ASAYİŞ - 06 Kasım 2024 Çarşamba 11:43

Amca çocuklarının kavgasında ölen 2 kardeş defnedildi

A
A
A
Amca çocuklarının kavgasında ölen 2 kardeş defnedildi

Gaziantep’te amca çocukları arasında kız isteme meselesi nedeniyle çıkan silahlı kavgada hayatını kaybeden 2 kardeşin cenazesi defnedildi. Olayla ilgili gözaltına alınan 2 şüpheli şahıs adliyeye sevk edildi.


Olay, dün akşam saatlerinde Şahinbey ilçesi Fırat Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, amca çocuğu kuzenler arasında kız alma meselesi nedeniyle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede büyüyerek silahlı kavgaya dönüştü. Silahlı kavga sırasında kurşunların hedefi olan Mehmet (21) ve Eyüp (33) Keren isimli şahıs hayatını kaybederken 1’i ağır 2 kişi de yaralandı.



2 kardeş defnedildi, olayın telefondaki tartışma sonrası yaşandığı ortaya çıktı


Olayda hayatını kaybeden Mehmet ve Eyüp Keren’in cenazeleri, Gaziantep Adli Tıp Kurumu’nda tamamlanan işlemler ve Asri Mezarlık Şireci Camii’de kılınan cenaze namazının ardından defnedildi. Ölenlerden Eyüp Keren’in evli ve 1 çocuk babası olduğu öğrenildi. Öte yandan olayın telefondaki tartışma sonrası tarafların konuşmak için bir araya geldiği esnada yaşandığı ortaya çıktı.



Yakalanan 2 şahıs adliyeye sevk edildi


Olayın ardından çalışma yapan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerinin, A.K. ve H.K. isimli 2 zanlıyı gözaltına aldığı ve zanlıların emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildiği öğrenildi.



