GÜNDEM - 30 Aralık 2014 Salı 12:19

Ant Sekban: 'Kaçıranlarla arkadaş gibi olduk'

A
A
A
Ant Sekban: 'Kaçıranlarla arkadaş gibi olduk'

Çekmeköy’de evinin yakınlarında kaybolduktan 3 gün sonra bulunan 16 yaşındaki lise öğrencisi Ant Sekban yaşadığı o anları anlatarak, 'Kaçıranlarla arkadaş gibi olduk' dedi.

Çekmeköy’de evinin yakınlarında kaybolduktan 3 gün sonra bulunan 16 yaşındaki lise öğrencisi Ant Sekban'ın annesinden ilk isteği mıhlama oldu. Arkadaşları ile birlikte annesinin yaptığı mıhlamayı yiyen Ant, yaşadıklarını anlattı.

Çekmeköy'de kaybolduktan 3 gün sonra bulunan Ant Sekban, ailesi ile birlikte yaşadıklarını anlattı. Babası Atilla Sekban ile birlikte basın mensuplarının karşısına geçen Ant, "Yanıma beyaz bir pikap geldi. Akasya Sokak diye bir yeri sordu. Ben de bilmediğimi söyledim. Recep Abi var bizim bakkal o her yeri biliyor buranın yerlisi zaten onu gösterdim. O arada kapıyı açtı. Ben de yardım etmek için yanına gittim. Ne olduğunu daha iyi öğrenmek için. İki kişilerdi birisi arabayı kullanıyordu. Ben de eğilince beni arabaya atıp kapıyı kapattı. Yolda ne olduğunu sordum ‘senlik bir durum yok’ dediler bana. Espri falan yaptım ben güldürdüm onları rahat bir ortam olsun diye” şeklinde konuştu.

“KAÇIRANLARLA ARKADAŞ GİBİ OLDUK”

Kendisini kaçıranların çok davrandıklarını söyleyen Ant, “Sonra biraz dolaştık. Sanıyorum ya benim kafam karışsın diye gittik ya da yakalanmamak için dolaştırdı bizi. Nereye gidiyoruz diye yanımdaki abiye sordum o da bana ‘Ben de bilmiyorum’ dedi. Sonra bir eve geldik. İçeriye girdik orada kaldık, ilk gün bana çok iyi davrandılar. Kurtköy’de 1 + 1 günlük kiralanan eve gittik. Bana çok iyi davrandılar gayet iyi davrandılar. Yemek falan ısmarladılar. Çokta ısındık birbirimize ilginç bir şekilde. Ben onlara soru sorsam dahi cevap vermediler. Yemek falan yedik zaten bütün günlerimiz öyle geçti. Adamlarla çok iyi oldu aramız, bana hiç zarar vermediler. Hatta kendisi koltukta yattı beni yatakta yatırdı. İyi davrandılar bana" dedi. 

“KÜRTÇE KONUŞTUKLARI İÇİN HİÇBİR ŞEY ANLAMADIM”

Kendisini kaçıranların birbirlerine her defasında farklı isimlerle seslendiği için adlarını bilmedikleri vurgulayan Sekman, “Araba kullananı ben görmedim. Esmer sağ kolunda dövmesi vardı. 3 farklı isim vardı birisi Haydar, diğeri Poyraz’dı. Ben isim söylemiyordum ağabey falan diye seslendim. Biz adamlarla sürekli sohbet ediyorduk. Ne olacak ağabey bu durum böyle diye sordum. O da bana dedi ki ‘ben de daraldım, böyle durmaya meraklı değilim sürekli evin içinde. Hallolsun çıkacağız evin içinden’ dedi. Telefonla konuşuyordu sürekli. Kürtçe konuştuğu için anlamadım bende. Televizyonlarda kendimi izleyince çok şaşırdım. Yanımdaki ağabeyle şaşırdık ve şakalaştık. İlginçtir ki arkadaş olduk yani. Aklım hep annemdeydi. Çok evhamlıdır benim üstüme çok titrerdi. Babam biraz daha soğukkanlı annemi hep sakinleştirir” diye konuştu.

