- 30 Haziran 2023 Cuma 10:52

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin yıkmak istediği tarihi evler için mahalleli isyan etti

A
A
A
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin yıkmak istediği tarihi evler için mahalleli isyan etti

Eskişehir’de Tarihi Odunpazarı Bölgesi’nde bulunan evlerin Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırma amacıyla yıkılacağını öğrenen vatandaşlar tepkilerini göstermek için duvarlara “Ben kültürel mirasım.

Eskişehir’de Tarihi Odunpazarı Bölgesi’nde bulunan evlerin Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırma amacıyla yıkılacağını öğrenen vatandaşlar tepkilerini göstermek için duvarlara “Ben kültürel mirasım. Belediyenin beni yıkmasına izin vermeyin” yazılı kağıtlar asarken, mahalle sakinlerinden Ekrem Yazıcı “Yıkım olursa tarih de yıkılacak, bu nasıl bir düşünce bilemiyorum” dedi.


Eskişehir’i yüzbinlerce turistin ziyaret etmesinin temel taşlarından birisi olan Tarihi Odunpazarı Evleri’nin bir kısmı yıkım riskiyle karşı karşıya. Restore edilen evlerin yakınında bulunan 130-140 yıllık binaları kamulaştırmak amacıyla girişimde bulunan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, bölge halkının büyük tepkisine neden oldu. Asırlık evlerin restorasyonu yerine yıkımı için mahalleliden mülklerini satmasını isteyen Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, bölge halkı tarafından tarihi dokunun kaybına neden olacağı için mahkemeye verildi. Her an yıkım riskiyle yaşayan bölge halkı ise içinde bulundukları duruma isyan etti.


İçinde bulundukları durumu diğer vatandaşlara duyurmak isteyen bölge halkı, yıkımı yapılmak istenen evlerin duvarlarına yazı astı. Duvarlara asılan yazılarda “Ben 110 yaşındayım. Ben kültürel mirasım. Belediyenin beni yıkmasına izin vermeyin. Yıkılıp, ‘Ytong’ ile kopyalanmama, yerime boş alan yapmalarına izin vermeyin. Ben restore edilebilirim. Beni yaşatın arkadaşım. Ben yüzyıllarca yaşayabilirim” ifadeleri yer aldı.


“Bu tarihi evlerin hepsini kamulaştıracağız, yıkacağız diyorlar”


Yaklaşık 73 yıldır Odunpazarı bölgesinde yaşayan Ekrem Yazıcı, yapılacak kamulaştırmayla birlikte tarihi yapının da ortadan kalkacağına tepki göstererek, “Buradaki evler 130-140 senelik binalar. Geldiler buraya, bu 140 senelik tarihi dokuyla oynama yapıyorlar. Bize niye sormadılar? Odunpazarı’nı yaptılar, bir dönemler Belediye Başkanı olan Burhan Sakallı’nın döneminde yaptılar. Ondan sonra evleri kendilerine verdiler, bizlere niye böyle bir şey demiyorlar? Buradan bir yol mu geçiyor? Köprü ya da başka bir şey mi geçiyor? Ben 73 senedir bu evde oturuyorum. Bu tarihi evlerin hepsini kamulaştıracağız, yıkacağız diyorlar. Sen burayı bana karşılaştırıp yıkınca aynısını verebilecek misin? Yaptıkları yerleri görüyoruz. Yutong tuğlalarla yapıyorlar. Ondan sonra turistler soruyorlar, ‘Burada tarihi evler nerede’ diyorlar. Biz de kendilerine cevap veremiyoruz, ‘böyle tarihi doku mu olur’ diye soruyorlar. Belediye başkanımızın bir tarihte televizyon kanalında kendi söyledi. Şarkiye, Dede ve Akarbaşı gibi mahallelerde insanlar adıyla anılmaz, lakabıyla alınır diye. Müftüler, hacı fıçılar, efeler ve hacı musa gibi lakaplar kayboldu gitti. Lakaplar zaten gidiyor. Yıkım olursa tarih de yıkılacak, bu nasıl bir düşünce bilemiyorum. Ama onu konuştunuz sayın başkan. Sonra topu Kültür Bakanlığı’na atıyor, onların değerlendirdiğini söylüyor. Ama bir bakıyoruz, kimsenin haberi yok. Kendi kafasına göre mi yapıyor bilmiyorum” dedi.


