Ensar Vakfı 37. Genel Kurulu Haliç Kongre Merkezinde düzenlendi. Genel Kurula Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
Törende konuşan Erdoğan, darbeciler, paralelciler ve vesayetçilerin saldırılarının hiç bitmediğini belirterek, “Bir dönem geldi kızlarımız üniversitelere sokulmadı, kızlarımız okulların kapılarından geri çevrildi. Bütün bunlara rağmen yılmadık. Kararlı bir şekilde mücadeleden asla taviz vermeksizin elden bunu bırakmaksızın yolumuza devam ettik. Sonunda 'İnanıyorsanız muhakkak üstünsünüz' gerçeği gerçekleşti. Bin yıl sürecek dedikleri o parantez, hamdolsun 5 yılda kapandı. Onlar gitsin cenaze yıkasın diyenlere bu süreç en güzel cevaptı” dedi.
“Karşımızdakiler asla rahat durmuyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbeciler, vesayetçiler ve paralelcilerin saldırılarının hiç bitmediğini söyledi. Bu saldırıların hiçbir zaman bitmeyeceğini anlatan
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Gezi olayları denilen park ağaç bahanesiyle başlatılan ince bir provokasyonla karşımıza çıktı. Zannetmeyin ki bu Türkiye’de planlandı. İçerisi, dışarısı bu işi beraber planladı. Birçok yerde bunu gördük. Şimdi de Artvin’de bir Cerattepe olayı çıktı. Bu Geziciler neyse bunlar da yavru gezicilerdir. Bunlar Artvin’de alıştıklarını bulamadı. Rize’de, Trabzon’da, Ordu’da bulamadı. Şimdi çılgına döndüler. Onun için tekrar bu tür adımları atmaya başladılar. Şunu unutmayın, hak her zaman galip. Görünüşte üç beş ağacın kesilmesine karşı çıkmak için başlatılan eylemlerde öylesine bir çevre tahribatına kendileri yol açtı ki, yürüyüşlerde “hâlâ anlamıyor musunuz? mesele ağaç değil diyerek bunu ifade ettiler. Niyetlerini açıkça ortaya koydular. Milletimizle birlikte sergilediğimiz kararlı duruş sayesinde bu provokasyon amacına ulaşmadan hızını kesti"
Konuşmasında paralel devlet yapılanmasına da değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uzun yılar boyunca milletimizin hayır ve yardım duygularını istismar ederek her alana yayılmış bir ur gibi büyüyen başka bir yapı devreye sokuldu. Bir paralel devlet yapılanması. Bu ihanet çetesi emirleri amirlerinden değil, ağabeylerinden alan tüm bu militanlar aracıyla bir bürokrasi darbesine teşebbüs etti. Bu saldırıyı da milletimizin desteğiyle boşa çıkardık Bunların bu girişimi ümmeti parçalama girişimidir. Babayı anneden, yavrularını anne ve babadan ayırdılar. Bu adımı attılar. Bölücü terör örgütüyle bunları yan yana görmek, omuz omuza görmek aslında bu işin nereye gittiğinin en açık ifadesidir. Bölücü örgütle bunları sırt sırta gördüğüm zaman gerçekten kahroldum. Birbirinden bağımsız gibi birbirleriyle hiçbir ortak yönü yok gibi gözüken geziciler, paralelciler bize karşı ortak mücadele yürütüyor. Bir araya gelmesi mümkün olmayan kesimler işbirliği yapıyor, aynı hedefe nişan alıyorlar."
Geziciler ile paralel ve bölücü örgütün gençleri istismar ettiğini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu örgütleri maşa gibi kullananlar, gençlerimizin hayallerini kullanarak kendilerine istikbal inşa etmenin çabası içinde. Paralelin üst yönetimindekiler yurt dışına kaçıp kendilerine yeni hayat kurarken, zihinlerini bulandırdıkları gençleri zerre kadar umursamıyor. Cizre'de, Sur'da, İdil'de ve daha bir çok yerde gençlerini ölüme iterlerken kendileri hizmetlerinin bedelini tahsil etmenin peşinde. Bu yapıların tamamı gençlerin kanları üzerinden kendilerine ikbal kurmaya çalışan kan tüccarlarıdır. Acı çeken anaların bunların gözünde hiçbir değeri yok. Bizim tüm gençlerimizi yeni Türkiye’nin inşasında yer alma çabası içinde görmek istiyoruz."
“BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDE YİNE ŞAHSIMA DİL UZATTILAR, HAKLARINDA MANEVİ TAZMİNAT DAVASI AÇILACAKTIR”
Erdoğan, bütçe görüşmelerinde HDP’li vekillerin şahsına yönelik eleştirilerine sert tepki gösterdi. Erdoğan, “Bütçe görüşmelerinde yine şahsıma dil uzattılar. Neden böyle her oturumda cumhurbaşkanına saldırırlar anlamakta zorlanıyorum. Bunlar Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin inşasından başlayıp şahsımın 3 milyar dolar parası olduğu iftirasına varan bir takım hezeyanlarla meclis kürsüsünü kirlettiler. Arkadaşlarımız gereken cevabı verdiler. Ben buradan büyük iftirayı atan alçaklara diyorum ki; hukukta bir kaide var. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir” dedi. Yasal haklarının saklı olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, iddiaları ortaya atanlar hakkında manevi tazminat davası açılacağını söyledi. Erdoğan, “Bunu ispatlamakta mükellefsin. Bu tür iftiraları bana atanlar çok oldu. Defaatle bunu söyledim. İspata davet ettim. Ana muhalefetin başındaki zata da ‘ispat etmezsen alçaksın’ dedim ama edemedi. Olmayan şey ispat edilmez ki, olan şey ispat edilir” ifadelerini kulandı.
HDP’li vekillerin, bölge halkının gözünde itibarı kalmadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Meclisteki siyasetçi görünümlü terör örgütü yandaşlarının bölge halkı nezdinde hiçbir itibarı kalmamıştır. Artık bunların sığındıkları dokunulmazlığın gereği yapılmalı, bunlar yargıda gereken muameleyi görmelidir. Bunlara, siyaseten canlı bomba gibi hareket etmesinin hesabını sormak için gereken yapılmalıdır. Bunlar milletvekili gibi değil; yanlarında çalıştırdıkları elemanlara varıncaya kadar hepsi Kandil’in talimatıyla gelenlerdir."
SADIK KAHRAMAN