SPOR - 20 Mart 2023 Pazartesi 16:26

Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

A
A
A
Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Stefan Kuntz, 2024 Avrupa Şampiyonası Elemeleri'nde, Ermenistan ve Hırvatistan'a karşı D Grubu'nda oynanacak maçlar öncesinde yaptığı açıklamada, “Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon. Kesinlikle Almanya’daki Avrupa Şampiyonası'na katılmak istiyoruz” dedi.

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Elemeleri D Grubu'nda 25 Mart Cumartesi günü deplasmanda Ermenistan ve 28 Mart Salı günü Bursa'da Hırvatistan ile karşılaşacak olan A Milli Futbol Takımı’nda Teknik Direktör Stefan Kuntz, TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde bir basın toplantısı düzenledi.

Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

Almanya’da düzenlenecek olan EURO 2024'e katılmak istediklerini belirten Kuntz, "Takım halinde iyi adımlar attık. Ekip olarak gelişim sağlıyoruz. Önümüzde gelişim kaydetmemiz gereken yol ve atacağımız adımlar var. Bu turnuvada FIFA sıralamasında bizden daha üst sıralarda bulunan ülkeleri yenmemiz gerekiyor. Hırvatistan son katıldığı turnuvalarda son 4’e kalmayı başaran başarılı bir takım. Türkiye Milli Takımı, hedeflediği tüm turnuvalara katılacak güce sahip. Önümüzdeki maçlarda alacağımız güzel sonuçlar, son zamanlarda kötü zamanlar geçiren Türk halkı için de moral olacaktır" ifadelerini kullandı.

“Milli takıma kazandırabileceğimiz birçok genç oyuncu mevcut”

Kadro seçimiyle ilgili Türkiye için en iyisini düşünüp hareket ettiklerini dile getiren Stefan Kuntz, “Salih Özcan ve Mehmet Can Aydın gibi oyuncular ülkeye kazandırılmış oyuncular evet ama bu listeye Ferdi Kadıoğlu’nu da eklemeliyiz. Ferdi de bizim için çok değerli bir oyuncu. Kendisini de milli takıma kazandırmak için oldukça fazla çaba sarf ettik. Yönetim ile ileriye dönük neler yapabileceğimize dair sürekli iletişim halindeyiz. Hamit Bey ile de bu konuyu defalarca konuştuk. Eskiden gurbetçi oyuncuları milli takıma kazandırmak için çalışan yurt dışı şubeleri vardı. Bu gençleri milli takıma kazandırabilmek için futbol dünyasının saygın isimlerinden faydalanmak, onların yardımını almak kesinlikle işimizi kolaylaştıran bir durum” şeklinde konuştu.

Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

Mehmet Can Aydın’ın, Almanya yerine Türk Milli Takımı'nı seçtiğine vurgu yapan deneyimli çalıştırıcı, “Mehmet bugüne kadar hiç milli takım düzeyinde oynamadı. Buraya alışabilmesi zaman alabilir. Buraya davet etme sebebim de bu yüzden diyebilirim. Takıma ayak uydurması, ortama alışması bizim açımızdan en önemli durum. Mehmet, Türkiye yerine Almanya milli takımını da tercih edebilir, hatta şuan Almanya alt yaş ekiplerinde antrenman da olabilirdi. Ama kendisi Türk Milli Takımı'nı tercih etti. Bu tarz birçok oyuncu var, milli takıma kazandıracağımız. Alt yaş gruplarındaki milli oyuncular için çalışmalarımız devam edecek” cümlelerine yer verdi.

“Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon”

Ülkenin geçirdiği zor günlerde oyuncuları kamplarda bir arada tutmak için milli ruhu ön plana getirdiklerini söyleyen Alman teknik adam, “Önümüzde bir turnuva var ve Türkiye olarak bu turnuvada yer almak istiyoruz ve bunun için her şeyi yapacağız. Takımdaki devamlılık, saygıdeğer bir hareket olduğu için bu konuda işimizi kolaylaştırıyor diyebiliriz. Bir sonraki turnuvanın Almanya’da olması Alman futbol kültürü ile yetişen birçok oyuncumuz olduğu için ve Almanya’da birçok Türk vatandaşın bulunması açısından itici bir güç. Tabii ki en önemlisi de milli armayı taşımak, ülke için oynamak istemeleri oyuncularımı motive etmemdeki en önemli unsurlardan” diye konuştu.

Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

“Salih beni arayarak özür diledi”

A Milli takım kadrosuna dahil edilmeyen Salih Uçan hakkında da açıklamalarda bulunan Kuntz, “Salih Uçan konusunda medyaya yansıyan çok yersiz haberler okudum. Salih bir adım atarak beni aradı ve biz bu konu hakkında kendisiyle görüştük. Kendisi benden yanlış anlamalar için özür diledi ve biz birlikte en doğru kararı alarak olayı bertaraf ettik. Bu konuda aramızda bir sorun yok ve bundan sonraki süreçte performansına göre karar vereceğiz” dedi.

“Çağlar, burada olduğu her dönem elinden gelenin en iyisini yaptı”

Kadro seçiminde oyuncuların devamlılıklarını dikkate alarak hareket ettiğini aktaran Teknik Direktör Kuntz, “Göreve geleli yeterince zaman oldu diyebilirim. Artık görevimde yeni değilim. Her takım kendi oyuncusunu milli takımlarda görmek isteyebilir. Bu da normal bir durum. Çağlar kaliteli bir isim fakat Süper Lig’de devamlı süre alan ve iyi performans sergileyen oyunculara haksızlık etmek istemem. Öte yandan Çağlar’ın kendisi ve takımı ile görüşmelerim var. Kendisinden ve durumunda haberdarım. Çağlar, milli takıma seçildiği her dönemde ekip için elinden gelenin en iyisini yaptı. Bunun farkındayız. Biz bir aileyiz ve aldığımız kararlarda diğer aile bireylerinin vereceği destek, ailenin ayakta kalabilmesinin en önemli destekçisi olacaktır” şeklinde konuştu.

Stefan Kuntz: 'Milli armayı taşıyacak olmak, oyuncular için en büyük motivasyon'

“Sabit bir kaleci ile oynamak daha avantajlı”

Beşiktaş'tan aday kadroya dahil edilen kaleci Mert Günok ile ilk defa çalışacağını da hatırlatan Stefan Kuntz, “Son hazırlık maçlarında denemeler yaptık. Normal şartlarda sabit bir kaleci ile oynamanız her zaman daha avantajlı olur. Ama sizden ricam bize birkaç gün verin, Mert Günok ilk kez birlikte çalışacağım bir oyuncu. Kendisi ile biraz vakit geçireceğim ve kaleciler hakkında kararımızı da ona göre vereceğiz” değerlendirmesini yaptı.

“Arda, ufak ufak da olsa olumlu adımlar attı”

A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz, Arda Güler'le ilgili düşüncelerini ise şöyle aktardı:

“Kasım ayından bu yana ufak ufak da olsa olumlu adımlar attı. Bugün kadroda yer alan tüm oyuncularımız önümüzdeki iki maçta bize katkı sağlayacağını düşündüğümüz oyuncular. Arda Güler de bunlardan bir tanesi.”
Öte yandan ilk kez milli takıma seçilen Umut Nayir ile bir konuşma yaptığını da söyleyen Kuntz, “Umut Nayir’i gördüğümde ona söylediğim şey; 'Ben 29 yaşında Almanya A Milli Takımı’na seçildim ve Avrupa Şampiyonu olabildim. Hiçbir zaman geç değildir.' dedim.” ifadelerini kullandı.

Kendi görev sürecini de kısaca değerlendiren 60 yaşındaki çalıştırıcı, “Dünya Kupası Elemeleri'ne katıldığımız için memnunduk ama Portekiz'e elendiğimiz için tabii ki hayal kırıklığı yaşadık. Haziran ayındaki maçlarda sergilenen performanstan memnundum. Uluslar Ligi'nde bir üst kademeye yükselmek beni memnun etti tabii ki. Son oynadığımız uluslararası maçlardan memnun kalmadım. Avrupa Şampiyonası ile ilgili tek memnun edecek şey turnuvaya katılmak olacaktır” diyerek sözlerini noktalandırdı.

