YEREL HABERLER - 07 Kasım 2012 Çarşamba 15:46

ŞEHİTKAMİL BELEDİYESİ PARKLARI SONBAHAR BİTKİLERİ İLE CANLANDIRDI

A
A
A
ŞEHİTKAMİL BELEDİYESİ PARKLARI SONBAHAR BİTKİLERİ İLE CANLANDIRDI

Sonbahar mevsiminin gelmesiyle birlikte Şehitkamil Belediyesi, ilçede bulunan tüm parkları rengarenk bitkilerle donattı. 6 çeşitten oluşan toplam 737 bin adet bitkinin dikildiği parklar canlanarak ayrı bir güzelliğe büründü.
Sosyal belediyecilik alanında her geçen gün kendisini daha fazla yenileyen Şehitkamil Belediyesi yaptığı çalışmalarla vatandaşlardan tam not almaya devam ediyor. Asfalt ve kanalizasyon gibi alt yapı hizmetlerinin yanı sıra insan odaklı çalışmalarını da başarılı bir şekilde sürdüren Şehitkamil Belediyesi, vatandaşların daha temiz ortamlarda kaliteli bir şekilde yaşamlarını sürdürmeleri amacıyla tüm imkanlarını seferber ediyor. Özellikle insanların sık kullandığı park ve bahçelerde çalışmalarını kesintisiz biçimde sürdüren Şehitkamil Belediyesi, vatandaşların rahat ve huzur içinde dinlenmesi için parklarda mevsimsel peyzaj çalışması yapıyor. Şehitkamil ilçesinde bulunan tüm parklara, 700 bin adet Menekşe, 12 bin 500 adet Kasımpatı, 16 bin adet Lale, 4 bin 500 adet Sümbül, 3 bin adet Nergiz ve bin adet Ters Lale dikildi. Toplam 737 bin adet mevsimsel bitkinin yer aldığı parklar ayrı bir güzellik kazandı.
Öte yandan Sonbahar mevsimi nedeniyle ağaçlardan dökülen yaprakların parklarda kötü görüntü oluşturmasından dolayı çalışma başlatan belediye ekipleri belirli aralıklarla dökülen yaprakları temizlemeye devam ediyor.
Şehitkamil Belediyesi`nin parklara çeşitli bitkiler dikerek temizlik çalışmalarını aralıksız olarak sürdürmesinden dolayı mutlu olduklarını belirten vatandaşlar, ``Şehitkamil Belediyemiz her konuda olduğu gibi parklar ve bahçeler konusuna da hassasiyet gösteriyor. Parklarımızda yapılan temizlik çalışmalarından ve bitki dikiminden çok memnunuz. Özellikle her mevsim dikilen bitkiler parklarımıza ayrı bir güzellik katıyor. Çok güzel çalışmalar yapan Şehitkamil Belediye Başkanımız Rıdvan Fadıloğlu`na teşekkür ederiz. Parklar ve diğer hizmetlerle ilgili hiçbir sıkıntımız yok. Başkanımızdan tek isteğimiz bazı parklarımızda tuvalet ve çeşme bulunmuyor. Bu eksikliklerinde tamamlanmasını istiyoruz`` dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Yumaklı: "Dünya Veteriner Hekimler Günü Kutlama Programı"nda konuştu Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "İklim değişikliğinin getirmiş olduğu farklılıklar, dalgalanmalar, biyolojik tehditler; veteriner hekimlerin küresel düzeyde daha görünür olması anlamına geliyor" dedi. Ankara’da Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu’nda "Dünya Veteriner Hekimler Günü Kutlama Programı" düzenlendi. Programa katılan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, konuşmasında, "Günümüz halk sağlığı açısından önemli kısmı ise zoonoz hastalıklar. Yani hayvanlardan insanlara geçen hastalıklar. COVİD-19’dan bahsettik. Bunun zoonotik kökenli bir hastalık olduğunu düşünürsek bu salgınlarda veteriner hekimlerimizin ne kadar önemli olduğunu anlamış oluruz" ifadelerini kullandı. "Biyolojik