HABERİN VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ
Resul Yanbul -Faruk Polat
“Çırak bulamayınca torununa öğretti”
Mesleği yavaş yavaş bırakmaya hazırlandığını kaydeden Çalı, “En sonunda ben torunları getirdim yanıma. Şu anda yanımda çalışanlar benim torunlarım. Ben bittim, onları yetiştirdim. Artık onlarda çalışır mı çalışmaz mı bilmem. Şu an için ya bu senenin sonunda ya da bu seneden evvel bırakmayı planlıyorum. Daha önceden bırakacaktım ama torunlarımı daha pişirmeye çalışıyorum, işi öğretmeye çalışıyorum. Ondan sonra bırakacağım, zaten yaşım 72 oldu” ifadelerini kullandı.
“İşler süper”
Gaziantep’in turizme açılmasıyla, bakır ürünlere talebin arttığını, bunun da kalaycılığı canlandırdığını söyleyen Çalı, “İşler çok süper, biz yapamadığımızdan dolayı alamıyoruz işi. Memlekette kalaycı kalmadı, 4-5 tane kalaycı kaldı. O ustalardan biri de benim. Şimdi ki çalışanlar büyük kapları yapamazlar. Hep cezve, tava gibi eşyaları yapıyorlar. Şimdi bu memleketi turizme açtılar. Önceden buralara gelip giden yoktu. Devletimiz geldi, AK Parti denen bir devlet geldi buraya, çarşımızı yaptırdı, mağaraları restore etti, turizme açtı yani Antep’i, buraları açınca da turist yağdı. O zaman bakıra da heves ettiler. Bakırda kalay ister. Ondan meslek biraz canlandı. Fakat ölmeye de mahkum çünkü 4 tane kalaycı kaldı burada. Ben bıraktıktan sonra bu dükkan hemen kapanır. Yeni yetişen eleman olmazsa öldü meslek, Yoksa yeni yetişen olsa mesleğimiz para kazanıyor” diye konuştu. Dedesinin hem adını hem de mesleğini yaşatan Cahit Çalı, ise dedesinin mesleğini artık kendilerinin devam ettireceğini kaydetti.
Torun Çalı, “Zor ama yapacak bir şey yok, çünkü bu işi başladık bir kere, gelir kaynağımız bizim bu. Başka bir mesleğe artık bu seneden sonra bakamayız. Dedemizin mesleğini artık bizim devam ettirmemiz lazım. Ben lise mezunuyum, okudum 3-4 defa üniversite sınavına girdim, baktık okuyamıyoruz, mecburen dedem bizi yanına aldı, yetiştirdi Allah razı olsun kendisinden. Eleman bulma sıkıntısı var, tek başına olacak bir iş değil. Yıkanıyor, doğruluyor, ocağın başına gelerek kalay oluyor. Mecburen elimizin altında biri olması gerekiyor. Ufak kardeşim yanımızda onu yetiştiriyoruz. Yabancı gelmiyor, bizim kendi içimizden biri olursa çalışıyor” dedi.