GÜNDEM - 13 Eylül 2024 Cuma 17:15

Depremzede kadınların kurutmalık ve salça telaşı başladı

A
A
A
Depremzede kadınların kurutmalık ve salça telaşı başladı

Depremden etkilenen Gaziantep’in Araban ilçesinde ahşap konteynerlerde kalan kadınların, kışlık, kurutmalık ve salça telaşı başladı.


Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin ardından Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin destekleri ile Gaziantep Valiliği tarafından Arabanlı depremzede vatandaşlar için yaptırılan 99 ahşap konteyner evlerde yaşayan kadınların kışlık, kurutmalık ve salça telaşı başladı.


Arabanlı depremzede aileler, kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte hummalı bir şekilde çalışmalara başladı. Kadınlar tarafından kış aylarının vazgeçilmez ihtiyaçlarından biri olan biber, patlıcan ve kabakları akşam serinliğinde oyup sabah güneşi ile de iplere takıp asarak kurutuluyor.


Kadınlar, "Arabanlılar olarak kış mevsimlerinde hiçbir zaman soframızda eksik etmediğimiz kurutmalıklarımızı ve salçalarımızı deprem öncesinde kendi evimizde yapıp damımızda kurutuyorduk. Her yıl olduğu gibi bu yılda devletimiz bizim evsiz mağduriyetimizi ortadan kaldırmak için bizlere tahsis ettiği ahşap konteynerlerde yapıyoruz’’ diye konuştu.



Depremzede kadınların kurutmalık ve salça telaşı başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Sakarya’da bir buçuk asırlık geleneksel balıkçılık Yaklaşık bir buçuk asır önce Rumlardan kalan ve Sakarya’nın Karadeniz’e kıyısı bulunan Karasu ilçesindeki ‘Haralambo’ diye bilinen bölgede balıkçıların av sezonu devam ediyor. Barbunu ile ünlenen bölgede denize açılan balıkçılar, kışın geçimlerinin büyük bir kısmını da bu şekilde sağlıyor. Karadeniz’de Rumlardan kalan ve bölge halkının ‘Haralambo’ olarak tabir ettiği mevkide Karasu ve Kocaalili balıkçıların barbun avı sürüyor. Karasu’nun Küçük Karasu Mahallesi’nde bulunan ve en eski balıkçı köyü olarak bilinen ‘Haralambo’ bölgesinde denize açılan balıkçılar, kış aylarında geçimlerinin büyük bir kısmını da balıkçılık ile sağlıyor. Barbunu ile ünlenen mevkide balıkçılar, gece attıkları ağları sabah saatlerinde topluyor. Ağlara takılan ve ayıklanan balıklar kovalara konularak Karasu ve Kocaali başta olmak üzere çevre illerdeki satış noktalarına ulaştırılıyor. “Rumlardan kalan 150 senelik bölgede kıyı balıkçılığını sürdürüyoruz” 40 senedir balıkçılık yaptığını belirten Adem İngenç, “Rumlardan kalan bir yerimiz var burada yaklaşık 150 senelik. 5 metreden başlar, bin 600 metre derinlikte olan bir vadi, kuyu var. Kış geldiği zaman balıklar burada toplanır. Biz de burada balıkları avlamaya çalışıyoruz. Dedelerimiz, babalarımız, amcalarımızdan kalan balıkçılığı devam ettiriyoruz. Ben de 40 senedir burada balıkçılık yapıyorum. Çok uzun süredir bu bölgede balıkçılık var. Eskiden ağlar pamuk ipliğinden yapılırdı ve ağ atıldıktan sonra burada seralar vardı oralarda kurutulurdu akşam tekrar denize atılabilmesi için. Eski balıkçılar böyle yapardı. Sabah saat 06.00’da çıkıyoruz, ağlarımızı çekiyoruz. Bu sene inşallah daha iyi balık olacak. Şu an barbun başladı, istavrit var. Barbun burada kalıcı balık, istavrit göçmen balığı. Sığ sularda istavrit, derin sularda 35-40 metrelerde barbun, 50-60 metrelerde mezgit oluyor. Amatör bir kıyı balıkçısıyım. Her sabah ağlarımızı çekerken balık tutmayı çok arzuluyoruz ve daha fazla olmasını istiyoruz” dedi. “Mahalle halkımıza ekonomik bir katkısı var” Daha