SAĞLIK - 28 Ocak 2023 Cumartesi 11:24

Saldırgan 11 yıl ceza almıştı, bıçaklı saldırıya uğrayan doktor o anları anlattı

A
A
A
Saldırgan 11 yıl ceza almıştı, bıçaklı saldırıya uğrayan doktor o anları anlattı

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli personel tarafından bıçaklı saldırıya uğrayan Pratisyen Hekim Halit Altınoluk, şahsın 11 yıl hapis cezası almasının ardından yaşadıklarını ilk kez İHA muhabirine anlattı.

 İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli personel tarafından bıçaklı saldırıya uğrayan Pratisyen Hekim Halit Altınoluk, şahsın 11 yıl hapis cezası almasının ardından yaşadıklarını ilk kez İHA muhabirine anlatarak, "Acilde ilk günümdü, kanları görene kadar bıçaklandığımı bile anlamadım, üç yaranın da izi var. Bıçak yarası geçiyor ama ben belli bir süre hastaneye gelemedim, orada mı, çıktı mı diye düşündüm. Bakanımız bizzat kendisi aradı, yanımda oldu, çok teşekkür ederim. Emsal bir karar oldu, verilen en yüksek cezalardan biri, en azından diğer saldırılarda insanlar bir düşünür" dedi.

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde edinilen bilgiye göre 4 Haziran 2022 tarihinde acilde görevli Pratisyen Hekim Halit Altınoluk’un bir hastane personeli tarafından bıçaklı saldırıya uğramasıyla ilgili dava sonuçlanırken Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kararı sosyal medya hesabından paylaşmıştı. İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma sonrası hastanede yaşanan olayın sonuçlandığını ifade eden Bakan Koca paylaşımında, "Saldırgan, adam öldürmeye teşebbüsten 11 yıl hapis cezası aldı. Yargıya teşekkür ediyoruz" ifadelerine yer verirken, bıçaklı saldırıya uğrayan 30 yaşındaki Pratisyen Hekim Halit Altınoluk ilk kez İhlas Haber Ajansı muhabirine konuştu.

Altınoluk, iddiaya göre kendisine husumet besleyen şahıs nedeniyle yaşadığı korku dolu anları anlattı. Saldırıda sırtından ve kollarından darbeler alan Altınoluk, olayın ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın kendisini aradığını ve sürecin başından bu yana yanında olduğunu ifade etti. Altınoluk, son dönemdeki Sağlıkta Şiddet ve Malpraktis Yasası gibi çalışmaların olumlu gelişmeler olduğuna dikkat çekerek, kararın da caydırıcılık noktasında önemli olduğunu söyledi. İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Mehmet Toptaş ise kararı değerlendirerek toplumun her alanında şiddetin engellenmesinin önemine vurgu yaptı.

"2-3 gün kendime gelemedim, üç yaranın da izi var"

Saldırı anı ve sonrasında yaşadıklarını anlatan Pratisyen Hekim Halit Altınoluk, "Acilde, yeşil alanda ilk günümdü, çay arasına çıkmıştık. Arkadaşlarla bankta otururken bir anda saldırgan bir şekilde diğer hekim arkadaşımın arkasından, görmediğim bir yerden bıçakla saldırmaya başladı. 3-4 yerimden bıçakladı, şok içinde oluyorsun orada bir şey hissedemiyorsun, kanları görene kadar bıçaklandığımı bile anlamadım. Ondan sonraki süreçte zaten kırmızı alan yakınımızdaydı, diğer doktor arkadaşlarım sağ olsunlar, gerekli müdahaleyi yaptılar. Hastaneye de yatışım oldu ama çok şükür geçti. Üç yaranın da izi var şu an fiziksel olarak herhangi bir şey yok sadece iz boyutunda kaldı. Şoktaydım, 2-3 gün kendime gelemedim, gereken tepkiyi arkadaşlarım da gösterdi. Bana denk geleceğini tabii ki de tahmin edemezdim, sonrasında güzel bir karar alındı o biraz içimizi rahatlattı. Benden daha çok hekim arkadaşlarım panik oldular. Onlar da korktular, hastaneye gelmek istemediler, adam tutuklandıktan sonra aslında herkes derin bir oh çekti, herkes bir rahatladı" şeklinde konuştu.

