POLİTİKA - 06 Temmuz 2021 Salı 23:30

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, yarın KKTC’ye geliyor

A
A
A
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, yarın KKTC’ye geliyor

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, yarın temaslarda bulunmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Ankara’dan KKTC’ye gelecek.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay yarın temaslarda bulunmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) geliyor. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Ankara’dan KKTC’ye gelecek olan Oktay’ın 17.00’de başkent Lefkoşa’daki Ercan Havalimanına inmesi bekleniyor. İki gün sürecek olan ziyaret kapsamında Oktay’ın, Lefkoşa Kuzey Çevre Yolu çalışmaları ile yeni KKTC Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni ziyaret etmesi ve Başbakan Hamza Ersan Saner ile bir araya gelmesi planlanıyor.

Oktay, perşembe günü ise İskele ilçesine bağlı Yeni Erenköy ile Bafra köyünde vatandaşlarla bir araya gelecek, ardından Kapalı Maraş'taki Bilal Ağa Mescidi'nde restorasyon çalışmalarını yerinde inceleyecek.

Tatar ile görüşecek olan Oktay, daha sonra "Polis Müdürlüğü Araç ve Malzeme Teslim Töreni" ile Lefkoşa Büyük Han'da düzenlenecek olan Gençlik Buluşmasına katılacak.

Emir Abdurrahman Bulut
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Süngercilik söyleşisi Bodrum Deniz Müzesi’nde gerçekleşti Bodrum Belediyesi bünyesinde faaliyetlerine devam eden Bodrum Deniz Müzesi, Denizcilik Buluşmaları programlarına devam ediyor. Denizcilik kültürünü ve tarihini yaşatmak, aktarmak ve tanıtmak üzerine müzecilik faaliyetleri yürüten Bodrum Deniz Müzesi, sadece eserleri sergilemeyi değil; aynı zamanda kültürün, teknik bilginin ve deneyimin kaybolmamasını, geniş kitleler arasında paylaşılarak yayılmasını da önemsiyor. Bu doğrultuda, 2019 yılından bu yana müzede ve çevrimiçi platformlarda düzenli olarak buluşmalar yapılıyor. Denizcilik tarihi ve kültürüyle ilgili mesleklerinde uzmanlaşmış kişiler ve bu alanda söz sahibi araştırmacılarla etkileşimli sunum, konferans ve söyleşiler organize ediliyor. Bodrum Deniz Müzesi’nde Şair, Yazar, Besteci Hamdi Topçu ile “Süngerciler” söyleşisi gerçekleştirildi. Etkinliğe Bodrum Deniz Müzesi tarafından Bodrum’un geçmişine ve bugününe dokunmak isteyen tüm süngerciler, süngerci yakınları ve Bodrum sevdalıları davet edildi. Söyleşide süngerciler şarkılar söyledi, hatıralarını anlattı. Popüler Bodrum ile antik Bodrum arasında unutulmaya yüz tutan hakiki yaşamlara Hamdi Topçu ile yeniden değinildi. Bodrum’un belleğini gelecek kuşaklara aktarmak üzere hazırlanan ve allkaria.com desteği ile basılan Bodrumlu 23 süngercinin anlatıldığı belgesel niteliğindeki “Bodrum’un Mavi Yıldızları Süngerciler” söyleşisinde deniz, yosun, sünger, tirhandil gibi konulara değinildi. Açılış konuşmasını gerçekleştiren Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu, “Söyleşiye geçmeden müzemiz ve süngercilikle ilgili çalışmalarından kısaca bahsetmek isterim. Müzemiz 2011 senesinde kurulmuş, amacı Bodrum’un denizcilik kültürünü ve tarihini aktarmak, tanıtmak olan bir müze. Müzemizde yer alan bölümlerden biri de süngercilikle ilgili. Bu bölümlerde, bağış yoluyla ya da geçici sergileme anlaşmalarıyla müzede sergilenen süngercilikte kullanılmış malzemeler-ekipmanlar, tekne modelleri, Jeff Hakko Koleksiyonu ve genişletmek için çalıştığımız bir arşivimiz bulunuyor. Süngercilik Bodrum’la özdeşleşmiş korunması gereken bir kültürel mirasımız. Biz de sadece müzemizde süngerciliğe ayrılmış bir bölümün yeterli olmayacağını düşündük ve Ahmet Aras döneminde, kendilerinin talimatıyla bir müze projesine başladık. Muğla Büyükşehir destekleriyle hayata geçecek Bodrum Süngercilik Müzesi’ni 2025 senesinde ziyarete açmayı planlıyoruz. Süngercilik Müzesi’nin ön çalışmaları müzemiz tarafından yapılıyor; bu çalışmalar arasında, iş adamı ve bir dönem süngercilik yapmış Bodrumlu Mustafa Cem destekleriyle yaptığımız sözlü tarih çalışmaları bulunuyor. 