GENEL - 23 Ocak 2020 Perşembe 12:03

(özel) Bu restoran gazlı içeceklere savaş açmış durumda

A
A
A
(özel) Bu restoran gazlı içeceklere savaş açmış durumda

Eskişehir’de, Osmanlı geleneklerini yaşatmak ve yeni nesle bu tadı unutturmamak adına Ayten Usta Gurme restoran tarafından gazlı içecek yerine Osmanlı şerbetleri sunuluyor.

Eskişehir’de, Osmanlı geleneklerini yaşatmak ve yeni nesle bu tadı unutturmamak adına Ayten Usta Gurme restoran tarafından gazlı içecek yerine Osmanlı şerbetleri sunuluyor. Asitli içeceklerin girişi yasaklanan restoranda, gelen müşteriler bu uygulamaya hem şaşırıyor hem de bu lezzetli şerbetlerin tadına varabiliyor.


Osmanlı mutfağının vazgeçilmez lezzetleri arasında bulunan şerbetler, genellikle Ramazan ayında tüketilse de Eskişehir’de bu durum bozulmuş durumda. Ayten Usta Gurme restoran tarafından Osmanlı geleneklerini yaşatmak ve unutulmaya yüz tutmuş şerbetleri yeni nesle tattırmak amacıyla, restorana gazlı içecek girişi yasaklandı. Hem besleyici hem de doğal olmasıyla her gün yemek sofralarıyla buluşturulan bu lezzet karşında; gelen misafirler kola ve benzeri asitli içeceklerin olmamasına şaşırsa da, hazırlanan doğal şerbetleri tatmaktan vazgeçmiyor.



“Restoranımızda soda harici gazlı içeceklerimiz yok”


Konuyla ilgili konuşan Restoran Müdür Yardımcısı Ebru Eker, soda harici gazlı içecek bulunmadığını belirterek, “Öncelikle bizim işletmemizde şöyle bir kültür var; gelenek halinde ilerletiyoruz, kapalı içeceklerimiz yani gazlı içeceklerimiz soda harici yok. İçeceklerimizi kendimiz yapıyoruz. Bunun dışında şerbetlerin unutulma yanı da var. Aslında şerbetler bizim kültürümüzde çok eskiden beri var ama 2000’li yıllardan sonra biraz unutulmaya başladı. Açıkçası biz işletme olarak bunu bir misyon edindik. Şerbetlerimizi hem genç nesle tattırmak hem de orta nesle bu tadı yeniden hatırlatmak istedik. Şerbetlerimiz tamamen doğal, ev yapımı olarak biz yapıyoruz. İçerdiği maddeler tamamen doğal ve her damak tadına hitap edecek şerbetimiz bulunuyor” ifadelerini kullandı.



“Misafirlerimiz gazlı içeceklerin olmadığını duyduğunda “Nasıl yok, yok mu” şeklinde şaşırıyorlar”


