GÜNDEM - 18 Mayıs 2011 Çarşamba 16:00

"Röntgenciler cevabını sandıkta alacak"

A
A
A
"Röntgenciler cevabını sandıkta alacak"

MHP Grup Başkanvekili ve Mersin Milletvekili Mehmet Şandır, "Milletimiz röntgencilere sandıkta cevabını verecek" dedi.

MURAT ŞENGİ
MERSİN 

Mersin'in Silifke ilçesinde 3 gündür seçim çalışmalarını sürdüren Şandır, partisinin ilçe teşkilatı tarafından Göksu Otel restoranında düzenlenen yemekte MHP'li belediye başkanları, İl Genel Meclis Üyeleri, partililer ve basın mensupları ile bir araya geldi. Yemeğin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şandır, 12 Haziran'da yapılacak olan seçimlerin Cumhuriyet tarihindeki ender seçimlerden biri olacağını kaydetti. 

Yaşanan kaset olaylarına değinen Şandır, "MHP son sözünü söylemiştir. Nefsine yenilenleri asla aramızda barındırmayacağımızı ve gerekeni yapacağımızı sayın Genel Başkanımız ifade etmiştir ve daha önceki örneklerinde ne yapacağımızı da ortaya koymuştur. Dolayısıyla bu kasetlerin muhatabı olan arkadaşlarımız bu davaya hizmet etmiş, emek vermiş değerli insanlarımızdır. Bir yanlış yapmışlarsa bu yanlış MHP yönetimi tarafından gerektiği şekilde değerlendirilecektir ve gereği yapılacaktır. Daha öneki örneklerde görüldüğü gibi. Meselenin bu yönü böyle. Ama esas yönü bu kasetlerin nerede hazırlandığı meselesidir. Ne hukuka, ne ahlaka, ne inanca, ne kültürümüze uymayan, mahremiyetimizi, özelimizi, gayri hukuki yollardan tespit ederek kasete dökmek ve seçim öncesinde piyasaya sunmak çok doğrudan MHP'ye karşı tuzaktır, komplodur. Bunu kimlerin yaptığını araştırıp bulmak da hükümetin görevidir" dedi.

Yaşanan kaset skandallarının birilerinin veya derin devletinin hazırladığı bir komplo olduğunu iddia eden Şandır, "Amaç MHP'yi meclis dışında tutabilmektir. Buradan maksat PKK'nın meclise taşındığı bir süreçte Türk milliyetçiliği fikrinin siyasetini yapan MHP'yi meclis dışında tutarak Sayın Başbakanın başlattığı açılım politikalarına dayalı anayasa değişikliğini gerçekleştirmektir. Bu işin arkasında kim varsa okyanus ötesi ve Türkiye'de birileri. Bunların bulmak sorumlusu siyasi iktidardır, AK Parti hükümetidir ve bizzati Sayın Başbakandır. MHP'ye kim komplo kurmuştur, tuzak kurmaktadır, yatak odalarını gözleyen röntgenciler kimdir bunu bulmak sorumlusu Sayın Başbakandır, AK Parti hükümetidir ve bunu bulmadığı takdirde, bunları ortaya çıkarmadığı takdirde zımnen de olsa bu işin arkasında olan AK Parti hükümeti olacaktır" dedi. 

Kaset skandalları konusunda halktan hiç tepki almadıklarını anlatan Şandır, "Gerekeni yapmasak vatandaş bize tepki gösterebilirdi. Ama yanlış yapan en yakınımız da olsa MHP'ye yakışan, Sayın Devlet Bahçeli'ye yakışan doğru tavrı ortaya koyduğumuz için birçok yerden gördüğüm kadarıyla biz bundan dolayı tenkit değil alkış almaktayız. Ama yatak odalarını röntgenleyen ahlaksızları ortaya çıkaramayan hükümete karşı bu milletin tepkisini de bekliyoruz" dedi. 

