GÜNDEM - 10 Mayıs 2024 Cuma 13:41

OEDAŞ ‘Can Dostlar’ projesinin kapsamını genişletti

A
A
A
OEDAŞ ‘Can Dostlar’ projesinin kapsamını genişletti

Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş. (OEDAŞ), sokak hayvanlarının hayati ihtiyaçlarını karşılamak üzere sürdürdüğü Can Dostlar sosyal sorumluluk projesinin kapsamını göçmen kuşları dahil ederek genişletti.


Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta elektrik dağıtım hizmeti sağlayan OEDAŞ, ana faaliyet alanındaki çalışmaların yanı sıra biyoçeşitliliğin korunması ve artırılması amacıyla çeşitli adımlar atıyor. Kuşların göç rotasında yer alan bir bölgede hizmet veren ve bu çerçevede kuşların korunmasına yönelik çeşitli çalışmalar yürüten şirket, bu alandaki çalışmalarını artık sosyal sorumluluk projesi Can Dostlar çatısı altında yürütecek.



“Elektrik hat güzergahlarımızı habitata göre belirliyoruz”


Göçmen kuşlara yönelik çalışmaları hakkında bilgi veren OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, “Bölgede faaliyet gösterdiğimiz 2017 yılı itibarıyla 5 ildeki biyolojik çeşitliliğin ortaya konulması ve bu doğrultuda elektrik dağıtım hatlarının ekosistem üzerine etkilerinin ve potansiyel risklerin detaylandırılmasına yönelik çalışmalara başladık. İlk etapta uzmanlar tarafından ekolojik ve ornitolojik (kuş bilimi ile ilgili) araştırma ve değerlendirme raporları hazırlandı ve bu kapsamda çeşitli aksiyonları hayata geçirdik. 2020 yılında yayımladığımız ‘Osmangazi Dağıtım Hatları Kuş İzleme Raporu’ ile bölgemizdeki kuş gözlem sahaları ile enerji üretimi ve dağıtımının gerçekleştiği sulak alanlarda yaşayan canlı türlerini gözlemleyerek kayıt altına aldık. Yürütülen çalışmalar çerçevesinde, 4 bin 592 hektarlık korunan alan ve yüzey alanı değişen birçok gölet ve sulak alanı detaylı bir şekilde inceleyerek tehdit altındaki türleri tespit ettik. Ayrıca kritik habitatların listesini oluşturarak elektrik hat güzergahlarımızı buna göre belirlemeye başladık. Kuşların çarpılmasını önlemek için yaptığımız nakil hatlarında izolatör, flexiglass kaplama gibi çalışmalarla da kuşların zarar görmesinin büyük ölçüde önüne geçtik” dedi.



“Göçmen kuşların korunması ekosistem açısından kritik bir konu”


Yalçın, göçmen kuşlara yönelik çalışmalarının Can Dostlar sosyal sorumluluk projesine dahil olmasıyla ilgili olarak ise, “Can Dostlar sosyal sorumluluk projemizi, pandemi dönemindeki kısıtlamalarda sokak hayvanlarının temel ihtiyaçlarının karşılanmadığını gözlemleyen saha çalışanlarımızın önerisiyle 2021 yılında hayata geçirdik. O tarihten bu yana STK ve yerel yönetimlerin de desteğiyle sokak hayvanlarının beslenme, barınma, kısırlaştırma, bakım ve tedavi ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Uluslararası ödüllü bu projemizi şimdi de yine çalışanlarımızın önerisiyle başta göçmen kuşlar olmak üzere bölgemizdeki tüm kuşları kapsayacak şekilde genişletiyoruz. Böylece hem sokak hayvanlarına hem de göçmen kuşlara yönelik çalışmalarımızı birbirini destekleyecek şekilde, daha bütüncül bir yaklaşımla ele alacağız. Ayrıca Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda ekosistemi korumaya ve iyileştirmeye devam edeceğiz. Projemizin yeni fazına geçiş için 11 Mayıs Dünya Göçmen Kuşlar Günü’nü seçtik, bu da bizim için çok anlamlı oldu. Çünkü göçmen kuşların korunması tüm dünyanın ortak konularından biri, ekosistem açısından son derece kritik. Biz de kendi bölgemizde yaptığımız çalışmalarla bu konuya katkı sağladığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı.