150 kişiye yakın süngerci ve aileleriyle görüşmeler yaptık, kayıt aldık ve deşifrelerini yaptık. Bu çalışmanın bir kitabı ise 2025 yılının mart ayında basılmış olacak. Müzemiz çalışmaları arasında, bünyemizde bulunan yayınevimizden basılan Saner Gülsöken’e ait süngercilikle ilgili bir kitabımız daha bulunuyor. Aynı zamanda yayınevi çalışması olarak basıma hazır hale getirdiğimiz ve Muğla Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayını olarak basılacak Hasan Karadeniz’e ait “Bir Süngercinin Aynasından Derin Bodrum” kitabı da bulunuyor. 2019 senesinde başladığımız Denizcilik Buluşmaları kapsamında bugün Hamdi Topçu ile buluştuk; kendisinin kitabı üzerinden interaktif bir söyleşi gerçekleştireceğiz” dedi. Söyleşinin ardından Hamdi Topçu, Bodrum üçlemesinin son kitabı olan “Bodrum’un Mavi Yıldızları Süngerciler” kitabını imzaladı. Buluşma kapsamında etkinliğe katılım gösteren süngerci ve yakınlarının fotoğraf çekimleri gerçekleştirildi.
Antalya Araca giren fareyi konuşarak ikna etmeye çalıştı Antalya’da bir vatandaş seyir halindeyken aracının devir kaybetmesinin ardından motor kaputunu açınca hayatının şokunu yaşadı. Aracın hava filtresinde lağım faresi ile karşılaşan vatandaşın, fareyi bulunduğu yerden çıkarmak için, "Hadi oğlum çık git, hadi in aşağı geldik" dediği anlar kameraya yansıdı. İlginç olay Antalya’nın Kepez ilçesi Karşıyaka Mahallesi 3938 Sokak üzerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, sabah saatlerinde kızını okula bırakmak için ikametinden çıkan Erkan Sever isimli vatandaş, aracı ile bir süre süre ilerledikten sonra aniden devir kaybı ve çekişinde düşme olduğunu fark etti. Aracı uygun bir noktaya çeken Sever, aracın kaputunu açarak sorunun nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Aracın motor kısmındaki elektrik tesisatının kablolarında yıpranma olduğu fark eden Sever, hava filtresinden gelen ses ile hayatının şokunu yaşadı. Fareyi ikna etmeye çalıştı Aracın hava filtresi girişinde bir lağım faresi olduğunu gören Erkan Sever, ne yapacağını bilemedi. O sırada bölgede görevli olan belediye temizlik görevlisinden yardım isteyen Sever, fareyi bulunduğu yerden çıkarmak için uzun süre çaba sarf etti. Bir değnek yardımıyla aracın hava filtresine sıkışan fareyi çıkarmaya çalışan Sever ve temizlik görevlisi o anları ve yaşadıkları hayreti cep telefonu kamerası ile kaydetti. İkilinin uzun çabaları sonucu fare sıkıştığı yerden çıkarıldı. Araç sahibi ve temizlik görevlisinin fareyi bulunduğu yerden çıkarma çabası sırasında “Hadi oğlum çık git, hadi in aşağı geldik. Ne gıcık bir hayvansın" dediği duyuldu. "Ne yapacağımı bilemedim" Hava filtresinde fareyi görünce ne yapacağını şaşırdığını ve yoldan geçen bir temizlik görevlisinden yardım istediğini belirten Erkan Sever, “Aracımla seyir halindeyken hızdan kesti. Hızdan kesince arabamı sağ tarafa çekip motor kaputunu açtım. O esnada hava filtresinin içerisine sıkışmış olan bir fareyi gördüm. Ne yapacağımı şaşırmıştım, yoldan