SPOR - 15 Temmuz 2021 Perşembe 14:54

Başarıları ile gururlandırdılar

A
A
A
Başarıları ile gururlandırdılar

Eskişehir’in İnönü Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Oryantiring Takımı, Türkiye Oryantiring Şampiyonasında 3 kupa ve 10 madalya kazanarak şampiyonada tarih yazdı.

Eskişehir’in İnönü Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Oryantiring Takımı, Türkiye Oryantiring Şampiyonasında 3 kupa ve 10 madalya kazanarak şampiyonada tarih yazdı.


29 İlden 700 sporcu ve 70 Kulübün yarıştığı ve 3 gün süren şampiyonada İnönü Belediyesi Oryantiring Takımı 1’inci gün orta mesafe yarışlarında; E21B Kategorisinde İbrahim Kor 1’inci, K21 Elit’te Elif Gökçe Avcı 2’inci, K21B’de Sabriye Kılınç 2’inci, Ayşe Akın Özdemir 3’üncülük elde etti. 2’inci gün Uzun Mesafe Yarışlarında; Elif Gökçe Avcı 1’inci, İbrahim Kor 1’inci, İlyas Avcı 2’inci, Sabriye Kılınç 3’üncü oldu. 3’üncü gün sprint yarışlarında ise Elif Gökçe Avcı ve İbrahim Kor kategorilerinde birinciliği bırakmadı. Manisa Demirci İlçesinde 3 gün süren zorlu yarışlarda İnönü Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Oryantiring Takımı toplamda 5 birincilik, 3 ikincilik, 2 üçüncülük madalyalarını kazanarak 10 madalya ile şampiyonanın gözde kulübü oldu. 2020-2021 Türkiye Oryantiring sezonunu başarıyla geçiren İnönü Belediyesi Oryantiring Takımı Erkekler 21B yaş kategorisinde Türkiye birinciliği, Kadınlar 20 Yaş kategorisinde Türkiye ikinciliği ve Kadınlar 21B Yaş kategorisinde Türkiye üçüncülüğü kupalarının da sahibi oldular. Sezonu 3 kupa ile bitiren İnönü Belediyesi Oryantiring Takımı, Milli Takımlar seçme kampına 6 sporcu ile katılmaya da hak kazandı. İnönü Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Oryantiring Takımı sporcuları, destek ve katkılarından dolayı İnönü Belediye Başkanı Kadir Bozkurt’a teşekkür etti.


İnönü Belediye Başkanı Kadir Bozkurt ise, “Belediyemiz Oryantiring Takımımızın Türkiye Oryantiring Şampiyonasındaki üstün başarıları bizleri, ilçemizi ve şehrimizi gururlandırdı. Zorlu sezonu başarıyla geçiren kupaları ilçemize ve şehrimize getiren sporcu arkadaşlarımızı tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.