ASAYİŞ - 27 Şubat 2022 Pazar 11:31

Resmi tatil izni başka günle değiştirilemeyecek

A
A
A
Resmi tatil izni başka günle değiştirilemeyecek

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işçinin açık onayı olmadığı sürece ulusal bayram veya genel tatil gününde çalışmanın diğer herhangi bir günde çalışmamak suretiyle telafisinin mümkün olmadığına hükmetti. Yüksek mahkeme, bu kararıyla birlikte işverenlerin sıkça başvurduğu ‘denkleştirme izin formülü’ne dur dedi.

Bir fabrikada vardiya formeni olarak çalışan işçi, resmi tatil ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini tek taraflı feshetti. İşverenden alacaklarını tahsil edemeyen işçi, İş Mahkemesi’nin kapısını çaldı. Davacı işçi, milli ve dini bayram günlerindeki çalışmalarına ilişkin ücretlerinin ödenmemesi ve iş sözleşmesi uyarınca yevmiye usulü çalıştığı için 31 gün çeken aylarda 31 gün üzerinden ücret ödenmemesi sebebiyle istifa ettiğini dile getirdi.

İşçi, kıdem tazminatı, dini, milli bayram resmi ve genel tatil ücreti ile eksik ücret alacağının hüküm altına alınmasını talep etti. Davalı şirket sahibi ise iş sözleşmesinde davacının telafi çalışması yapabileceği, ayrıca gerekli görüldüğünde fazla çalışma ve vardiyalı çalışma yapmayı kabul ettiğine dair hüküm bulunduğuna dikkat çekti.

Şirket, davacının eksik yevmiye ödendiğine ilişkin iddiasının yerinde olmadığını, davacının bayrama rastlayan günlerde çalışması halinde denkleştirme izni kullandığını veya bu çalışmaların karşılığı olan ücretlerin ödendiğini belirterek davanın reddinin gerektiğini savundu.

Mahkeme, davacının ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının bulunmadığını ancak eksik ücret alacağına hak kazandığını, böylece davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği sonucuna vararak, kıdem tazminatı ile eksik ücret alacağı talebinin kabulüne, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı talebinin ise reddine karar verdi. Davalı şirket kararı istinafa götürdü.

Bölge Adliye Mahkemesi, davacının 31 gün çeken aylar için bir gün eksik ücret ödendiği sonucuna varılamayacağını, böylece davacının eksik ücret alacağı ve kıdem tazminatına hak kazanamayacağı gerekçesi ile davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulüne ve İş Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına hükmetti. Kararı davacı işçinin avukatı temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

"İşçinin rızası olmadan denkleştirme yapılamaz"

Emsal nitelikte bir karara imza atan Yüksek Mahkeme, işçinin resmi tatil izinlerini başka günlerde kullanmaya zorlanmasının yasal olmadığına dikkat çekti. Kararda kanunda ulusal bayram ve genel tatil günlerindeki çalışmalar için herhangi bir denkleştirme kuralına yer verilmediği hatırlatıldı. Fazla çalışmada olduğu gibi serbest zaman verilmesine ilişkin bir düzenlemeye de yer verilmediği vurgulandı. İşçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışacağının iş sözleşmesi ile kararlaştırılabileceği, ancak işçiden buna ilişkin ayrıca muvafakat alınması gerektiği dile getirildi. Kararda şöyle denildi:

“Tarafların işçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışacağına dair anlaşmaları mümkün olup, bu çalışmanın karşılığı da işçiye çalıştığı günün karşılığı için ayrıca bir yevmiye tutarında ücret ödenmesidir. Somut olayda ise, işçinin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davalı işveren dosyaya davacının da imzasını içeren izin formları sunmuş olup, bu izin formlarından davacıya çalışılan ulusal bayram ve genel tatil günlerinin karşılığında izin kullandırıldığı tespit edilmektedir. Böylece davacıya ulusal bayram ve genel tatil ücreti ödenmemiş, bunun yerine izin kullandırılmıştır. Taraflar arasındaki iş sözleşmesinde davacının bayram çalışmalarının karşılığında bir başka gün izin kullanacağına dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Davacı, izin formlarında izin kullandığı belirtilen günlerin birçoğunun hafta tatili günü olduğunu belirterek, kendisine aslında izin dahi kullandırılmadığını ileri sürmüştür. Ulusal bayram ve genel tatil günleri, dayanışma, birlik ve beraberlik günleri olup, diğer günlerden farklı bir özellik gösterir. Bu günlerde bayramlaşma, sosyalleşme, aile ve toplumun diğer bireyleri ile birlikte zaman geçirme gibi manevi birtakım ihtiyaçların giderilmesi söz konusudur. İşçinin açık onayı olmadığı sürece ulusal bayram veya genel tatil gününde çalışmanın diğer herhangi bir günde çalışmamak suretiyle telafisi mümkün görülmemelidir. Tüm dosya kapsamında işverenin ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışan işçiye bu çalışmasının karşılığını ödemek yerine izin kullandırdığı ve davacının da buna muvafakat etmediği açık olduğuna göre, izin kullanımı uygulamasının geçerli bir uygulama olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Bu halde işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği kabul edilmeli, buna göre sonuca gidilmelidir. Ödenmeyen ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının varlığı karşısında feshin haklı sebebe dayandığı kabul edilmeli ve davacının kıdem tazminatı alacağı hüküm altına alınmalıdır. İş Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi’nce belirtilen yönler gözetilmeden kıdem tazminatının reddine dair yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile hükmedilmiştir.”