“Sürekli bir endişe içerisindeyiz”


25 yıldır yaşadığı Tarihi Odunpazarı Evleri için endişe duyduğunu belirten Doğan Emeklikol, “Bu mahalle eski mahalledir. Buralar yıkıldığı zaman ev sahipleri ve kiracılar mağdur olacak. Mesela şu anda ben kiracıyım. Burası yıkıldığı zaman ev aramaya kalksam nereden bulacağım? Ben emekli adamım, belediyenin buna bir çare bulması lazım. Biz mahalle olarak buna karşıyız. Turist gelmesine karşı değiliz ama bu mıntıkaya yeteri kadarıyla turistik yer yapıldı. Buralar yıkılacak, sonra ne olacak? Gene buralar park mı olacak? Zaten bir sürü park, müze ve gezilecek yerlerimiz var. Buradaki tüm komşularımız mağdur durumda. Sürekli bir endişe içerisindeyiz. Ben kiracı olarak üzülüyorum, ev sahibine daha çok üzülüyorum. Buraları istimlak ediyorsun ama bunun karşılığını verebiliyor musun sen? Vermiyorsun. Bu vatandaşa, bu ev sahibine hak ettiği parayı verdiğin zaman ama bu adam böyle bir ev alabilecek mi? İmkânı yok. Burayı yıkıp da ne yapacak? Yeşil park mı yapacak, iş hanı mı yapacak” dedi.


“2011’den bu yana da huzurumuzu kaçırdılar bizim”


Uzun yıllardır yaşadıkları mahallede Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin kamulaştırma adı altında yıkım yapmak istemesinden dolayı büyük mağduriyet yaşadıklarını belirten Mevlüt Ataş ise şu ifadeleri kullandı:


“Bu zamana kadardır oturuyoruz. 2011’den bu yana da huzurumuzu kaçırdılar bizim. Binalarınızı istimlak edeceğiz, şunu yapacağız, bunu yapacağız diyorlar. Mahkemeye verdik ve kazandık. Elhamdülillah bilirkişi raporuyla mahkemeyi de kazandık. Ama bizim kazandığımız davayı kamu yararı diyerekten bir üst mahkeme bozdu. Biz bunlardan mağdur oluyoruz. Oturduğumuz evin benzerini almamız mümkün değil. Biz bu kamulaştırmaya onun için karşıyız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kocasinan, 8 yılda bin 85 kilometre yol yaptı Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Kayseri’de en yüksek kapasiteye sahip asfalt plenti ve Türkiye’de sayılı olan konkasör tesisi ile bu zamana kadar 1 milyon 275 bin ton asfalt serimi gerçekleştirdiklerini ve bin 85 kilometre yol yaptıklarını söyledi. Kocasinan Belediyesi’nin "Yol medeniyettir" anlayışıyla hizmet atağını sürdürdüğüne dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, daha geniş ve daha konforlu yollar yaparak şehrin alt ve üst yapısını geleceğe hazırladıklarını vurguladı. "Asfaltta da tarihi bir dönüm noktasına imza attık" Kocasinan’da ulaşımın kalitesini, konforunu ve güvenliğini artırarak yüksek standartlarda yol ve kaldırım yaptıklarını belirten Başkan Çolakbayrakdar, merkezde alan bakımından en büyük ilçe olduklarının altını çizerek, "Kocasinan, 156 bin hektar alan üzerinde Kayseri’nin merkezde en büyük ilçesidir. Merkezdeki en büyük ilçe olmamız sebebiyle çok büyük bir yol ağına sahibiz. Bu kapsamda Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz, gece gündüz demeden, mevsim şartları elverdiğince Kocasinan’ın dört bir yanında yol yapımı ve asfalt serimi seferberliği yapıyor. Daha çağdaş normlarda, daha geniş ve daha konforlu yollar yaparak şehrin alt ve üst yapısını geleceğe hazırlıyoruz. Bu kapsamda bu yıl 135 bin ton asfalt sererek, 115 kilometre yol yaptık. Bu zamana kadar ise 1 milyon 275 bin ton asfalt serimi gerçekleştirdik ve bin 85 kilometre yol yaptık." ifadelerini kullandı. "Üreten belediyecilikle rekor hizmet" Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz, gece gündüz demeden, mevsim şartları elverdiğince Kocasinan’ın dört bir yanında yol yapımı ve asfalt serimi seferberliği yapıyor. Özellikle asfalt plenti ve agrega üretim tesisimiz, Kocasinan’a ciddi manada tasarruf imkânı sağlıyor. Kendi öz kaynaklarımızla üretim yaptığımız için asfalt plentimizle rekor tasarruf sağlıyoruz. 2017 yılında hayata geçirdiğimiz, Kayseri’de kamuda en yüksek kapasiteye sahip olan, teknolojik yapısıyla dünya standartlarında asfalt üreten ve yüzde yüz yerli üretim olan çevre dostu asfalt plenti ile Kayseri’mize ve ülkemize hizmet etmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Kocasinan Belediyesi olarak vatandaşlara en iyi hizmeti sunabilmek için tesis çalışmalarına önem veriyoruz. İhtiyaç duyulan her alanda kendi tesislerimizde üretim yapma noktasında gerekli altyapıya sahip örnek bir belediyeyiz. Bütün çalışmalarımızın güzel ilçemiz Kocasinan’da yaşayan hemşehrilerime hayırlı uğurlu olmasını diliyorum." Kocasinan’da her zaman en iyi ve en kaliteli hizmeti hedeflediklerini belirten Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini, "Yaptığımız hizmetler neticesinde ilçemiz daha modern bir görünüme ve daha sağlıklı bir altyapıya kavuşuyor." diyerek noktaladı.
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" dedi. Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında 20. kez toplandı. Komisyon toplantısı Meclis Başkanı Kurtulmuş’un konuşması ile başladı. Komisyonun son eşiğine gelindiğini belirten Kurtulmuş, "Komisyonumuz, ele aldığı konunun önemi ve ağırlığı dolayısıyla tarihi bir görev icra etmiştir. Bu süreç içerisinde demokratik olgunlukla herkesin fikrini açık bir şekilde ifade ettiği ve konuşulan bütün sözlerin burada kamuoyunu açık bir şekilde cereyan etmesinin ve hepsinin tutanak altına alındığı son derece verimli bir komisyon çalışması gerçekleştirdik. Dinlemeleri, çok geniş kesimleri kapsayan sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve kanaat önderleri oluşturulmuştur. Komisyonu çalışmaları bakımından kritik eşikleri fevkalade büyük hassasiyetle ve gerçekten özverili çalışmayla aştık. Şimdi komisyonumuzun