EKONOMİ - 14 Nisan 2022 Perşembe 14:22

Getir 2022’de derinleşmeye odaklanıyor

A
A
A
Getir 2022’de derinleşmeye odaklanıyor

11,8 milyar dolar değerleme ile hızlı market ürünleri teslimatı sektöründe decacorn olan Getir, son bir yılda yaklaşık 2 milyar dolar yatırım aldı ve yurt dışında 8 ülkeye ulaştı. 90 farklı uyruktan çalışanıyla global şirket haline gelen Getir, bu yıl bulunduğu ülkelerde büyümeye odaklanacak.

Ortalama 10 dakikada market ürünlerini kullanıcılarla buluşturan Getir, son bir yılda aldığı yatırım ve yurt dışında büyüme hızı ile bir rekora imza attı. Getir, geçen yıl mart ayında Türkiye’nin unicorn’u unvanını almasının ardından bir yıl içinde 10 milyar dolar barajını aşarak hızlı market ürünleri teslimatı sektöründe Avrupa’nın ilk decacorn’u oldu. Bu değerleme ile Getir, dünyadaki unicorn şirketlerinin listelendiği CB Insights’ın yayınladığı verilere göre dünyadaki bin 52 unicorn şirket arasında 36. sıraya yükseldi ve aynı zamanda Avrupa’daki unicorn şirketler listesine dördüncü sıradan giriş yaptı. Getir, iş modelini Türkiye dışında 8 ülkeye daha götürerek dünyaya örnek olacak bir büyümeye imza attı.

“Dünyada bir ilki temsil ediyor”

2015 yılında faaliyete geçen Getir’in dünyada bir ilki temsil eden 10 dakikada market ürünleri teslimat modelini anlatan Getir Kurucu Ortağı Tuncay Tütek, “Biz Getir’i kurarken hikâyeyi sondan başa yazdık. Kurulduğumuz ilk günden bu yana hedefimiz global bir marka olmaktı. Son yatırım turunda ulaştığımız değerlemeyle Avrupa’da hızlı market ürünleri teslimatı sektörünün ilk decacorn’u olduk” diye konuştu.

Yaklaşık 2 milyar dolar yatırım çekti

Şirket, aldığı yatırımlarla Türkiye girişim ekosistemine de ilham verdi. 2020 yılının ocak ayında Silikon Vadisi’nin önemli yatırımcısı Michael Moritz liderliğindeki bir grup yatırımcının Seri A turunda 38 milyon dolarlık yatırım yapmasıyla başlayan Getir’in yatırım hikayesi, 2021 yılının ocak ayında ikinci yatırım turunda 128 milyon dolarlık yeni bir yatırım almasıyla devam etti. Geçen yıl mart ayında tamamlanan üçüncü yatırım turunda 2,6 milyar dolar değerlemeye ulaşan Getir, Türkiye’nin unicorn’u oldu. Hemen ardından da Getir, 2021 yılının haziran ayında dördüncü yatırım turu sonrası 7,5 milyar doların üzerinde değerlemeye ulaştı. Geçtiğimiz ay son yatırım turunu 768 milyon dolar yatırımla tamamlayan şirket, 11,8 milyar dolar değerlemeye ulaştı. Tütek, “Türkiye Girişimci ekosisteminin önünü açtık. Çıktığımız yatırım turlarında daha önce Türkiye’de olmayan yatırım fonlarını getirdik. Bizimle birlikte girişimci ekosistemi büyüdü. Toplamda 2 milyar dolardan fazla yatırım aldık” dedi.