Bir gazetecinin kendilerini farklı ülkücü grup olarak tanıtıp MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugün istifa etmemesi halinde yeni kasetlerin ortaya çıkarılacağı konusundaki sorusuna Şandır, "Hiç önemli değil, ne yapacağımızı, neyi yaptığımızı bu milletimiz biliyor. MHP tertemiz, arı duru, tertemiz bir partidir. Bu temizliğe bir damla olsa bile yanlışın, çirkinliğin bulaşmasına müsaade etmeyiz. Farklı ülkücüler diye yurt dışı kaynaklı bir internet sitesinde üretiliyor. Ama Türkiye'de her defasında bir farklı internet portalı yayınlıyor. Bugün kim yayınlamış, Rota diye bir site yayınlamış. Yani bu meseleyi o anlamda engellemek mümkün mü, değimli onu bilmiyoruz. Ama sorumluları çıkartmak sorumluluğu var. Yani şu dünyada şu çağda eğer siz bu farklı ülkücülerin merkezini bulamıyorsanız veya bu kasetleri hazırlayanları bulamıyorsanız o zaman devlet olamazsınız. 

Bu noktada Genel başkanımızın ifade ettiği bir isim var. Bu isim AK Parti'nin belediye meclis üyesi ve milletvekili aday adayı. Adam kendi itirafı ile bu farklı ülkücülük internet portalının finansını sağladığını, kredi kartıyla ödeme yaptığını itiraf etti. Evet benim kredi kartımla ödenmiştir dedi. Şimdi biz bekliyoruz. MHP gereğini yaptı, Sayın Başbakan da gereğini yapsın. Bu ismini itiraf ettiğimiz, ifade ettiğimiz ve bu işi de yaptığını da itiraf eden bu adamı parti üyeliğinden atabildi mi? Böyle bir şey yapabildi mi? Veya bu tür kasetleri çıktığı iddia edilen diğer partilerin yetkilileri o parti yöneticileri tarafından kapının önüne konulabildi mi?" dedi. 

MHP Genel Merkez binası önünde görülen siyah bir araç konusunda sorulan soruya ise Şandır şu yanıtı verdi: 

"Bugün Silifke'de bir genç kamerayla MHP Silifke İlçe binasına gözlem altına almış, gireni çıkanı kaydediyor. Efendim partiyi gözlüyor. O kameranın hangi özelliklere sahip olduğunu bilmiyoruz. Nerelere kadar görüyor onu bilmiyoruz. Hangi konuşmaları kayıt altına alıyor bilmiyoruz. Masum olduğuna inanmıyorum. O sırttaki kamera belki de çok ciddi bir dinleme aracıdır. Dolayısıyla üzerinde belgesi yok, basın kartı yok, üzerinde televizyon kanalının kendisini görevlendirdiğine dair görev kimlik kartı yok."

Şırnak'ın Uludere ilçesinde düzenlenen iki operasyonda 12 teröristin etkisiz hale getirilmesinin ardından Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yaşanan olaylara da değinen Şandır, "Doğu bölgelerimizde isyan yaşanmaktadır. Etnik bir isyan yaşanmaktadır ve TC Devleti, bu devlet adına yetki kullanan AK Parti hükümeti insanlarımızın can güvenliğini ve asayişi temin edememektedir. Kendini koruyamayan, Başbakanı koruyamayan bir iktidarla karşı karşıyayız. PKK her geçen gün bir adım daha ileriye giderek Kastamonu'ya kadar ulaşmıştır. Dün itibariyle yapılan bir yorumla önümüzdeki günlerde de Bolu dolaylarında otoyol keserek bir eylem ortaya koyacaklarını iddia etmektedirler. Bugün büyük Ortadoğu projesi kapsamında bölgemizde, komşu ülkelerde yaşanan hadise bir başka anlamda Türkiye'de yaşanmaktadır. Bu sebeple doğuda yaşanan hadiseleri ibretle izliyoruz ve tedbir almayan, gerekeni yapmayan AK Parti hükümetini de şiddetle kınıyoruz" dedi. 

Yemeğe ise Silifke Belediye Başkanı Bayram Ali Öngel, MHP Silifke İlçe Başkanı Özer Özel, MHP Mersin Milletvekili 8. sıra adayı Ali Rıza Bozkurt, MHP'li Belde belediye başkanları ve parti yöneticileri katıldı. 

