SPOR - 14 Mayıs 2019 Salı 11:47

Avusturya’daki en büyük dövüş organizasyonuna Türkler imza atıyor

A
A
A
Avusturya’daki en büyük dövüş organizasyonuna Türkler imza atıyor

Avusturya’nın başkenti Viyana’da on yıldan beri düzenledikleri dövüş sporları etkinliği ile seyirci rekorları kıran organizatörler Bülent Sağlam ve Emre Öztürk, 15 Haziran Cumartesi akşamı yeniden ülkenin en büyük galası olan Vendetta’ya imza atmaya hazırlanıyor.

Bugüne kadar 40'ın üzerinde gala düzenlediklerini vurgulayan başarılı organizatör Bülent Sağlam ve Emre Öztürk, "2009 yılında ‘Ultimate Cage Fighters’ ismiyle gerçekleştirdiğimiz dövüş sporları galamız büyük ilgi görmeye başladı. Kısa sürede ülke çapında tanınır organizatörler haline geldik. Ardından galalarımız seyirci rekorları kırmaya başladı. Daha sonra ‘Vendetta’ ismiyle karma dövüş sporları galası düzenlemeye karar verince ülkenin en büyük organizasyonu haline geldik. Biz aynı gecede Boks, Kickboks, Thaiboks ve MMA Dövüşleri'ni düzenlemeye başladık. Bu son derece masraflı bir organizasyon oluyor, çünkü her spor için ayrı hakem, ayrı teknik adam getirmek zorundasınız. Tüm bu karşılaşmalarımız kafesin içinde gerçekleşiyor. İzleyicilerimizin bundan büyük bir zevk aldığını görünce bu şekilde devam etmeye karar verdik. Bu yılki galamızda Türk sporcularımız yine dünya ve Avrupa şampiyonlukları başta olmak üzere, birçok dalda ringe çıkacaklar" şeklinde konuştu.

Bülent Sağlam: "Avusturya’nın en büyük dövüş organizasyonu" 

Bugün Avusturya’nın en büyük organizasyonu olduklarını belirten Bülent Sağlam, "Buradaki en büyük salon 2 bin 500 kişi kapasiteli. Seyircilerimiz içeri giremiyor çünkü yer yetmiyor. Bu işi Türkiye’ye götürerek, bilgi ve tecrübelerimizi orayla paylaşmaya karar verdik. Bugüne kadar Ankara ve İstanbul olmak üzere iki dövüş galası düzenledik. İstanbul’da on iki bin kişi seyirci kapasiteli Ülker Spor Arena’ya altı bin kişilik seyirci kitlesini çekmeyi başardık. Türkiye’de henüz tanınmadığımız için bu sayı çok iyi. İkinci üçüncü organizasyonumuzda salonu dolduracağımıza inanıyoruz. Rakibin biri güçlü, diğeri güçsüz olunca zevk vermiyor. Düzenlediğimiz karşılaşmalarda dövüşçülerin gücü birbirine eşit olmasına çok özen gösteriyoruz. Böyle olunca karşılaşmalar hem uzun sürüyor ve hem de çok çekişmeli geçiyor, biz de öyle yapıyoruz. Bu kaliteli maçlar izleyicilerin nefeslerini kesiyor. Sırf 300 seyirci Avrupa’dan geldi ve muhteşem maçlara imza attık. Tepkiler çok iyiydi. Gelen izleyicilerin çok hoşuna gitmişti. Biz de devam etmeye karar verdik ve Sakarya ile İstanbul olmak üzere iki gala daha düzenlemeyi planlıyoruz bu yıl içinde" diye konuştu.

Emre Öztürk: "Başarılı Türk dövüşçüleri bünyemize alacağız" 

Çok sayıda milli futbolcunun da menajerliğini yapan başarılı menajer Emre Öztürk, genç dövüşçülere fırsat vermeye hazırlandıklarını vurgulayarak, "Türkiye’deki sporculara da Avrupa kapılarını açacağız. Dövüş sporlarında başarıya ulaşan gençler ister Türkiye’den olsun, ister Avrupa’dan olsun bize sosyal medya hesaplarımızdan ulaşabilirler. Kendilerine dünya ringlerinin kapılarını açarak, yardımcı olacağız. Ayrıca buradan iş adamlarımıza da seslenmek istiyorum: Çok başarılı sporcularımız var kulübümüzde. Bunlara sponsorluk yaparlarsa hem kendi reklamlarını gerçekleştirmiş, hem de sporcularımızın başarılarında pay sahibi olmuş olurlar" dedi.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da sürüler merada Erzincan’da kar yağışsız, kurak geçen Aralık ayında havalarında sıcak gitmesiyle birlikte küçükbaş hayvan üreticileri sürülerini meraya çıkardı. Güneşli havayı fırsata çeviren üreticiler, hayvanlarını doğal otlaklarda otlatarak yem masraflarını azaltıyor. 20 gün önce yağan kar yağışı nedeniyle hayvanlarını ahırlarda beslemek zorunda kalan üreticiler, havaların mevsim normallerinin üzerine çıkmasıyla sürülerini yeniden meralara saldı. Bu sayede küçükbaş hayvanlar doğal otlardan faydalanırken, üreticiler de artan yem fiyatları karşısında ekonomik avantaj sağlıyor. Üreticilerden Gökhan Topal, bir süre önce kar yağışı nedeniyle hayvanlarını içeride yemlemek zorunda kaldıklarını belirterek, "Havalar ısınınca koyunları otlağa çıkardık. Bu sıcak günleri fırsat bilerek hem hayvanları otlatıyoruz hem de yem masrafından tasarruf ediyoruz. Önceki yıllarda bu dönemlerde kar olurdu, bu yıl kurak geçecek gibi görünüyor" dedi. Bir diğer üretici Burhan Koyun ise yem fiyatlarının ciddi oranda arttığını ifade ederek, "Yaylalarda kar olduğu için koyunları köye indirmiştik. Yem pahalı olduğu için fırsat buldukça dışarı çıkarıyoruz. Ot olmasa bile geziyorlar, bu da yem masrafını azaltıyor. Yem adeta altınla yarışıyor" diye konuştu. Erzincan’da güneşli günlerin artmasıyla birlikte meralara çıkan küçükbaş sürüler, hem üreticilere ekonomik katkı sağlıyor hem de hayvanların doğal ortamda daha sağlıklı beslenmesine imkân tanıyor.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.