“NEDEN KAÇIRDIKLARINI BANA HİÇ SÖYLEMEDİLER”
3 gün boyunca adamların yanında kaldıktan sonra serbest bırakılma anını anlatan Sekban, “Bana hiçbir şey söylemediler neden kaçırdıkları noktasında. Dün akşam erkenden yatmak istedim. Saat 10 gibi uyudum. Acıktığım için kalktım bir şeyler yiyecektim. Ağabey hazırlanmıştı ceket falan giymişti. 'Sen de hazırlan gidiyoruz' dedi. Ben de hazırlandım çıktık. Ana yolu bulmaya çalıştık insanlara sorduk. Sonra o sola gitti ben sağa gittim helalleştik. Sonra ben otobüse binecektim Sultanbeyli’ye gitmem gerekiyordu buraya gelebilmem için. Birisine sordum 'Sultanbeyli’ye nasıl giderim' diye. O da bana ‘Otobüs geçmez buradan, telefonumu kullan istersen’ dedi. Sonra ben telefonda amca ben Ant deyince adam bana ‘O Ant sen misin’ dedi. Sonra zaten jandarmalar geldi” ifadelerini kullandı.

“BİR MESAJ GELDİ, ÇOCUK ELİMİZDE DİYE”
Yeğeninin kaçırılmasından sonra kendilerini fidye veya herhangi bir şey için arayan kimsenin olmadığını söyleyen Ant Sekban’nın amcası Muzaffer Sekban, kendilerine bir tek mesaj ulaştığını belirtti. Muzaffer Sekban, “Ant’ın annesinin telefonu bendeydi bir mesaj geldi. O mesajda ise kısaca çocuk elimizde gibi bir yazı vardı. Jandarmaya bildirdik. Jandarma da telefonu ve görünen telefon numarasını aldı. Bekledik biz de, bu akşam bir şeyler olacağına inandık" dedi. 

“ CEBİMDE 10 LİRA VAR ÇOK ÜŞÜYORUM”
Ant’ın kendilerine ulaştığı anı anlatan Muzaffer Sekban, “Telefon çaldı cevap vermeden kapandı. Tekrar bir daha çaldı. Ant ‘ anne’ dedi. Onun olduğun anladım. ‘amca’ dedi bana ve telefon kapandı. Döndüm ve tekrar Ant çıktı. ‘Amca ben Sultanbeyli’deyim yanımda 10 lira var üşüyorum nasıl geleceğim oraya’ dedi. Oğlum neredesin dedim. ‘Ben tam nerede olduğumu bilemiyorum yanımda bir ağabey var ona vereyim’ dedi. Allah razı olsun Gümüşhaneli olduğunu öğrendiğim ismini dahi bilemediğim bir arkadaş. Ant’ın anlattığı gibi çocuğa sahip çıktı “şeklinde konuştu. 