Öte yandan MHP Silifke ilçe binasını görüntüleyen Çankırı Kurşunlu nüfusuna kayıtlı, İstanbul doğumlu Ümit Arslan isimli genç ise emniyet güçleri tarafından gözaltına alındığı ve ifadesinin alınacağı bildirildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir ESOGÜ‘de anlamlı sergi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi geliri Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Servisinde tedavi gören çocuklara harcanacak olan ve 2 gün sürecek El İşi ve El Sanatları Sergisi’nin açılışı yapıldı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi geliri kanserli çocukların ihtiyaçlarında kullanılmak üzere Çocuk Hematoloji ve Onkolojisi Bilim Dalı’nın El İşi ve El Sanatları Sergisi’nin açılışı yapıldı. Açılışa Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Haluk Hüseyin Gürsoy, Başhekim yardımcısı Prof. Dr. Pınar Yıldız , Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Hematolojisi-Onkolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Canan Özdemir, Hastane Yönetimi ve bölüm çalışanları ile hasta yakınları hastane öğretmenleri katıldı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi öğrencileri, doktorlar, sağlık çalışanları ve gönüllü vatandaşların ürün verdiği sergi 24 ve 25 Aralık tarihlerinde sürecek. "Gerçekten çok büyük bir dayanışma sergiledi" Sergi ile ilgili Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Hematolojisi-Onkolojisi Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Canan Özdemir, "Biz hastanede bir el sanatları atölyesi kurduk ve bu el sanatları atölyesinde ben de dahil olmak üzere tüm çalışan arkadaşlarım, hemşirelerimize, öğretmenlerimiz el emeğiyle ürünler ortaya çıkardık. Tabii bunun yanında annelerimizin de çok fazla desteği oldu. Dışarıdan destek olan başka insanlar da oldu. Profesyonel destek aldık bu amaçla. Hepimizin el emeğiyle ortaya çıkardığımız eserler bunlar. Bu yeni yıl sergisinin amacı şu; Yeni yılı umutla beklediğimiz bu günlerde umudu ve dayanışmayı çoğaltmak için bu sergiyi düzenledik. Tabii ki kanserli çocuklar yararına etkinlik bu. Gelirleri oraya gidecek. Hatta bir çocuğumuza bilgisayar sözü vermiştik. Bilgisayarı olmayan bir çocuğumuza. Sergiden elde ettiğimiz gelirle çocuğumuzun ihtiyacını karşılayacağız. Tabii burada gördüğünüz her eser her bir çocuğa umut ve ailelerine destek olmak onların yalnız olmadığını hissettirmek için hazırladık bu sergiyi. Ben çok mutluyum, gururluyum. Gerçekten çok büyük bir dayanışma sergiledi. Herkes bu serginin oluşumunda pay sahibi. İnşallah güzel de satışlar yaparız ve çocuklarımıza bir nebze olsun katkımız olur" dedi.
İstanbul Başakşehir’de 12. Living Lab inovasyon ödülleri sahiplerini buldu Başakşehir Belediyesi tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Başakşehir Living Lab İnovasyon Yarışması’nda dereceye giren projelerin sahipleri ödüllerin kavuştu. Başakşehir Belediyesi tarafından bu yıl 12’ncisi düzenlenen Başakşehir Living Lab İnovasyon Yarışması’nda dereceye giren projelerin sahiplerine ödülleri verildi. Başakşehir Şehir Sanat Konferans Salonu’nda düzenlenen törene İstanbul Valisi Davut Gül, Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, Başakşehir Kaymakamı Cemil Özgür Öney ve AK Parti Başakşehir İlçe Başkanı Fethi Ahmet Balin, öğrenciler ve yarışmacılar katıldı. Yarışmaya bu yıl Türkiye’nin dört bir yanından 60 şehirden bin 202 proje başvurdu. Ortaokul, lise, üniversite ve akademisyen/öğretmen kategorilerinde dereceye giren katılımcılar ödüllerini alırken, toplamda 2 milyon TL’nin üzerinde ödül desteği sağlandı. Tören kapsamında "En Başarılı Okul", "Başvurusu En Çok Kabul Edilen Okul" ve "En Başarılı Danışman" kategorilerinde de özel ödüller verildi. "Buradaki fikirler ülkemizin yerli ve milli projelerine dönüşecek" Törende konuşan Başakşehir Belediye Başkanı Yasin Kartoğlu, yarışmanın artık ülke genelinde büyük bir marka haline geldiğini belirterek şunları söyledi, "Önce arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum. Bu yıl 12’ncisini düzenlediğimiz yarışmamız birazdan ödül törenimize geçeceğiz. Katılımcılarımız bizleri bekliyor. İnşallah çok güzel bir program olacak. 