POLİTİKA - 24 Nisan 2023 Pazartesi 16:48

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Yok dedikleri fabrikada 3 dakikada bir araç üretiliyor'

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Yok dedikleri fabrikada 3 dakikada bir araç üretiliyor'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gemlik'te yapılacak batarya fabrikası ile 10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasına da 10 milyar avro üzerinde katkı sağlanacağını söyledi. TOGG üzerinden muhalefeti de eleştiren Erdoğan, "Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Siro Batarya Geliştirme ve Üretim Kampüsü Temel Atma Töreni'ne katıldı.

Törende konuşan Erdoğan, geçtiğimiz haftanın Türkiye Yüzyılı vizyonu açısından adeta bir hasat dönemi olduğunu vurgulayarak, "Bugüne kadar ülkemize yaptığımız altyapı yatırımlarının insan kaynağı yatırımlarının önemli meyvelerini tek tek topladık. Bor madeninin katma değerinin cevherden mücevhere anlayışıyla üç yüz kat arttıracak üretim tesisimizi hizmete açtık. Türkiye'nin uzaydaki gözü imece uydumuzu yolcu ettik. İmece uzaya fırlatıldıktan sonra ilk sinyali aldı. TÜBİTAK aşı ve ilaç geliştirme merkezinin resmi açılışını yaptık. Ülkemizin yerli elektrikli lokomotifi Eskişehir 5000'in ilk hareket testini gerçekleştirdik. Donanmamızın amiral gemisi TCG Anadolu'yu Deniz Kuvvetleri'ne gururla teslim ettik. Böylece Ege, Doğu Akdeniz ve Karadeniz'deki haklarımızı daha güçlü savunmamızı sağlayacak savaş gemisine kavuştuk. Şu ana kadar 70 bini aşkın vatandaşımız TCG Anadolu'yu ziyaret etti. Son bir hafta on gün içerisinde de İzmir'de demirlemek suretiyle vatandaşlarımızın ziyaretine inşallah TCG Anadolu'yu açacağız. Savunma sanayi atılımlarına yeni Altay tankıyla bir yenisini ekledik. Silahlı kuvvetlere teslim ettik" diye konuştu.

"Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor"

En büyük hayallerinden biri olan TOGG'un gerçeğe dönüştüğüne dikkat çeken Erdoğan, "TOGG hikayesi ve özellikleriyle asla sıradan bir araç değildir. Milli gururumuz TOGG Türkiye'nin teknolojik gelişiminin ekonomik kalkınması küresel saygınlığının sembolüdür. Satışa sunulmasıyla Türkiye giderek gelişen elektrikli araç sektöründe artık 'ben de varım' demiştir. Yerli ve milli otomobilimizin yollara çıkmasıyla ülkemiz dünyanın en iyileri ile rekabet edecek markaya sahip oldu. Son 20 yılda ülkemize kazandırdığımız her eser gibi, maalesef TOGG'un üretim sürecinde de çok ciddi zorluklarla karşılaştık. Korona virüs ile emtia fiyatlarındaki fahiş fiyat artışları, bizi de etkiledi. Rusya-Ukrayna savaşı ile Türk ekonomisini mahvetmeye yönelik tehditleri de bunlara eklememiz gerekiyor. Bu süreçte TOGG ilk günden itibaren haksız eleştiri, iftiraların, yıpratma kampanyalarının muhatabı oldu. Mühendislerimizin ilk yerli araç teşebbüsü devrim otomobilini 60 sene önce garaja hapsetmek için neler yapıldıysa çok daha fazlası TOGG için uygulandı. Binlerce mühendis, teknisyen, emekçimiz bu proje için gece gündüz çalışırken, vatandaşlarımız bu projeyi yürekten desteklerken, birileri hep aynı yalana sarıldılar. Hep aynı hezeyanları sıraladılar. Önce çıktılar 'TOGG fabrikası nerede, bu inşaatı bitiremezsiniz' dediler. Sonra 'burada üretim bandı yok. Siz bu araçları üretemezsiniz' dediler. Bu iddiaları da boşa çıkınca 'bu araç satılmaz vatandaş bunu alamaz' dediler. TOGG aldığı ön siparişleri ile talep rekoru kırarak bu bühtanlara en güzel cevabı verdi. Muhalefetin fabrikası yok dediği TOGG'un Gemlik'teki tesislerinde her üç dakikada bir araç üretiliyor. Bu sene 28 bin. 2030 yılına kadar 1 milyon TOGG'u sahipleri ile buluşturmayı hedefliyoruz. İnşallah 2025 yılından itibaren TOGG'u ihraç edip tüm dünyaya satacağız" şeklinde konuştu.

