DÜNYA - 29 Ekim 2022 Cumartesi 20:56

Güney Kore'de 'Cadılar Bayramı' kutlamalarında izdiham: 120 ölü 100 yaralı

A
A
A
Güney Kore'de 'Cadılar Bayramı' kutlamalarında izdiham: 120 ölü 100 yaralı

Güney Kore'nin başkenti Seul'de düzenlenen "Cadılar Bayramı" kutlamalarında yaşanan izdihamda hayatını kaybedenlerin sayısının 120'ye yükseldiği bildirilirken, yaralı sayısı 100 olarak açıklandı.

Güney Kore'nin başkenti Seul'ün Itaewon bölgesinde düzenlenen Cadılar Bayramı kutlamaları sırasında yaşanan izdihamda ilk belirlemelere göre 59 kişinin hayatını kaybettiği, 150 kişinin yaralandığı bildirildi. Olay yerine 400’den fazla sağlık çalışanı giderken, bölgede kurtarma çalışmalarının devam ettiği belirtildi.

Ulusal İtfaiye Teşkilatı yetkilisi Choi Cheon-sik, Itaewon bölgesinde kalabalığın Hamilton Hotel yakınlarındaki dar sokakta ilerlemesinin ardından izdiham çıktığını söylemişti. Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ise yaralılara ilk yardım yapılması ve bölgenin güvenliği konusunda acil talimat vermişti.

