EKONOMİ - 11 Şubat 2012 Cumartesi 14:40

Karadeniz maden zengini!

A
A
A
Karadeniz maden zengini!

Yeraltı kaynakları bakımından oldukça zengin olduğu yapılan araştırmalarda ortaya çıkan Doğu Karadeniz Bölgesi'nde altın, bakır, linyit, çinko, bentonit, demir, mermer gibi madenlerin yanı sıra farklı bölgelerde geleceğin yakıtı uranyum olduğu belirlendi.

METİN AKYÜREK
ORDU

Ordu sahil kumsallarında uranyum olduğu belirtilen araştırmalara ek olarak Maden Tetkik Araştırma Enstitüsü (MTA) araştırmalarında bu kez Giresun'da uranyuma rastlandı.

MTA'nın yaptığı ve web sitesinde haritalarını yayınladığı çalışmalarda, bölgede bilinen madenler olan altın, bakır, çinko, bentonit dışında uranyum yatakları da olduğu belirlendi. Araştırmalarda özellikle Ordu'nun Ünye ve Ulubey, Giresun'un Görele ilçelerinde altın damarları belirlenirken, yine Giresun'un Şebinkarahisar ilçesi sahalarında uranyuma rastlandı.

Maden Tetkik Arama Enstitüsü'nün (MTA) internet sitesinde yayınlanan bilgilere göre, Doğu Karadeniz Bölgesi'ndeki illerin maden raporları şöyle:
Sinop: Sinop'ta Boyabat İlçesi sahalarında düşük tenörlü asbest, Sarıkum sahasında düşük tenörlü kuvars kumu, Boyabat-Akbelen mevkisinde ise manganez damarları bulunuyor.

Samsun: Ladik ilçesinde yaklaşık 52 milyon ton kireçtaşı, 38 milyon 812 bin 500 ton kil bulunuyor. Havza ilçesi Hamamayağı sahalarında jeotermal alanlar bulunuyor. Vezirköprü-Ersandıklı sahalarında 117 ton kurşun-çinko, Kavak-Kaya köyü, Vezirköprü-Elmacık, Ladik-Ayvalı sahalarında çok miktarda manganez damarı bulunuyor. Sadece Ayvalı'daki sahada bulunan manganez miktarının 420 ton olduğu bildirildi. Dikbayır yatağında ise 46 milyon ton jeolojik tuğla-kiremit yatağı bulunuyor.

ORDU'DA ALTIN VE MERMER

Ordu: Ünye'nin Kumarlı Mevkii ile Ulubey İlçesi'nin Akoluk ve Sayaca bölgelerinde altın yatakları bulunduğu belirlendi. Akoluk mevkisindeki altın miktarının 1 milyon ton, Sayaca mevkisindekinin 17 bin ton, Ünye-Kumarlı mevkisindekinin ise 1 ton kapasitesi bulunduğu tespit edildi. Fatsa-Zavi köyü, Gölköy-Şıhman mevkisi, Kumru- Gümüşdere mevkisindeki bakır, kurşun ve çinko yatakları bulunuyor.

Ünye-Fatsa-Kavaklar sahasında çoğu ağartma toprağı olmak üzere 743 bin ton, Keşköy yatağında 460 bin ton, Emireli Mevkii'nde 421 bin ton, Ahizetli mevkisinde 128 bin ton, Tavkutlu-Gülcüğen mevkisinde 812 bin ton, Mesudiye-Çavdar köyünde 80 bin ton Bentonit tespit edildi. Çambaşı Yaylası Fundacık mevkisinde 750 bin ton demir, Ünye-Kumarlı sahasında 107 ton gümüş olduğu ortaya çıktı.

Ulubey ilçesi Akoluk mevkisinde seramik ve kağıt sektöründe kullanılabilen 148 bin ton, Sayaca mevkisinde ise 2 milyon ton kaolen bulunuyor. Ayrıca Mesudiye ilçesi Topçam Beldesi sahasında ise yörenin en güzel ve sert mermer yataklarına rastlandı.

GİRESUN'DA URANYUM

Giresun:Giresun'un Görele ilçesi Çanakçı mevkisinde sahada 1 ton kapasiteli altın, Şebinkarahisar yatağında ise 300 ton kapasiteli uranyuma rastlandı. Halen işletilen Espiye-Lehnoz'da yaklaşık 2.5 milyon ton bakır, 2 milyon 312 bin ton çinko, Espiye-Kızılkaya'da 5.5 milyon ton kapasiteli, Tirebolu-Harkköy'de 6 milyon ton kapasiteli, Harşit-Köprübaşı mevkisinde 10 milyon ton kapasitesi bakır-çinko, pirit ve kurşun yatakları belirlendi. Bu yatakların halen işletildiğine dikkat çekildi.