öncesinde balıkçılık yapan Karasu Mahalle Muhtarı Şefik Kır, “Yazın balık sığ sulara göç eder. Kışın da derin sular sıcak olur ve derin suda toplanır balıklar. Balıkçılar yoğunlukla, kuyu diye tabir ettiğimiz ‘Haralambo’da ağlarını bırakırlar. Yakaladıkları balıkları da hem mahallemize hem de Karasu ve Kocaali’ndeki satış noktalarına ulaştırırlar. Ve bu şekilde de hayatlarını devam ettiriyorlar. Mahalle halkımıza da ekonomik bir katkısı var. Birlik ve beraberlik içerisinde kooperatifleşmeyi sağlarsak çok daha farklı yerlere bu işi taşıyacağımızdan eminim” diye konuştu. “Sabah kahvaltıda barbun yerim” Sezonun açılması ile birlikte sabah kahvaltıda bile barbun yediğini ifade eden balıkçı Sabri İngenç, “Balıkçılık zevkli tabii ama başka bir işinde olacak. Buranın tadını aldığında bırakamazsın. Bu bölgeden çıkan barbun balığının tadına baktığında burayı ararsın. Ben barbun sezonu başladığı zaman kahvaltıda zeytin, peynir yerine barbun yerim. Herkese de tavsiye ederim, yiyen bir daha arar bunu. O kadar lezzetli bir balık. Küçük Karasu ‘Haralambo’ balıkçılık dediğinde adres burası. Karadeniz’de buradan başka da barbun balığının çıktığı yer çok nadir” şeklinde konuştu. “Buradan alıp yiyenler peşini de bırakmıyor” Bölgeden çıkan barbun balığının lezzeti hakkında bilgi veren Şaban Altaş ise, “Barbun balık olarak yerinde ve taze olarak yediğin zaman diğer balıklara göre çok güzel balık. Günümüzde bu balığı çok tanıyan yok. Tanıyanlarda bu bölgeden yemedikleri ve zamanı geçmiş yedikleri için barbun balığı lezzetli gelmiyor. Ama buradan alıp yiyenler peşini de bırakmıyor” ifadelerini kullandı.
Samsun Trendyol Süper Lig: Samsunspor: 4 - Bodrum FK: 0 (Maç sonucu) Trendyol Süper Lig’in 14. hafta maçında Samsunspor, sahasında karşılaştığı Bodrum FK’yı 4-0 mağlup etti. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 46. dakikada Emre’nin sağdan getirdiği topla kale çizgisi önünde buluşan Dimata’nın şutu direğin üstünden auta çıktı. 48. dakikada Bola’nın ortasında ceza sahası içinde Holse’nin şutu önce savunmaya sonra da üst direğe çarpıp, kornere çıktı. 52. dakikada Holse’nin rakipten kaparak attığı ara pasında topla buluşan Marius Mouandilmadji meşin yuvarlağı üst ağlara gönderdi. 2-0 55. dakikada Emre’nin ara pasında defansın arkasına sarkan Marius Mouandilmadji, topu kaleci Gökhan’ın üstünden aşırtarak filelerle buluşturdu. 3-0 72. dakikada ani gelişen Samsunspor atağında Dimata’nın şutu üst direğe çarparak oyun alanına geri döndü. 90+3. dakikada Tait’in pasına sert ve düzgün vuran Soner Aydoğdu, kalecinin solundan yaptığı vuruşla meşin yuvarlağı filelere gönderdi. 4-0 Hakemler: Ozan Ergün, Volkan Narinç, Murat Altan Samsunspor: Okan Kocuk, Zeki Yavru (Schindler dk. 67), Lubo Satka, Rick van Drongelen, Marc Bola (Muja dk. 78), Ait Bennasser, Olivier Ntcham (Soner Aydoğdu dk. 67), Emre Kılınç, Carlo Holse (Tait dk. 85), Nany Dimata (Soner Gönül dk. 88), Marius Mouandilmadji Yedekler: Halil Yeral, Laura, Ercan Kara, Yunus Emre Çift, Bedirhan Çetin Teknik Direktör: Thomas Reis Bodrum FK: Gökhan Akkan, Üzeyir Ergün, Arlind Ajeti (Obekpa dk. 54), Ondrej Celustka, Gökdeniz Bayraktar, Pedro Brazao (Cenk Şen dk. 68), Fredy Riberio (Kenan Özer dk. 88), Taylan Antalyalı, Zdravko Dimitrov (Enes Öğrüce dk. 68), Taulant Seferi (Yusuf Sertkaya dk. 88), George Puşcaş Yedekler: Diogo Sousa, Osman Haqi, Ahmet Aslan, Baran Çetin, Oğulcan Başol Teknik Direktör: Volkan Demirel Goller: Rick van Drongelen (dk. 6), Mouandilmadji (dk. 52 ve 55), Soner Aydoğdu (dk. 90+3) (Samsunspor)