60 şehirden 1202 proje yarıştı ve ödül kazanan, hak eden arkadaşlarımıza bugün ödül töreninde ödüllerini takdim edeceğiz. Aynı zamanda bu sadece ödül töreni değil, burada yeteneklileriyle ön plana çıkan arkadaşlarımıza Başakşehir Belediye’mizin inovasyon ve teknoloji merkezinde kuluçka hizmeti veren bir start-up’ımız var. Orada da buradaki ödül alan arkadaşlarımıza her türlü lojistik desteği verme imkanı sunacağız. Bence en önemli kısmı da bu. Eğer başka şehirlerden bu işlerle ilgilenen, teknolojiyle ilgilenen arkadaşlarımız varsa, öğrencilerimiz varsa, akademisyenlerimiz varsa onları da her yıl yapılan bu yarışmaları bekliyoruz. Bugün dört kategorimiz var: ilkokul, ortaokul, lise ve akademi tarafı. Farklı farklı ödüllerimiz olacak ve bu ödüller içerisinde aynı zamanda burada katılan tüm yarışmacı arkadaşlarımıza da melek yatırımcı olabilecek kişileri de buluşturmuş ve onlarla tanıştırmış olacağız. Buradaki hedefimiz ve amacımız ülkemizin yerli ve milli teknolojiye ulaşması için gereken altyapıyı oluşturmak ve fikirlerin gün yüzüne çıkmasını sağlamak. Buradaki gün yüzüne çıkan fikirler de kuluçka merkezinde vücut bulacak, yatırımcılarla birlikte inşallah ülkemiz adına yeni projeler olarak ortaya çıkacak. İsteğimiz ve dileğimiz ülkemizin yerli ve milli projeler noktasında çok daha büyük adımlar atmasıdır" ifadelerini kullandı. "Kimseyi arkada bırakmadan hizmet eden bir belediyecilik anlayışı var" Törende konuşan İstanbul Valisi Davut Gül ise, Başakşehir Belediyesi’nin örnek projelere imza attığını belirterek şu ifadeleri kullandı, "Şunu da yapsak, keşke bu da olsun dediğimiz hemen hemen her şey Başakşehir’de daha önceden yapılmaya başlanmış ve en güzeli başlanmış. Çocuğu, gençleri, kadınları, yetişkinleri, yaşlıları, engellileri, özetle hiç kimseyi arkada bırakmadan, herkesin sorununu, herkesin beklentisini, herkesin ihtiyacını vatandaşın ihtiyacı olarak kabul edip buna politika geliştiren bir yapı var. Belediye başkanımızı ve çalışma arkadaşlarını tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. Ona destek veren, bu işleri koordine eden kaymakamımızı, kamu görevlilerini, daha da önemlisi Başakşehirlileri tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. İnşallah el birliğiyle daha iyisi olacak. Biraz önce belediye başkanımız da söyledi, aslında bu tür çalışmalar 5 yaşında, 3 yaşında, 10 yaşında yaşına bakmadan ama bir iklimin oluşması lazım. TEKNOFEST’te gördünüz. Çocuklarımız memleketin ihtiyacı neyse, kimi zaman terörle mücadelede şehit verdiğimiz askerlerimizin, polislerimizin derdine çare bulmak için bir şey icat etmeye çalışıyorlar" şeklinde konuştu. Törende dereceye giren öğrencilere ödülleri protokol üyeleri tarafından takdim edildi. Program sonunda finalist projelerin sergilendiği alanda öğrencilerle fotoğraf çekimi gerçekleştirildi.
