SPOR - 18 Ekim 2018 Perşembe 17:00

Ricardo Quaresma: 'Beşiktaş’ı Beşiktaş yapan diğerlerinden farklı olması'

A
A
A
Ricardo Quaresma: 'Beşiktaş’ı Beşiktaş yapan diğerlerinden farklı olması'

Beşiktaş'ın Portekizli yıldızı Ricardo Quaresma, "Beşiktaş'ı Beşiktaş yapan diğerlerinden farklı olması" dedi.

Siyah-beyazlı takımın yıldızı Ricardo Quaresma, Beşiktaş Instagram TV’ye açıklamalarda bulundu. Pepe ile Porto'da beraber oynadıklarını hatırlatan Quaresma, "Pepe, dünyanın en iyi stoperlerinden biriydi, ileriki dönemlerde bunu ispatladı. Buraya geldikten sonra arkadaşlığımız daha da arttı. Dünyanın en iyi oyuncularından birisi. Saha içinde ve dışında süper bir oyuncu. Umarım ömür boyu Pepe ile arkadaşlığımız devam eder" diye konuştu.

"Portekiz'in hep iyi kadroları oldu" 

Portekiz'in ufak bir ülke olduğunu ifade eden yıldız oyuncu, "Portekiz milli takımının hep iyi kadroları oldu. İstediğimiz başarıya bir türlü ulaşamamıştık. Fotoğrafta bir ülkenin hayalleri yatıyor. Kupayı kazanınca bütün ülke büyük bir sevinç yaşadı. Ben de kadronun bir parçası olduğum için çok mutluyum. Bir kızım eksik fotoğrafta. Onlar benim hayatım. Bütün mücadelem ve çabalarım onlar için" şeklinde konuştu.
Minik oğlu Ricky’nin yetenekli olduğunu belirten Quaresma, "Benden iyi olabilir. Basamakları yavaş yavaş çıkması lazım" dedi.

"Her zaman farklı olmak istiyorum" 

Yıldız isim, saç stili ile ilgili ise, "Her zaman farklı olmak istiyorum. Dış görünüşümle de. Daha fazla saç şekli yapabilirim ama saçlarım buna izin vermiyor. Ona rağmen bir şeyler yapmaya çalışıyorum" ifadelerini kullandı.

"Eski stadı çok özlüyorum" 

Derbilerle ilgili konuşan 35 yaşındaki futbolcu, "Derbilerde gol atmak çok özeldir. Kendi sahamızda ve taraftarımız önünde gol atmak benim için ayrı bir anlam içeriyor. En önemlisi bizim için maçı kazanmak" açıklamasını yaptı. 

İnönü Stadı'nı çok özlediğini dile getiren Quaresma, "Gerçekten inanılmazdı. Başıma gelen en güzel şeydi. Vodafone Park’ta da kendimi çok iyi hissediyorum ama eski statta yaşadığım duygular çok özel. Sanki eski statta rakiplere daha fazla baskı oluşturuyorduk" dedi.

"Süreyya Soner çok özel bir insan" 

Takımın malzemecisi Süreyya Soner'in çok özel bir insan olduğunu vurgulayan Quaresma, "Oynadığım her kulüpte iyi dostluklar kurdum. Süreyya da onlardan biri. Ömür boyu da öyle kalacak. Bazen iki insanın anlaşması için konuşmalarına gerek olmaz. Davranışlar, tutumlar, size karşı gösterdiği ilgi anlaşmak için yeterlidir. Süreyya da bu bakımdan çok özel bir insan. Bana çok ilgi gösteriyor ve aramızda iyi bir uyum var" diye konuştu.

"Şenol Güneş, çok samimi ve net bir teknik direktör" 

Quaresma, Teknik Direktör Şenol Güneş ile ilgili ise, "Aslında Şenol Güneş ile başlangıcımız çok iyi olmadı. Çok fikir ayrılıklarımız vardı. Ancak zamanla birbirimizi anlamaya başladık. Bir teknik direktörde olması gereken özellikler; samimi ve net olması. Ben de hocanın samimiyetine, doğruluğuna, dürüstlüğüne gerçekten gıptayla bakıyorum. Çalıştığım özel hocalardan birisi" değerlendirmesini yaptı.