Antalya Üniversiteli çobanı ağlatan yıkım Antalya’nın Akseki ilçesi Değirmenlik Mahallesi’nde hayvancılık ile uğraşan üniversite mezunu Recep Erdoğan, ineklerini barındırmak için yaptığı ahırın ’kaçak’ olarak inşa edildiği iddiasıyla Akseki Belediyesi tarafından yıkılarak, belediyenin kendisini 254 bin lira zarara uğrattığını söyledi. Erdoğan, yıkım sonrası ineklerine mağarada bakmaya başlarken Akseki Cumhuriyet Başsavcılığı, Erdoğan hakkında bulunulan suç duyurusunda takipsizlik kararı verdi. Akseki Belediyesinin kendisi hakkında Akseki Cumhuriyet Başsavcılığına kaçak yapı yapmaktan dolayı suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Recep Erdoğan, “Belediye, imar kirliliğine neden olmaktan Akseki Cumhuriyet Başsavcılığına hakkımda suç duyurusunda bulundu. Akseki Cumhuriyet Başsavcılığına 2024/142 soruşturma sayılı dosya no ile hakkımda suç duyurusunda bulunulduğu, soruşturma sonucunda Cumhuriyet Başsavcılığının 2024/197 karar no ile ’kovuşturmaya yer olmadığı’ kararı verildi. Dosyada mevcut 15.05.2024 tarihli kadastro fen bilirkişi raporuna göre söz konusu yapının Değirmenlik köyü yerleşik alanı dışında olduğu, yapının elektrik ve şebeke suyu bağlantısının olmadığı belirtildiği, söz konusu binanın 3194 sayılı yasanın 5. maddesinde belirtilen tanımlara göre bina vasfı taşımadığı belirtildi. Yapının 3194 sayılı kanunun 5. maddesinde belirtilen tanımlar dahilinde bina niteliğinde olmadığı gibi, bu anlamda 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi anlamında da idari para cezasını gerektirir nitelikte imar kirliliğine sebep olmadığı, yine 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi anlamında da yıkılması veya belediyenin yıkmasını gerektirir nitelikte bir imar kirliliği olmadığını belirtmiştir. Hakkımda Akseki Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair bu karar verilmesine rağmen benim haberim bile olmadan bu kış gününde ahırımı yerle bir etmişler” diye konuştu. Üniversite mezunu Kendisinin İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu olduğunu ve 4 yıldır kendi imkanlarım ile hayvancılık yaptığını anlatan Erdoğan, "Üniversite mezunu bir insan olarak kendi işimizi kurmak istedik. Bugüne kadar devletten hiçbir destek almadık. Akseki Cumhuriyet Başsavcılığının kararına rağmen Akseki Belediyesi tarafından ahırımız usulsüzce yıkıldı. Belediye iş makineleri ile gelip muhtar ve jandarma eşliğinde yıkımı gerçekleştirmiş. Geldiğimde baktım ki, ahırım yerle bir olmuş. Oturup ağlamaktan başka çarem yoktu. Burada kimler suçluysa hepsi hakkında şikayetçiyim. Yapılan iş vicdansızlıktır. Sorumluların cezalandırılmasını istiyorum" dedi. "İneklerimi mağarada beslemeye başladım" Karlı kış gününde büyük mağduriyete uğradığını söyleyen Erdoğan, "Akseki Belediyesi usulsüz şekilde ahırımı yıktıktan sonra hayvanlarımızı mağarada barındırmaya başladım. Bir kilometre mesafede bulunan samanları mağaraya taşıyorum. Hayvanlarımı burada besliyorum. Kış gününde ahırımı yıkarak beni mağdur ettiler" dedi. "İneklerim mağarada kış günü donarlar" Ben karlı kış gününde mağarada ineklere bakmanın oldukça zor olduğunu anlatan Erdoğan, “Tapulu bir buçuk kilometre köyün yerleşik alanı dışında bulunan annesine ait 5 dönüm tarlasına yapmış olduğu 40 metre kare tamamen çinkodan yapılmış ahır, 25 adet tarım müdürlüğünden işletme numaralı küpeli süt