"TOGG için bırakın teşekkür etmeyi, yarım ağızla dahi olsa tebrik etmediler"

TOGG üzerinden muhalefeti de eleştiren Erdoğan, "Kardeş ülkelerden bizi arayıp tebrik edenler, araç talep edenler oldu. Fakat muhalefet bu milli duruşu henüz gösteremedi. Şöyle yarım günlerini ayırıp Gemlik'e gelerek TOGG'un fabrikasını ziyaret edemediler. Altında Türk mühendisleri, işçilerinin, babayiğit işadamlarının imzası bulunan teknoloji harikası böylesi araç için bırakın teşekkür etmeyi, yarım ağızla dahi olsa tebrik etmediler. Yollardaki TOGG araçlarına rağmen, bu başarıyı halen görmezden geliyorlar. Varsın görmesinler. Az önce Gemlik'te deniz kenarında meydandaki 60 bin kişiye hitap etmeye giderken arabamızın önünü kesenler, karanfillerle bizi karşılayanlar, uğurlayanlar bu milletin gerçek evlatlarıdır. Varsın onlar Türkiye'nin başarılarından rahatsızlık duysun, Allah'ın izniyle aziz milletimizin desteği ile Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı'nın kilometre taşlarını döşemeyi sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.

"10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasında 10 milyar avro üzerinde katkı sağlanacak"

TOGG ile birlikte Türkiye'nin vizyoner bir adım attığını anlatan Erdoğan, "Otomotiv sektöründe yaşanacak dönüşümü, dünyada yaşanan devrimi ön görüp vizyoner bir adım attık. Türkiye'yi elektrikli araçlarla birlikte şarj ve batarya teknolojilerinde Avrupa'nın üretim üssü yapmayı hedefleyerek yola koyulduk. TOGG bu vizyonun birinci adımıydı. Seri üretime geçerek ülkemizin otomotiv sektöründe yenilikçi ve sürdürülebilir geleceğinin tohumlarını serptik. Şarj istasyonları bu vizyonun önemli halkasıdır. Elektrikli araçlar hızlı şarj istasyonları destek programı kapsamında 81 ilde bin 572 şarj istasyonu kurulumuna destek verdik. 2022 Ağustos'ta 250 adet olan hızlı şarj noktası 700’ü aştı. Bu sayılar önümüzdeki dönemde daha da artacak. Türkiye'nin yeşil teknolojilerde ilerlemesi sadece çevre değil ekonomik ve stratejik açıdan da önemlidir. Özellikle batarya teknolojileri alanında yapılan yatırımlar Türkiye'nin dünyadaki yerini değiştirecek potansiyele sahiptir. Hem yerli teknolojileri geliştirip hem uluslararası yatırımları ülkeye çekerek bu alanda söz sahibi olmayı hedefliyoruz. Batarya teknolojilerinde güçlü oyuncu olmamızı sağlayacak devasa yatırımın adımını atıyoruz. TOGG akıllı cihazlarının bataryalarını üretmek için kurulan Siro hücre teknolojisinin üretimi ve geliştirilmesini sağlayacak. TOGG Siro teknoloji kampüsünde batarya modül ve paket seri üretimine zaten başlamıştı. Mart ayında TOGG'un ilk akıllı cihazı T 10X'in seri imalatı ile birlikte Siro'nun üretimi de hızlandı. Bugünkü tesisin devreye girmesiyle 2026 yılı itibariyle batarya hücresi de dahil olmak üzere yüksek nikel içerikli batarya modül ve paketleri üreten entegre bir üretim merkezine dönüşecek. Böylece Türkiye az sayıda ülkede bulunan hücre geliştirme ve üretme yetkinliğine sahip olacak. Otomotivin yanı sıra mikro mobilite, endüstriyel uygulamalar, deniz taşıtları, yenilenebilir enerji için sabit depolama uygulamalarıyla geniş alanda hizmet verecek. Dünyaya gerçekleştireceği ihracat, yerli elektrikli üreticilere katkısı, nitelikli istihdamla bu tesis ülkemize ciddi değer kazandıracak. Siro bu yatırımla 10 yılda milli gelire 30 milyar avro, cari açığın azaltılmasında 10 milyar avro üzerinde katkı sağlayacak, istihdam 7 bin çalışanla destek verecektir. Siro'nun ilk etapta hedeflediği 20 GW saat kapasiteyi 50 GW saat üzerine çıkarmasını bekliyoruz" açıklamalarında bulundu.