"'Beşiktaş’ta şampiyon olmadan futbolu bırakmayacağım’ diyordum" 

Siyah-beyazlı takımda yaşadığı ilk şampiyonluğun kendisi için önemli olduğunu vurgulayan Quaresma, "Kariyerimde oynadığım tüm takımlarda kupalar kazandım. Beşiktaş’ta şampiyonluk yaşamamıştım. ‘Beşiktaş’ta şampiyon olmadan futbolu bırakmayacağım’ diyordum her zaman. Kazandığımız ilk şampiyonlukta çok güçlü bir takımımız vardı. Çok büyük oyunculardan kurulu bir takımdı. O şampiyonluğun bende çok özel bir yeri var. İstanbul Boğazı’nda yaptığımız şampiyonluk kutlaması ömür boyu unutamayacağım bir anı. Zaten Beşiktaş’ı Beşiktaş yapan diğerlerinden farklı olmasıdır. Beşiktaş, her şeyiyle farklı ve çok özel bir kulüp" şeklinde konuştu.

"Ben ve Ronaldo hayallerimize ulaştık" 

Portekizli yıldız, "Ben ve Cristiano Ronaldo hayallerimize ulaştık. Ronaldo, her geçen gün üstüne koyan bir oyuncu. Hala saf duygularla devam eden bir arkadaşlığımız var. Bu kolay bir şey değil. Bu duruma şapka çıkarılması gerekiyor. Porto ve Beşiktaş benim için çok özel kulüpler. Ölene kadar kalbimde olacak bu iki kulüp. İki takımın da formasını büyük bir onurla giydim. Mezara kadar bu iki kulübü sevmeye devam edeceğim" dedi.

"Gerçekleşen hayallerim için Allah’a şükrediyorum" 

Barcelona'da oynamanın çocukluk hayali olduğunu açıklayan Quaresma, "Çocukluk hayalim fotoğraftaki gibi gerçekleşti. Çok büyük yıldızlarla oynadım. İstediğim gibi gitmedi ama hayalim de gerçek oldu. Gerçek olan hayallerim için Allah’a şükrediyorum. Figo idolüm olan bir oyuncuydu. Uzun yıllar onu izleyip ondan esinlendim. Büyük oyunculardan kurulu Real Madrid’e karşı oynamak da hayalimde ve onu da Barcelona formasıyla gerçekleştirdim. Çok güzel şeyler yaşadım" açıklamasında bulundu. 

