Yazar Hayati Sır’ın korona virüsten daha tehlikeli olduğunu ifade ettiği dijital virüsü konu aldığı Kıyamet Öncesi Âlem Bilgisi -Dijital Virüs- adlı kitabı, Hayy Kitap etiketiyle raflardaki yerini aldı. “Her gün yeni felaket haberleriyle uyandığımız ve her şeyin çok hızlandığı dünyamızın büyük bir kaosa sürüklendiği zamanlarda kaosun en büyük müsebbibi dijital teknolojiyi, yapay zekâyı elinde bulunduranlardır” diyen Hayati Sır, yazdığı tüm kitaplarda okuyucuları dijital tehlikeye karşı uyarıp, neslimizi, bedenimizi, ruhumuzu korumak için tavsiyeler veriyor. Kitabı hakkında İHA’ya konuşan Yazar Hayati Sır, ’dijital virüs’ü tanımlarken İngiliz Fizikçi Stephen William Hawking’in, “Dünyadaki hayat; nükleer savaş, genetik olarak değiştirilmiş bir virüsün üretilmesi ya da yapay zekâ tehdidi nedeniyle sona erebilir” sözüne dikkat çekerek, yapay xekâ, korona virüs, 5G ilişkisi üzerine bir defa daha düşünmemiz gerektiğini ifade etti.
“Yaşadıklarımız ‘dijital virüs’ için bir hazırlık”
Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) eski uzmanlarından Peter Koenig'e göre korona virüsün çıkarılmasındaki asıl hedefin ID2020 projesi olduğunu söyleyen Sır, Gates ve Rockefeller vakıflarının finanse ettiği ID2020 projesi ile planlananın, virüs aşılarının içerisindeki mikroçipleri hastalara yerleştirip insanları robotlaştırmak olduğunu belirtti. ID2020 projesinin ürkütücü planlamalar içerdiğini ifade eden yazar, dijital kimlik olarak tanımlanan proje ile insanlara aşılar ve ilaçlar içerisinde 5 mikromilimetrelik çipler yerleştirilebildiğini, Davos'ta görüşülen ID2020 ile her insana bir dijital ID numarası verileceğini öne sürdü. ID2020'nin kurucularından birisinin Dijital Gates, diğer ortağının ise dünyanın en büyük aşı ittifakı Gavi The Vaccine Alliance olduğunu belirten Sır, DSÖ, UNICEF, Dünya Bankasının bu projeye destek verdiklerini bugün yaşadıklarımızın ise tüm bunlara, yani ‘Dijital Virüs’e hazırlık için olduğunu, hedefin ise herkesi çiplemek olduğunu söyledi.
“Küresel şirketlerin amacı Yapay Zeka’ya bilinç kazandırmak”
Nörobiyologların artık zihin ve bedenin aynı olduğunu savunduğunu belirten Sır, bu bilginin kuantum mekaniği üzerinden ‘Yapay Zekâ’ üzerine aktarılmasına çalışıldığını, ‘Yapay Zekâ’ya bağımlı kuantum bilgisayarlar üzerinden kitlesel bir zombileşme ve önlenemeyecek bir yayılma hızına sahip dijital virüsler üretileceğini belirtti. Sır, “İnternet sayfaları arasında bir trilyon kadar, insan beynindeki nöronlar arasındaysa bunun yüz katı kadar bağlantı vardır. Ancak internet boyutu birkaç yılda bir iki katına çıktığından on yıl içinde insan beyninin karmaşıklığına sahip olması beklenmektedir. Bu küresel şirketlerin tüm yapmak istedikleri, ‘Yapay Zekâ’ya bilinç kazandırmaktır” ifadelerini kullandı.
“Dijital Virüs korona virüsten daha tehlikeli”
“Korona virüs aslında yaşlılarımızı öldürmekle kalmıyor, hafızayı da yok ediyor diyen Sır, Dijital Virüs’ün korona virüsten daha tehlikeli olduğunu belirtti. Sır, “Bu virüs, geçmişi hatırlayan bir nesli yok ediyor. Hiçbir anımız kalmıyor. Siliyorlar hafızamızı. Geçmişte başka yaşam biçimlerinin olduğunu unutturuyorlar. Korona virüsü gözümüze bu kadar yaklaştırınca arkasındakileri göremiyoruz. Dijital bir dünya kuruluyor. İnsanlara çip takıp onları birer Siborg’a dönüştürmek isteyen bir senaryo da var. Dijital Virüs’ yayılmaya başlarlarsa, onunla nanorobotlar kendilerini hızla kopyalayacak ve çok kısa zamanda yeryüzündeki biyolojik hayatın sonunu getirebileceklerdir. Bütün gezegen tehdit altındadır. İnsanlar bütün gün gözlerine, ellerine verilmiş o ekranlardan hiç ayırmazken, onlar yeryüzündeki biyolojik hayatı bitirmek niyetindeler. İşte onların bütün hedefleri biyolojik zekânın yerine ‘Yapay Zekâ’yı koyabilmektir” dedi.
“Bu zor süreci yönetenlere biz de katkıda bulunalım: Evde kalalım”
‘Dijital virüse karşı uyaran yazar, “Kendimizi her duruma hazırlayalım. Bu sadece bir biyolojik savaş değil, aynı zamanda psikolojik bir savaş. Aynı zamanda bir ekonomi savaşı, finans savaşı, sanayi devlerinin savaşı, bu savaş bir teknoloji savaşı! Bu zor süreci yönetenlere bizler de katkı da bulunalım. Dua edelim. Suyu daha dikkatli kullanalım. Her şeyi daha iktisatlı kullanalım. Kıt kaynakları etkin ve verimli kullanmalıyız. Endüstriyel gıdaları daha az kullanalım. Evhama, vesveseye gerek yok. Panik hali işleri kolaylaştırmaz zorlaştırır. Kur'an okuyalım. Bol dua edelim. Rabbimizden yardım isteyelim. Hz. Ali’ye sormuşlar; ‘Başımıza gelen sıkıntılar, imtihan mıdır? Yoksa Allah'ın bir cezası mıdır?’. İlmin Kapısı cevap vermiş; ‘Eğer bizi Allah'a yaklaştırıyorsa imtihandır, O'ndan uzaklaştırıyorsa cezadır’. Herkes şu soruya cevap versin: Evde kendi yatağında mı yatmak daha iyidir? Yoksa yoğun bakımda mı? Ya da toprak altında mı? Evde kalalım” ifadelerini kullandı.