"Nasıl tefecilerle değil, gerçek yatırımcılarla yol yürüdüysek, gelecekte de yatırımcı dostu tavrımızı devam ettireceğiz"

Otomotivde yaşanan çip krizinin bir benzerinin gelecekte batarya konusunda da yaşanabileceğine dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Siro işte bu kritik dönemde hem 2030'lara kadar devam edecek arz açığını değerlendirecek, hem de TOGG için batarya arz güvenliği sağlayacak. Türk ekonomisine güvenen herkesin başımızın üzerinde yeri var. Stratejik yatırım olan Siro'yu Türkiye Cumhuriyeti olarak biz de destekliyoruz. Bu desteğimizi 30 milyar lira sabit yatırım tutarıyla ülkemizin en etkili teşviklerden birini vererek gösterdik. Bundan sonra da yerli yabancı ayrımı yapmadan Türk ekonomisine katkı sunan herkesin yanında olmayı sürdüreceğiz. Nasıl 21 yılda tefecilerle değil, gerçek yatırımcılarla yol yürüdüysek inşallah gelecekte de yatırımcı dostu tavrımızı devam ettireceğiz. Milli teknoloji hamlesi rehberliğinde Türkiye'yi yeni teknolojilerin pazarı yerine üretim üssü yapmak için gece gündüz çalışıyoruz. Türkiye dünyanın ilk 10 ekonomisinden birisi olacaksa bunun yolu bürokrasiyi daha fazla şişmanlatmaktan değil özel sektör öncülüğünde bir ekosistem oluşturmaktan geçiyor. Elbette vatandaşımızın her alanda en iyi kamu hizmeti alması için kurumları daha da güçlendireceğiz. Polisinden askerinden mühendisine kadar, sağlıkçısı öğretmenine kadar hiçbir alanda boşluk bırakmayacağız. Asıl enerjimizi kamunun teşvik ve destekleri ile özel sektörün büyümesine vereceğiz. Ülkemizin altyapı ve üstyapı eksiklerini tamamlayacağız. Yeni yollar, köprüler, havalimanları yapacağız. Doğal kaynakların tamamını devreye alacağız. Eğitim kalitesini arttırıp evlatlarımızın donanımlı yetişmesini temin edeceğiz. Genç girişimcileri destekleyerek kendi işlerini kurmalarını sağlayacağız. Yeni ihracat pazarları bularak daha önce varlık gösteremediğimiz yerlere ulaşacağız. Şimdiye kadar ülkemize 250 milyar dolar yatırım yapan uluslararası yatırımcıları çekmek için daha fazla çaba harcayacağız. Böylece Türkiye'de kamu himayesinde, özle sektörün lokomotifliğinde, uluslararası yatırımcıların destekleriyle yeni bir hikaye yazacağız. Son 21 yıldaki mesafe Türkiye'nin teknoloji alanında neleri başarabileceğini gösteriyor. Ancak bizim bu ülke ve gelecek nesiller için yapacaklarımız asıl şimdi başlıyor. Coğrafi konumu, altyapısı, genç nitelikli nüfusu ve siyasi istikrar ve güçlü liderliği ile Türkiye ciddi potansiyele sahiptir. Bunu hayata geçirmekte kararlıyız. Gençlere mutlu müreffeh ülke bırakmakta kararlıyız. İçinde bulunduğumuz asrı milletimizin asrı yapmakta kararlıyız. Türkiye Yüzyılı'nı inşa etmekte hiç olmadığımız kadar kararlıyız. İnşallah 14 Mayıs imtihanını da alnımızın akı ile vererek Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşa yolunda tarihi bir adım atmış olacağız."
Erdoğan temel atma sırasında ise, "Kamu bankaları arabanın satışında yüzde 50'ye kadar 18 ay vade ile kredi verecek" ifadelerini kullandı.