9 ülkede faaliyet gösteriyor

Şirket, aldığı yatırımlarla yurt dışında hızlı büyüme sağladı. 40 milyona yakın indirme sayısı ile şirket, bugün itibarıyla 3 kıtada, 9 ülkede kullanıcılarına hizmet veriyor. Şu anda Türkiye’de 81 ilde, 760’tan fazla Getir, GetirBüyük ve GetirSu deposu ile hizmet veren şirket, yurt dışına ilk adımı 2021’in başında Londra ile attı. Şirket, bir taraftan İngiltere’de şehir sayısını artırırken diğer taraftan Kıta Avrupası’nda büyümesini sürdürdü.
Şirketin global marka olma hedefine emin adımlarla ilerlediğini belirten Tütek, “Geçen yıl ocak ayında Londra ile girdiğimiz İngiltere pazarında, bir yıl içinde liderlik koltuğuna oturduk. Geçtiğimiz kasım ayının sonunda İngiltere’de hizmet veren Weezy’nin tamamını satın alarak Avrupa pazarındaki konumumuzu güçlendirdik. Kıta Avrupası’nda ilk durağımız ise Nisan 2021’de Hollanda’da Amsterdam oldu. Hollanda’nın ardından Almanya ve Fransa’ya açıldık. Geçen yıl temmuz ayında Güney Avrupa pazarında faaliyet gösteren Blok’u satın alarak bölgedeki konumumuzu güçlendirdik. Bu satın alma sonrası İspanya’da Barselona ve Madrid’de, İtalya’da Milano’da hizmete başladık. Daha sonra da Portekiz’de Lizbon’u hizmet ağımıza ekledik. Getir’in global yolculuğu Kasım 2021’de Amerika’ya ulaştı. ABD pazarına Chicago’dan giriş yaptık, devamında New York’ta ve Boston’da hizmet vermeye başladık. Şu anda yurt dışında toplamda 56 şehirde hizmet veriyoruz” dedi.

Tütek, “Son bir yılda yurt dışında 8 ülkede faaliyete başladık. Bu yıl ise bulunduğumuz ülkelerde büyümeye odaklanacağız. Bu ülkelerde operasyonel ağımızı genişletecek ve şehir sayımızı artıracağız. Önümüzdeki dönemde de konumumuzu güçlendirerek, hızlı teslimat sektöründeki en iyi kullanıcı deneyimini sunmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.

90 farklı uyruktan çalışanı var

Hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyürken, çalışanlarına yatırım yapmaya ve bünyesine yeni yetenekleri katmaya devam eden şirkette 90 farklı uyruktan çalışan bulunuyor. Norveç’ten Avustralya’ya, Belarus’tan Uganda’ya kadar birçok farklı ülkeden çalışanı bulunan şirket, global şirket pozisyonunu güçlendiriyor.
Yurt içi ve yurt dışında hızla ekiplerini büyütmeye devam ettiklerini söyleyen Tütek, “Yurtiçi ve yurt dışında bayilerimize bağlı saha çalışanlarımızla birlikte 30 binin üzerinde bir ekibiz. Tersine beyin göçünün önünü açtık. Globalde ayda 15 bin iş başvurusu geliyor. Yılda 180 bin CV arasından yaklaşık 1-2 bin kişi aramıza katılıyor. Yurt dışında bizimle çalışmak isteyenlerin çok fazla olması ayrıca gurur veriyor. Getir isminin bulunduğumuz ülkelerde toplumun her kesimi tarafından kabul edildiğini görüyoruz. Yatırımcılar da insan gücümüze, sahip olduğumuz deneyime ve teknolojiye yani yazılıma yatırım yapıyor. En büyük yatırımı yazılım ekibine ve data ekibine yapıyoruz” diye konuştu.

Kuryeler için güvenlik öncelik

Şirketin sahip olduğu en büyük kıymetlerin başında gelen bayilere bağlı kuryeler için pek çok çalışma hayata geçirdiklerinin altını çizen Tütek, “Kurye güvenliğini her zaman ilk sıraya koyuyoruz. Kurye arkadaşlarımız, Getir’de çalışmaya başladıkları gün itibariyle Türkiye genelindeki birçok özel hastane ve eczanede geçerli olan özel sağlık sigortaları başlatılıyor. Kask, mont, eldiven gibi güvenlik ekipmanlarımızın tamamını olması gereken kriterlerin üzerinde olan, A sınıfı ekipmanlardan seçiyoruz. Hem kuryelerin hem de araçtan yayaya trafiğe çıkan herkesin güvenliğini sağlayabilmek için kuryelere güvenli sürüş eğitimleri aldırıyoruz. Topluma ve sosyal hayata olan sorumluluğumuz doğrultusunda, kuryelerin cihazlarına kurulan uygulama ile sürüş performansları anbean gözlemliyoruz. Ayrıca tüm bu süreçleri yöneten bir Saha Güvenlik Departmanımız bulunuyor. Getir bayilerine bağlı görev yapan kuryelerin güvenliği için pek çok kural bulunuyor. Tüm bu önlemlerimiz ile kuryelerin ve halkın güvenliğini sağlayabilmenin yanında kuryeliğin gerçek, kalıcı ve profesyonellik gerektiren bir meslek olarak kabul görmesi adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

Getir hizmetinde yalnızca motorlarla hizmet verirken GetirBüyük’te hem araç hem de motorlarla teslimat yapılıyor. Motosikletlerle teslimatlarda kilogram ve hacim limitleri bulunuyor. Yüksek kilo ya da hacimli bir sipariş oluşturulması halinde sistem kullanıcıdan otomatik olarak siparişini azaltmasını istiyor. GetirBüyük’te ise bu limitleri aşan bir sipariş olması durumunda direkt araçlarla teslimat sağlanıyor.

