Türkiye’nin ekonomik ve sosyal hayatında ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Görüyoruz ve yaşıyoruz. Kayseri MÜSİAD’da Kayseri’nin ekonomik ve sosyal hayatında olmazsa olmazlardan bir tanesidir. Sadece ekonomik bir STK değildir. Her meselede elini ve gövdesini taşın altına koyan saygın, hepimizin gönlünde yer etmiş değerli bir sendikadır" şeklinde konuştu. "Türkiye’yi en iyi şekilde temsil etmek için elimden geleni yapıyorum" Gecede ödüle layık görülen dünya şampiyonu milli okçu Mete Gazoz da, Türkiye’nin önde gelen iş insanları tarafından ödüle layık görülmenin mutluluğunu yaşadığını dile getirerek, "Şimdiye kadar aldığımız başarılar başlangıç diyebilirim. Çalışmalarımız daha yoğun geçiyor. Çünkü artık kazanmamız gereken bir olimpiyat daha var. Önümüzde hazırlanmamız gereken bir 4 yıl daha var. Bütün kamplarımız ve turnuvalarımız tüm hızıyla sürüyor. İnşallah bu 4 yıllık süreci çok güzel geçiririz ve sonunda 2028 Olimpiyatları’nda da bu serüveni altın madalyayla sonlandırırız" diye konuştu.
Rize İlhan Palut: “Kazanmayı bence hak etmiştik” Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut, Beşiktaş maçının ardından yaptığı açıklamada, “Kazanmayı bence hak etmiştik” dedi. Trendyol Süper Lig’in 18. haftasında Çaykur Rizespor, sahasında karşılaştığı Beşiktaş ile 1-1 berabere kaldı. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında Teknik Direktör İlhan Palut açıklamalarda bulundu. Palut, takımının Süper Lig’de alışılmışın dışında bir performans sergilediğini kaydederek, “Beşiktaş maçı istemediğimiz periyottan sonra çıktığımız bir maçtı. Tekrar bizim için galibiyetle dönüş için bir fırsattı. Yüksek tempoda oynamamız gerekiyordu. Çünkü Beşiktaş takımı ofansif manada yüksek tempo oynayan takımlara karşı bazen sıkıntı yaşıyordu. Beşiktaş’ın ofansta tempoyu bir anda değiştiren oyuncuları vardı. Bu oyunculara dikkat etmemiz ve basit top kaybı yaparak rakibe hızlı geçiş şansı vermememiz gerekiyordu. Genel manada planımız buydu. İlk 40 dakikaya baktığınız zaman çok çok önemli bir performans sahada vardı. Yani Süper Lig’de görmeye alışık olmadığımız bir tempo, bir atak yoğunluğu, bir porsiyon yoğunluğu takımım adına sahadaydı. Bu süreci maalesef sadece bir golle taçlandırabildik. 40-45 arası Beşiktaş’ın bahsettiğim 2 tane tehlikeli bölgeden frikikleri oldu ve işte bir kaptırdığımız topla geçişle silahlarını kullandılar ve beraberliği yakaladılar” diye konuştu. "Maalesef ikinci golü atamadık" İlhan Palut, rakibin ikinci yarı topa daha sahip bir görüntü çizdiğini belirterek, “Tabii bunu pozisyona dönüştürme anlamında onlara şans vermedik. Özellikle 60’tan sonra tekrar ataklarımızı yoğunlaştırdık, pozisyonlar bulduk ama maalesef 2. golü atamadık. Son dakika bir fırsatımız yine oldu ama o da tahmin ediyorum ince bir ofsayta takıldı ve 1-1 berabere kaldık. Sahada ortaya konan oyun ve alınan skor oranlamasına baktığınız zaman tabii ki bizde hayal kırıklığı oluşturan bir sonuç. Çünkü kazanmayı bence hak etmiştik. Oyuncularımızı kutluyorum. Gerçekten seyircilerimiz çok büyük destek verdiler. Onları evlerine bir galibiyetle göndermek isterdik. Maalesef bunu başaramadık. Beşiktaş takımına da geri kalan maçlarda başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı. "Sanki ofsayt değil hissi oluşturuyor! Çaykur Rizespor’un VAR’ın ofsayt kararı ile iptal edilen golü hakkında da konuşan Palut “2 seçeneğimiz var ya gözümüze güveneceğiz ya teknolojiye güveneceğiz. Gördüğümüze güvendiğimiz bir sonuç vermiyor. Şöyle baktığımız zaman, analiz kamerasından vesaire 2 gol için de söylüyorum yani sanki ofsayt değil hissi oluşturuyor. Ama her takım için Süper Lig’de kullanılan bir teknoloji var. Burada aleyhimize devreye girdi. ‘Güven konusunda kendinizi nasıl hissediyorsunuz?’ diye soracak olursanız bana çok da kendimi optimum bir güven içerisinde hissetmiyorum. Bunu açık söylemeliyim. Böyle bir pozisyon ligde ortalama 3-4 dakikada saç, kulak, burun ucu değerlendirirken, Mustafa Bey ona çok iyi bakalım çünkü inanılmaz seri. Türk futbolunun umudu, yeni VAR hakemlerimiz, AVAR hakemlerimizden bir tanesi. İnanılmaz seri bir şekilde çözdü. Türk futbolunun umut vadeden bir yardımcı hakemi. Onu artık koltuğundan kalkıp saha kenarında bayrağıyla maç yönetirken görmek isteriz. Çünkü böyle büyük bir değer, böyle seri karar verebilen bir Mustafa Bey bir koltukta çürümemeli. Ona sahalarda ihtiyacımız var” açıklamasında bulundu.