Uğur Uslubaş - İhsan Altıkardeş
 


Uğur Uslubaş - İhsan Altıkardeş
BURSA (İHA) -

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır FK - Yeni Malatyaspor maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında oynanan Iğdır FK-Yeni Malatyaspor maçının ardından teknik direktörler mücadeleyi değerlendirdi. Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında Iğdır FK, ağırladığı Yeni Malatyaspor’u 3-0 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Iğdır FK Teknik Direktörü Osman Özköylü, “Takımımızın son haftalarda yaşadığı kötü süreçten sonra böyle bir galibiyete ihtiyacımız vardı. Tekrar moral, motivasyon olarak yukarıya çıkmaya, kendi özgüvenimizi yakalamaya ihtiyacımız vardı. Biraz stresimiz var, gerginliğimiz var. Son haftalarda yaşanan kötü sonuçların verdiği bir panik havası var takım içerisinde” dedi. Takımının beklentisi yüksek bir takım olduğunu söyleyen Özköylü, “Kulüp olarak beklentinin karşılığını herkes vermeye çalışıyor ama bir takım sıkıntılardan dolayı maalesef son haftalarda oynadığımız oyunun karşılığını alamadık, sonuç olarak istediğimiz puanları toplayamadık, bu da tabii hepimizi, bizi seven insanları, başımızdaki insanları üzüyor. Bunu geriye tekrar geri döndürmemiz için çok daha fazla mücadele etmemiz, gayret göstermemiz lazım ki çocuklar bunu yapıyorlar. Oyun olarak değiştiğimizi söyledik, değişmeye çalışıyoruz. Eski alışkanlıklardan çıkmaya çalışıyoruz, bunlar bir anda olmuyor. Yaşayacağımız ara bizim için çok çok iyi olacak, ondan sonraki süreçte Antalya kampımız olacak, orada eksiklerimizi gidermek için çok fazla zamanımız olmasa da en azından bir süremiz var, burayı iyi değerlendirmek istiyoruz. Aradan sonra oynayacağımız Kocaeli maçına çok daha hazır, çok daha güçlü, fiziksel, mental ve oyun olarak daha güçlenmiş bir takım olarak çıkmak istiyoruz” diye konuştu. "Aceleci davranmamamız lazım" Bazen panik havasıyla hemen gol bulma telaşıyla hata yaptıklarını söyleyen Özköylü, şunları söyledi: “Hatalar yapıyoruz, evet ama o beklentinin yüksek olmasından kaynaklı hemen sonuç odaklı oynamaya çalışıyorlar. Doğru pasları, doğru oyunu kullanmamız lazım, aceleci davranmamamız lazım. Bazen panik havasıyla hemen gol bulma telaşı bizi hataya sürüklüyor ama genel olarak bugün zaten oyun bizim kontrolümüzdeydi. Malatya takımı genç oyunculardan kurulu, sezon başından beri gerçekten çok onurlu bir mücadele veriyorlar, hepsini tebrik ediyorum, ayaklarına sağlık, hocalarının da.” Mustafa Gürsel: "Sahada oynayan oyuncularımızın yaş ortalaması 19" Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü Mustafa Gürsel ise, “Sahada oynayan oyuncularımızın yaş ortalaması 19. 17 hafta içerisinde biz çocuklarla beraber hep saha içerisinde kalmaya gayret gösterdik, yaptığımız toplantılarda bunları dile getirmeye çalıştık. Biz sahadan önce her türlü sıkıntı içerisindeyiz, bunu bilenler biliyor, defalarca deklare etmemize gerek yok” şeklinde konuştu. Sahaya genç oyuncularla çıktılarını söyleyen Uçkun, hakemlerin dikkat etmesi gerektiğini söyleyerek şunları söyledi: “Iğdır takımının hakeme ihtiyacı yok. Bizim maça gelen hakemler lütfen dikkat etsinler, 19 yaşındaki çocuklardan bahsediyoruz. Bu çocukları sahanın içerisinde ezmesinler, gördüklerini çalsınlar. İlk yarıya baktığımızda bize faul olmayan pozisyonların aynılarını rakibe faul veriyorlar. 17 haftanın içerisinde sahada kalmak için çaba sarf ettik, yine sarf edeceğiz ama en son bardağı taşıran damla oluyor. Bundan önceki müsabakalarda da oldu. Bu süreçten sonra sahada olabileceğimiz zaman içerisinde zaten Yeni Malatyaspor’un oynadığı maçlar zorluk derecesi yüksek maçlar değil, bu maçları hakem olmadan da iki takımın oyuncuları kendi aralarında da bitirebilirler. Mücadelelerinden dolayı genç kardeşlerimizi tebrik ediyorum. Iğdırspor’a da başarılar diliyorum.”