geçen Veysel kardeşimizi çağırdım. Geldi sağ olsun yardımımıza, fareyle ikimiz bir mücadele ettik. Kabloları falan tesisatları falan bayağı bir ısırmış. Ne yapacağımızı bilemedik, sağ olsun kardeşim yardımımıza geldi olay el attı. Beraber yardımlaşarak çıkartmış olduk” dedi. Temizlik görevlisi yardım etti Farenin çıkartılmasının ardından aracın sorununun geçtiğini belirten Sever, “Şu an araç çalışıyor, onu çıkartana kadarmış her şey. Hava filtresi içerisine giriyormuş neredeyse, o esnada biz de çıkarttık. Buraları bayağı bir tiftiklemiş, kabloları ısırmış. Fare bayağı bir büyüktü, iri bir şeydi. Korktum yani işin gerçeği, ne yapacağımı bilemedim. O esnada yoldan geçen belediye işçisi arkadaşım sağ olsun yardımımıza koştu” dedi. Temizlik görevlisi Veysel Kök ise, fareyi çıkarmak için uzun süre uğraştıklarını belirterek, "Sabah 9 sıralarında vatandaş arabasıyla uğraşıyordu, fare girdiğini söyledi. Ben de bir dal aldım elime, çıkardık. Hava filtresinden girmiş, bayağı bir uğraştırdı. Kabloları kemirmiş, nasıl girdiyse ben de şaşırdım. İlk ben kedi mi acaba dedim ama fareymiş. Bayağı bir büyüktü; sıkışmış, bayağı bir uğraştırdı" ifadelerini kullandı.
Ankara Bilge Yazarlar Projesi’nin 4. dönemi başladı Ankara’da geleceğin yazarlarını yetiştirmeyi hedefleyen Bilge Yazarlar Projesi’nin 4. dönemi, düzenlenen programla başladı. Programda konuşan Ankara Valisi Vasip Şahin, “Söz kalbin yansımasıdır. Ne yaparsanız yapın kalbinizi yansıtamazsanız bir diğeriyle ilişki kuramazsınız” dedi. Bilge Yazarlar Projesi, yeni sezonda Ankara Resim ve Heykel Müzesi’nde Ankara Valisi Vasip Şahin, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Genel Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan ile Ankara İl Milli Eğitim Müdürü Yaşar Koçak’ın da katıldığı programla başladı. Vali Şahin, yaptığı konuşmada 4 yıl önce başladıkları Bilge Yazarlar Projesi vesilesiyle kuruyan yüreklere, çoraklaşan kalplere tohumlar serpiştirdiklerini söyleyerek, “Bugün geldiğimiz noktada tohumların fidana dönüştüğü, çok kısa zamanda da meyvelerini tadacağımız birer ormana, birer gül bahçesine dönüştüler. Bugün çeşitli saldırılar altında bulunan dünyamız ve insanlığımız, yenilenmiş bir soluk bekliyor aslında insanlıktan. Bunu Türkiye’de iliklerimize kadar hissediyoruz. Biz de gençlerimizin o dinamizmi, idealizmi, berrak ve saf yürekleriyle acaba burada bir katkı sunabilir miyiz diye yola çıktık. Gördük ki gençlerimizde gerçekten hala ümit var. Hala istikbale emin olarak bakabileceğimiz bir potansiyele sahipler” şeklinde konuştu. “Söz kalbin yansımasıdır” Vali Şahin, dertlerinin geniş, zengin medeniyet ve kültür dünyasına sahip olan milletin değerlerini yeniden Türkiye’nin ve dünyanın gündemine getirebilmek olduğunu ve bunu sözle yapabileceklerini belirterek, şöyle devam etti: “Ne yaparsanız yapın kalbinizi yansıtamazsanız bir diğeriyle ilişki kuramazsınız. İlişki kuramadığınız hiç kimseye de mesajınızı iletemezsiniz. Şuna inanın gençler; biz gerçekten insanlığın kurtuluşuna, huzuruna ve ferahına hizmet edecek, onlara çare olacak bir birikime sahibiz. Tarihimizde yaşanan bir sürü medeniyet emareleri ve hadiseleri bunu bize gösteriyor. Bugün biz sizlerin bu çalışmaları sayesinde tekrar bunun ışıklarını gözlerinizde ve ürettiğiniz eserlerde görüyoruz.” Proje tanıtım filminin izlendiği program, Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Ankara Klasik Türk Musiki Korosu’nun konseri, öğrencilerin ve yazarların konuşmalarıyla devam etti.