Beşiktaşlı futbolcu, "Şampiyonlar Ligi’nde oynamak her futbolcunun hayalidir. Ben de kazanan kadronun bir parçası olduğum için çok mutluyum. Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırdığım için çok gururluyum" diyerek sözlerini tamamladı.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa ÜÇEL Kauçuk, GES yatırımıyla karbon ayak izini azaltıyor Şirket, Ürgüp’teki güneş enerjisi yatırımı ve yenilenebilir enerji sertifikalarıyla emisyonlarını düşürürken, Ar-Ge ve üretim süreçlerini de sürdürülebilirlik ilkelerine göre yeniden şekillendiriyor. Bursa merkezli ÜÇEL Kauçuk, otomotiv yan sanayide artan enerji maliyetleri ve karbon regülasyonlarına uyum sağlamak için sürdürülebilirlik odaklı dönüşümünü hızlandırdı. Şirketin çalışmaları arasında Ürgüp’te devreye alınan 2 MWp kapasiteli Güneş Enerjisi Santrali (GES), yenilenebilir enerji sertifikaları ve çevre temelli üretim standartları öne çıkıyor. ÜÇEL Kauçuk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Hüseyin Oruç, "Nevşehir Ürgüp’te kurulan 2 MWp’lik GES sayesinde yıllık yaklaşık 2 bin ton CO emisyonunun dengelenmesi hedefleniyor. Bu miktar yaklaşık 91 bin ağacın yıllık karbon emilimine denk geliyor. GES’i yalnızca enerji projesi olarak değil, sanayide temiz enerji kullanımına örnek oluşturan bir adım olarak görüyoruz. ÜÇEL Kauçuk ayrıca, Bursa’daki tesisinde tüketilen elektriğe karşılık 2 bin 164 MWh yenilenebilir kaynaklı enerji için I-REC sertifikası aldı. Sertifikaların hidroelektrik üretiminden sağlanması, şirketin fosil kaynak kullanımını düşürme hedefini destekliyor. Bu çalışma, 2024 yılı için belirlenen Kapsam 2 emisyonlarını yenilenebilir elektrikle dengeleme hedefinin tamamlayıcı bir parçası oldu" dedi. Şirket, su tüketimi, karbon salımı ve ürün yaşam döngüsündeki çevresel etkileri ISO 14064, ISO 14067 ve ISO 14046 standartlarına uygun şekilde takip etiğini belirten Oruç, "Yönetim, sürdürülebilirliği ekonomik istikrar ve toplumsal sorumlulukla birlikte ele alıyor. Motor ve şanzıman takozları, süspansiyon bileşenleri ve kauçuk-metal birleşimi ürünlerde çalışan Ar-Ge birimi, yeni tasarımları ileri mühendislik araçlarıyla kurguluyor. Bu yaklaşım hem dayanıklılığı artırıyor hem de daha uzun ömürlü ürünlerle kaynak kullanımını azaltıyor. Ar-Ge’nin yalnızca ürün geliştirmede değil, üretimin çevresel etkisini azaltmada da stratejik rol taşıyor" ifadelerini kullandı. Hüseyin Oruç, otomotiv sanayinde rekabetin artık karbon ayak izi ve enerji verimliliği gibi kriterler üzerinden şekillendiğini belirterek, "GES yatırımımız, yenilenebilir enerji sertifikalarımız ve Ar-Ge odaklı üretim anlayışımız sürdürülebilir büyüme yaklaşımımızın somut karşılıklarıdır. ÜÇEL Kauçuk, önümüzdeki dönemde daha çevreci teknolojilere odaklanarak global pazarlardaki konumunu güçlendirmeyi hedefliyor" dedi.
Gaziantep MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Özdurdu’dan 25 Aralık mesajı MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Furkan Özdurdu, 25 Aralık Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımladı. Başkan Özdurdu, mesajında, Gaziantep’in 11 ay boyunca süren destansı direnişinin, milletin inançla yoğrulmuş azminin, sabrının ve bağımsızlık iradesinin en güçlü örneklerinden biri olduğunu ifade etti. 25 Aralık’ın yalnızca bir kurtuluş tarihi olmadığını vurgulayan Özdurdu, bu günün yokluklar içinde verilen büyük bir mücadelenin, fedakârlığın ve vatan sevgisinin simgesi olduğunu belirtti. Gaziantep’in işgal yıllarında hiçbir yerden yardım almadan, Şahinbeylerin, Karayılanların ve ismi bilinmeyen nice kahramanın öncülüğünde topyekûn bir direniş ortaya koyduğunu hatırlatan Özdurdu, bu mücadelenin bir şehir iradesiyle kazanıldığını kaydetti. Verilen bu büyük mücadelenin, gelecek nesillere bırakılmış en kıymetli emanetlerden biri olduğunu dile getirdi. Kurtuluş ruhunun sadece geçmişte yaşanmış bir hatıra olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çeken Özdurdu, bu ruhun bugün çalışmakta, üretmekte ve şehre değer katmakta hayat bulduğunu ifade etti. Alın teriyle kazanılan her başarının, geçmişte verilen mücadelenin bugüne yansıması olduğunu vurguladı. Gaziantep’in sahip olduğu üretim gücü, istihdam kapasitesi ve girişimci yapısıyla ülkemize katkı sunmaya devam ettiğini belirten Özdurdu, bu kadim şehrin geçmişinden aldığı güçle bugün de birlik ve beraberlik içerisinde yoluna kararlılıkla devam ettiğini ifade etti. Başkan Özdurdu, "Bu vesileyle, Gazi şehrimizin düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yıl dönümünü kutluyor; vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum" diye konuştu.