Ayrıca Eker, restorana gelen misafirlerinin gazlı içeceklerin olmadığını duyduklarında çok şaşırdıklarını belirterek, “Hem çok sağlıklı doğal olmasından dolayı, hem de yeni neslin şerbetlerle tanışıp onları tadarak alışıyorlar. Kola ve benzeri asitli içecekler tüketmek yerine, her geldiklerinde aynı doğallığı aynı lezzeti arıyorlar açıkçası. Bu da bizim için olumlu bir fayda sağlıyor. Misafirlerimiz gazlı içeceklerin olmadığını duyduğunda ilk başta, “Nasıl yok, yok mu” şeklinde şaşırıyorlar ama sonra biz şerbetlerimizi götürüyoruz, tadım yaptırıyoruz. Hepsinin tadına baktırıyoruz, dilediklerinden sipariş edebiliyorlar. Sonrasında çok memnun kalıyorlar. Ardından da, “Zaten her gün içtiğimiz şeyler, hep zararlı şekilde içecek tüketiyoruz ama bugün bunu tatmış olmak gerçekten değerli hissettiriyor” şeklinde yorumlar alıyoruz. Bu da bizi gerçekten mutlu hissettiriyor. Bu da yaptığımız şeyin doğru ve bizi yapmaya devam etmemiz gerektiğine inandırıyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine altıncı gününde devam ediliyor. Duruşmada örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor. Sarı bir bebek ile ilgili ‘Sarıkaya’nın da fişini çekeceğim ha gelmezseniz’, ‘haha dedemin fişi’ şeklindeki konuşmaya ilişkin, “Şimdi bunu siz duyunca irrite oluyorsunuz ama bunlar muhabbet. Bir hastanın fişini neden çekelim? Yapılmaması gereken bir şey. Tape olmuş dinlenmiş. Keşke yayınlanmasaydı” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava altıncı gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, Medisense şirketinin sahibi olan, doktor olarak anlaşma yaptığı hastanelerin yenidoğan yoğun bakımlarını işleten, bebeklerin ihmalen ölmesine neden olan örgüt lideri Fırat Sarı savunma yapıyor. Duruşmada mahkeme başkanı tarafından sanığa tape kayıtlarında yer alan Çorlu Reyap Hastanesi’nin yenidoğan yoğun bakım servisinin sorumlu hemşiresi sanık Bahar Kanık ile Fırat Sarı arasında geçen bir bebeğin fişini çekme konuşması soruldu. Konuşmada Fırat Sarı’nın bir bebek ile ilgili ‘ölmesin ha’ dediği, Bahar Kanık’ın ‘Sarıkaya’nın da fişini çekeceğim ha gelmezseniz’ dediği, Fırat Sarı’nın ise ‘haha dedemin fişi’ cevabı üzerine Bahar Kanık’ın ‘haha çekeceğim fişi’ şeklinde cevap verdiği görüldü. Fırat Sarı bu tape kaydına ilişkin “O bebek için çok mücadele ettik. Durumu kötü bir bebekti. Öyle bir şey yok ama. Niye fişini çeksin. Şimdi bunu siz duyunca irrite oluyorsunuz ama bunlar muhabbet. Bir hastanın fişini neden çekelim? Ben hastaların uzun yatışı ile para kazanıyorsam neden fişini çekeyim? Yapılmaması gereken bir şey. Tape olmuş dinlenmiş. Keşke yayınlanmasaydı. Siz kendi aranızda konuşmuyor musunuz ‘birinin kellesini aldım’ diye. Keşke konuşmasaydım. Espri yapılmış ama yapılmaması lazımdı” dedi. Bunun üzerine duruşma savcısı, “Bizim üzerimizden örnek vermeden savunma yap” dedi. Duruşmaya 30 dakika ara verildi.
Sinop Sinop’ta lastikçilerin kış lastiği mesaisi Sinop’ta hava sıcaklığının düşmesi ve kış lastiği takma zorunluluğunun 1 Aralık’ta başlayacak olması nedeniyle lastikçilerin kış lastiği takma mesaisi başladı. Karlı ve buzlu havalarda mağdur olmak istemeyen araç sahipleri, kar lastiği taktırmak için lastikçilere giderek araçlarına lastiklerini taktırıyor. Küçük Sanayi Sitesi’nde oto lastik satımı ve değişimi yapan rot balans ustası Hasan Üçüncüoğlu, lastiklerin değişimi için kar yağışının beklenilmemesi gerektiğini belirterek, kış lastiklerinin yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekti. Vatandaşlara hem can hem de mal güvenliği açısından kış lastiği takmalarını tavsiye eden Üçüncüoğlu, “Her sene olduğu gibi Ulaştırma Bakanlığımızın hazırladığı genelgeye göre 1 Aralık - 1 Nisan takvimleri arasında yük ve yolcu taşımacılığı yapan ticari araçlarda kış lastiği takma zorunluluğu başlıyor. Bunun dışında yine hususi araçlarda da hava sıcaklığının 7 derecenin altında kış lastiği takmalarını hem can hem de mal güvenliği açısından tavsiye ediyoruz. Kış şartlarında kış lastiğinin dışında araçların cam silecekleri, cam suyu, motor suyu antifrizleri, akü gibi önem arz eden parçaların kış şartlarına hazır olmasını tavsiye ediyoruz. Eğer kar lastiği dersek sadece karda kullanılan lastik olarak algı oluşturuyor ama bu değil. Kış lastiği havanın 7 derece sıcaklık altında takılması. Kış lastikleri soğuk havalarda yumuşak kaldığı için yol tutuşunu iyi sağladığından kış lastiği olarak ifade edilmektedir. Bunlar da kullanıldığı coğrafyaya göre değişiyor. Normalde 4 yıl lastiğin ömrü fakat 3 yılda ömürlerinin tamamladığını söyleyebilirim. Çünkü, belli bir süre sonra sertleşiyor ve yol tutuşu azalıyor” dedi.