SAĞLIK - 06 Mayıs 2020 Çarşamba 14:26

İki uzman uyardı: 'Dikkatli olun ama panik yapmayın'

A
A
A
İki uzman uyardı: 'Dikkatli olun ama panik yapmayın'

Çocuk Sağlığı ve Endokrin Uzmanı Doç. Dr. Ediz Yeşilkaya ve Dr.Zeynep Sarı, çocuklardaki koronavirüs vakaları ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Özel 19 Mayıs Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Endokrin Uzmanı Doç. Dr. Ediz Yeşilkaya ve Dr.Zeynep Sarı, çocukların da koronavirüs ile enfekte olduklarını belirterek şunları söylediler: "Koronavirüs her yaş grubunda insanı enfekte etmektedir. Ancak çocuklarda erişkinler ve özellikle yaşlılar kadar risk teşkil etmez. Örneğin hastaların Çin’de yüzde 2’si, İtalya’da yüzde 1 ve ABD’de yüzde 5’i çocuklardan oluşmaktadır. Diğer önemli nokta koronavirüs nedeniyle hastaneye yatırılan hastaların yüzde 1’inden azı çocuk hastalardır. Aynı şekilde yoğun bakıma yatırılan hastaların yüzde 1’inden azı çocuklardan oluşmaktadır. Yani koronavirüs çocuklarda genellikle daha hafif seyretme eğilimindedir. Diğer taraftan çocuklarda yaş küçüldükçe daha ağır belirtiler görüldüğü saptanmıştır. Ancak altta yatan kronik hastalığı olanlar (karaciğer, böbrek ve kalp yetmezliği, ağır akciğer rahatsızlığı olan çocuklar ve lösemi, lenfoma gibi kanser hastalığı olan çocuklar) ile bağışıklık sistemi bozuk olan çocuklarda koronavirüs enfeksiyonu daha şiddetli olmaktadır. Çocuklarda hastalık genellikle ani yükselen ateş, öksürük ve nefes darlığı ile başlar. Nadiren baş ağrısı, kas ağrısı ve ishal olabilir. Koronavirüs ile enfekte kişilerle teması olan çocuklar ile ateş, öksürük, nefes darlığı, ishal, kusma, halsizlik ve kas ağrıları genel durumu bozulan çocuklara test yapılmalıdır".

Koronavirüs enfeksiyonundan çocuklarımızı nasıl koruyabiliriz?
“Dikkatli olun ama panik yapmayın” koronavirüs enfeksiyonlarına karşı en akılcı yaklaşımdır. Pandemiyi ciddiye almak ve tüm önlemlere dikkat etmek önemlidir. Bu nedenle hem bizler hem de çocuklarımızın sağlığı için koronavirüs enfeksiyonunu ciddiye almalıyız" diyen Doç. Dr. Ediz Yeşilkaya ve Dr. Zeynep Sarı konuyla ilgili şu bilgileri verdiler: "Korunmada en önemlisi,çocukların hasta kişilerle yakın temastan kaçınılmasıdır. En etkili önlemlerin başında el hijyeni gelmektedir. Su ve sabun kullanarak elleri sık sık yıkamak çok önemlidir. Çocukların ellerini doğru şekilde yıkadığından emin olunmalıdır. Yemeklerden önce ve sonra, halka açık yerlerde bulunduktan sonra mutlaka ellerin yıkanmasını sağlanmalıdır. Su ve sabunla 20 saniye boyunca çocukların ellerini yıkadığından emin olun. Suyun bulunmadığı yerlerde el antiseptiği kullanarak ellerin üzeri ve parmak araları da dahil olmak üzere elin tamamına yedirilmesini sağlayın.

Ciddi enfeksiyon sık görülmese de, koronavirüsün yayılmasına çocuklar neden olabilirler. Bu nedenle çocukların solunum yolu hijyenini öğrenmesi ve takibi sağlanmalıdır. Bu amaçla, öksürürken veya hapşırırken ağız ve burun tek kullanımlık kâğıt mendil veya dirseğin içi ile kapatılmalı, daha sonra mendil kapalı bir çöp kutusuna atılmalıdır.

Ellerini yıkamadan ağız, burun ya da gözlerine dokunmamaları gerektiği çocuklara anlatılmalıdır. Herhangi bir nedenle burnu kaşınırsa bunun için mutlaka mendil kullanmaları ve sonrasında da atmalarını gerektiği öğretilmelidir. Salgın boyunca hem çocukların hem de yetişkinlerin, kalabalık ve sıkışık ortamlardan kaçınılması gerekir.