son eşiğine gelinmiştir. O da ortak bir rapor yazılması ve bu raporun Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’na verilerek buradaki tekliflerin yasalaşması ve diğer tekniklerin yerine getirilmesi. Bu çerçevede siyasi partiler raporlarını hazırladı ve Meclis Başkanlığımıza sundu. Kendileri açısından önemli gördükleri konuda açık bir şekilde raporlarını da ifade ederek bir siyasi tutum belgesi olarak Meclis Başkanlığına intikal edilmiştir. Bu raporların tamamlanması ile birlikte geçen hafta itibarıyla Meclisimizin sitesinden bütün raporlar kamuoyunu açılmıştır" ifadelerini kullandı. "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" Raporlarla ilgili tartışmaların olduğunu belirten Kurtulmuş, "Ancak bu raporlardan esas muradımız; her partinin kendi tutum belgesi olarak ortaya koyduğu raporlarla ortak bir rapor hazırlanması süreci. Bu sürecin ümit ederim ki başarıyla sonuçlanmasıyla birlikte çok önemli hayati eşit daha aşınmış olacak. Bu çerçevede, önümüzdeki süreçte partilerin farklı fikirleri daha yakınlaştırarak temasların artırılması yararlı olacaktır. Böylece ortak bir noktaya ulaşmak daha kolay olacaktır. Kısa bir süre içerisinde nihai raporu da bitirerek üzerinde ortaklaştığımız metni Türkiye kamuoyuna paylaşmak mümkün olur. Ancak bu sürede nihai raporun tamamlananabilmesi için öyle görünüyor ki, parti temsilcilerimizle yaptığımız istişarelerde ortaya çıktı. İlave bir süreye ihtiyaç olacak" dedi.
Tekirdağ Tekirdağ’da silahlı saldırı davasında karar: Sanığa müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet ve 36 yıl hapis Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde 2024 yılında, 2 kişinin hayatını kaybettiği, aralarında bir polisin de bulunduğu 3 kişinin yaralandığı silahlı saldırıya ilişkin davada karar açıklandı. Mahkeme, sanık hakkında müebbet, ağırlaştırılmış müebbet ile toplam 36 yıl hapis cezası verdi. Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Eren Uzuner, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı. Duruşmada müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Sanığın savunması dikkat çekti Savunma için söz alan sanık, mahkeme heyetine delillerin tam olarak toplanıp toplanmadığını sordu. Mahkeme başkanının yalnızca savunma yapması yönündeki uyarısı üzerine sanık, delillerin duruşmada okunmasını talep etti. Sanık, kendisiyle oynandığını ve yapay zekâ yoluyla zihninin okunduğunu iddia ederek, "Benim sürekli duygularımla oynadılar, yapay zeka ile aklımı okuyup benim Allah’a olan isyanımı şarkıcılara satıyorlar. Kliplerinde benimle dalga geçiyorlar. Beni delirtmeye çalışıyorlar. Çokça sordum, benim duygularımla neden oynuyorsunuz, beni delirtmek mi istiyorsunuz diye, yemin ettiler öyle bir şey yok diye" dedi. Acılı babadan mahkemeye çağrı Hayatını kaybeden Fatma Özdemir’in babası Kemal Özdemir, duruşmada yaptığı konuşmada kızının çocukluğundan bahsederek sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Özdemir, "Ben evladımı ne zorluklarla büyüttüm, ben cezaevinde ne acılar çektim. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Benim kızım 10 yaşına kadar kolumda uyurdu. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" ifadelerini kullandı. Mahkemeden ağır ceza Mahkeme heyeti, sanığa iki kişiye yönelik eylemleri nedeniyle müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca 3 kişiye yönelik ’kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ’yaralama’ suçlarından toplam 36 yıl hapis cezasına hükmedildi. İdam çağrısı Olayda hayatını kaybeden Barkın Perçin’in babası Mustafa Perçin, idam cezasının getirilmesini istedi. Fatma Özdemir’in ablası Selen Özdemir de ağırlaştırılmış müebbet kararına rağmen acılarının dinmediğini belirterek, "Ben bu cani ve katillerin hepsinin idam cezası ile cezalandırılmasını talep ediyorum. Benim annem çocuk kilosuna düştü. Vicdanımız hiçbir şekilde rahat değil. Ben her gün kız kardeşimin kabrine gidiyorum. Bu insanların yaşaması hak mıdır? Bu insanlara kısas gelmeli, idam gelmeli, başka insanların canı yanmamalı" dedi. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bulunan Evkur Mağazası’nda 2025 Ekim ayında meydana gelen silahlı saldırı olayında zanlı 2 kişiyi öldürmüş 3 kişiyi de yaralamıştı.