Mardin Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ’Anne Dostu Hastane’ unvanını aldı Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ’Anne Dostu Hastane’ unvanını aldı. Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü ile Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen “Anne Dostu Hastane Programı” kapsamında yerinde değerlendirme sonucu, Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ‘Anne Dostu Hastane Unvanını’ almaya hak kazandı. Mardin İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Saffet Yavuz, güvenli ve kaliteli gebelik süreci ve doğum hizmeti almanın tüm anne adaylarının hakkı olduğunu söyledi. Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak, her zaman bu anlayışla hareket ettiklerini belirten Yavuz, "Anne Dostu Hastane unvanı, bizim için önemli bir başlangıçtır. Daha iyisini yapacağımıza olan inancımızla, bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Yeşil, kadınların ihtiyaçlarına uygun donatılmış doğumhanenin tesisinin çok önemli olduğunu belirtti. Yeşil, "İnanıyorum ki doktoruna, ebesine güvenen kadınlar, korku aşılayan hikayelere veya çevresinden gelen yanlış yönlendirmelere teslim olmayacak ve doğum serüvenini doğal yöntemlerle tamamlayabilecektir" dedi Yavuz, Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ildeki öncü rolüne vurgu yaparak, şunları kaydetti: "Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi, ilimizin amiral gemisi konumunda. Değerlendirmeleriniz bizim için çok kıymetli. Sağlıklı nesiller yetiştirmek en büyük amacımız. Anne adaylarının en güzel annelik deneyimini yaşadığı bir ortamı sunmak bizim için büyük bir değer. Bu unvanın kazanılmasında emeği geçen herkese teşekkür ederiz." Tören, Mardin İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Saffet Yavuz ve Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Yeşil’e Sağlık Bakanlığı değerlendirme ekibi tarafından verilen unvan takdimi ile sona erdi.
Yozgat Havalar soğudu, pazarda satışlar durma noktasına geldi Yozgat’ta haftanın iki günü kurulan halk pazarına ilgi havaların soğuması, yağışların başlamasıyla birlikte azaldı, tezgah açan pazarcı esnafı da fiyatları yarı yarıya düştü. Yozgat Sebzeciler ve Pazarcılar Odası Başkanı Salih Çavuşoğlu, yeterli sermayeleri olmadığı için fazla mal getiremediklerini belirterek, “İki büyük arabayla getirmiş olduğumuz malın tamamı 20 ton. Yirmi tane esnafa birer ton dağıttık, pazar kurulsun diye” dedi. Havaların soğumasıyla birlikte özellikle ısınma masraflarının artmasıyla zor günler geçiren vatandaş, peşin alışveriş yerine kredi kartlarına yöneldi. Bir de buna soğuk hava ve yağışlar eklenince vatandaş pazar yerine marketlerden ihtiyacını karşılaması pazarcı esnafına olumsuz etki yaptı. “Sözün bittiği yerdeyiz” Yozgat Sebzeciler ve Pazarcılar Odası Başkanı Salih Çavuşoğlu, pazara getirdikleri malı satamadıkları için birçok meslektaşının tezgah açmadığını belirterek, şöyle konuştu: “Kış şartlarının gelmesiyle beraber Yozgat pazarımızdaki esnafımızın hali, kar yağışı yağdığı zaman Yozgat halkında şöyle bir fikir oluşuyor; pazardaki mallar don. Halbuki pazardaki mallar, marketlerdeki mallardan daha kaliteli ve güzel. Don olması mümkün değil. Kapalı pazar yerine araçlarımızı çekiyoruz, battaniyelerle, evdeki bulabildiğimiz koruyucu malzemelerle araç içini ve dışını muntazam bir şekle getiriyoruz. Yozgatlı hemşehrilerimize kaliteli mal satmak için mücadele ediyoruz. Elmalardan mandalina, domatesten portakallara, yiyecek türü her türlü sebze marketlerle bizim aramızda yarı yarıya fark var. Yozgat’ımızda oluşan laf söz; kışın pazardaki mallarda don olur, pazarımızın hali, esnafımızın hali. Sözün bittiği yerdeyiz’’ şeklinde konuştu.