Öte yandan Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Milli Takımlar Sorumlusu Hamit Altıntop da toplantıda hazır bulundu.

Yunus Kılıç - Enes Gümüş - Samet Yalçın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mersin Gümrük İdaresi’nde düzenlenen “ZİNCİR” operasyonunda 114 şüpheli yakalandı Mersin Gümrük İdaresi’nde yürütülen projeli soruşturma kapsamında düzenlenen “ZİNCİR” operasyonunda aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 114 şüpheli yakalandı. Mersin Gümrük İdaresi’nde 10 aydır yürütülen projeli soruşturma kapsamında görevli memurlar, gümrük müşavirleri ve müşavirlik çalışanlarına yönelik düzenlenen “ZİNCİR” operasyonunda aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 114 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanlığı’nın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda şu ifadelere yer verildi: “10 aydır yürütülen projeli soruşturma kapsamında Mersin Gümrük İdaresi’nde görevli memurlar, gümrük müşavirleri ve müşavirlik çalışanlarına yönelik düzenlenen ZİNCİR operasyonunda aralarında kamu görevlilerinin de bulunduğu 114 Şüpheli Yakalandı Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda; Mersin İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu; Mersin Gümrük İdaresi’nde görevli memurlar, gümrük müşavirleri ve müşavirlik çalışanlarına yönelik menfaat sağlama şüphesiyle yürütülen projeli soruşturma sonucunda düzenlenen operasyonda; 34 kamu görevlisi ile Gümrük müşavirleri ve müşavirlik çalışanlarından oluşan toplam 114 şüpheli gözaltına alındı. Operasyonu koordine eden Mersin Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonu gerçekleştiren Mersin İl Emniyet Müdürlüğümüzü tebrik ediyoruz.”
Bolu Bolu Dağı’nın eteğinde yılbaşı hazırlıklarını tamamladılar: Rezervasyon için kısıtlı zaman Bolu Dağı’nın eteklerindeki Koru Otel yeni yıl öncesinde tüm hazırlıklarını tamamladı. Yılbaşında yüzde 100 doluluk oranıyla misafirlerine hizmet vermeyi hedefleyen Koru Otel, sağlıklı kahvaltı ve Bolu mutfağı ile ziyaretçilerini bekliyor. Ankara ve İstanbul’un orta noktasında, Bolu ve Düzce sınırındaki bir noktada bulunan Bolu Koru Otel, misafirlerine daha iyi hizmet verebilmek amacıyla 2017 yılında tarihi dokusuna uygun şekilde dış yapısı korunarak restore edilmişti. Toplantı salonları, geniş SPA alanları, açık ve yarı olimpik kapalı yüzme havuzları, tarihi Çam Restaurant, Ladin Teras Lounge gibi alanların bulunduğu Koru Otel, yılbaşına hazır hale getirildi. 160 dönümlük el değmemiş bir ormanın içerisinde yer alan Bolu Koru Otel, yeni aşçı kadrosu ve menüleriyle yılbaşında misafirlerini bekliyor. Bolu mutfağı ve sağlıklı kahvaltıyı ön planda tutan yiyecek-içecek departmanı, yılbaşına özel yiyeceklerle misafirlerine unutulmaz bir deneyim yaşatmayı hedefliyor. "Bolu Mutfağı ile Bolu gastronomisini tekrar canlandırdık" Bolu gastronomisini tekrar canlandırdıklarını ifade eden Bolu Koru Otel Satın Alma ve Pazarlama Koordinatörü Hikmet Yeşilkaya, “Koru Otelimiz yılbaşı için çok özel sürprizlerle hazırlandı. Gastronomi alanında, özellikle yiyecek-içecek sektöründeki ünlü şeflerimizin ailemize katılımıyla mutfağımızda