Zonguldak Ortaokul öğrencisinin öldüğü servis kazasında 6 kamu görevlisine hapis talebi Zonguldak’ta 1 öğrencinin hayatını kaybettiği, 18 öğrenci ile sürücünün yaralandığı okul servisi kazasına ilişkin davada cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada 6 kamu görevlisi hakkında 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası istendi. Zonguldak’ta 14 Aralık 2022 tarihinde Çatalağzı beldesinde meydana gelen ve ortaokul öğrencisi Büşra Akın’ın hayatını kaybettiği okul servisi kazasına ilişkin yargılamada kamu görevlileri hakkında görülen duruşmada cumhuriyet savcısı mütalaasını sundu. Zonguldak 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık M.S. ile diğer 5 sanığın avukatları, kazada ölen 16 yaşındaki Büşra Akın’ın ailesi ve diğer öğrenciler katıldı. "Sanıklar, ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır" Bilirkişi raporuna itiraz ederek sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ettiğini öne süren Büşra Akın’ın babası Yücel Akın, "Önceki beyanlarımı ve celse arasında sunduğum bilirkişi raporlarına karşı itirazlarımı içerir dilekçemi aynen tekrar ediyorum. Soruşturma aşamasında meydana gelen kazada sanıkların sorumlu olduğu bilirkişi raporlarıyla sabit hale gelmiş iken mahkemenizce dosyaya kazandırılan en son tarihli bilirkişi raporunda sanıkların meydana gelen olayda kusur ve sorumluluğu bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Bu raporu kabul etmem mümkün değildir. Dosyanın geldiği aşamada tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek bu kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır. Kaza tarihinden sonra kazanın meydana geldiği mahalle oto korkuluk yapılmıştır. Madem oto korkuluk şartları olay tarihinde de yoktu neden daha sonradan yapıldı. Sırf bu husus dahi sanığın savunmalarına itibar edilemeyeceğini göstermektedir. Bütün bu hususlar gözetilerek sanıkların sorumluluğu konusunda rapor düzenlemekle görevli bilirkişiler bütün hususları göz ardı ederek sanıkların sorumluluğunun bulunmadığına dair görüş bildirmişlerdir. Biz mahkemenizce rapor düzenleyen bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Ayrıca kaza tarihinden önce servis aracının kontrolünü yapan sanıklar yönünden usule aykırı ve gerçek dışı düzenlenmiş belge nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiğini düşünüyorum. Bu hususta da yine suç duyurusunda bulunacağım. Ben sanıkların eyleminin esasen bir ölüme neden olma suçunu oluşturduğunu düşünüyorum. Mahkemenizce de bu hususta birleştirme talebinde bulunulmasına rağmen ilgili mahkemede bu kabul görmemiştir ancak yine de mahkemenize bu hususta teşekkür ederim. En son dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunun mahkemenizce hükme esas alınmamasını, tüm dosya kapsamı gözetilerek sanıkların atılı suçtan ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep ediyorum dedi. "Kızımın mezuniyet gururunu yaşayamadık" Anne Oya Akın ise evladının kokusunu özlediğini söyleyerek, "Bu sene okul mezunlar verirken biz bu gururu, görevini doğru yapamayan insanlar tarafından yaşayamadık. Onlar bu durumları görmezden geldiler ve benim çocuğum hayatından oldu. Ben evladımın kokusunu özledim. Buna görevini kötüye kullanan insanlar sebep oldu. Bu şekilde dışarıda serbest gezmelerini istemiyorum. Sanıkların cezalandırılmalarını talep ederim" diye konuştu. Sanık Mustafa S. ise önceki savunmalarını tekrar ederek, ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevinin bulunmadığını söyleyerek, "Benim mevcut olayda ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevim bulunmamaktadır. Bu hususta mahkemenize detaylı olarak savunmada bulunmuştum. Bu savunmalarımı da aynen tekrar ediyorum. Öncelikle beraatimi, mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan hükümlerin uygulanmasını talep ederim" şeklinde konuştu. Savcı, 6 sanık hakkında 3 yıl 6 aya kadar hapis istedi Cumhuriyet savcısı duruşmada mütalaasını sundu. Mütalaada, Milli