EKONOMİ - 09 Şubat 2017 Perşembe 16:24

Grand Pera 2017 yılı hedeflerini açıkladı

A
A
A
Grand Pera 2017 yılı hedeflerini açıkladı

Grand Pera; marka karması, etkinlik programı, Madame Tussauds Müzesi, Emek Sahnesi ve sinema salonlarıyla 2017 yılında 20 milyon ziyaretçi ağırlamayı hedeflediğini açıkladı.

İstanbul’un değerli tarihi binalarından, İstiklal Caddesi’ndeki Cercle d’Orient’ı eski ihtişamına kavuşturan Grand Pera'nın Genel Müdürü İhsan Salar, 2017 hedeflerini ve perakende sektörüyle ilgili değerlendirmelerini düzenlediği toplantıyla açıkladı. Beyoğlu'nun ziyaretçi sayısının yılda 500 milyona ulaştığını belirten İhsan Salar, "Projeyi hayata geçirirken, ‘tarihe saygı' ve ‘mimari, sosyal ve kültürel dokuya uyum' en önemli önceliğimiz oldu. Kalite odaklı bir yaklaşımla, tarihi dokuyu çağdaş bir deneyimle bütünleştirdik. Misafirlerimize, modayı, lezzeti, alışverişi, eğlenceyi, kültürü, sanatı, sinemayı yüksek kalite standartlarında sunmayı hedefledik. Grand Pera'nın, zengin etkinlik programı, Madame Tussauds Müzesi, Emek Sahnesi ve sinema salonları gibi mıknatıs etkisi oluşturan değerleriyle İstanbul'un en işlevsel yaşam merkezi olacağını düşünüyoruz. Kültür sanat odaklı iş modelimizle, 2017'de 20 milyon ziyaretçiyi Grand Pera'da ağırlamayı hedefliyoruz. 20 milyon ziyaretçinin en az yüzde 15'lik kısmının müze, sinema, tiyatro, konser gibi, bileti önceden satın alınan etkinlikler aracılığıyla Grand Pera'ya geleceğini düşünüyoruz" dedi.

2016'nın zorlu bir yıl olduğunu, İstiklal Caddesi'nin de mevcut gündemden etkilendiğini ifade eden İhsan Salar, "Cadde üzerindeki mağazaların genellikle bireysel mal sahipleri var, ticari anlamda kurumsal bir yapıdan söz etmek mümkün değil. Mal sahiplerinin, zorlu ekonomik koşullarda markaları desteklemesi de ne yazık ki gerçekçi değil. Belirli bir finansal gücü ve tecrübesi olan Grand Pera gibi kurumsal yapılar, zor günlerde markalara çok daha esnek davranabilir, ticaretin kesintisiz bir şekilde devam etmesine zemin oluşturabilir. Diğer taraftan Grand Pera olarak, sektördeki tecrübemizle, mağaza kiralamak isteyen bir markanın kira/ciro fizibilitesini ayrıntılı bir şekilde yapabiliyoruz. Örneğin bir kitapçı, bir restoran ya da hızlı tüketime yönelik bir markanın ciro potansiyelinin birbirinden çok farklı olduğunu biliyor ve kiralama sürecindeki değerlendirme kriterlerimizi bu doğrultuda belirliyoruz" diye konuştu.
Toplam 20 markanın Grand Pera'da yer aldığını ifade eden İhsan Salar, "Grand Pera, 5 bin metrekaresi Cercle d'Orient olmak üzere toplamda 20 bin metrekarelik bir alandan oluşuyor. Toplam metrekarenin yaklaşık yüzde 40'lık bölümü kültür-sanat faaliyetlerine ayrılmış durumda. Mevcut durumda kiralanan toplam alan ise 10 bin 500 metrekareye ulaşmış durumda" şeklinde konuştu.

"Bu nitelikte başka bir yapı yok"
Tarihi Cercle d'Orient binasının, etkileyici atmosferiyle, birçok markanın özel çekim, toplantı, etkinlik ve üst düzey davetlerine ev sahipliği yaptığını belirten İhsan Salar, "Bölgede, birkaç otel salonu dışında, her boyutta etkinliğe olanak sağlayacak, bu nitelikte başka bir yapı yok. Cercle d'Orient'da her ihtiyacı karşılayabilecek büyüklükte salonlar bulunuyor. Aynı şekilde 600 kişilik Emek Sineması ve 150 kişilik tiyatro salonu da benzer birçok kurumsal etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Ancak her iki yapının kullanımı konusunda da çok seçici davranıyoruz. Bu yapıların gerçek anlamda değerini bilen, bizimle aynı hassasiyeti paylaşan talepleri önceliklendiriyoruz. Cercle d'Orient bu projenin gözbebeği... Bu tarihi yapıyı toplumun hizmetine sunmaya devam edeceğiz, Cercle d'Orient, eskiden olduğu gibi Beyoğlu'nun cazibe merkezi olacak" dedi.