büyük bir zenginlik oluşturduk. Koru mutfağını yeniden gündeme taşıdık. Sağlıklı kahvaltı konsepti ve Bolu Mutfağı ile Bolu gastronomisini tekrar canlandırdık" dedi. "Koru Mutfağı ile ilgili çok güzel geri bildirimler alıyoruz" Koru Mutfağı ile ilgili güzel geri bildirimler aldıklarını ifade eden Hikmet Yeşilkaya, "Mutfak şefimiz Okan Tekin ve Yiyecek-İçecek Departmanımızın öncülüğünde muazzam sunumlar yapmaya başladık. Burada sizlere bu zenginlikleri göstermek istiyoruz. Koru Mutfağı diye bir gerçek var ve çok güçlü bir kimlik kazandı. Koru Otel çatısı altında bu zenginlikleri konuklarımıza sunuyoruz. Geri dönüşlerimiz ise muazzam oldu. Bildiğiniz gibi, biz bölgenin tek tam pansiyon çalışan oteliyiz. Açık büfe kahvaltı, açık büfe öğle yemeği, açık büfe akşam yemeği ve yöresel büfe konseptiyle Bolu’nun mutfak zenginliklerini konuklarımıza sunmaya başladık. Sosyal medya yorumlarında ve sayfalarda Koru Mutfağı ile ilgili çok güzel geri bildirimler alıyoruz" şeklinde konuştu. "Hızlı hareket etmelerini öneririz, çünkü yer kalmazsa üzülürüz" Rezervasyon için kısıtlı zaman kaldığını dile getiren Yeşilkaya, "Türkiye’de karın en çok yakıştığı şehir olarak Bolu’dan bahsediyoruz ve gerçekten Bolu’ya çok yakışıyor. Tüm bu güzellikler bir araya geldiğinde, misafirlerimize eşsiz bir deneyim sunuyoruz: Muhteşem bir hava, harika bir kar, lezzetlerle dolu bir mutfak, mükemmel servis ve konforlu odalar. Yılbaşı rezervasyonlarımız hızla devam ediyor. Buradan konuklarımıza bir not iletmek isteriz: Tarih daralıyor, vakit azalıyor. Yılbaşı rezervasyonları için hızlı hareket etmelerini öneririz, çünkü yer kalmazsa üzülürüz" ifadelerini kullandı. (EÖ-
Şanlıurfa Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu: “Şanlıurfa’yı sağlık üssü yapacağız” Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Suriye’nin 61 yıllık esaret rejiminden kurtulup özgürleşmesinden dolayı memnun olduklarını belirterek, “Onlara her türlü sağlık hizmeti için desteğimiz olacaktır. Bugün Suriyeli komşularımıza Cumhurbaşkanımızın dediği gibi ensar olarak yardım ettik, etmeye de devam edeceğiz. Sağlık hizmetleri konusunda yeniden yapılanmalarına her zaman destek vereceğiz” dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Şanlıurfa’da gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Sağlık hizmetlerinin kalitesini yerinde incelemek, vatandaşların ve sağlık çalışanlarının taleplerini dinlemek için Şanlıurfa’ya geldiğini belirten Memişoğlu, kentte 21 bin 437 sağlık çalışanıyla hizmeti en iyi şekilde vermeye çalıştıklarını söyledi. Şanlıurfa Şehir Hastanesi’ne kavuşuyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 2002’den bu yana sağlıkta dönüşüm ile Türkiye’nin dünyaya örnek bir ülke olduğunu ifade eden Memişoğlu, "Biz şimdi yeniden koruyan, geliştiren ve üreten sağlık modeliyle ’Sağlıklı Türkiye Yüzyılı’ programını başlattık. Bu çerçevede Şanlıurfa’mıza sağlık hizmetlerini, en iyi şekilde sunmak için hem yatırımlarımızla hem insan gücümüzle desteklemeye çalışıyoruz. Bugün sağlık olarak Türkiye’de birçok yatırım yaptık. Aynı şekilde Şanlıurfa’da da birçok yatırım yaptık. En önemli yatırımımız şu anda inşaatı yüzde 80 bandına yaklaşmış bin 700 yataklı şehir hastanemiz. Şehir hastanemizin inşaatı süratle devam ediyor. İnşallah 2025 sonu itibarıyla Şanlıurfa’mızı şehir hastanesine kavuşturacağız. 