Amca çocuklarının kavgasında ölen 2 kardeş defnedildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kayseri’nin tarihi yerin altından çıkıyor Kayseri’de kentin farklı noktalarında devam eden 4 önemli kazıda kentin binlerce yıllık tarihi gün yüzüne çıkarken, İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, "Şehrin her bir noktasında farklı bir değer var" dedi. Kayseri’de 4 farklı bölgede devam eden kazı çalışmaları kentin tarihine ışık tutuyor. Kültepe, Keykubadiye, Roma dönemine ait mozaik yapı ve fosil kazılarından çıkan önemli veriler geçmişte ışık tutarken, Kayseri’nin tarihini de gün yüzüne çıkarıyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, kentte devam eden kazılar hakkında İhlas Haber Ajansı’na bilgiler verdi. Kültepe’deki kazıların 1948 yılında başladığına dikkat çeken Dursun, Kayseri’nin medeniyetler şehri olduğunu ve farklı dönemlere ait kazı çalışmalarının sürdüğünün altını çizdi. "Kültepe çok değerli bilgiler sunuyor" Şehrin bir noktasında farklı bir değerin olduğunu kaydeden İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun; "Şehrimizde çeşitli noktalarda farklı dönemlere ait kazı çalışmaları mevcut. Medeniyetler şehriyiz. Şehrin her bir noktasında farklı bir değer var. 1948 yılından beri Kültepe’de kazı çalışmaları sürüyor. Verilere baktığımız zaman değerli bilgiler sunan önemli bir yer. Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu hocamız tarafından kazılar devam ettiriliyor. Kültepe’de hem höyük kısmında hem de Karum kısmında kazılar gerçekleştiriliyor. Ortaya çıkan bir çok veri hem şehrimizin tarihi anlamında veri sunarken, bilmediklerimizi de bize göstermesi anlamında çok değerli. Tabletlerde yazılar var ve bu yazıların her biri ayrı veriler sunuyor. Ekseriyâsı ticaretle ve o dönemi yaşamıyla ilgili bize çok değerli bilgiler sunuyor. Kültepe’de sadece tablet çıkmıyor. Bunun dışında farklı gündelik hayata dair taşınmaz kültür varlıklarını görüyoruz. Bu anlamda Biz şehrimizin tarihini tarihlendirirken 6 bin yıllık geçmişi Kültepe’ye dayandırarak söylüyoruz ama Fikri hocam bunun 7 bin yıla dayandığını da söylüyor" dedi. Anadolu Selçuklu Devleti’nin önemli yönetim merkezlerinden birisi gün yüzüne çıkıyor Keykubadiye Sarayı kazısı hakkında bilgiler veren Şükrü Dursun; "Anadolu Selçukluların önemli saraylarından birisi olan Keykubadiye Sarayı bugün şeker fabrikası sınırları içerisinde Şeker Gölünün doğusunda kalan bir alanda yerleşim gösteriyor. Orada da Prof. Dr. Ali Baş hocamızın başkanlığında 2025 yılından bu yana sürekli haline gelen kazılar var. Tarihi kaynaklardan da bildiğimiz kadarıyla Anadolu Selçuklu’nun önemli yönetim merkezlerinden birisi. Alaeddin Keykubat’ın 1220’li yılların başlarında inşa ettirdiğini bildiğimiz bir yer. Her yıl kazılarda çeşitli veriler ortaya çıkıyor. Çini buluntuları çok farklı. Figürlü veya çeşitli geometrik çiniler olsun o dönem sarayın nasıl bir süslemeye sahip olduğu anlamında bilgi sunuyor. Bunu dışında çeşitli seramikler, farklı taşınır ve taşınmaz kültür varlıkları ve yapılara ait temeller çıkıyor. Biz tarihi kaynaklara bakında Keykubadiye Sarayı’nın çok uzun soluklu olmadığını görüyoruz. Çünkü 1243 Kösedağ savaşından sonra Moğollar tarafından yakılıp yıkıldığı bilgisi var. Sonrasında adını kaynaklardan duymadık. Sadece Keykubat düzlüğü diye kaynaklarda geçebiliyor. Orası da önemli bir alan. Çalışmalar sürüyor. Her yılda sarayla ilgili yeni bilgiler sunuluyor" ifadelerini kullandı. "3. yüzyıl Roma yapısı olan villa kalıntısı turizm destinasyonu olacak" İncesu ilçesine bağlı Örenşehir Mahallesi’nde bulunan mozaikli yapı kalıntısın kazılarını değerlendiren Dursun; "Orada ki çalışmalarda da 3. Yüzyıl Roma dönemine ait bir villa yapı kalıntısı mevcut. Taban mozaiği anlamında 600 metrekareye ulaşan bir taban mozaiği var. Geometrik süslemeleri ön plana çıkıyor. Yazının da kullanıldığı örneklerde mevcut. Çalışmalar da epey yol kat edildi. Müze müdürlüğümüz başkanlığında devam ediyor. Kayseri Büyükşehir Belediyemizin de destekleri var. Can Erpek hocamızın da bilimsel danışmanlığını alıyoruz. Güzel bir ekip işiyle çalışmalar sürüyor. Valimiz desteklerini veriyor. Kazılar bittiği zaman ören yeri olarak mevcut halini de koruyarak vatandaşların ziyaretine açmak. Önemli bir turizm destinasyonu haline getirmek. Şuanda bile yapılan çalışmalarda mozaiklerin nitelikli olduğunu görüyoruz" şeklinde konuştu. 7.5 milyon yıllık fosiller gün yüzüne çıkıyor Kocasinan ilçesinde bulunan Yamula Barajı kıyısında devam eden fosil kazısı hakkında konuşan Dursun; "Müze Müdürlüğümüz Başkanlığı’nda Prof. Dr. Okşan Başoğlu hocamızın bilimsel danışmanlığında fosil kazıları da yine büyükşehir belediyemizin destekleri ile devam ediyor. Her yıl farklı canlı türlerine ait veriler görebiliyoruz. 