Güney Kore'nin başkenti Seul'de düzenlenen "Cadılar Bayramı" kutlamalarında yaşanan izdihamda hayatını kaybedenlerin sayısının 120'ye yükseldiği bildirilirken, yaralı sayısı 100 olarak açıklandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir ’Yerel Reform Buluşmaları’nda mali ve idari özerklik vurgusu “Yerel Reform Buluşmaları”nda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, katılımcı demokrasinin ve yerelin önemine değinerek belediyelerin idari ve mali açıdan daha özgür olması gerektiğine dikkat çekti. Kentlilere en iyi hizmeti sunmak için başta halk sağlığı alanında olmak üzere diğer pek çok konuda belediyelere daha fazla idari sorumluluk verilmesini isteyen Tugay, hedeflerinin başarılı yerel yönetim uygulamalarını hayata geçirmek olduğunu söyledi. Yerel Reform Girişimi Derneği Kurucu Başkanı Murat Karayalçın da yerel yönetimlerin idari ve mali özerkliğinden yana olduklarını, bunun karşısında olan vesayet kurumunun tartışılması gerektiğini aktardı. Yerel Reform Girişimi Derneği (YRGD) tarafından, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi’nin katkıları ile “Başka Bir Kent Yaşamı Mümkün” sloganıyla düzenlenen Yerel Reform Buluşmaları’nın ikincisi, Ahmed Adnan Saygın Sanat Merkezi’nde (AASSM) yapıldı. “Merkezi İdare ve Yerel Yönetimler Yetki Paylaşımında İdari ve Mali Özerklik” temalı buluşmaya; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Yerel Reform Girişimi Derneği Kurucu Başkanı Murat Karayalçın, İzmir Büyükşehir Belediyesi eski başkanı Aziz Kocaoğlu ile ilçe belediye başkanları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve yurttaşlar katıldı. “Kayyumlarla antidemokratik dönemin zirvesini yaşıyoruz” Programın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, her geçen yılın belediyeleri idari ve mali özerklik konusunda ileriye değil geriye götürdüğünü belirterek, özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş ile birlikte gittikçe artan bir vesayetin belediyeler üzerinde hakimiyet kurduğuna dikkat çekti. Tugay, “Bu sistemde çeşitli kanun ve düzenlemeler gücü merkezi hükümetin daha fazla yetkisine vermeye başladı. Neredeyse bütün bakanlıklar, bu bakanlıklara bağlı kurumlar, kurullar, yerel yönetimlerin yetki alanlarına daha fazla müdahale etmeye başladı. Şu anda da bu çabalar sürüyor. Bu dönemde gittikçe daha kolay uygulanır hale gelen kayyum atamaları ile antidemokratik dönemin zirvesini yaşıyoruz. 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin birinci parti olması, Türkiye’nin önemli büyükşehir, ilçe belediyelerini kazanmasının ardından CHP’nin özellikle halka doğrudan temas eden sosyal belediyecilik uygulamaları engellenmeye çalışılıyor, farklı baskı ve kısıtlama tekniklerini de yaşıyoruz” şeklinde konuştu. “Hedefimiz başarılı yerel yönetim uygulamalarını hayata geçirmek” Kentlerin gelişiminde katılımcı demokrasinin önemine değinen Başkan Tugay, “CHP’li belediyeler olarak katılımcı yerel demokrasi uygulamalarını geliştirmek için pek çok yol ve yöntemi deniyoruz. Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ile iletişim içerisinde birlikte şehri yönetmek için çaba gösteriyoruz. Bir taraftan da toplumun yaşadığı ağır sosyo ekonomik duruma karşı toplumu koruyucu politikalar uygulamaya çalışıyoruz. İzmir 157 yıllık bir belediyecilik tarihine sahip. Bu topraklar ise yaklaşık 200 yıllık bir yerel yönetim deneyimine sahip. Bu süre içerisinde İzmir her zaman demokraside iddialı bir şehir oldu. Sosyo kültürel seviyesini her zaman yükseklerde tutmayı başarmış bir şehir oldu. Ama daha iyisini sağlayabileceğimizi biliyoruz. En önemli hedefimiz demokrasi bilincini artırmak, demokrasinin konfor konusu olmadığını, tam tersine zorunluluk olduğunu insanlarımıza doğru yollardan anlatmak ve onların katılımı ile başarılı yerel yönetim uygulamalarını gerçekleştirmek. CHP’li belediyeler olarak bizler sürekli bunun arayışı içerisindeyiz” dedi. “Belediyelere daha fazla sorumluluk verilmeli” Yerel yönetimler olarak idari ve mali açıdan daha özgür olmak istediklerini vurgulayan Başkan Tugay, konuşmasını şöyle tamamladı: “Mali açıdan belediyelerin kendi kaynaklarını kendi oluşturacak alanlara ihtiyacı olduğunu kesin bir şekilde söyleyebilirim. İdari açıdan da belediyelere daha fazla sorumluluk yüklenmesi gerektiğine inanıyorum. Bir hekim olarak söylüyorum. Sağlık hizmetinde belediyelerin daha fazla rolü olmalı. Merkezi hükümetin yürüttüğü sağlık sistemi, ben ve benim gibi düşünen pek çok hekimin gözünde ağır hatalarla dolu. İnsanlarımız eşit, adil sağlık hizmeti alamıyor. Özelikle koruyucu hekimlik, halk sağlığı alanında çok büyük sorunlar yaşanıyor. Yerel yönetimlere bu konuda daha fazla sorumluluk verilmesi kesinlikle toplumumuzun daha sağlıklı olmasını sağlayacak. Benzeri talebi birçok konu için de söyleyebilirim.” “Kamu yönetiminin bir bütün olarak yeniden düzenlenmesi gerekiyor” Yerel Reform Girişimi Derneği Kurucu Başkanı Murat Karayalçın da