2026 başından itibaren de vatandaşlarımıza hizmete başlayacak” dedi. Şanlıurfa’da 22 yılda sağlık alanında 126 projeyi hayata geçirdiklerini, bugün ise 11 projenin devam ettiğini anlatan Bakan Memişoğlu, kentte 13 devlet hastanesi, 1 üniversite hastanesi, 2 ağız ve diş sağlığı hastanesi, 2 diş ağız ve diş sağlığı merkezi ile 6 özel hastanenin bulunduğunu aktardı. Kentteki temasları çerçevesinde UMKE deposunu da ziyaret ettiklerini hatırlatan Memişoğlu, "UMKE deposu gerçekten bütün afetlerde, acil durumlarda her türlü sağlık hizmeti sunabilecek. Burada depolamasından laboratuvarına kadar, anestezi cihazından röntgen cihazına kadar her şeyin hazır halde olduğu, özel acil durumlarda müdahale edip hastane ve sağlık hizmetini sunabilecek ekiplerimiz mevcut. Onlara teşekkür ediyorum. UMKE, bugün Suriye’deydi biliyorsunuz. Sağlık hizmetleri anlamında AFAD’ımızla beraberdiler" şeklinde konuştu. "Suriye’de her türlü sağlık hizmeti için desteğimiz olacaktır" Suriye’de yaşanan son gelişmelerin ardından sağlık alanında her türlü desteği vermeye çalışacaklarını da belirten Memişoğlu, "Komşumuzun 61 yıllık esaret rejiminden kurtulup özgürlüğüne kavuşmasından çok memnunuz. Onlara her türlü sağlık hizmeti için desteğimiz olacaktır. Bugün Suriyeli komşularımıza Cumhurbaşkanımızın dediği gibi ensar olarak yardım ettik, etmeye de devam edeceğiz. Sağlık hizmetleri konusunda yeniden yapılanmalarına her zaman destek vereceğiz. O nedenle de bunu hiçbir zaman görev gibi değil, inancımız gereği yapıyoruz” diye konuştu. (BB-SVY-Y)
İstanbul DemirDöküm 70. yılını kutluyor İSTANBUL (İHA) – İklimlendirme sektörünün öncü markalarından DemirDöküm, 70. yılını kutluyor. Sürdürülebilir gelecek için yenilikçi çözümler üreten şirket, asırlık hedeflerine yeni yatırımlarla ulaşmayı hedefliyor. Türkiye’de ısıtma, su ısıtma ve iklimlendirme sektörünün gelişimine önemli katkılar sunan DemirDöküm, 70. yılını kutluyor. 1954 yılında İstanbul’da başlayan üretim faaliyetlerine, bugün 270 bin metrekare açık, 64 bin metrekare kapalı alana yayılan Bozüyük Fabrikası’nda devam eden şirket, yeni dönemdeki hedeflerini düzenledikleri basın toplantısında kamuoyuyla paylaştı. DemirDöküm CEO’su Alper Avdel, Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Kayaoğlu ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ufuk Atan’ın da katılımıyla gerçekleşen toplantıda şirketin yeni hedeflerine ilişkin bilgi verildi. DemirDöküm markasının iklimlendirme sektöründe lider markalardan biri olduğunu ifade eden CEO Alper Avdel, Türkiye’de 5 milyonu aşkın hanede ürünlerinin kullanıldığını söyledi. Değişim ve atılım hamlelerinin yeni ürün alanlarından geleceğini belirten DemirDöküm CEO’su Alper Avdel, "2025 DemirDöküm’ün yenilenme yılı olacak. 