Ağır, hacimli ve kolay denge bozabilecek yapılarından dolayı iki tekerlekli araçlarla damacana teslimatı yapmıyoruz. 19 Litrelik Kuzeyden Su damacanalarını dört ve üç tekerlekli araçlarla teslim ediyoruz. Sürüşe elverişli olmayan havalarda, özellikle kar, aşırı yağmur, rüzgâr fark etmeksizin risk teşkil edecek bir durum olması halinde sistem geçici süreliğine, kullanıcıların anlayışına sığınarak durduruluyor.

İngiltere’de en çok satılan 10 Türk ürünü

Getir’in şu anda yurt dışında en yaygın bulunduğu ülke İngiltere’de en çok satılan ürünlerin başında ayran geliyor. İngiltere’de en fazla satılan ürünler şöyle sıralanıyor: Ayran, Çubuk Kraker, Ülker Çikolatalı Gofret, Susamlı Çubuk Kraker, Biskrem, Tadım Ay Çekirdeği, Halley Mini, Baklava, Dondurulmuş Simit.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Ersoy: "Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, dış politikamızda artık pasif değil, aktif ve yönlendirici bir aktörüz" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy: "Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, dış politikamızda artık pasif değil, aktif ve yönlendirici bir aktörüz" dedi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Dışişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde konuşma yaptı. "Ülkemizin, mevcut milli dış politikası, bir yandan bağımsızlığımızı korurken, diğer yandan “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesinden sapmadan küresel barışa katkı sağlamaktadır. Bu vizyonla, Türkiye; krizlerin değil, çözümlerin bir parçası haline gelmiştir" diyen Ersoy; "Milli ve Güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda, her bir diplomatik adım, milletimizin alî menfaatlerini gözeterek atılmaktadır. Ülkemiz, diplomasideki güçlü vizyonu sayesinde, hem bölgesel bir denge unsuru olmuş hem de küresel meselelerde çözüm odaklı bir aktör haline gelmiştir. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla, dış politikamızda artık pasif değil, aktif ve yönlendirici bir aktörüz. Azerbaycan’dan Libya’ya, Karadeniz’den Akdeniz’e kadar birçok kritik meselede Türkiye’nin güçlü iradesi sahadaki dengeleri değiştirmiştir. Milli Savunma Sanayimizin başarıları ve yerli teknolojilerimizle desteklenen bu politikalar, Türkiye’nin sadece bir diplomasi masasında değil, sahada da söz sahibi olmasını sağlamıştır. Çok Boyutlu Diplomasi ile Bakanlığımız, bir yandan geleneksel müttefiklik ilişkilerimizi geliştirmekte, diğer yandan yükselen güçlerle ilişkilerimizi çeşitlendirmektedir. Avrupa Birliği ile müzakerelerden, Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki etkinliğimize, Orta Doğu’dan, Afrika’ya kadar geniş bir yelpazede aktif diplomasi yürütülmektedir" ifadelerini kullandı. Türkiye’nin insani diplomasi alanında dünyanın en fazla insani yardım sağlayan ülkekonumunda olduğunu kaydeden Baki Ersoy; "Bu, sadece mazlum milletlerin umudu olmakla kalmamakta, aynı zamanda Türkiye’nin vicdan diplomasisini tüm dünyaya göstermektedir. Diğer taraftan, Türkiye’nin sınır güvenliği ve terörle mücadele diplomasi alanında gösterdiği kararlı duruş hem bölgemizde barışı sağlamış hem de müttefiklerimize güven telkin etmiştir" dedi. Filistin meselesine değinen Ersoy; "Filistin meselesine gelecek olursak; bu mesele, Dışişleri Bakanlığımızın uluslararası arenada yürüttüğü adalet ve vicdan odaklı politikanın en güçlü örneklerinden biridir. Filistin halkının onurlu