ineği besliyorum. Bunlardan 10 tanesi 4 ila 6 aylık hamile. Şu anda zor şartlarda mağarada ineklerimi barındırıyorum. Bu kışı ineklerimin mağarada barındırmak zor. Mutlaka köyde başka yapılmış ağır bakıp kiralayacağım. Çünkü Toroslar’ın kışı ağır geçer. Hayvanlar burada kışı çıkaramaz ve benim onca emeklerim boşuna gider” diye konuştu. “Belediye hakkında şikayette bulundu” Cumhuriyet Başsavcılığının kendisi hakkında takipsizlik kararına rağmen belediye tarafından usulsüzce yıkılan ahırının sorumluları hakkında şikayette bulunduğunu söyleyen Erdoğan, "Haklarında şikayette bulundum. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Tarım Orman Bakanlığının da benim hakkımı hukuki olarak aramalarını istiyorum. Burada Antalya Valiliğinin tarafıma vermiş olduğu manevi desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Benim hakkımı şu anda Antalya Valiliği aramaktadır. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Yıkılan ahırımın usulsüz olduğunu Antalya Valiliği de tespit etmiştir. Akseki Belediye Başkanı İlkay Akça ve başkan yardımcısı Erdoğan Erdoğan usulsüz şekilde benim dahi haberim olmadan ekiplerini gönderip kasti bir şekilde bu kış gününde ahırımı yıkmışlardır" ifadelerini kullandı. “Antalya Valiliği inceleme başlattı” Erdoğan, Akseki Cumhuriyet Başsavcılığının kendisi hakkında “kovuşturmaya yer olmadığına” dair karar vermesine rağmen ahırının usulsüzce yıkılmasından dolayı Akseki Belediyesi hakkında şikayette bulundu. Şikayet üzerine Antalya Valiliği de inceleme başlatarak Akseki Belediye Başkanlığından konuyla ilgili yazılı bilgilendirme talebinde bulundu. Yazıda şöyle denildi: "Tüm bu hususların dava dilekçesi ile Akseki Belediyesine bildirilmesine rağmen belediyenin davadan vazgeçmesini istediği, anlaşmanın işlemlerinin yanlış olduğunu belirtmelerine rağmen söz konusu açılan idare mahkemesinde yürütmenin durdurulması kararının yanlış yorumlanması ile hem husumet yönünden hem de maddi hukuk yönünden yanlış olan encümen kararının uygulandığı ve yapının yıkılarak zarara uğramasına sebep olduğu, bu hukuka aykırı ve keyfi işlem yapan belediye yetkilileri hakkında gerekeli işlem yapılması talebini içeren 13.11.2024 tarihli başvurusu yazımız ekinde gönderilmiştir. Anayasa’nın 138’inci maddesi; ’Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez’ hükmüne haiz olup, yargı yerleri kararlarının dikkate alınması ve gereğinin yapılması, aksi takdirde kamu görevlisine sorumluluk getireceği açıktır. Başvurucu, Akseki Cumhuriyet Başsavcılığının 2024/197 karar numaralı ’kovuşturmaya yer olmadığına dair kararında, kadastro fen bilirkişi raporuna göre söz konusu yapının köy yerleşik alanı dışında olduğu, yapının elektrik ve şebeke suyu bağlantısının olmadığı, 3194 sayılı yasanın 5. maddesinde belirtilen tanımlara göre bina vasfı taşımadığının belirtildiği halde, sebebi belirsiz bir şekilde garaz ve husumet beslenerek ahırının yıkıldığını iddia etmektedir. Yukarıda açıklanan ve ekli başvuruda belirtilen hususların titizlikle incelenerek gereğinin yapılması, yapılan işlem sonucundan ilgilileri ve sorumluları hakkında yapılacak işleme esas olmak üzere, bilgi, belge ve yasal dayanaklarıyla birlikte ayrıntılı ve açıklayıcı bilgi verilmesini rica ederim.” Recep Erdoğan’ın sosyal medyasından paylaştığı videoların ardından hayvanlar için hayırsever bir işadamı tarafından Beyşehir ilçesinde bir ahır tutulduğu ve hayvanların oraya taşınmaya başlandığı öğrenildi.