Muş Muş BESK, Van BESK’i 76-49 mağlup etti Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü, Tekerlekli Sandalye Basketbol 1. Ligi’nde Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü’nü 76-49 mağlup etti. TBF Tekerlekli Sandalye Basketbol 1. Ligi’nde ilk devrenin son hafta mücadelesinde Muş Bedensel Engelliler Spor Kulübü, konuk ettiği Van Bedensel Engelliler Spor Kulübü karşısında 76-49’luk skorla kazandı. Muş Valisi Avni Çakır, eşi Bahar Çakır ile birlikte, Muş BESK ile Van BESK maçını tribünden izledi. Her zaman sporun ve sporcunun yanında olacaklarını ifade eden Vali Çakır, "Bugün Muş Bedensel Engelliler Basketbol maçına geldik. Geçen sene de takip ettiğimiz gibi takım süper ligdeydi bu sene 1. Lig’de oynuyorlar. Spora şahsım olarak özel bir ilgim var. Muş’a geldiğim günden beri zaten gençlere ve sporculara her daim yanlarında olacağımızı söylemiştik. Onların maçlarına gelmek onlara değer verildiğini hissettiriyor. Yani onlara bu işi daha ciddiyet ele almalarına katkı sağladığı bir şey. Onlar da bizi davet ediyorlar. Bugün aslında bu tribünleri daha da çok doldurmamız lazım. Takımımız çok iyi. İnşallah bu sene şampiyon da olacaklar. Takımımıza her daim destek olmamız lazım. Bunun yanı sıra hem kızlarda hem erkeklerde voleybol takımımız da var. Onların da maçlarına geliyoruz. Onlara destek oldukça onların da daha başarılı olduklarını daha şevkli, daha güçlü olduklarını görüyoruz" dedi. Muş’un gençliğini sporla daha çok iştirak etmesi salonların daha çok dolması için uğraştıklarını ifade eden Vali Çakır, "Sizlerle birlikte her branşında tüm kulüplerimize imkanlarımızın en üst seviyesinde yardımcı oluyoruz. Hiçbir takımımız malzeme, deplasman sıkıntısı olmaması için çalışıyoruz. İnşallah Muş bölgede sporcu sayısına göre en yüksek sayıda olan il olacak. Bu konuda da iddialıyız. Bu konuda da desteklerimiz bundan sonra da sürecek. Ben sizlerin vasıtasıyla tüm sporseverleri bu sporcularımızı maçlarda yalnız bırakmamaya davet ediyorum. Onları maçlarımıza davet ediyorum. Takımımıza da bundan sonraki maçlarda üstün başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.
Burdur Alkollü sürücünün yaptığı kaza kamerada... Refüje ve önünde seyreden araca çarptı: 1 yaralı Burdur’un Gölhisar ilçesinde sabah saatlerinde alkollü olarak direksiyon başına geçen sürücü, aracın kontrolünü kaybederek önce refüje ardından önünde seyreden otomobile çarptı. Kaza neticesinde 1 kişi yaralandı. Kaza çevredeki bir güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza saat 06.50 sıralarında Burdur’un Gölhisar ilçesi Konak mahallesi Oto Sanayi Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinden Yusufça istikametine seyir halinde olan Mehmet F Ö. (22) idaresindeki 20 AIP 384 plakalı Volkswagen marka otomobil Sanayi kavşağına geldiğinde sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak önce refüje ardından önünde seyreden İsmet A. (52) idaresindeki 15 AAE 838 plakalı Opel marka otomobile vurup yol kenarında bulunan aydınlatma direğine çarptı. Opel marka otomobil ise çarpmanın etkisiyle savruldu. Kazada 15 AAE 838 plakalı Opel marka otomobilde yolcu olarak bulunan Fidan İ. (47) yaralandı. Çevredekilerin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Fidan İ. ambulans ile Gölhisar Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Öte yandan 1.12 promil olduğu tespit edilen Mehmet F.İ. ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürülürken taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından hakkında işlem yapıldığı öğrenildi. Kazaya karışan araçlar çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı.