Süleyman Aydın
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Çayeli Bakır’dan Çayeli Fen Lisesi’ne eğitim desteği Çayeli Bakır İşletmeleri’nin desteği ile Çayeli Fen Lisesi’nde kurulan yenilikçi sınıf ve bilgisayar sınıfı ile yenilenen spor salonu düzenlenen törenle hizmete açıldı. Açılış törenine Çayeli Belediye Başkanı İsmail Hakkı Çiftçi, Madenli Belediye Başkanı Mustafa Çalışkan, Büyükköy Belediye Başkanı Hamza Saruhan, Rize İl Milli Eğitim Müdürü H. İbrahim Akmeşe, okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Törende konuşan Rize İl Milli Eğitim Müdürü Halil İbrahim Akmeşe, kamu-özel sektör iş birliğiyle hayata geçirilen bu tür projelerin eğitim altyapısının güçlendirilmesi açısından çok kıymetli olduğuna dikkat çekerek, Çayeli Bakır’ın eğitime sunduğu katkıdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Açılışta konuşan Çayeli Bakır Genel Müdür Yardımcısı Ali Can ise şirketin eğitime ve spora verdiği desteğin, gençlerin dijital çağa uyum sağlaması ve sağlıklı bir yaşam kültürü edinmesi açısından kritik rol oynadığını vurguladı. Can, konuşmasında "Bilgisayar ve Yenilikçi sınıfı ve yenilenen Spor Salonumuz, gençlerimizin dijital çağa uyum sağlamaları ve sağlıklı bir yaşam kültürü edinmeleri için güçlü birer adım. Bizler, bu topraklarda yetişen her gencin potansiyeline inanıyor ve onların geleceğine yatırım yapmayı görev biliyoruz. Eğitimde teknolojiye erişim, gençlerimizin hayallerini gerçeğe dönüştürmelerine imkân tanırken; spor ise disiplin, dayanışma, azim ve hızlı düşünme gibi değerleri hayatlarına katıyor. Çayeli Bakır olarak, gençlerimizin eğitimine katkı sunmayı sürdüreceğiz" ifadelerine yer verdi.
İstanbul Sultangazi’de D Caddesi zeminaltı otopark, hizmet tesisi, park ve aile sağlığı merkezi birçok ihtiyaca çözüm oldu Sultangazi Belediyesi’nin bu yıl hizmete açtığı 50. Yıl Mahallesi D Caddesi Zeminaltı Otopark, Hizmet Tesisi, Park ve Aile Sağlığı Merkezi, mahallelilerin birçok ihtiyacına çözüm oldu. Otopark, bölgenin park yükünü önemli ölçüde alırken oyun grupları da minik ziyaretçilerin uğrak noktası oldu. İlçeyi önemli projelerle buluşturan Sultangazi Belediyesi, trafik sirkülasyonunun yoğun olduğu noktalardan biri olan 50.Yıl Mahallesi’nde inşa ettiği hizmet tesisini bu yılbaşında hizmete açmıştı. 50. Yıl Mahallesi D Caddesi Otopark, Yeşil Alan, Hizmet Tesisi ve ASM bölgedeki önemli bir boşluğu da doldurdu. Vatandaşlar 3 katlı yeraltı otoparkına güvenli bir şekilde araçlarını bırakırken aynı zamanda sokak aralarındaki park yükünü de hafifletmiş oldu. Yeşil alanlar ile oturma grupları, basketbol sahası ve çocuk oyun grupları ziyaretçilerin akınına uğruyor. Gençler spor yapmanın keyfine varırken, minikler gönüllerince eğleniyor. Anne- babalar da rahat bir nefes alıyor. Ayrıca tesiste yer alan aile sağlık merkezi ve çok amaçlı salon ilçe sakinlerine hizmet veriyor. Belediyecilik çözüm demek Sultangazi Belediye Başkanı Abdurrahman Dursun; "Mahalle Tesislerimiz gerçekten bizim en önemli hizmetlerimizden birisi. Çünkü burada bir yaşam oluşturuyoruz, farklılık katıyoruz. 7’den 77’ye herkese hitap eden özellikleriyle vatandaşımızın tek bir çatı altında birçok ihtiyacını giderebilmesine imkan sağlıyoruz. Bu nokta trafik sirkülasyonunun yoğun olduğu ve mahalle aralarında araç park sorununun yaşandığı bir noktaydı. Tesiste yer alan yaklaşık 300 araçlık kapasiteli otoparkımızla bölgemizin önemli bir sorunumuzu daha çözüme kavuşturmuş olduk" dedi.