70 yıllık köklü mirasımızla sadece Türkiye’de değil, 40’a yakın ülkede ısıtmanın simgesi olduk. Pazardaki öncülüğümüzü uzun yıllar devam ettirebilmek için baştan aşağıya yenileniyoruz. Yeni başarılara imza atmak için güçlü bir yatırım yaparak, daha motive bir şekilde 2025’e giriyoruz. Yeni logomuz, yeni showroomlarımız ve yeni ürün gamımızla asırlık hedeflerimize yürüyeceğiz” dedi. "70 yılda birçok ilke imza atıp, standartlarımı belirledik" DemirDöküm’ün kuruluşundan günümüze Türkiye’nin sanayileşmesinde önemli bir rol oynadığını belirten CEO Alper Avdel, "70 yıldır bu ülkenin sıcağında ve soğuğunda, Ar-Ge çalışmalarında, hava kalitesinde ve eğitim süreçlerinde hep var olduk. 2 binden fazla satış noktası ile Türkiye’nin her yerinde, dünyanın 40’dan fazla ülkesinde, milyonlarca evde ve ofiste izimizi bıraktık. İlk döküm radyatör, kazan, şofben, kombi ve yoğuşmalı kombi üretimi gibi sektörümüzde birçok yeniliğe imza atarken, ısıtma çözümlerinde yeni standartlar belirledik. 2007 yılında, dünya ısıtma sektörünün öncü firması Vaillant Group bünyesine katılarak küresel ölçekte gücümüzü artırdık. Bugün, çevre dostu ve sürdürülebilir çözümlerle dünya genelinde tanınan bir marka olarak ilerlemeye devam ediyoruz" dedi. "Sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyoruz" Tüketicinin değişen ihtiyaçlarına cevap veren ürünleri geliştirmek için araştırma ve geliştirme çalışmalarına her yıl cirolarının yüzde 2’sini ayırdıklarını kaydeden Avdel, "Yaşam alanlarında kusursuz ısı konforu sunmak ve gelecek beklentilerini karşılamak için her yıl farklı alanlarda yaptığımız yatırımlarımızı sürdürüyoruz. Ar-Ge çalışmalarımıza ayırdığımız bütçe sayesinde enerji verimliliği yüksek, çevre dostu teknolojileri hayata geçirerek geleceğin ısıtma sistemlerini tüketicilerimizin kullanımına sunuyoruz. Çevreye duyarlı bir üretim anlayışını benimsiyoruz. Karbon ayak izini azaltmayı ve geri dönüşümle atık yönetimi süreçlerini iyileştirmeyi önceliklerimiz arasında görüyoruz. Amacımız, yalnızca enerji verimliliği yüksek ürünler geliştirmek değil aynı zamanda sektöre çevre dostu çözümlerle yön vermek. Bu doğrultuda sürdürülebilir bir dünya için çalışmaya kararlılıkla devam ediyoruz" açıklamasını yaptı. "Geleceğin iklimlendirme teknolojilerini şekillendiriyoruz" Endüstri 4.0 yatırımı ile Türkiye İklimlendirme Sektöründe üretimde bu teknolojiyi kullanan ilk şirketlerden biri olduğunu vurgulayan Avdel, şöyle konuştu: "DemirDöküm, 70 yıllık deneyimi, güçlü marka değeri ve yenilikçi yaklaşımıyla Türkiye’nin en köklü ısıtma markalarından biri olmaya devam ediyor. Gelecekte de sektöre yön veren öncü konumumuzu sürdürmek ve tüketicilere daha konforlu, sürdürülebilir yaşam alanları sunmak için yatırım yapmak birinci önceliğimiz olacak. Endüstri 4.0 çerçevesinde, dijitalleşme çalışmalarımızı her alanda tamamlayarak yeni üretim teknolojilerini süreçlerimize entegre ediyor, üretimden satış sonrasına kadar her aşamada verimliliği artıran projeler geliştiriyoruz. Bu yatırımlarla sürdürülebilirlik hedeflerimizi daha yoğun bir şekilde gerçekleştirecek hem çevresel hem de ekonomik katkılar sunmaya devam edeceğiz. DemirDöküm, köklü geçmişinden aldığı güçle 100. yılına giderken; önümüzdeki 30 yılda da geleceğin iklimlendirme çözümlerini şekillendirmeye devam edecek, sektördeki öncü konumunu pekiştirecek." "2025 yılı köklü