Çocukların bağışıklık sistemini güçlendirmek için sağlıklı beslenme, yeterli uyku ve morallerini yükseltici söylem ve davranışlar sergilenmelidir. Çocukların bol sıvı tüketmeleri sağlanmalıdır.
Aileden birinde ateş ya da öksürük varsa mutlaka maske kullanması sağlanmalı ve el yıkamaya daha çok özen gösterilmelidir. Hasta yetişkinlerin çocuklarla mümkün olduğunca teması engellenmelidir".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Başsavcı Aydemir: “Uyuşturucu ile mücadele önceliğimiz” Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, uyuşturucu ile mücadelenin önceliklerinin başında geldiğini ifadede ederken, yargı ile alakalı her aşamada “Herkes için adalet” düsturunu esas aldıklarını vurguladı. Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, uyuşturucu ile mücadelenin büyük önem arz ettiğini ifade ederken, uyuşturucu kullanma yaşının onbir yaşına kadar düştüğünü, anne ve babaların bu konuya karşı daha fazla duyarlı ve dikkatli olmaları yönünde çağrıda bulunarak, “Uyuşturucu ile mücadelede hiç bir güç tanımıyoruz. Bu anlamada polis ve jandarmamız ciddi bir çalışma sergiliyor. Bizlerde bunlara destek olmak, çocuklarımızı korumak zorundayız. ” dedi. “Erzurum’a 15 ili kapsayacak Trafik İhtisas Daire Başkanlığı” Erzurum’a bağlı ve 15 ili kapsayacak Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın kurulması yönünde resmi yazışmaların tamamlandığını vurgulayan Cumhuriyet Başsavcısı Adem Aydemir, “Erzurum’a bağlı ve 15 ili kapsayacak Trafik İhtisas Daire Başkanlığı’nın faaliyete geçirilmesi konusunda resmi yazışmalarımızı tamamladık. İnşallah en kısa zamanda sonuçlanacağını ümit ediyorum. Bu arada Adalet Saray’ında bir nebze olsun tadilat başlattık ve burada hükümlülerimizin el emeği göz nuru eserlerini sergileyerek satış yapma imkanı vereceğiz.” dedi. “Yaşlı ve engelli vatandaşlara özel görevliler’ Yaşlı ve engelli vatandaşların adliye girişinde, görevlendirilen personel tarafından karşılanacağını ifade eden Başsavcı Aydemir, “Adliye girişinde yaşlılarımızı ve engelli vatandaşlarımızı yormadan, istirahat ettirerek, işlemlerine yardımcı olmak için düzenleme yaptık, personel ayarlamasına gittik. Çocuklarımız da bizim için çok önemli ve değerli. Evlatlarımızın sağlıklı geleceğini bizlerin teminatı altında, titiz bir şekilde aile bireylerimizle hareket ederek destek olacağız. Hizmetlerimizde kolaylık sağlamak amacıyla Çevre ve Şehircilik binasını talep ettik. 50 yıllık bina olduğu için bakanlık bu binaya sıcak bakmadı. Aziziye İlçe yerleşkesinde yapılacak olan yeni Adalet Sarayı ile bu sorunlarımızın kısa zamanda çözüme kavuşacağına inanıyorum. Mevcut bina girişinde yetersiz olan park alanına ek olarak bahçemizde personelimize üzeri kapalı yeni bir park düzenlemesi yaptırıyoruz.” şeklinde konuştu. “Uyuşturucu ile mücadelede hiç bir güç tanımıyoruz” Uyuşturucu bağımlısı çocukların anne ve babaları derinden üzdüğünü, ailelere zarar verdiğini ve buna bağlantılı olarak çok sayıda suç işlendiğini belirten Başsavcı Aydemir, sözlerini şöyle sürdürdü, “Erzurum’da önceliklerimizin başında uyuşturucu ile mücadele var. Bu anlamda karşımızda hiç bir güç tanımıyoruz. Ben Cumhuriyet Başsavcısı olarak sokağı dinlerim, uyuşturucu sadece polisiye önlemlerle olmuyor. Bizim asıl görevimiz vatandaşlarımızın sorunları ile yüze yüze görüşerek ilgilenmektir. Nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu bilirsek eğer, mücadelemizi o kadar daha iyi yapabileceğimize inanıyorum. Meslek hayatımız süresince uyuşturucu