mücadelesine destek olmak ve uluslararası hukukun üstünlüğünü savunmak, sadece diplomatik bir mesele değil, aynı zamanda tarihî ve insani bir sorumluluktur. Sayın Bakanım; Filistin için yaptığınız yoğun diplomatik temaslar, Gazze’ye insani yardım ulaştırma çabaları ve uluslararası toplumu harekete geçirme konusundaki liderliğiniz, hepimiz için gurur vericidir. Bugün Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te yaşanan mezalim, sadece Filistin’in değil, tüm insanlığın vicdanını yaralamaktadır. İsrail’in uyguladığı soykırım ve saldırgan politikalarına karşı ülkemiz, her platformda "Bağımsız Filistin Devleti" çözümünü kararlılıkla savunmaktadır. Türkiye’nin bu yönde sergilediği güçlü duruş hem İslam İş birliği Teşkilatı hem de diğer uluslararası mekanizmalar nezdinde önemli sonuçlar doğurmuştur. “1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin Devleti”, bu sorunun nihai çözümü için tek çıkış yoludur. Türkiye’nin liderliğinde oluşturulan garantörlük mekanizması önerisi ve uluslararası toplum üzerindeki diplomatik baskılar, bu hedefe yönelik somut ve tarihi adımlar olarak önümüzde durmaktadır" şeklinde konuştu. Rusya-Ukrayna savaşına dikkat çeken MHP’li Ersoy; "Üç yıldır devam eden bu savaş, yalnızca bölgesel değil, küresel ölçekte de etkilerini hissettiren bir krizdir. Böylesine karmaşık bir çatışma ortamında ülkemizin üstlendiği rol, Türkiye’nin barışçı ve adil dış politika anlayışının somut bir tezahürüdür. Sayın Bakanımızın belirttiği gibi, Karadeniz Tahıl Koridoru Girişimi, yalnızca bölge halklarını değil, dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca insanı etkileyen küresel bir gıda krizinin önlenmesinde hayati bir rol oynamıştır. Türkiye’nin 33 milyon ton tahılın dünyaya ulaştırılmasına vesile olması, sadece insani bir başarı değil, aynı zamanda diplomatik bir zaferdir. Bu girişim, Türkiye’nin çözüm odaklı ve vicdani diplomasisinin dünya için ne kadar kıymetli olduğunu göstermiştir. Öte yandan, savaşın Karadeniz’e sıçramaması için ticari seyrüseferin emniyet altına alınması yönünde sürdürülen çalışmalar, ülkemizin bölgesel istikrar için ne denli stratejik bir vizyona sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Türkiye hem Rusya hem de Ukrayna ile sürdürdüğü düzenli siyasi diyalog sayesinde, çatışmanın sona erdirilmesi ve kalıcı bir çözümün sağlanması adına tarafsız ve adil bir aracı olmayı başarmıştır. Türkiye’nin savaş ortamında bile Kırım Tatarları başta olmak üzere siyasi tutukluların, savaş esirlerinin ve sivillerin ailelerine kavuşmaları için gösterdiği çabalar, insani diplomasi anlayışımızın güçlü bir yansımasıdır. Bu girişimler, Türkiye’nin insan hakları ve özgürlükler konusundaki hassasiyetini uluslararası alanda açıkça ortaya koymaktadır" dedi. Ersoy, konuşmasını şu şekilde tamamladı; "Suriye politikalarımız ise terörle mücadele, Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması ve Suriyelilerin gönüllü dönüşü gibi ana unsurlar üzerinden şekillenirken, bu çerçevede sergilenen kararlı duruşunuzu takdirle karşılıyoruz. Astana Süreci kapsamında sağlanan kazanımların korunması ve bölgedeki çatışmaların yayılmasının önlenmesi hususunda sürdürülen çabalar, Türkiye’nin barışçıl ve çözüm odaklı yaklaşımını net bir şekilde ortaya koymaktadır. Irak’la geliştirilen yakın ilişkiler, hain terör örgütü PKK’nın “yasaklı örgüt” ilan edilmesi gibi kritik adımlarla daha da anlam