Eğitim çalışanı olan 6 sanık hakkında istenen cezalar da belli oldu. Sözleşme imzalanmadan önce ibraz edilen belgelerde yapılması gereken kontrolleri yapmayarak Mustafa Y., Mustafa S. ve Kadir B.’nin kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiği ifade edildi. Ayrıca Ender B., Emre K. Ve Mehmet K. hakkında araç ve sürücüsünün günlük olarak denetlenmesi gerekirken uygun şekilde denetlenmeyerek ve belgelerin geçerlilik ya da uygunluğunun kontrollerini yapmayarak kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiğine yer verildi. Geçerlilik süresi dolmuş sürücü belgesi ile yaş şartına haiz olmayan, sürücü Fikret B. ve sürücünün kullandığı periyodik muayenesi yapılmamış araçla öğrenci taşınmasına sebep oldukları iddia edilen sanıkların, belgeleri kontrol etmemesi ve denetlememesi şeklindeki icrai davranışları ile görevlerine aykırı hareket ederek neticeten meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ile birden fazla mağduriyete yol açtıkları gerekçesiyle zincirleme suç hükümlerinin de tatbikinin gerektiği belirtildi. Kaza alanında oto korkuluk kullanımının zorunlu olmaması, trafik tespit tutanağında da ’’kazaya etken yol sorunu yoktur’’ şeklinde tespitlere yer verilmesi, ’’Trafik Kazalarında Yol Kusurları’’ konulu genelgede, oto korkuluk yapılmamasının kusur sayılamayacağının belirtilmesi dikkate alınarak Karayolları Şefi Serkan A.’nın bir kusurunun bulunmadığına dikkat çekildi. Savcılık, mütalaasında Serkan A. hakkında ’görevi kötüye kullanma’ suçundan kusuru bulunmaması nedeniyle beraat talep etti. Sanıklar Mustafa S., Emre K., Ender B., Mehmet K., Kadir B., Mustafa Y. hakkında ’zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma’ suçundan 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası talep edildi. Duruşma, tarafların mütalaaya karşı beyanda bulunulması talepleri doğrultusunda ileri tarihe ertelendi.
Ankara Pursaklar Belediyesi kadınlara 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi Pursaklar Belediyesi, ‘Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni Görmeyen Kalmasın’ etkinliği kapsamında Hanım Evleri kursiyerlerine, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi. Pursaklar Belediyesi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni Görmeyen Kalmasın kültür gezileri etkinlikleri kapsamında Gülbahar Hatun Hanım Evindeki kursiyerlere, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Millet Camisi ve Millet Kütüphanesi gezisi düzenledi. Ziyaret kapsamında ilk olarak Millet Camii’ni ziyaret eden kursiyerler, ardından Millet Kütüphanesi’nde incelemelerde bulunarak Türkiye’nin en büyük kütüphanelerinden birini yakından tanıma imkanı buldu. Programın devamında 15 Temmuz Demokrasi Müzesi’ni gezen kursiyerler, milli iradenin ve demokrasi mücadelesinin önemini bir kez daha yerinde görme fırsatı elde etti. "Hanım Evlerimizde eğitim alan kursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve milli bilinçlerini güçlendirmek bizim için çok kıymetli" Hanım Evlerindeki kursiyerlere yönelik sosyal ve kültürel değerlerini tanıtmak amacıyla çeşitli geziler düzenlediklerini belirten Pursaklar Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin, "Hanım Evlerimizde eğitim alan kursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve milli bilinçlerini güçlendirmek bizim için çok kıymetli. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yer alan Millet Camii, Millet Kütüphanesi ve 15 Temmuz Demokrasi Müzesi; hem tarihimizin hem de değerlerimizin önemli simgeleri. Bu ziyaretlerin, kursiyerlerimize ilham verdiğine ve farkındalıklarını artırdığına inanıyorum" ifadelerine yer verdi.