tehditler, veteriner hekimlerin daha görünür olması anlamına geliyor" COVİD-19 aşısının üretim sürecinde Türk veteriner hekimlerin önemli katkısı olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, "İklim değişikliğinin getirmiş olduğu farklılıklar, dalgalanmalar, biyolojik tehditler; veteriner hekimlerin küresel düzeyde daha görünür olması anlamına geliyor" dedi. Dünyanın ‘Tek Sağlık’ sistemini tartışmaya başladığını belirten Yumaklı, "Yani ‘Tek Sağlık’ sistemi. İnsan, hayvan ve çevre sağlığını bir bütün olarak ele alıyor ve geleceğimizi korumak üzere metodolojiler geliştiriyor. Bu konuda ülkemizdeki ‘Tek Sağlık’ sisteminin muhatabının bakanlığımız olduğunu ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu. "Veteriner hekimsiz sağlıklı bir yaşamın olamayacağı görülmüştür" Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu ise konuşmasında, "Tüm zamanlarda yaşanan hastalıklar, salgınlar ve son olarak COVID-19 ile bir kez daha veteriner hekimsiz sağlıklı bir yaşamın olamayacağı görülmüştür" ifadesini kullandı. Eroğlu, "Biran önce, İnsan sağlığı, hayvan sağlığı ve çevre sağlığı her üçü birlikte tek sağlık konsepti olarak değerlendirilerek, disiplinler arası bir uygulama ile arzu edilen seviyede veteriner Halk Sağlığı pratiğine geçilmelidir" diye konuştu. "Zoonotik hastalıklarla mücadelede en etkili yol ‘Tek Sağlık’ uygulamasıdır" Eroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tek sağlık konsepti hayvanlardan insanlara bulaşabilen ve küresel halk sağlığını tehdit eden bulaşıcı hastalıkların kontrolünde, antibiyotik direnci ile mücadelede ve gıda güvenliğinin sağlanmasında beşeri hekimler, veteriner hekimler ve diğer sağlık personelinin bir arada çalışmasını gerektiren kavramdır. Korunma tedaviden daha etkili ve daha ekonomik olup, hayvanlardan insanlara bulaşan zoonotik hastalıklarla mücadelede en etkili yol ‘Tek Sağlık’ uygulamasıdır." Eroğlu, "Yasal ve fonksiyonel olarak Sağlık hizmetleri sınıfında olan veteriner hekimler sağlık çalışanlarına verilen, sağlıkta şiddet, fiili hizmet zammı, özlük hakları, emeklilik hakları gibi haklardan yararlanamıyorlar. Çalışan ve emekli veteriner hekimlerin maaşları ve özlük hakları ile diğer sağlık meslek mensupları arasında adeta uçurumlar oluşmuştur" ifadelerini kullandı. "Mezun iş desteğimize ihtiyacımızın olduğunu arz etmek istiyorum" Eroğlu, "Veteriner Fakültesi sayımız çok fazla. Yılda 3 bine yakın veteriner hekim mezun oluyor. Bunların kamu istihdamı zor. Mesleğini serbest olarak icra edecek meslektaşlarımız için klinik epey pahalı şeyler. Mezun iş desteğimize ihtiyacımızın olduğunu arz etmek istiyorum" değerlendirmesinde bulundu. "Türkiye’de 4 bin veteriner hekimin belediyelerde istihdam edilmesi gerekiyor" Eroğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Bir belediyeyi ziyaret ettim. Hayvan sayısını sordum. ‘690 civarında hayvan olduğunu’ söyledi. ‘Kaç veterineriniz var’ dedim. ‘1 tane’ dedi. Bende ‘3 ay sonra o arkadaşımız atıl duruma gelir, görev yapamaz’ dedim. Güvenlik görevlilerini bile vardiya ile çalıştırırken 24 saat bir veteriner hekimin 690 köpeğin şatları ile ilgili istenilen çalışmaları yapması mümkün değildir. Yaptığımız değerlendirmelere göre Türkiye’de 4 bin veteriner hekimin belediyelerde istihdam edilmesi gerekiyor." Program, Basın ve Hizmet Ödülleri’ne layık görülen kişilere takdim edilen ödüllerin ardından sona erdi.