7.5 milyon yıllık fosillerden bahsediyoruz. Şuan Kayseri’de var olmayan, nesli bitmiş türlerinde orada olduğunu biliyoruz. 3 toynaklı at var. Fillerin atası şeklinde farklı isimlendirmeleri olan canlılar var. Bugün Afrika’da var olduğunu gördüğümüz canlı türlerinin bazılarının da aslında bu bölgede yaşamış olduğunu görüyoruz. Şehrimizin geçmişine sadece tarihi eser değil, canlı türü olarak da baktığımız zaman çok önemli veriler sunuyor. Özellikle fosil kazısı bunlardan birisi. Her yıl çalışmalar devam ediyor. Orada çıkanlarda hem bilim merkezinde olsun hem de yapımına devam edilen fosil müzesinde sergilenmesi olacak" diye konuştu.
Muğla Akyarlar Mahallesi Kadın Meclisi kuruldu Bodrum Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü ve proje ortağı Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, kurmuş oldukları mahalle meclislerine Akyarlar Mahallesini de ekledi. “Söz Bende” sloganıyla Bodrum’un Akyarlar Mahallesinde düzenlenen buluşmaya katılan mahalleli kadınların kendi aralarından seçtikleri İlkay Dumlu, Arzu Görgülü ve Aycan Güleş’ten oluşan geçici üç sözcü ile Akyarlar Mahallesi Kadın Meclisi kuruldu. Kemer Mevkii’nde yer alan Bodrum Belediyesi Akyarlar Çok Amaçlı Salon’da düzenlenen buluşmaya Akyarlar Muhtarı İsmihan Ulutaş, Bodrum Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdür Vekili Av. Gözde Çakıroğlu, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan, dernek üyeleri ve müdürlük personelleri ile mahallede yaşayan kırka yakın kadın katıldı. Kadın ve Aile Hizmetleri Müdür Vekili Av. Gözde Çakıroğlu, kadınların kendi güçlerini, öz güvenlerini ve dayanışma ruhlarını en güçlü şekilde ortaya koyabilecekleri çok değerli bir girişim için toplandıklarını ifade ettiği açılış konuşmasında, “Bu meclisler, kadınların yalnızca bir araya gelmelerine vesile olan değil, aynı zamanda birbirlerine destek oldukları, fikir alışverişinde bulundukları ve kendi haklarını savunmak için güçlendikleri birer platformdur. Bu meclislerde kadınlar, kendi sesleriyle sorunlarını dile getirme, çözümler geliştirme ve yerelde karar alma süreçlerine doğrudan katılma fırsatını bulacaklar. Bizler de bu süreçte Bodrum Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri olarak üzerimize düşeni yerine getirmek için sizlerin yanında olacağız. Amacımız, Bodrum Belediyesine bağlı kadın mahalle meclislerini kurarak ‘Ortak Kadın Mahalle Meclisleri Politika Belgesi’nin oluşturulmasını sağlamak ve 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde bu belgeyi, Bodrum Belediye Başkanımız Tamer Mandalinci’nin imzasına sunmak” dedi. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Figan Erozan ise Bodrum Belediyesinin, kadın çalışmaları konusunda tüm ülkeye örnek teşkil ettiğine vurgu yaparak, “Yapanlar da zaten geçen dönem başkanı Ahmet Aras, şimdi de Başkan Tamer Mandalinci’dir. Bunu da Kadın Aile Müdürlüğü kadroları ile yaptılar. Gördüğünüz gibi hepsi genç, çalışkan ve azimli kadınlar. Hepimiz biliyoruz, kadın olmak kolay değil. Çünkü ne yazık ki toplumumuzda kadın olarak yapmamız gerekenler belli yapmamamız gerekenler belli. Dolayısıyla amacımız kadın olarak toplumda sesimizi daha çok duyurmak, alınan kararlarda söz sahibi olmak. Bu mahallede kimler yaşıyor? Sizler yaşıyorsunuz, ben yaşamıyorum ve mahallenizi sokağınızı en iyi bilen, tanıyan da sizlersiniz. Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci ile Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü, kadınların isteklerine istinaden alınacak tüm kararları bu meclisler aracılığıyla sizlere bırakıyor” şeklinde konuştu. Erozan ayrıca önümüzdeki süreçte başlatılacak atölye çalışmaları hakkında da meclis üyelerini bilgilendirdi. Bugüne kadar Bodrum merkez, İslamhaneleri, Dereköy, Akçaalan, Yakaköy Türkmen, Mumcular, Peksimet, Bitez, Ortakent ve Akyarlar’da kurulan kadın mahalle meclislerine 07 Kasım 2024 Perşembe günü saat 17.00’de Kumbahçe de eklenecek. Tamer Mandalinci: “Mahalle meclisleri ile kadınlar çözümün parçası olacaklar” Bodrum’u güvenli bir geleceğe hazırlamak hedefiyle çalışmalar yaptıklarını ifade eden Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, “Kadınların işte, evde, mahallede, hayatın her alanında söz sahibi olmasını önemsiyoruz. Kadın mahalle meclislerini kurmamızdaki en büyük amaç, kadınların yerel çalışmalara katılımlarını sağlayarak onları daha görünür kılmak ve hayatın her alanında aktif rol almasını sağlamak. Kurmuş olduğumuz mahalle meclislerine katılan kadınlar, kadın olarak bölgelerinde yaşadıkları sorunlar çözülsün diye beklemeyecek, bizzat çözüm önerisinde bulunup alınan kararlarda çözümün bir parçası olacaklar” dedi.