Osmaniye Bakan Kacır: "Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Bayraktar’la, Akıncı’yla, Aksungur’la, Anka’yla, Hürkuş’la, Hürjet’le, Atak’la, Kızılelma’yla, Kaan’la, Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" dedi. Osmaniye Tosyalı Spor Merkezinde AK Parti Osmaniye 8. Olağan Kongresi düzenlendi. Kongreye Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Mehmet Kacır, AK Parti Sözcüsü Adana Milletvekili Ömer Çelik, Genel Başkan Yardımcısı AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanı Hamza Dağ da katıldı. "Ürettiğimiz uçakların ne uçmasına ne yurt dışına ihraç edilmesine izin verilmedi" Kongrede konuşan Bakan Kacır, "Bu ülkede Devrim otomobili yolda bırakıldığı ama 60 yıllık aradan sonra Türk milletini otomobiliyle buluşturan AK Parti oldu. Hayalleri gerçeğe dönüştüren biziz. Bu ülkede 20. yüzyılda da helikopterler, uçaklar üretilmek istendi. Biz Türk gençliğiyle 2018’den bu yana Teknofest’ler düzenliyoruz. İstanbul Atatürk Havalimanı’nda düzenliyoruz. Biliyor musunuz? Bizden 60 yıl önce o havalimanında yine Teknofest düzenlenmişti, Nuri Demirağ tarafından. Nuri Demirağ, o yıllarda metal gövdeli uçaklar üretti. İstedik ki o uçakları birlikte geliştireceği, üreteceği teknisyenler, mühendisler, o uçakları uçuracak pilotlar yetişsin. Gök okulları açtı Sivas’ta, İstanbul’da. Gök şenlikleri düzenledi, bizim Teknofest düzenlediğimiz Atatürk Havalimanı’nda ama Nuri Demirağ’ın ürettiği uçakların ne uçmasına, ne yurt dışına ihraç edilmesine izin verildi. Önü öyle bir kesildi ki bizlerin dünya gözüyle Demirağ’ın ürettiği uçakları görmemize bile imkan tanınmadı. Adeta toprağa gömüldüler" ifadelerini kullandı. "Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" Ankara’da Teknofest’i Etimesgut Havalimanı’nda düzenlediklerini, aynı yerde 1941 yılında uçak fabrikası kurulduğunu belirten Bakan Kacır, "Bu uçak fabrikası 9 yıl üretime devam etti. Bu fabrikada 1949 yılında 950 kişi çalıştı. Türkiye’ye dediler ki, ’Biz sana bu kaynakları sunuyoruz ama sen sakın bizim sözümüzden dışarı çıkmayacaksın. Sen sakın altından kalkamayacağın işleri yapmak için bu kaynakları heba etmeyeceksin.’ 950 kişinin çalıştığı Etimesgut Uçak Fabrikası, 1949’da bu ülkede kapatıldı. 2000’li yıllarda bir sağlam irade, güçlü lider, ’Bu ülkenin neye ihtiyacı varsa biz onu kendi evlatlarımızın alın teriyle geliştireceğiz, üreteceğiz’ dedi. Nihayetinde ne oldu? Bayraktar’la, Akıncı’yla, Aksungur’la, Anka’yla, Hürkuş’la, Hürjet’le, Atak’la, Kızılelma’yla, Kaan’la Türk milleti gökyüzüne imzasını attı" dedi. "Kurulmaya çalışılan terörist haritalarını da Allah’a hamdolsun biz parçaladık" Terörü topraklarımızdan kazıyıp attıklarını ifade eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Şimdi artık harp paradigmalarını değiştiren Türkiye konuşuluyor dünyada, Karabağ’da Azerbaycan Türkü’yle omuz omuza verdik, 30 yıllık işgal son buldu. Libya’da oyunu biz bozduk. Orta Doğu’da birilerinin planlarını biz altüst ettik. Terörü topraklarımızdan kazıdık attık, sildik attık. Yetmedi sınırlarımızın ötesinde kurulmaya çalışılan terörist haritalarını da Allah’a hamdolsun biz parçaladık, biz parçalıyoruz. Bol yıldızlı bayrakları kabullenmemiş, şehidinin kanıyla boyanmış ay yıldızlı bayrağın gölgesinde ilelebet yaşamayı ant içmiş Türk milletini kim neye meşgul edebilir, neye mahkum edebilir? Bugün Afrika’dan Orta Doğu’ya, Avrupa’dan Uzak Asya’ya oyun kuran, denge kuran bir Türkiye var artık. Vakit, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde büyük ve güçlü Türkiye vaktidir" diye konuştu.