bir yenilenme yılı olacak" Şirketin 2025’i yenilenme yılı olarak belirlediğini belirten Alper Avdel, “Yeni umutlar, yeni hedefler ve her alanda yeniliklerle 2025 yılına daha motive bir şekilde hazırlanıyoruz. Türkiye’de ve dünyanın dört bir yanında milyonlarca tüketicinin hayatına dokunan DemirDöküm, bu süreçte köklü bir dönüşüm geçirecek. Yenilenme sürecimizin ilk adımı yeni logomuz. DemirDöküm’ün 70 yıllık köklü mirasını ve yenilikçi vizyonunu yansıtan bu logo, yalnızca bir tasarım değil, aynı zamanda güçlü ve öncü kimliğimizin bir sembolü. Showroomlarımız da değişimdeki ilk gündemimiz. Tüketicilerimizin ürünlerimizi deneyimleme fırsatı bulduğu showroomlarımızı baştan aşağı yenileyerek daha modern ve fonksiyonel bir hale getiriyoruz. Ürün gamımıza ekleyeceğimiz yeni nesil çözümlerle tüketicilerimize her zamankinden daha fazla seçenek sunmayı hedefliyoruz. Ocak ayında satışa sunacağımız nitromiX ioni kombi ve ısı pompası ürün grubunun yeni üyesi MaxiAir R32 ile sektördeki öncülüğümüzü pekiştireceğiz. 2025, sadece yeni bir yıl değil, şirketimiz için köklü bir yenilenme yılı olacak” dedi. "Zor dönemin önemli bir kısmını geride bıraktık" 2024 yılını değerlendiren Avdel, "Geride bırakmaya hazırlandığımız 2024, pek çok açıdan zorlu bir yıl oldu. Ancak biz bu yılın, zorlukları fırsata çevirme ve yenilikler için kıvılcımı yakma yılı olduğunu düşünüyoruz. Şimdi bu kıvılcımı ateşe dönüştürme zamanı. 2025’in daha olumlu bir yıl olacağına inancımız tam. Zor dönemin önemli bir kısmını geride bıraktık. Bu süreçteki deneyimlerimizden güç alarak yeni hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz. Yatırım, yenilik ve sürdürülebilir çözümlerle geleceğe daha güçlü bir şekilde hazırlanıyoruz" açıklamasını yaptı. "İhracatta rotamıza Mısır ve Kırgızistan eklendi" Avdel, yılın 11 ayını değerlendirirken, pazar dinamikleri ve şirketin performansıyla ilgili olarak şöyle konuştu: "Kombi yenileme süreci, büyükşehirlerdeki değişim pazarı ve yeni doğal gaz kullanımına başlayan ilçeler satışlarda pazarın itici gücü oldu. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına yönelik sunduğumuz finansal destekler, onların ürünlerimize daha kolay erişimini sağladı. Aynı zamanda iş ortaklarımız, hayata geçirdiğimiz yenilikçi finansal projelerle işlerini kesintisiz şekilde sürdürdü. İhracat tarafında da büyük bir ivme kazandık. Bu yıl ihracat satışlarımızı yüzde 10 artırarak, Mısır ve Kırgızistan gibi yeni pazarlara da giriş yaptık. Özellikle Almanya, Slovakya, Moldova ve İtalya’ya gerçekleştirdiğimiz ihracatla, güçlü bir performans sergiledik. Bugün, 40’ı aşkın ülkede ısı konforu sağlayarak dünya genelinde büyümemizi sürdürüyoruz. 2024 yılı ihracat performansımız yüzde 10 oranında büyüme ile beklentilerimizi aştı. Hedefimiz ise yıl sonunda 100 milyon dolarlık ihracat gelirine ulaşmak. 2025 yılında, enerji tasarrufu sağlayan, çevre dostu ve yaşam kalitesini artıran yeni nesil ürünlerimizle sektörde fark oluşturmaya devam etmeyi hedefliyoruz. Çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve tüketicilerimizden aldığımız güçle, DemirDöküm 2025’te de sektördeki öncülüğünü pekiştirecek."