ile mücadeleyi ilk sıralarda tutarak ilerledik. Zira bunun acılarını bizzat ailelerin tüm fertlerinden biliyoruz. Üst perdede bağımlılıkla mücadelenin önemini biliyoruz. Evlatlarımızın bu kötü alışkanlıklar içinde olduğunu düşünmek hepimizin içini acıtır. Erzurum’da uyuşturucu ile mücadelemizde bir dakikalık boş bir zamanımız yok. Anne ve babalarımızı, evlatlarımızı düşünerek Emniyet Müdürümüz, Jandarma Komutanımız, Narkotik Şube ve ekiplerimizle birlikte yoğun özverili bir şekilde mesai harcıyoruz ve harcayacağız. Ama bu durumun mutfağında inanılmaz bir mücadelenin, azmin zaferi yatıyor. Uyuşturucu ile mücadele yalnızca bir güvenlik meselesi değildir. Eğitimcilerimizden ve ailelerimizden büyük destek bekliyoruz." “Herkes için adalet düsturu ile çalışıyoruz” CİMER’den gelen şikayetleri ciddi anlamda değerlendirdiklerini ve vatandaşları makamına çağırarak sorunlarını dinlediğini kaydeden Başsavcı Adem Aydemir, “Öncelikle CİMER’den yoğun gelen şikayetleri okuyarak vatandaşı makama çağırarak rahatlıkla sorunlarını dinliyorum. Bu sessiz çığlıkların sesi olmamız lazım. İntihar edenler, cinnet geçirenler oluyor. Vatandaş kapıya geldiğinde benimle görüşecek. Bizim kapımız herkese açık. Biz herkes için adalet diyoruz. Herkes için adalet düsturu ile çalışıyoruz. Bizler hukukçular olarak hukukun üstünlüğü, insan hakları, eşitlik temelinde adaletin her an tecellisi için elimizden gelenin en iyisini ortaya koymakla mükellefiz. Tek ilkemiz var, vatandaşımız kurum girişinde güler yüzle karşılanacak, burada tek sistem işleyecek, devlette sistem işler, devlet o zaman devlettir.” diye konuştu.
Ankara ‘Avrasyacılık: Ortak Vizyon’ Ankara’da masaya yatırıldı Ankara Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen uluslararası toplantıda, Avrasyacılık fikrinin tarihî, güncel ve stratejik boyutları ele alındı. Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, Avrasyacılığın ortak bir kültürel kod geliştirilmesi açısından önemine dikkat çekti. ‘Avrasyacılık: Ortak Vizyon’ başlıklı uluslararası yuvarlak masa toplantısı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde gerçekleştirildi. Toplantıya, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, Ankara Üniversitesi Rektörü Necdet Ünüvar, Rusya Federasyonu Başbakan Yardımcısı Aleksey Overçuk, akademisyenler ve davetliler katıldı. Toplantının açılışında konuşan Büyükelçi Erkhov, Avrasyacılık fikrinin giderek önem kazandığını belirterek, bu fikrin günümüzde yaşanan küresel değişimlere ışık tutabilecek nitelikte olduğunu ifade etti. Erkhov, “Sınırların yıkıldığı, uluslararası ilişkilerin alışılmış düzeninin değiştiği, yeni güç merkezlerinin ortaya çıktığı bir dönemde yaşıyoruz. Bu tür zamanlarda halklar, tarihî kimliklerini ve değerlerini anlamaya yönelik daha güçlü bir ihtiyaç hissediyor” dedi. Büyükelçi Erkhov, Avrasyacılığın sadece ortak bir geçmişi değil, aynı zamanda ortak bir geleceği de şekillendirme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayarak, “Avrasya Ekonomik Birliği gibi başarılı entegrasyon modelleri, sadece ticari ve ekonomik iş birliğini değil, aynı zamanda ortak bir kültürel kod ve dünya görüşü geliştirilmesini de gerektiriyor” ifadelerini kullandı. Toplantıda, Avrasyacılığın tarihî boyutları, güncel etkileri ve gelecekteki stratejik yönelimleri ele alındı. Konuşmasında Sovyetler Birliği’nin tarihî rolüne de değinen Erkhov, bu dönemin olumlu yönlerinin yanı sıra hatalarının da daha dengeli bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.