"Bakanımız aradı, yanımda oldu, çok teşekkür ederim"

Saldırı sonrası tüm kesimlerden destek gördüğünü ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımın da kendisi için önemli olduğunu anlatan Altınoluk, "Paylamışımı gördüm, bu süreçte zaten sayın Bakanımız kendisi bizzat beni de aradı. Yanımda oldu, ona buradan çok teşekkür ederim. Bence o paylaşım tüm Türkiye için, diğer arkadaşlarım da paylaşıma sevinmişlerdir çünkü bildiğim kadarıyla emsal bir karar oldu. Verilen en yüksek cezalardan biri, bence bundan sonra en azından bir sağlık çalışanı, hekim, hemşire arkadaşıma karşı saldırılarda biraz daha insanları korkutur diye düşünüyorum. Örnek teşkil eder, en azından diğer saldırılarda da insanlar bir durup düşünür. Acil şartlarında gerçekten gereksiz çok fazla kavga olabiliyor, biz karşı tarafı da anlıyoruz. Çok bekleyebiliyorlar bazen ama elimizden gelen her şeyi yapıyoruz, halkımız da bunun bilincinde olsun. İlk önce başhekimimim çok yardımcı oldu. Kimi arayacağımı kimden destek bulacağımı bilmiyorum, İstanbul’a yeni gelmişim, herhangi bir çevrem yok, diğer hekim arkadaşlarımdan çok destek gördüm. Bu süreçte hekim sendikalarımız da gerçekten çok yardımcı oldular, yanımda durdular. İl Sağlık Müdürümüzden, Bakanımızdan çok büyük destek gördüm. Twitter kullanıyorum, Bakanımızı da takip ediyorum, paylaşımı direkt oradan gördüm. Kararı öncesinde avukatımdan öğrendim ama Sağlık Bakanından da böyle bir şey görmek insanı mutlu ediyor. Aslında bıçaklanmaktan çok oradaki psikoloji önemli, bıçak yarası 2 gün içinde geçiyor ama ben belli bir süre hastaneye gelemedim, tekrar orada mı, çıktı mı, içeride mi diye düşündüm. Bence 5-6 aydır özellikle yeni dönemde gerçekten çok güzel çalışmalar var, artık biraz daha güvende hissediyoruz diyebilirim. Acil kapılarına tarayıcı dedektörler de geldi" ifadelerini kullandı.

"11 yıla mahkum olması tüm çalışanlarımızı sevindirdi"

Yaşanan olay ve sonrasında verilen cezayı değerlendiren İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Mehmet Toptaş, "Doktor Halit Bey acilde çalışan bir hekim arkadaşımız. Görevi başındayken ne yazık ki bir personelimiz tarafından bıçaklı saldırıya maruz kaldı. Biz bu durumu öncelikle kolluk kuvvetlerine ve İl Sağlık Müdürümüze bildirdik. Şahıs bu olayın sonunda yargılandı, ben de dahil hastanede birçok kişi gidip konuyla ilgili şahitlik yaptık. 11 yıla mahkum olması sağlıkta şiddete verilen cezanın önemi ve bu durumun bu şekilde nihayete ermesi hakikaten tüm çalışanlarımızı sevindirdi. Bu süreçte bize destek olan İl Sağlık Müdürümüz Kemal Memişoğlu, Sayın Bakan Yardımcımız Halil Eldemir ve Sayın Bakanımız Fahrettin Koca Bey’e hakikaten çok teşekkür ediyoruz. Süreci dinamik bir şekilde yönettiler ve bize çok çok iyi destek oldular. Biz canını insan sağlığına adayanların canına kıyılmasın istiyoruz, artık bu tek istediğimiz. Hastanelerin tüm girişlerine x-ray cihazları Bakanlık tarafından temin edildi. Sağlıkta Şiddet ve Malpraktis Yasası ile hem şiddetin önlenmesi hem de caydırıcı cezaların verilmesiyle biz bu sürecin biraz daha yoluna girdiğini, şiddetin azalmaya başladığını, en azından kendi hastanemizde gözlemliyoruz" diye konuştu.