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi, hastalığa neden olan bakterilerin doğru ve hızlı belirlenmesine yönelik araştırma yapacak Kastamonu Üniversitesi tarafından gittikçe yaygınlaşan enfeksiyonlarla mücadelede, hastalığa neden olan bakterinin hem doğru hem de hızlı belirlenmesine imkan tanıyacak çalışmalar araştırılacak. Kastamonu Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. İdris Yazgan’ın yürütücülüğünü yaptığı "Fluorescein Konjuge Altın Nanoparçacık Glikokonjugatlar ile Flöresans Temelli Olarak Pseudomonas aeruginosa Bakterisinin Seçimli Olarak Belirlenmesi" isimli proje, TÜSEB’den destek almaya hak kazandı. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Mühendislik Fakültesi öğretim üyelerinden Doç. Dr. Abdurrahman Gümüş’ün araştırmacı olarak katkı sunduğu proje, fluorescein konjuge altın nanoparçacık glikokonjugatlarının kullanımıyla, floresans temelli bir yaklaşım geliştirilerek Pseudomonas aeruginosa bakterisinin karbohidrat-lektin etkileşimi üzerinden hassas, hızlı ve spesifik bir şekilde tespit edilmesini sağlayarak bu alandaki tanı yöntemlerine özgün bir katkı sunmayı amaçlıyor. TÜSEB tarafından 250 bin TL’lik destek alan proje, gittikçe yaygınlaşan enfeksiyonlarla mücadelenin en önemli aşamalarından biri de hastalığa neden olan bakterinin hem doğru hem de hızlı belirlenmesine imkan tanıyacak. Projenin hem bilimsel hem de ekonomik anlamda önemli katkılar sağlayacağını söyleyen Doç. Dr. İdris Yazgan, çalışmanın ekonomik etkisine de değinerek, "Hastanelere ek olarak gıda ve su analiz laboratuvarları gibi kurum ve kuruluşlarda bakteri varlığının doğru tanımlanmasına yönelik pek çok çalışma yapılmaktadır. Çalışmamızın başarıyla tamamlanması ve ticarileşmesi durumunda ülke içerisinde yabancı menşeli hazır kitlere alternatif olarak P. Aeruginosa belirlenmesi için kitler oluşturulabilir ve bu durum hem iç pazara hem de dış pazara yönelik ürünlerin eldesini sağlayabilir. Buradaki önemli bir durum ise çalışmaya katılacak YL öğrencisinin bu alanda yetişmiş olması ile onun doğrudan ilgili sektöre yönelik deneyim kazanması ve istihdam edilmesine katkı sağlayabilir. Diğer önemli bir durum ise Biyosensör piyasasının 2026 yılında 36,7 milyar dolara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bu durum başarılı biyosensör geliştirmenin ülke ekonomisine önemli katkılar Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, projeyle ilgili yaptığı açıklamada, sağlık alanında yapılan her türlü çalışmanın hem ulusal hem de uluslararası düzeyde sağlık alanında önemli bir etki oluşturma potansiyeline sahip olduğunun altını çizdi. Rektör Topal, projenin, sadece bilimsel bilgiye katkıda bulunmakla kalmayıp, aynı zamanda toplum sağlığının iyileştirilmesine yönelik somut ve etkili çözümler sunacağını ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağını vurguladı.