Diyarbakır Diyarbakır 8. Kitap Fuarı başladı Diyarbakır 8. Kitap Fuarı, 216 marka, yayınevi ve sivil toplum kuruluşuna ev sahipliği yaparak kitapseverlere kapılarını açtı. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın destekleriyle gerçekleştirilen fuar, edebiyat ve yayıncılık dünyasını Diyarbakır’da buluşturuyor. Etkinlik, sadece yerel halkı değil, çevre illerden ve ülkenin farklı bölgelerinden gelen ziyaretçileri de ağırlamayı amaçlıyor. Fuarda; panel, söyleşi, atölye çalışması ve çocuk etkinliklerinden oluşan toplamda 90 kültür etkinliği düzenlenecek. 9 gün boyunca sürecek bu fuar kapsamında 400’den fazla yazar ve edebiyat insanı, okurlarıyla buluşma fırsatı yakalayacak. Açılışta konuşan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve sivil toplum kuruluşları, kitap fuarının sürdürülebilirliğinin önemli bir sorumluluğunu görmeleri gerektiğini söyledi. Yayınevlerinin Diyarbakır’a gelmek için fedakarlıkta bulunduklarının da farkında olduklarını belirten Kaya, “Bizim fuarımız, Mezopotamya fuarı. 9 gün boyunca sadece Diyarbakır değil, Van, Hakkari, Erzurum, Erzincan, Batman, Mardin’den gelip fuarı ziyaret edecekler. Evet, en büyük teşekkürümüz 216 yayınevine. Diyarbakır’a gelmenin zor olduğunu biliyoruz. 400’den fazla yazarımıza teşekkür ediyoruz” dedi. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Serra Bucak ise bugünden itibaren hazır olduklarını ifade ederek, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak sözünü verelim. Önümüzdeki sene Kasım 2025’te kentimizdeki tüm bileşenlerle bu fuarı başka fiziki mekan olmak üzere sarıp sarmalayan fuarlar gerçekleştirmeli. Hakikaten çok istiyoruz” diye konuştu. Ziyaretçilerden Hasan Hasten, “Mardin Mazıdağı’nda yaşıyoruz. Eşim ve kızımla bugünkü kitap fuarına geldim. Kızıma hikaye kitapları bakıyoruz. Onunla burada hoş bir vakit de geçirmiş oluyoruz” şeklinde konuştu. Lise öğrencisi İlknur Aydın, fuarın gayet güzel olduğu değerlendirmesinde bulunarak, “Bazen kitaplara ulaşamıyoruz. Fuarlar sayesinde kitaplara ulaşabiliyoruz ve istediğimiz yazarlar gelebiliyor” ifadelerini kullandı. Bingöl’den gelen Emine Kartal ise, “Kitap fuarı için geldik. Ortam çok güzel, kitap okumayı sevdiğimiz için buradayız. Aradığımızdan fazlası var” dedi.
