POLİTİKA - 21 Ocak 2016 Perşembe 15:23

Abdullah Öcalan’ın kardeşi Meclis'te

A
A
A
Abdullah Öcalan’ın kardeşi Meclis'te

HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ile birlikte düzenlediği basın toplantısında Abdullah Öcalan ile görüşemediklerini, Öcalan’ın sağlık ve güvenlik durumu ile ilgili bilgilerinin olmadığını söyledi.

Terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ve İmralı’da bulunan mahkumların yakınları ile birlikte TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Abdullah Öcalan’ın yeğeni HDP Şanlıurfa Milletvekili Dilek Öcalan, İmralı’da bulunan Abdullah Öcalan’a tecrit uygulandığını iddia etti. “Bugün Kürt halk önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecrittin biran evvel son bulması ve Öcalan ile yapılan çözüm süreci müzakerelerine kalındığı yerden devam edilmesi için çağrı yapmak için buradayız” diyen Dilek Öcalan, Abdullah Öcalan’ın tutuklandığı günden bu yana İmralı’da ağır tecrit koşulları altında tutulduğunu, tecrit koşullarının her geçen gün keyfi biçimde derinleştirildiğini iddia etti.

“BU KAOSTAN ÇIKIŞIN TEK YOLU MASAYA DÖNMEK VE NİTELİKLİ MÜZAKERELERİ BAŞLATMAKTIR”
Abdullah Öcalan’ın 27 Temmuz 2011 tarihinden bu yana avukatlarıyla, 6 Ekim 2014 tarihinden itibaren ailesi ile ve 5 Nisan 2015 tarihinden itibaren İmralı Heyeti ile görüşmesinin engellendiğini iddia eden Öcalan, 26 Aralık 2015 tarihinde yanında bulunan iki tutuklunun Silivri Cezaevi'ne nakledildiğini kaydetti. Adalet Bakanlığı'na “Barışın teminatı konumunda olan Abdullah Öcalan’ın tutulduğu yerdeki bu uygulamaya nasıl bu denli ciddiyetsiz yaklaşılabilir?” diye soran Öcalan, HDP yetkililerinin istediği bilgiye Adalet Bakanlığı'nın ciddiyetsiz cevap verdiğini söyledi. Öcalan, “Bu ciddiyetsiz yaklaşım sadece tutuklu bulunan Öcalan’ı değil, kendisinden haber almayı bekleyen milyonlarca insanı endişeye sürüklemektedir. Kamuoyunun bildiği gibi yine böyle bir dönemde 12 Eylül 2012 tarihinde cezaevlerinde ‘Öcalan irademizdir’ şiarıyla ‘tecrit kaldırılsın, müzakere başlasın’ önermesi ile açlık grevleri başlatılmıştır. Hükümeti müzakere sürecine sevk eden bu direniş Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve görüşme koşullarının düzeltilmesi sözü alındıktan sonra sona erdirildi ve demokratik çözüm süreci başladı. Fakat gelinen noktada görüyoruz ki hükümet verdiği sözleri tutmadı. Diyalog masasını devirdi, tecridi ağırlaştırdı ve ülkeyi kaosa sürükledi. Bu kaostan çıkışın tek yolu masaya dönmek ve nitelikli müzakereleri başlatmaktır” dedi.

“AİLESİ OLARAK ABDULLAH ÖCALAN’IN SAĞLIK VE GÜVENLİK DURUMU İLE İLGİLİ HİÇBİR BİLGİYE SAHİP DEĞİLİZ”
Ailelerinin ve avukatlarının bilgisi dışında İmralı Cezaevi'nde bulunan Nasrullah Kuran ve Çetin Arkaş’ın 26 Aralık günü elleri arkadan kelepçeli olarak Silivri Cezaevi'ne nakledildiklerini kaydeden Öcalan, “27 Aralık’tan bu yana üç kişilik odalarda tek başlarına tutulmaktalar. Avukatları ve ziyaretleri ile görüşme yasağı verildiğini belirtiyorlar. Arkaş ve Kuran, avukatlarına ‘Bizleri İmralı’da son derece nazik karşılayanlar, günün birinde bizleri ters kelepçeleyerek, Öcalan’dan koparırcasına kaçırdılar. Burada mesaj bize değil, Öcalan’adır’ şeklinde konuşmuşlardır. Bu tecridin ve keyfi uygulamaların hiçbir ahlaki ve hukuki boyutu yoktur. Ailesi olarak Abdullah Öcalan’ın sağlık ve güvenlik durumu ile ilgili hiçbir bilgiye sahip değiliz” diye
konuştu.

“15 AYDAN BERİ AİLE OLARAK GÖRÜŞÜMÜZÜ YAPAMIYORUZ”
Milletvekillerinin tamamına çağrıda bulunan terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan ise, “Eğer yasal haklar bütün mahkumlar için nasıl geçerliyse Abdullah Öcalan ve İmralı adasında yatan diğer arkadaşlar için geçerli olmalıdır. 15 aydan beri aile olarak görüşümüzü yapamıyoruz, yasal hakkımız elimizden alınmıştır. Bu yasal hakkımızı kimden isteyeceğiz. Biran önce oradaki koşulların düzelmesi için hakkımızın bize verilmesini istiyoruz. Bu hukuk herkes için geçerlidir. Madem ki Abdullah Öcalan buranın vatandaşıysa ben kardeşiyim, bende buranın vatandaşıysam yasal hakkım neden bana verilmiyor. Ben bunu 550 milletvekilinden istiyorum. Biran önce görüş hakkımızın bize verilmesini istiyoruz” açıklamasında bulundu.

İmralı’da Abdullah Öcalan’ın yanında bulunan Çetin Arkaş’ın yeğeni Armanç Arkaş, Veysi Aslan’ın kız kardeşi Sabiha Aslan, Hamili Yıldırım’ın kuzeni Zeki Yıldırım ve İmralı’dan Silivri’ye nakledilen Nasrullah Kuran’ın annesi Kadriye Kuran, yakınlarını göremediklerini ve tecrit uygulandığını iddia etti. 

DERYA YETİM

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.