Trabzon: Trabzon'da maden açısından en çok kireçtaşı bulunuyor. Hacımehmetköy mevkisinde 37 ila 39 milyon ton kapasiteli kireçtaşı yatakları bulunurken, geçmiş yıllarda demir madeni bulunduğu ve işletildiği, ancak halen stoklarda 200 ton cevher olduğuna dikkat çekildi. Trabzon'da ayrıca Vakfikebir-Gökçeköy'de 60 bin ton, Sürmene-Kutlular sahasında 497 bin ton, Of-Katarakdere sahasında 613 bin ton, Maçka-Güzelyayla yatağında 154 milyon 700 bin ton, Yomra-Kanköy yatağında 2 milyon ton bakır, çinko, kurşun yatakları bulunduğu belirtildi. Diğer maden cevherlerinin düşük tenorlu ve ekonomik olmadığına dikkat çekildi.

Rize: Rize'nin Çayeli-Madenköy yatağında 10 milyon 600 bin görünür, 15 milyon ton mümkün olabilecek halen işletildiği belirtilen bakır-kurşun-çinko yatakları bulunuyor. Fındıklı İlçesi Kartiba sahasında 3 milyon 600 bin ton görünür rezervli, yine aynı ilçenin Akkaya mevkisinde 400 bin ton potansiyeli olan demir cevheri olduğu belirlendi. Akkaya mevkisinde geçmiş yıllarda demir madeninin işletildiği ve 150 bin ton cevher çıkartıldığına da dikkat çekildi. Bu arada, Ardeşen ilçesinde renkli pisen seramikte katkı maddesi olarak kullanılan feldspat madenine rastlandı. Uzmanlar, bu bölgede çok yüksek miktarda bir potansiyel bulunduğunun tespit edildiğini belirterek, kapasitesinin belirlenmesine çalışıldığını kaydettiler. İkizdere ilçesi Memişoğlu, Keçikayası sahalarında orta ve iyi kalitede mermer yataklarının da bulunduğuna dikkat çekilirken, Ayden Yaylası'nın jeotermal sahası özelliği taşıdığı vurgulandı.