Bursa Bursa’da köylülerden çöplük eylemi Bursa’da kent merkezinin içerisinde kalan Hamitler Katı Atık Tesisleri’nin Karacabey’in Muratlı Mahallesi’ne taşınma fikrine köylü halk tepki gösterdi. Köy meydanında toplanan kalabalık “Geleceğimizi çöpe atmayın” şeklinde pankart açıp slogan attı. Bursa’da 13 mahalle ve yaklaşık 400 bin nüfusu çevreleyen Hamitler Katı Atık Tesisleri’nin Karacabey’in Muratlı Mahallesindeki kırsal alana taşınması projesi tartışmaları da beraberinde getirdi. Geçtiğimiz gün Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın söz konusu tesisin taşınması ile ilgili yaptığı bir açıklamada, “Hamitler Katı Atık Tesisi ile ilgili çevre koruma daire başkanımız ile görüşme sağladık. Bursa’nın batı bölgesinde, Karacabey ilçesindeki Muratlı Mahallesiyle ilgili ÇED çalışmaları, kurum görüşleri devam ediyor. Diğer taraftan da Hamitler Katı Atık Tesisi’ndeki günlük atık miktarı 2 bin 700 tondan bin 500 tonlara düşmüş durumda. Hedef burayı sıfırlayıp oradaki bilimsel görüşleri, kurum görüşleri alındıktan sonra Karacabey Muratlı Mahallesi’ndeki tesislere taşımak olacak. Bu çalışmalar bitince de Hamitler çöplüğü inşallah çok güzel bir yeşil alan, park alanı olacak” ifadelerini kullandı. Açıklamanın ardından Karacabey Muratlı Mahallesi halkı tesisin taşınması ile ilgili söylemlere tepki göstererek eylem yaptı. Muratlı Mahallesi yakınlarında ormanlık alana taşınması planlanan tesis için yeşil alanların zarar göreceğini söyleyen mahalle sakinleri “Geleceğimizi çöpe atmak istemiyoruz” sloganları attı. “Yeşilimizi kaybetmeme konusunda kararlıyız” Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, Karacabey’in Bursa’da yeşilini kaybetmeyen tek ilçe olduğunu savunarak, “Bugün burada gerçekleşen olay siyasetin üzerinde olduğunu görüyoruz. Tüm partilerin temsilcileri bugün burada bizlerle beraber. Bilimsel çalışmaları devam eden bir süreçte Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın Muratlı’ya böyle bir tesis kurulacağını söyledi. Ben dün Bursa Büyükşehir Belediyesi bütçe görüşmelerinde gördüm ki Muratlı’ya böyle bir tesisin oluşumu yok. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile görüşmelerimizde bilimsel çalışmaları devam ediyor. Fakat gördüğümüz bütçede de Bursa’nın batısına yapılacak bir yatırım yok. Biz buna rağmen yine bugün buradayız, Karacabey Bursa’nın yeşilini kaybetmeyen tek ilçesidir. Bu yeşilliğimizi buralarda asla kaybetmemeye kararlıyız” şeklinde konuştu. “Ormanlarımızı kimsenin bozmasına müsaade etmeyeceğiz” Taşınması planlanan tesisle birlikte 5 bin 140 dönüm ormanlık alanın risk altında olduğunu söyleyen Muratlı Mahalle Muhtarı Erdal Yaldız, “Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın geçtiğimiz günlerde meclis toplantısında Hamitler çöplüğünün kaldırılacak ve yerine Botanik Park yapılacağını, yeni çöplüğün Muratlı’ya taşınacağını açıkladı. Ancak Kayapa Ovası belirlenen çöp döküm alanı tepkiler ve yerel yönetimlerin değişik rotalar izlemesi ile köyümüze çevrildi. Kayapa halkı bu tesisin ekolojik dengeyi bozacağına, toprağı ve suyu kirleteceğine, halk sağlığı sorunu oluşturacağına haykırdı. Ancak Kayapa’ya karşı olanların aynı tutumu Muratlı’da göstermediğini üzülerek takip ediyoruz. Her hâlükârda çöp Muratlı köyünde olduğu sürece, ne toprak kirlenecek ne de halk sağlığı sorunu ortaya çıkmayacak, çöp koku yayılmayacak. Kayapa yapılacak çöplük konusunda en ön sırada yer alanların şimdiki sessizliğini anlam veremiyoruz. Karar alıcı makamların da bildiği üzere bölgemizde yaşam tüm canlılığı ile devam etmekte. Aktif olarak tarım ve hayvancılık faaliyetleri yapılmaktadır. Çöplüğün yapılması hedeflenen alan 5 bin 140 