İzmir Aliağa, ihracatta Türkiye’nin ikinci büyük gümrüğü oldu İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Aliağa Şube Başkanı Adem Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarına uğrak yapan gemi sayısının 5 bin 701 olduğunu, geçen yıla göre yüzde 2,40 artış yaşandığını belirterek, Aliağa’nın Kocaeli’nin ardından Türkiye genelinde ikinci sıradaki yerini koruduğunu ifade etti. İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Aliağa Şubesi, 2025 yılının değerlendirildiği ve gelecek döneme ilişkin hedeflerin ele alındığı yılın son meclis toplantısını gerçekleştirdi. Aralık ayı meclis toplantısında oda faaliyetleri, Aliağa limanlarına ilişkin istatistikler ve bölgenin ekonomik performansı değerlendirildi. Toplantıda konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek, 2025 yılı Ocak–Kasım dönemine ilişkin değerlendirmesinde Aliağa limanlarının Türkiye deniz ticaretindeki stratejik ve istikrarlı konumunu sürdürdüğünü belirtti. Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarına uğrak yapan gemi sayısının 5 bin 701 olduğunu, geçen yıla göre yüzde 2,40 artış yaşandığını ve Aliağa’nın Kocaeli’nin ardından Türkiye genelinde ikinci sıradaki yerini koruduğunu ifade etti. Ege Bölgesi gemi trafiğine de değinen Şimşek, aynı dönemde İzmir Limanı’na bin 221, Dikili Limanı’na ise 295 geminin uğrak yaptığını, Dikili Limanı’nda yüzde 68 artış yaşanırken İzmir Limanı’nda yüzde 13,58 oranında düşüş gerçekleştiğini kaydetti. Aliağa elleçlemede liderliğini sürdürüyor Yük elleçleme verilerine ilişkin bilgi veren Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarında 80 milyon 573 bin 424 ton net yük elleçlendiğini, geçen yılın aynı döneminde bu rakamın 77 milyon 992 bin 685 ton olduğunu ve yüzde 3,31’lik artışla net ton bazında liderliğin korunduğunu söyledi. Son 20 yılda Aliağa limanlarında net ton elleçleme miktarının yaklaşık üç kat artarak 2024 yılında 85,5 milyon tona ulaştığını belirten Şimşek, pandemi sonrası dönemde ise yaklaşık yüzde 30’luk büyüme yaşandığını ifade etti. Aynı dönemde 32 milyon 938 bin 440 ton yükleme gerçekleştirildiğini aktaran Şimşek, bu alanda yüzde 4,45’lik artışla Aliağa’nın lider konumda bulunduğunu dile getirdi. Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında 47 milyon 634 bin 984 ton boşaltma yapıldığını, bunun geçen yıla göre yüzde 2,53 artış anlamına geldiğini ve Aliağa’nın Türkiye genelinde en çok boşaltma elleçlemesi yapan ikinci liman konumunda olduğunu söyledi. Konteyner verilerine de değinen Şimşek, 2025 yılının ilk 11 ayında Aliağa limanlarında 1 milyon 577 bin 208 TEU konteyner elleçlendiğini, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,43’lük azalış yaşanmasına rağmen Aliağa’nın Türkiye genelinde 5’inci sıradaki yerini koruduğunu belirtti. Toplam groston bazında ise 106 milyon 234 bin 292 ton elleçleme yapıldığını ve Aliağa’nın bu alanda Kocaeli’nin ardından ikinci sırada bulunduğunu ifade etti. "Gümrük verileri Aliağa’nın stratejik gücünü ortaya koyuyor" Gümrüklere göre ihracat rakamlarını da değerlendiren Şimşek, Aliağa Gümrük Müdürlüğü’nün Türkiye genelinde ihracat hacmi bakımından ikinci en büyük gümrük noktası olma konumunu sürdürdüğünü belirtti. Aliağa’nın 2020 yılında 12,6 milyar dolar olan ihracat hacminin, 2025 yıl sonu tahminiyle 22 milyar dolar seviyesine çıkarılmasının hedeflendiğini ifade eden Şimşek, bu artışın beş yılda yaklaşık yüzde 74’lük bir büyümeye karşılık geldiğini söyledi. 2024 verilerine göre Aliağa limanlarında 34,2 milyon ton ihracat ve 51,2 milyon ton ithalat gerçekleştirildiğini aktaran Şimşek, bu tablonun Aliağa’nın ham maddeyi işleyerek katma değerli ürüne dönüştüren güçlü ve entegre bir endüstriyel yapıya sahip olduğunu gösterdiğini ifade etti. Şimşek, Aliağa’nın Türkiye’nin toplam ihracatında yüzde 8 bandında istikrarlı bir paya sahip olduğunu belirterek, 2025 yıl sonu itibarıyla Aliağa’nın yaklaşık 22 milyar dolarlık ihracatla Türkiye ihracatının yüzde 8,2’sini karşılamasının beklendiğini ifade etti. Aynı dönemde Aliağa’nın ithalattaki payının ise yüzde 3,8 seviyesinde olacağının öngörüldüğünü belirten Şimşek, bu verilerin Aliağa’nın ithal ettiğinden daha fazlasını ihraç eden, dış ticaret fazlası veren ve Türkiye ekonomisine pozitif katkı sağlayan net bir ihracat merkezi olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti. Meclis Başkanı İsmail Önal başkanlığında düzenlenen toplantıya; İMEAK DTO Aliağa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek, Aliağa Bölge Liman Başkanı Günhur Şanlı, Aliağa Deniz Liman Şube Müdürü Kadir Sonocak, İMEAK Deniz Ticaret Odası Eğitim Komisyonu Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Görgün, Genel Sekreter Yardımcısı Alper Keçeli, Meclis Üyeleri Burak Atasoy ,Teoman Mustafa Akyol ile Eğitim Müdürü Bahadır Küçük, Şimşekler Gemi Söküm Tersanesi Yönetim Kurulu Başkanı ve İMEAK Deniz Ticaret Odası Merkez Meclis Üyesi Orbay Şimşek ile şube meclis üyeleri katıldı.