CENK İŞVER

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa Ticaret Borsası 100. yıl ödül töreni düzenledi Bursa Ticaret Borsası 100. kuruluş yılını görkemli bir ödül töreni ile taçlandırdı. Kurulduğu günden bu yana Türkiye’nin ekonomisine yön veren Bursa Ticaret Borsası, 100 yılı geride bırakarak “Asırlık Çınar” ünvanını kazandı. 100. kuruluş yıl dönümünde “Kozadan Kanatlananlar: Ticaretin Dönüştürücü Güçleri” temasıyla görkemli bir ödül töreni düzenleyen Bursa Ticaret Borsası 10 farklı kategoride toplam 84 firmaya ödüllerini takdim etti. 100 yıl önce temelleri atılan BTB’nin Türkiye’nin geleceğine yön verdiğini ifade eden Bursa Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı, “Ticaretin ve tarımın kalbinin attığı bu yapı bugün geldiği noktada 100 yıllık bir mirası, aynı kararlılık ve heyecanla geleceğe aktarmanın bilincini taşımaktadır. Geçmişe dönük baktığımızda Bursa Ticaret Borsası’nın dijital dijitalleşmeden sürdürülebilir ticarete, şehrimizin kültürel değerlerinden, sosyal hayatına kadar çok geniş bir yelpazede uygulamaya geçirdiği başarılı projelerle hem üyelerimize hem de şehrimize ciddi katkılar sağlamıştır. Borsamız her adımında ileriye bakarak köklü mirasını modern ticaretin gereklilikleriyle buluşturmuş, şehrimizde tarımın nabzını tutmuştur. Bugünkü başarılarımız yalnızca geçmişimin geçmişimizin bir ürünü değil aynı zamanda geleceğe dair güçlü bir vizyonun yansımasıdır” şeklinde konuştu. “BTB bizim için gurur kaynağıdır” BTB’nin bin 245 üyesiyle birlikte Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı olduğunu kaydeden Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, “Borsamızın bir özelliği de 12 ülkeden 38 ticaret borsasını bir araya getiren Avrupa Ticaret Borsaları Birliğinin üyesi olmasıdır. Bu da bizim için ayrıca bir gurur kaynağıdır. Yine aynı şekilde canlı hayvan, zeytin, zeytinyağı, yaş sebze ve meyve, hububat, unlu mamuller, koza, ipek ve çeşitli gıda maddelerinin kotasyonuna tabi olduğu Bursa Ticaret Borsası’nın tescil işlem hacmi 2023 yılında, bir önceki yıla göre yüzde 89 artışla 32,7 milyar liraya ulaşmıştır” ifadelerini kullandı. “21 yılda 260 milyar dolarlık yatırım geldi” BTB’nin Türkiye ekonomisine yön verdiğini söyleyen AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, “Demokrasi ve kalkınma yolculuğunda ticaret borsalarımız adeta lokomotif görevini üstlenmiş durumda. Ekonominin tam kalbinde faaliyet gösteren ticaret borsası ülkemizin her köşesinde iş dünyamızın nabzını tutabiliyorlar. Ürün ticaretini kayıt altına alma düşüncesiyle çıkan hayata geçiren borsamız rekabetçi ve sağlıklı işleyen bir piyasanın oluşması, ticaretin geliştirilmesi, kayıt dışı ticaretin azaltılması, fiyat istikrarının sağlanması ve fahiş fiyatları önüne geçilmesi, işletmelerin AR-GE, üretim ve ticaret kapasitelerinin geliştirilmesi, ürünlerin katma değerlerinin ve rekabetçiliklerinin arttırılması istihdam oluşturulması, finansman imkanları sağlanması açısından önemli bir fayda sağlıyor. Son dönemde uygulanan ekonomik programın makro ekonomik verilere nasıl yansıdığını da hep birlikte takip edebiliyoruz. Azalan cari açık, artan doğrudan yabancı yatırımlar, sermaye girişleri bu durumu da teyit eden bir nitelikte kamuoyuna zaten yansıyor. Zayıf küresel talebe ve birçok jeopolitik olumsuzluğa rağmen Türkiye 16 çeyrekli kesintisiz bir şekilde büyümeyi başarabildi. Bir yandan ihracatımız artarken diğer yandan 2024 yılının ilk 10 ayına baktığımızda dış ticaret açığımızda da yüzde otuzluk bir iyileşmenin gerçekleştiğini görebiliyoruz. Türkiye artık sanayi üretim ve teknolojik altyapısı, sanayi ürünü ihracatı bakımından dünyanın en girişimci ülkelerinden bir tanesi olarak görülüyor. Bu süreçte bizim kalkınma hamlemize gerçekten ciddi katkılar sunuyor. 2003’ten önceki 30 yılda sadece on beş milyar dolarlık yabancı yatırım çekebilmişken bu son 21 yılda toplamda 260 milyar dolarlık yabancı yatırımın Türkiye’ye geldiğini görebiliyoruz. Bugün seksen iki binden fazla çok uluslu şirket Türkiye’de faaliyete devam ediyor. Türkiye yüzyılını inşa ederken de siz değerli iş insanlarımızla beraber bunu başaracağımıza, taçlandıracağımıza inanıyoruz” dedi. Ödül gecesine Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan, AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Bursaspor Başkanı Enes Çelik, Bursa TB Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, Bursa TB Meclis Başkanı Mehmet Aydın, BTSO Başkanı İbrahim Burkay ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz katılım gösterdi.