“Hurda malzemelerimizden kuş yuvaları yapacağız”


Projenin yeni fazında ilk olarak göçmen kuşlar için hurda malzemelerden yuva yapacaklarını açıklayan Muzaffer Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti:


“Can Dostlar projesi çerçevesinde bu zamana kadar sokak hayvanlarının yaşam şartlarını iyileştirmek için depolarımızdaki hurda malzemelerden barınaklar yapmıştık. Şimdi yine bu malzemelerle göçmen kuşlar için de yuvalar yaparak güzergahlarındaki uygun yerlere yerleştireceğiz. Hurda malzemeleri dönüştürerek hem hayvanlara katkı sağlıyor hem de çevresel etkilerimizi azaltıyoruz. Bu çalışma, 2030 yılına kadar atıklarımızı yüzde 50 azaltma, 2050’ye kadar ise sıfırlama vizyonumuzu da destekliyor.”



“20 kilometrelik hatta izolasyon çalışması yaptık”


Göçmen kuşların konduğu ve bazen yuva da yaptığı hatlarda izolasyon çalışmalarının sürdüğünü de ifade eden Direktör Yalçın, “Bölgemizdeki tüm arıza kayıtlarımızın yüzde 3’ü kuş kaynaklı. Biz de özellikle kuşların güzergahında olan ve sık kondukları hatlarda izolasyon çalışmaları yapıyoruz. Şu ana kadar 20 kilometrelik hatta izolasyon çalışmamızı tamamladık. Bölgede çalışmalarımız devam ediyor. Bu sayede hem kuşların çarpılmasının hem de kuşlardan kaynaklanan arızaların önüne geçiyoruz. Kuşların daha yoğun olduğu bölgelerde ise hatların enerji geçen bölümlerini flexiglass malzeme ile kaplayarak kuşların enerjisiz bölümlere yuva yapmasını sağlıyoruz” şeklinde konuştu.



OEDAŞ ‘Can Dostlar’ projesinin kapsamını genişletti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Türk Mutfağı Haftası’nda Türkiye’nin eşsiz lezzetleri ve mutfak kültürü dünyaya tanıtılacak Türk mutfağının tarihi ve kültürel mirası, 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası’nda yurt içi ve yurt dışında düzenlenecek etkinliklerle tanıtılacak. Türk mutfağının kendine özgü niteliklerine dikkat çekilecek etkinliklerde, Türk mutfağı ve kültürü hakkında bilgi verilecek. Türk Mutfağı Haftası tanıtım etkinlikleri çerçevesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan himayelerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde “Asırlık Tatların Buluşma Noktası: Yedi Bölgede Türk Mutfağı” temasıyla program ve sergi düzenlenecek. Etkinlikte Türk mutfağının geleneksel, sağlıklı ve atıksız kültürel mirasını vurgulayan ve Türk mutfağının zenginliğini aktaran bir video gösterilecek. 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası çerçevesinde gerçekleştirilecek etkinliklerde Türkiye’nin iklim yelpazesinin ve coğrafi çeşitliliğinin Türk mutfağının zenginliğine katkıları ile Türk misafirperverliğinin mutfak kültürüne yansımaları vurgulanacak. Türk mutfağında sadece yemeklerin değil aynı zamanda kültürün, geleneğin ve duygudaşlığın da paylaşıldığı yerli ve yabancı konukların dikkatine sunulacak. Türkiye’nin farklı bölgelerinin zengin mutfak kültürü ve özgün nitelikleri konuklarla paylaşılacak. Etkinlik kapsamında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu’nda hazırlanan sergi ve dijital deneyim alanlarında Türkiye’nin Ege’den Doğu Anadolu’ya, Karadeniz’den İç Anadolu’ya kadar farklı coğrafi bölgelerinin sahip olduğu doğal ve kültürel miras ile tarımsal çeşitlilik beş duyuya hitap edecek şekilde sunulacak. Ayrıca Türkiye’nin tüm bölgelerinin mutfak zenginliği ve sofra kültürleri hakkında bilgi verilecek, çeşitli bölgelere ait mutfak araç gereçleri, el emeği dokuma işleri ve sofra sunumları görülebilecek. Ait oldukları yörede kültür, turizm ve ekonomi gibi pek çok alana etki ederek katma değer oluşturan coğrafi işaretli ürünler tanıtılacak. Kurulacak dijital ekranlarda Türk mutfağının hikâyesi, tarihi gelişimi ve bölgelerin kendine has dokuları izlenebilecek. 1 ay boyunca ziyaret edilebilecek sergide Türk mutfağının sahip olduğu zengin yiyecek ve içecek çeşitliliği, hazırlanma ve tüketme aşamalarındaki birlikte üretme kültürü, toplumsal dayanışma, kaynaşma ve paylaşma dinamikleri öne çıkarılacak.