Yerel Reform Girişimi Derneği’ni 6 ay önce kurduklarını, amaçlarının yerel yönetimlerin bir reforma tabi tutulması, yeniden düzenlenmesi gibi konulara katkı sunmak olduğunu söyledi. Anayasanın 123. maddesinin Türkiye’de kamu yönetiminin merkezi yönetim ve yerel yönetimlerle bir bütün olduğunu söylediğini aktaran Karayalçın, “O bütünün birlikte reforma tutulması gerekiyor. Türkiye’de kamu yönetiminin bir bütün olarak gözden geçirilmesi ve yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Yerel Reform Girişimi Derneği olarak, Türkiye’de merkezi yönetimin yeniden düzenlenmesi konusunu sürekli Türkiye’nin gündeminde tutmak istiyoruz. İnsanlarımızın daha güzel bir gelecek yaşaması için bir gereklilik olduğunu görüyoruz” diye konuştu. Yerel yönetimlerde idari ve mali özerklik talebi Özerkliğin Türkiye’de yerel yönetimlerin temeli olduğunu da ifade eden Murat Karayalçın, “Özerk bir yönetim yoksa belediyelerin ve öteki yerel yönetim birimlerinin, merkezi idarenin bir şubesinden herhangi bir farkı olmayacak. Belediye ancak özerk ise belediyedir. Özerkliğe sahipse başı dik hemşehrilerine hizmet verecektir Aksi takdirde memurlaştırılmış bir yapının söz konusu olacağını düşünüyorum. Yerel yönetimlerin idari ve mali özerkliğinden yanayız. Tartışılmasını istediğimiz konu bu değil. Tartışılmasını istediğimiz konu bunun karşısında olan karanlık vesayet kurumudur. Vesayet kurumunun tartışılmasını istiyoruz” dedi. “Yerel yönetimler güçlü olmalı” Üniter devletin güçlü olması için yerel yönetimlerin güçlü olması gerektiğine dikkat çeken Karayalçın şunları söyledi: “Anayasanın 123. Maddesi’ne göre merkezi yönetim ile yerel yönetim bir bütündür. Merkezi yönetim de belediye başkanlarımız da kamu yararı gözeterek çalışıyor. Her ikisi de kamu hizmeti üretiyor. Bir bütünün iki parçası ama Anayasanın 127. Maddesi bu ikisinin kamu yönetimin bütünlüğünü oluşturmasına rağmen, merkezi yönetimin, yerel yönetimler üzerinde bir vesayet yetkisine sahip olduğunu, kamu hizmetinin bütünlüğünü sağlamak gerekçesiyle açıklıyor. Böyle bir şey olur mu? Genel olarak vesayet yetkisi siyasi iktidarlar tarafından bir tehdit aracı olarak kullanıldı. Sigorta primlerini ödemeyenlerin yalnızca yüzde 5’i CHP’li belediyeler ve infaz ediliyor. Geri kalanlara dokunulmuyor.” “Türkiye yerel yönetimlere artık farklı biçimde bakmaya başlamalı” Pandemi, deprem ve artan yoksulluk karşısına CHP’li belediyelerin parti ayrımı yapmadan başarılı bir sınav verdiğini söyleyen Karayalçın, konuşmasını şöyle tamamladı: “Kendilerini kutlamak gerekiyor. Yoksulluğun derinleştiği bu dönemde belediye başkanlarımız bana göre yine çok başarılı bir sınav veriyor. Türkiye’de yerel yönetimler adına önemli bir durum. Halkımız yerel yönetimlere artık farklı biçimde bakmaya başlamalı. Yerel Reform Girişimi Derneği olarak biz bu farklı bakışa katkıda bulunmak istiyoruz.” Program, YRGD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Nazlı Kayı’nın kolaylaştırıcılığında Prof. Dr Levent Köker, Bülent Baratalı ve Dr. Aydın Arı’nın katıldığı oturumla sona erdi.
Şanlıurfa Sait Karafırtınalar: “Bu ligde bir puan bile çok değerli” Şanlıurfaspor Teknik Direktörü Sait Karafırtınalar, " Bugün istediğimiz o agresifliği sergileyemedik ama geldiğimizden beri ilk defa gol yemedik. Bu da bizim adımıza sevindirici. Bu ligde bir puan bile çok değerli” dedi. Trendyol 1. Lig’in 18. haftasında Çorum FK ile 0-0 berabere kalan Şanlıurfaspor’da Teknik Direktör Sait Karafırtınalar, maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Takımın iyi mücadele ettiğini söyleyen Karafırtınalar, “Öncelikle mücadele için oyuncularımı kutluyorum. İyi mücadele ettiklerini düşünüyorum. Sonucu daha farklı da olabilirdi. Ama baktığınız zaman maçın hakkı beraberlik gibi de göründü. Geldiğimizden beri ilk defa dörtlü sisteme geçtik. Bunda da mecburiyetten bunu denedik. Çünkü kenarda stoperimiz yoktu. Başka stoperimiz yoktu oynatabileceğimiz. Biz üçlü sisteme alıştığımız için üçlü sistemde içerideki maçlarda çok daha agresif oyunlar oynadık. Bugün istediğimiz o agresifliği sergileyemedik ama geldiğimizden beri ilk defa gol yemedik. Bu da bizim adımıza sevindirici. Bu ligde bir puan bile çok değerli. Geçen sene bu takımın gol averajıyla ligde kaldığını düşünürsek bir puan bize sadece yetmediği zaman değersiz. Kulüpte alınan puanlar çok değerli. Ya bu üç olabilir miydi? Evet. Onun üzüntüsünü yaşıyor muyuz? Evet. Ama bundan sonraki maçlar için daha birlikte olacağız, devre arasını iyi geçirirsek transfer anlamında az oyuncu kaybedip yerine de istediğimiz doğru oyuncuları alabilirsek çok daha farklı şeyler olacak. Çünkü kazansaydık da aynı şeyi söyleyecektim. Bir maçta ne play-off için umutlanacağız, kaybetseydik de düşme için umutsuzlanacaktık. Bugün berabere kaldık, bence yukarılarıyla bir puan var. Bu lig daha çok şey gibi. Biz çok daha başarılı maçlar oynayacağız diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.