Bitlis Ahlat’ta Şehit Mesut Ardıç’ın adı ASM’de yaşatılacak Bitlis’in Ahlat ilçesinde, Şehit Mesut Ardıç’ın isminin verildiği Aile Sağlığı Merkezinin(ASM) açılışı yapıldı. Ahlat’ın Kırklar Mahallesinde yapımı tamamlanarak hizmete başlayan Şehit Mesut Ardıç Aile Sağlığı Merkezinin açılışı düzenlenen programla gerçekleştirildi. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, Kuran’ı Kerim tilavetinin okunmasıyla devam etti. Açılışta konuşan Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, merkezin hayırlı olmasını dileklerinde bulundu. Vali Karakaya, "Milli şairimizin dediği gibi bizlere bu toprakları vatan olarak emanet eden şehitlerimizi her daim rahmetle minnetle anacağız. Bu topraklar dünyanın en güzel ama belki de en zor toprakları. Şehit vermeyi göze alamayan milletlerin barınabileceği bir toprak parçası değil. Milletimizin Anadolu’ya giriş yaptığı noktadayız. Böyle güzel bir esere Mesut Ardıç şehidimizin ismini vermekten büyük bir onur duyuyoruz. Bütün şehitlerimize Allah rahmet eylesin" dedi. Sağlık hizmetinin bütün hizmetlerin başında geldiğini aktaran Karakaya, "İnsanoğlu sağlığı yerinde olmadığı zaman başka hiçbir konuda bir ihtiyacı gündemde tutamıyor. Çünkü sağlığınız varsa o zaman hayata tutunabiliyorsunuz. İşte sağlık hizmeti noktasında da birinci basamak olarak ilimizde 40’ıncı ASM’miz, şehidimizin ismiyle açılmış oluyor. Vatandaşımıza bütün hizmetlerde olduğu gibi sağlık hizmetini de her yıl daha iyiye getirmek için çaba sarf ediyoruz. 20 sene önce 3-4 tane uzman hekimi olan Bitlis’te, şu an 270 civarında uzman hekimimiz var. Neredeyse 100 kat artmış. Bu gerçekten muazzam bir başarı. Yeterli mi? Elbette ki değil. Vatandaşımız her şeyin en iyisine layık, en iyi hizmetlere layık. Onu da yapmak için her alanda arkadaşlarımızla birlikte yoğun bir çaba içerisinde çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı. AK Parti Bitlis Milletvekili Turan Bedirhanoğlu ise ASM’ye şehidin adının verilmesinin oldukça anlamlı olduğunu ifade ederek, "Tabi şifa dağıtan merkezimize, bu vatana kanını dökerek borcunu ödeyen kıymetli şehidimiz Mesut Ardıç kardeşimizin, şehidimizin ismi verilmesi ayrıca bizleri mutlu etti. Tabii AK Parti iktidarlarının en önemli işi, hizmet, eser, yatırım. Birileri laf üretir, biz eserle konuşuruz. Birileri boş sözler üretir, biz üretimle konuşuruz. Birileri dedikodu yapar, bizler istihdamı arttırırız. İşte bugün de burada kıymetli bir eserimizin açılışını yapıyoruz" diye konuştu. Bitlis İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Gökhan Güzeltaş da açılışı yapılan merkez ile ilgili bilgiler aktararak, "Merkezimiz toplamda 4 bin 500 nüfusa bakacak şekilde planlanmıştır. Hali hazırda bin 552 kişiye hizmet vermektedir. Aile sağlığı merkezimizde aktif olarak iki hekim görev yapmaktadır" dedi. Konuşmaların ardından dualar eşliğinde Şehit Mesut Ardıç Aile Sağlığı Merkezinin açılışı yapıldı. Açılışa Adilcevaz Kaymakamı ve Ahlat Kaymakam Vekili Nurhalil Özçelik, Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, il protokolü, siyasi parti temsilcileri, şehit aileleri ve vatandaşlar katıldı.