"2016'da tüm sektörleri olduğu gibi perakende sektörünü de etkiledi"
Perakende sektörüyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan İhsan Salar sözlerine şöyle devam etti: "Bugün AVM'ler, ülke ekonomisinde 53,5 milyar dolarlık bir yatırımı ve 450 bin nitelikli istihdamı temsil ediyor. Bu boyutuyla sektörün, her kriz döneminden daha da güçlü bir şekilde çıkma potansiyeline sahip olduğuna inanıyoruz. 2016'da yaşanan olumsuzluklar, tüm sektörleri olduğu gibi perakende sektörünü de etkiledi. Ancak biz geleceğe umutla bakıyoruz. Alışveriş Merkezi ve Yatırımcıları Derneği verilerine göre, AVM sektörü 2016 yılını 100 milyar TL'lik bir ciroyla kapattı. 2017 yılında cironun 110 milyar TL'ye ulaşması bekleniyor, 2023 hedefi ise 200 milyar TL. Doğru yatırım ve stratejilerle bu hedeflere ulaşmak mümkün".
İhsan Salar sözlerini şöyle tamamladı: "Grand Pera'nın, Beyoğlu'nun dönüşümüne öncülük edeceğine inanıyoruz. Beyoğlu'ndaki tarihi yapıların, özenli, dönemine saygılı, mimari özelliklerini muhafaza eden bir yaklaşımla hayata kazandırılması, rahatça girilebilecek, yaşanabilecek ortamlara dönüştürülmesi, yaşama değer katacak işlevlere sahip olabilmesi için, Grand Pera'nın bir model oluşturması en büyük dileğimiz. Grand Pera için geliştirdiğimiz, kültür ve sanatla ticareti destekleyen iş modelinin, geleceğin konsepti olacağına, sektörün hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol üstleneceğine inanıyoruz".
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında sanıkların yargılanmasına devam edildi İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın 7. duruşmasına devam edildi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’ne yönelik düzenlenen 2. dalga operasyona ilişkin geçtiğimiz günlerde iddianame hazırlanmıştı. Çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı ile birlikte hareket ettikleri belirlenen şahıslara yönelik hazırlanan ve ana dava dosyası ile birleştirilen iddianame ile sanık sayısı 61’e yükselmişti. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nce adliyenin konferans salonunda görülen 7. duruşmanın 2. gününde devam edildi. Duruşmaya, 6’sı tutuklu bir kısım tutuksuz sanık ile tarafların avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ise duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada, sanıklar yoklamalarının ardından savunma yaptı. Duruşmada savunma yapan ve iddianamede ismi örgüt lideri olarak geçen tutuklu sanık Fırat Sarı, "Tutukluluğumuz 20 aydır, soruşturma ise 3 yıldır sürüyor. Hayatını çocuklara adamış insanlar burada bebek katili oldu. Ben 20 aydır içerideyim, beni sonsuza kadar burada mı tutacaksınız? Elinizde bir taş yani somut bir delil var mı?" ifadelerini kullandı. "Herkes bizi potansiyel bebek katili zannediyor" Savunmasının devamında sanık Sarı, "Bu dosya medyaya çok farklı lense edildi, medyada bu dosyayı korkunç bir biçimde cinayet işler gibi ele aldı ve biz bu durumdayız. Halime bebek, beyin ölümü ile doğmuş bir bebektir. Ben hastaya ne yapmışım, ben canavarım, korkunç bir hekimim ya hani, ben Halime bebeğe tomografi çektirmeye gönderdim. 20 dakika boyunca canlandırmakla uğraştım. Ben bebeğe MR çektirmediğim için suçlandım. Bebeğin beyin ölümü gerçekleşmiş canlandırmaya çalışıyoruz neyin MR’ını çekelim, hastanın damar yolu kalmadı. Bunu sorgulamadılar. 112 bu bebeği neden Çorlu Reyap Hastanesine sevk etti? Herkes bizi potansiyel bebek katili zannediyor. Emrullah Erdinç’in uyuşturucudan gözaltına alınması tesadüf değildir. Seher Cuhadar ve Erol Vural gibi isimler çıktı şimdi ortaya. Ben bu insanları tanımıyorum, hayatım boyunca da görmedim. Ben bu duruşmada ev hapsi talep ediyorum, bunu ilk kez istiyorum" şeklinde konuştu. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Zeki Ötünç, "Bebek için gerekli olan her şeyi yaptım, ihmal yok. Annelerin içi rahat edebilir. Bunu mahkemeye kanıtlayacağım. 1986 yılından beri doktorluk yapıyorum. 18 yıldır yenidoğan yoğun bakıma bakıyorum. Bana, cinayet işlediğim söyleniyor. Bunun basında çıkan haberlerin etkisi olduğunu düşünüyorum. Cezaevine girdiğimde çok sinirlenmiştim, diğer mahkumlar neden buradasın dediğinde duvarlara vurarak ’bebek öldürmüşüm ben’ demiştim. Bunun ne kadar kötü bir durum olduğunu bilemezsiniz. Bebekler anne karnından doğar doğmaz biz görmüyoruz. Doktorlar doğum işlemi sonrası bize teslim ediyor. Bu yüzden doğum sırasında yaşanan bir ihmal olmuş mu ya da başka bir durum oldu mu bilemiyoruz. Biz doğum sonrası ortaya çıkan olaylardan sorumluyuz. Bu bebeklerin sorunlarının doğum sırasında meydana gelmediğini nereden biliyoruz? Ben yenidoğan doktoruyum ve bir bebeği öldürmekle suçlanıyorum, bunu da para için yaptığım söyleniyor. Bu korkunç bir şey, kimseyi öldürme kastım yoktur" dedi. Savunma yapan tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı ise, "Opara bebek hakkında ismimin geçtiği tek yer var, o da bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşmak. Bunu da şu şekilde açıklıyorum; bebeğin ölüm bilgisini aile ile paylaşacak doktorun olmaması. Ben sorumlu hemşireyim, gece vefat eden bir bebeğin ölümünü ben haber veremem mesai saatimin dışında. Ne yaparsam yapayım ömür boyu bu dosyadan kurtulamayacakmışım gibi hissediyorum. Herkes çocuklara ben müdahale etmedim diyor, bu çocuklara kim müdahale etti ben çok merak ediyorum. Şeyhmus Çelik, 44 gün yatan bebek için ben görmedim dedi, 60 yaşına gelmiş adam bunu söyledi" şeklinde konuştu. Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına ve eksik hususların giderilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarının alınmasına devam etmek için duruşmayı yarın saat saat 10.00’a erteledi.
Sinop Batı Karadeniz’de fırtına uyarısı: Soğuk ve kar kapıda Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Batı Karadeniz için fırtına ve ardından etkisini artıracak soğuk hava dalgasına karşı uyardı. Yapılan son değerlendirmelere göre bölgede rüzgâr bu geceden itibaren doğu ve kuzeydoğudan 6 ila 8 kuvvetinde (50–75 km/saat) fırtına şeklinde esecek; fırtınanın Perşembe akşam saatlerinden sonra etkisini kaybetmesi bekleniyor. Yetkililer, ulaşımda yaşanabilecek aksamalar başta olmak üzere olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmasını istedi. Öte yandan 26 Aralık Cuma gününden itibaren bölge genelinin soğuk ve yağışlı havanın etkisi altına girmesi öngörülüyor. Yağışların iç kesimlerde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacağı tahmin edilirken, halen mevsim normalleri civarında seyreden sıcaklıkların bölge genelinde 4 ila 10 derece azalacağı bildirildi. Soğuk havanın önümüzdeki hafta boyunca da etkisini sürdürmesi bekleniyor. Bu süreçte özellikle gece ve sabah saatlerinde sıcaklıkların düşmesine bağlı olarak iç kesimlerde buzlanma ve don olaylarının görülebileceği, buna bağlı olarak kara, hava ve deniz ulaşımında aksamalar yaşanabileceği değerlendiriliyor. Tarımsal faaliyetlerin sürdüğü bölgelerde ise soğuk hava ve don olaylarının zirai don riskini artırarak ürün kayıplarına yol açabileceği uyarısı yapıldı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, 26 Aralık 2025 ile 2 Ocak 2026 tarihleri arasında bölgeye bağlı il merkezlerinde en düşük hava sıcaklıklarının eksi değerlere kadar düşebileceğini belirterek, yayımlanacak tahmin ve meteorolojik erken uyarıların yakından takip edilmesinin önem taşıdığını vurguladı.