kazanmıştır. Sayın Bakanımızın Afganistan, Pakistan ve İran gibi bölge ülkeleriyle ilgili değerlendirmeleri, Türkiye’nin bu coğrafyada barış ve istikrarı teşvik eden sorumlu bir aktör olduğunu bir kez daha teyit etmektedir. Güney Kafkasya’daki gelişmelere dair yapılan vurgular, kardeş Azerbaycan’la ilişkilerimizin örnek bir seviyede sürdüğünü ve bölgesel barış adına tüm aktörlerin teşvik edildiğini göstermektedir. Dışişleri Bakanlığımızın, savunma sanayiinden enerji projelerine, ticari iş birliklerinden insani yardımlara kadar birçok alanda Türkiye’nin öncülüğünü güçlendiren faaliyetlerini takdirle karşılıyor; bu vizyonun daha ileriye taşınacağına inancımı yineliyorum."
İstanbul Birbirinden heyecanlı ligler ve Formula 1 ekranlara dönüyor Milli aranın ardından beIN SPORTS’ta sporun nabzı hafta sonu düşmeyecek. Trendyol Süper Lig’de rekabet kaldığı yerden devam ederken Bundesliga, Premier Lig ve Ligue 1’de de müsabakalar beIN SPORTS ekranlarına geri dönüyor. Milli arayla birlikte Formula 1’de de iki haftalık ara sona erdi ve şampiyonluk yarışı son sürat Las Vegas GP’de bu hafta sonu yaşanacak. Türkiye’nin spor ekranı beIN SPORTS’ta sporun tüm heyecanı milli aranın ardından sporseverlerle buluşuyor. Trendyol Süper Lig’deki nefes kesen şampiyonluk yarışı devam ederken; Formula 1, Premier Lig, Ligue 1 ve Bundesliga’daki heyecan Türkiye’nin spor ekranı beIN SPORTS ve TOD ekranlarında olacak. Trendyol Süper Lig milli aranın ardından 13. hafta maçlarıyla devam ediyor. Lider Galatasaray 23 Kasım Cumartesi 19.00’da Bodrum FK deplasmanına çıkarken; aynı gün saat 16.00’da Fenerbahçe, Kayserispor’a konuk olacak. 24 Kasım Pazar günü 19.00’da da Beşiktaş, kendi evinde İzmir ekibi Göztepe’yi ağırlayacak. Haftanın kapanış mücadelesinde ise 25 Kasım Pazartesi 20.00’de Trabzonspor evinde Adana Demirspor’u konuk edecek. Trendyol Süper Lig’deki kıyasıya rekabet, stüdyodan ve sahadan canlı yayınlarla Türkiye’nin spor ekranı beIN SPORTS ve TOD’da sporseverlerle buluşacak. Kıran kırana müsabakalar beIN SPORTS ve TOD ekranlarında futbol coşkusu sadece Süper Lig ile kısıtlı kalmayacak. Milli aranın ardından Premier Lig, Bundesliga ve Ligue 1’de de kıyasıya mücadeleler kaldığı yerden yaşanmaya devam edecek. Erik Ten Hag’ın ayrılığı sonrası göreve gelen Ruben Amorim, Manchester United’la ilk maçında 24 Kasım Pazar günü 19.30’da Ipswich Town’a konuk olacak. Şampiyonluk yarışında Liverpool’un 5 puan gerisine düşen Manchester City ise haftanın maçında Tottenham Hotspur’u 23 Kasım Cumartesi günü 20.30’da evinde ağırlayacak. Bundesliga’da namağlup lider Bayern Münih, ligde 13. sırada yer alan Augsburg’u 22 Kasım Cuma günü 22.30’da beIN SPORTS ekranlarında ağırlayacak. Bayern’in en yakın takipçisi RB Leipzig, Hoffenheim’a konuk olurken, Nuri Şahin yönetimindeki Borussia Dortmund ise evinde bu sezon beşinci sırada yer alan Freiburg’u ağırlayacak. Her iki karşılaşma da 23 Kasım Cumartesi günü 17.30’da beIN SPORTS’ta canlı yayınlanacak. Formula 1’de heyecanın tek adresi 20 günlük yarış arasının ardından Formula 1’de rekabet Las Vegas’a taşınacak. Max Verstappen, Brezilya’daki galibiyetinin ardından Amerika’da da şampiyonluk yarışında Norris’e karşı elde ettiği puan farkını korumak isteyecek. 22 Kasım Cuma günü antrenman turlarıyla 05.30’da başlayacak Las Vegas GP, 23 Kasım Cumartesi sıralama turları ve 24 Kasım Pazar nefes kesici yarış ile sona erecek.