ARTVİN'İN ALTI ALTIN

Artvin: Artvin'in Borçka-Akarsen mevkisinde ilk başta 39 bin 600 ton görünür, 4 milyon tona kadar çıkması mümkün altın yatakları bulunduğu ortaya çıktı. Ayrıca Gümüşhane köyünde 30 milyon ton jeolojik, Yusufeli-Esendağı yatağında bin ton, Kafkasör Yaylası'nda 1 milyon 600 bin ton görünür nitelikte düşük tenörlü altın yatakları olduğu da belirtildi. Özellikle Borçka ve Murgul Dağı sahalarında çok miktarda bakır-kurşun-çinko yataklarının da bulunduğu da kaydedildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep GTO’da yılın son meclis toplantısı yapıldı Gaziantep Ticaret Odasında (GTO) aralık ayı olağan meclis toplantısı, Meclis Başkanı Hilmi Teymur Başkanlığında Yönetim Kurulu, Meclis ve Disiplin Kurulu üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantının açılışında yaptığı konuşmada 2025 yılının zor bir yıl olduğuna dikkat çeken Meclis Başkanı Teymur, "Malumunuz son yıllarda salgınlar, savaşlar, depremler yaşadık. Tüm bu yaşanan olayların küresel ticareti de derinden etkileyerek küresel bir ekonomik kriz oluşturduğu aşikar. Hem psikolojik hem de ekonomik anlamda zor günler geçirdik. İnşallah 2025 yılının sona ermesi ile yaşadığımız tüm zorlukları geride bırakır, 2026 yılında sağlık, huzur ve başarılı bir yıl geçiririz" dedi. "Gaziantep, Türkiye ortalamasının üzerinde büyüdü" Toplantıda GTO’nun Aralık ayı faaliyetleri hakkında Meclis üyelerini bilgilendiren GTO Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım, küresel, ulusal ve yerel ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gaziantep’in Türkiye ekonomik büyümesine en fazla katkı sağlayan dördüncü il olduğunu belirten Yıldırım, "2024 verileri, şehrimizin hızla toparlandığını ve yeniden üretime döndüğünü açıkça gösteriyor" ifadelerini kullandı. Yıldırım, "TÜİK verilerine göre 2024 yılında Gaziantep ekonomisi reel olarak yüzde 8,2 büyümüştür. Bu oran, Türkiye ortalaması olan yüzde 3,3’ün oldukça üzerindedir. 2023 yılında yaşanan yüzde 1,4’lük daralma, ekonomik tercihlerden değil; 6 Şubat depremlerinin üretim, ticaret ve lojistik üzerindeki doğrudan etkilerinden kaynaklanmıştır. Bugün Gaziantep, Türkiye’nin en büyük 10 il ekonomisinden biri konumundadır. Sanayisi, ticareti ve ihracat gücüyle ülke ekonomisine yön veren şehirler arasında yer almaktadır. Nitekim 2024 yılında Gaziantep, Türkiye büyümesine en fazla katkı sağlayan dördüncü il olmuştur" ifadelerine yer verdi. "Çin, devlet destekli bir imalat gücü" Ekonominin küresel dinamikler üzerinden de değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım, "Çin, artık yalnızca düşük maliyetli bir üretici değil; devlet destekli, ölçekli, sübvansiyonlu ve stratejik bir imalat gücüdür." diyen Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu: "Çin 2024 yılında 992 milyar dolarlık mal ticaret fazlası verdi. Bu sonuç tesadüf değil. Çünkü, Sanayiye yönlendirilen ucuz ve uzun vadeli krediler var. Vergi, arsa ve enerji destekleri var. Kamu alımlarıyla büyütülen bir üretim modeli var. Sonuç ortada. Güneş panelinden bataryaya, elektrikli araçtan çeliğe kadar pek çok alanda, dünya talebinin üzerinde bir kapasite oluştu. Bu yapıda şirketlerin kâr etmesi bile şart değil. Asıl güç, küresel piyasalarda fiyat belirleyebilmek" şeklinde konuştu. Çin’in Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 20’sini doğrudan etkilediğini vurgulayan Yıldırım, "Dış ticaret açığımızın en büyük kaynağı Çin. Çin’e sattığımızın 13 katı kadar ithalat yapıyoruz. Çin rekabeti, ihracatımızın yaklaşık yüzde 20’sini doğrudan etkiliyor. Demir-çelikten makineye, elektrikli ekipmandan otomotive, tekstile kadar Gaziantep sanayisinin güçlü olduğu alanlar, bu baskıyı birebir hissediyor. Çin’in sübvansiyonlu ve aşırı kapasiteli üretimi, fiyatları aşağı çekiyor. Kâr marjlarını eritiyor. Yerel sanayicinin katma değer üretmesini zorlaştırıyor. Daha ucuzla yarışamayız. Daha katma değerli üretmek zorundayız. Teknoloji, verimlilik, markalaşma ve nitelikli iş gücü artık bir tercih değil, zorunluluktur" diye konuştu.
Muğla Muğla’da hava sıcaklığı -3’lere düşüyor Meteoroloji 4. Bölge Müdürlüğü, Bölge Tahmin ve Uyarı Merkezinden yapılan açıklamada, 26 aralık-2 Ocak tarihleri arasında Muğla bölgesinde hava sıcaklığı geceleri-3 derecelere kadar düşecek. Yapılan uyarıda, "Yapılan son meteorolojik değerlendirmelere göre; 26 Aralık 2025 Cuma gününden itibaren bölgemizin soğuk ve yağışlı havanın etkisi altına girmesi beklenmektedir. Yağışların; sahil kesimlerinde sağanak, iç kesimlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacağı tahmin edilmektedir. Halen mevsim normalleri civarında seyreden hava sıcaklıklarının, bölge genelinde hissedilir derecede (4 ila 10 derece) azalacağı tahmin edilmektedir. Soğuk havanın bölgemiz genelinde önümüzdeki hafta boyunca da etkisini sürdürmesi beklenmektedir. Bu süreçte; özellikle gece ve sabah saatlerinde sıcaklıkların düşmesine bağlı olarak buzlanma ve don olaylarının görülebileceği, buna bağlı olarak kara, hava ve deniz ulaşımında aksamalar yaşanabileceği değerlendirilmektedir. Ayrıca, tarımsal faaliyetlerin devam ettiği yerlerde soğuk hava ve don olaylarının zirai don riskini artıracağı, ürün kayıplarına neden olabileceği öngörülmektedir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanıp yayınlanacak olan tahmin ve meteorolojik erken uyarıların takip edilmesi önem arz etmektedir. 26 Aralık 2025 ilâ 2 Ocak 2026 tarihleri arasında Muğla bölgesinde en düşük hava sıcaklığının -3 derece dolayında olması bekleniyor" denildi.