Saldırgan 11 yıl ceza almıştı, bıçaklı saldırıya uğrayan doktor o anları anlattı

Hasibe Karadağ - Emre Baba

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da gökyüzünü polisler ve çocuklar birlikte renklendirdi Erzincan Emniyet Müdürlüğü, Toplum Destekli Polislik faaliyetleri kapsamında 100 öğrenci için uçurtma şenliği düzenledi. Gökyüzüne yükselen uçurtmalarla çocukların mutluluğu renkli görüntüler oluşturdu. Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü, sosyal sorumluluk projelerine bir yenisini daha ekledi. Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü koordinesinde düzenlenen etkinlikte, polis ekipleri öğrencilerle bir araya gelerek uçurtma uçurdu. 100 öğrenci için unutulmaz gün General Cihat Akyol İlkokulu ve Ortaokulu’nda öğrenim gören toplam 100 öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikte, polisler ve öğrenciler gökyüzünü rengarenk uçurtmalarla donattı. Çocuklarla yakından ilgilenen emniyet personeli, öğrencilerin heyecanına ve neşesine ortak oldu. "Çocuklar geleceğimizin en kıymetli ışığıdır" Erzincan İl Emniyet Müdürlüğü’nden etkinliğe ilişkin yapılan açıklamada, çocukların mutluluğunun her şeyin önünde olduğu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi: "Çocuklarımızla geçirdiğimiz bu güzel günde; onların heyecanına ortak olduk, gökyüzünü birlikte renklendirdik. Onlar için gökyüzü bir oyun alanı, bizler için ise çocuklar geleceğimizin en kıymetli ışığıdır. Şehrimizin güvenliğini sağlarken, yarınlarımızın teminatı olan yavrularımızla gönül köprüleri kurmaya devam edeceğiz." Etkinlik sonunda polis ağabeyleri ve ablalarıyla hatıra fotoğrafı çektiren öğrencilerin mutlulukları gözlerine yansıdı.
Erzincan Vali Aydoğdu: "Bilgi her yerden öğrenilir, irfan rehberlikle kazanılır" Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, eğitim yöneticileriyle bir araya gelerek gençliğin önemine ve eğitimin insani boyutuna dikkat çekti. Vali Aydoğdu, "Okullar sadece ders işlenen binalar değil, sevginin yeşerdiği yaşam merkezleri olmalı" dedi. Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, il genelinde görev yapan okul müdürleri ve müdür yardımcılarıyla düzenlenen değerlendirme toplantısında buluştu. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal’ın da katıldığı programda, eğitimin geleceği ve genç kuşaklarla kurulması gereken iletişim modelleri ele alındı. "Gençler bugünün en kıymetli ortaklarıdır" Programda eğitimcilere hitaben bir konuşma yapan Vali Hamza Aydoğdu, gençlerin sadece geleceğin teminatı olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı. Gençlerin bugünün de paydaşı olduğunu belirten Aydoğdu, "Onları anlamak, sadece söylediklerini dinlemek değil; hayallerine, kaygılarına ve dünyayı algılayış biçimlerine ortak olmaktır. Bizler, gençliğin enerjisini ve vizyonunu doğru kanalize edebildiğimiz müddetçe şehir ve ülke olarak menzile ulaşabiliriz" ifadelerini kullandı. "Kalbe dokunamazsak sadece bilgi yüklemiş oluruz" Eğitimde "insan" odaklı yaklaşımın önemine değinen Vali Aydoğdu, idarecilere önemli tavsiyelerde bulundu. Bir gencin hayatındaki en büyük şansın, onun yeteneğini fark eden bir öğretmen olduğunu söyleyen Aydoğdu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir genci anlamak, ona ’sen değerlisin’ hissini verebilmekle başlar. Eğer biz okul müdürleri ve idareciler olarak çocuklarımızın kalbine dokunamazsak, onlara sadece bilgi yüklemiş oluruz. Oysa bizim ihtiyacımız olan; özgüveni yüksek, fikirlerine kıymet verildiğini hisseden ve vatanına aidiyet duygusuyla bağlı nesillerdir." "Okullar yaşam merkezi haline gelmeli" Bilginin dijital çağda her kanaldan öğrenilebileceğini ancak karakter eğitiminin rehberlik gerektirdiğini belirten Vali Aydoğdu, "Bilgi her yerden öğrenilir ancak irfan, edep ve karakter ancak doğru bir rehberlikle kazandırılır. Sizlerden ricam, okullarınızı sadece ders işlenen binalar değil, sevginin ve hoşgörünün yeşerdiği birer yaşam merkezi haline getirmenizdir" dedi. Vali Hamza Aydoğdu, konuşmasının sonunda Erzincan’ın eğitimi için mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan tüm eğitim camiasına teşekkür etti.