Araştırmacı Yazar Hukukçu Hüseyin Demir, kredi sicil affı, memnu haklarının iadesi ve mahkumlara af konularında önemli değerlendirmelerde bulundu. Kişiler ve kredi müşterilerin kara listeye alınarak devletin vatandaş esnaf şirket vb. kuruluşlara ekonominin gelişmesi için sunduğu fırsatlardan yararlanmasına engel olması aslında ekonominin büyümesindeki en büyük engel oluşturduğunu belirten Demir, "Ekonominin önündeki engelleri kaldırma adına 2009 yılında ve en son 2017 yılında yapılan sicil affı düzenlemesinden 12,5 milyon vatandaşın faydalanması beklenirken bu sayının 500 bin kişide kalması, sicil düzenlemesinin amacına ulaşmadığını söylemek zor olmayacaktır" dedi.
"10 TL borcu olan da kara listeye alınıyor"
Hüseyin Demir, sistemin işleyişine baktığınızda birçok vatandaşın çok cüzi miktarda borcu yüzünden kara listeye alındığını ve daha sonra nakit ihtiyaçlarını için bankalara başvurması sonucunda olumsuz bir durum ile karşılaştığına şahit olduklarını bildirerek, "10 TL borcu olan da kara listeye alınıyor. Böyle durumların yaşanmaması adına kara listeye alınma koşularını değiştirmek ülke menfaatine olacaktır. 2017 yılında yapılan sicil affı düzenlemesinde bankaların kendi tuttukları kayıtları bahane göstererek kara listeden af düzenlenmesi ile çıkarılan kişilere yine kredi vermeyerek ekonominin tıkanmasına engel olacak bankaların yapılan affa tam uyması gereken yeni bir düzenlemeyle yeni bir af yerinde ve gerekli bir durumdur" şeklinde konuştu.
"Banka sicil affı ekonomiye daha fazla katkı sunacağı aşikârdır"
Yapılacak sistemli vatandaşların ödeme koşullarına göre düzenlenebilecek banka sicil affının vatandaş, esnaf, iş adamı üretimi artıran şirketlerin ekonomiye daha fazla katkı sunacağı aşikâr olduğunu söyleyen Demir, "Üretime katkı sunacak, ülke ekonomisine katkı sunacak bir projesi ve hali hazırda maddi destek ile daha fazla kazanç sağlayacak işleri veya fikirleri olan kişi, şirketlere özel denetimli ekipler ile destek hizmeti verilmesi hem kişilerin borcunu ödemesi hem de ekonomiye destek olması anlamında çok yararlı olacaktır. Ekonomik durumlar böyle olunca ekonomik sıkıntının beraberinde getirdiği sıkıntılar sonucunda cezaevlerine düşen kişi sayısının da fazla olmasına neden olacağı aşikardır. Ceza evlerinin durumuna bakıldığında bu konunda hiç iç acıcı olmadığını bu konuda da yasal bir düzenlemenin yapılması gerekmektedir.
Cezaevlerinin mevcut durumunun kapasitenin çok üstünde olması, FETÖ terör örgütüne mensup hâkim ve savcıların görevde oldukları süre içinde baktıkları davaların hukuksal olmamasındaki endişe, ceza evlerinin ıslah özellikleri bakımından işlevselliğini sürdürememesi gibi problemler ile ilgili adım atılması gerekiyor. Hükümlü ve tutukluların cezalarını tamamladıktan sonra topluma adaptasyonu önünde engel olarak duran memnu haklarının iadesi ve af konularında düzenlemelerin yapılması yerinde olacaktır" dedi.
"Toplumdaki af beklentisine çözüm bulunmalı"
Araştırmacı Yazar Hukukçu Hüseyin Demir; "Ceza evlerinin mevcut durumu kapasitesinin çok üzerinde olması, Fetöcü hakim savcı ve polislerin kararları sonucunda hüküm giymiş kişilerin durumu, ceza evlerinin mevcut durumunun kapasitenin üzerinde olması sonucunda oluşan, sağlık, güvenlik, düzen, ıslah ortamının kaybolması ve daha birçok sorun beraberinde gelmesi toplumda af konusunda bir beklentinin karşılanması, toplumun refah ve huzurunun sağlanması adına toplum yararına olabilecek bir düzenleme ile af konusunda bir adım atılmasının faydalı olabileceği kanısındayım. Af konusunda 60 yaş üzerinde kişilere, 15 yaşından küçüklere, annelere, öğrencilere, tedavisi zor olan hastalara, uzun süre cezaevlerinde bulunan hükümlülere yönelik mağduriyetleri önleme adına haklı taleplerin değerlendirilmesi toplumun yararına olacağı inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Memnu haklarının iadesinde (adli sicil kaydı silinmesi) düzenlenme şart
Memnu hakların idaresinde düzenlemenin şart olduğuna dikkat çeken Demir, "Kişilerin adli sicil kaydı ve arşiv kaydının bulunması yaşamlarında ne gibi sıkıntılara yol açtığı düşünülürse adli sicil kaydı ve arşiv kaydının silinmesi (Memnu Hakların İadesi) kararı çok önem arz ediyor. Cezaevinde cezasını tamamlayarak çıkan kişilerin topluma adaptasyonu olumsuz yönde etkileyen ve her konuda kısıtlı hissettiren yasaklanmış hakların verilmesi kanununda yapılacak toplum yararına olacak şekilde bir düzenlenme milyonlarca insanın önündeki en büyük engelin kalkması toplum yararına önemli bir gelişme olacaktır” şeklinde konuştu.