dönüm orman alanı, fıstık çamı, sahil çamı ekili olan ve kalan diğer alan tarım alanıdır. Yani bu alanın büyüklüğü küçük bir kasabaya tekabül etmektedir. Ormanlarımızı ve tarım alanlarımızı, doğamızı kimselerin bozmasına izin vermeyeceğiz” diye konuştu. "Geleceğimizi çöpe atmaya hakkınız yok” Katı atık tesisinin yalnız Muratlı değil beraberindeki 10 mahalleye de olumsuz etkileri olacağını kaydeden Yaldız, “Çöplük olarak hedeflenen yerinin 10 köyümüze de etkisi olacaktır. İnkaya Göleti, Rüzgar Gülü Santrali, Hürriyet köyü, Taşpınar köyü, Muratlı köyü, Evciler köyü, Emirler Yenice köyü, Çayönü köyü ve hızlı tren istasyonuna da etkisi olacaktır. Çöplük yerinin bilimsel temellere dayanarak belirleneceği söylenmektedir. Hatırlatmak isteriz ki, önceki yerel yöneticiler de Kayapa’ya çöplük tesisi yapmayı planlarken bilimsel raporlara dayanarak göstermiştir. Bölgemizde geçen ve yıllardır Bursa’nın kangreni olan Nilüfer Çayı’na çözüm aranırken, yeni bir çevresel sorun bölgemizi istemiyoruz. Nilüfer Çayı ile ilgili protestolarda aktif bir şekilde rol alanların şu an burada riskli bir konu olan çöplük meselesinde neden yanımızda göremiyoruz? Artırılacak olan çöp suyu nereye dökülecek? Unutulmamalıdır ki Karacabey Muratlı bölgesi sadece Bursa’nın değil ülkemize en verimli arazilerine sahiptir ve mevcut riskleri görmeden gelmek, bu konuda üretim alanlarını kaybetmek adına tarım ve doğanın ülkemize geleceğini etkilemektedir. Canlı bir bölgeye çöp tesisi kurulmasındaki hedef nedir? Karar vericiler şehri dinamikleri bölgemizle ilgili karar alırken bölge halkının duygu ve düşüncelerini önemsemelidir. Bu hem demokrasinin hem çöpçülüğün hem de ortak aklın gereğidir. Yüzyıllardır bu topraklarda yaşıyoruz. Atalarımız, çocuklarımız ve torunlarımız adına sesleniyoruz. Herkesi dayatmayla değil, halkın iradesi ile karar almaya çağırıyoruz. Bursa’mızın çocuklarımızın ve geleceğimizin gülümsemesi adına geleceğimizin solması değil yeşermesi adına çöplük kararından vazgeçin. Muratlı köyüne çöplük istemiyor, geleceğimizi çöpe atmayı hakkımız yok. Köylü milletin efendisidir, dik duruşumuzdan vazgeçmeyeceğiz” dedi.
Aydın Koçarlı’da deve güreşi hazırlıkları tamamlandı Aydın’ın Koçarlı ilçesinde 1 Aralık Pazar günü gerçekleştirilecek olan deve güreşi için tüm hazırlıklar tamamlanırken, Belediye Başkanı Özgür Arıcı vatandaşları davet etti. Koçarlı’da 10. Geleneksel Deve Güreşi Festivali için tüm hazırlıklar tamamlandı. İlçenin en önemli kültürel organizasyonlarından biri olarak dikkat çeken ve Koçarlı Belediyesi tarafından gerçekleştirilecek olan deve güreşi festivali bu yıl, ilçe merkezi itfaiye binası yanındaki güreş sahasında yapılacak. Hazırlıklar kapsamında saha düzenlemeleri tamamlanırken, alanın seyircilerin rahatça güreşleri izleyebilmesi için çalışmalar sonlandırıldı. "Koçarlı hazır, sizi de bekliyoruz" Koçarlı’nın kültürel mirasının korunması ve gelecek nesillere aktarılması adına bu tür etkinliklerin önemine vurgu yapan Koçarlı Belediye Başkanı Özgür Arıcı, “Deve güreşi, bölgemizin en köklü geleneklerinden biri ve biz bu geleneği yaşatmak için büyük bir özveriyle çalışıyoruz. Koçarlı’da bu festivalin, hem kültürel bağlarımızı güçlendireceğine hem de ekonomik olarak ilçemize katkı sağlayacağına inanıyoruz. Koçarlı olarak hazırız, sizi de bekliyoruz. Efsanevi mücadeleler, dostluk ve geleneklerle dolu bir gün sizleri bekliyor. Gelin, bu coşkuyu birlikte yaşayalım" diyerek vatandaşları güreşleri izlemeye davet etti. 1 Aralık Pazar günü saat 9.30 belediye meydanından kortej yürüyüşü ile başlayacak olan deve güreşi heyecanı saat 10.30’da itfaiye yanındaki arenada develerin güreşleri ile doruğa ulaşacak.