TEKNOLOJİ - 16 Eylül 2023 Cumartesi 10:15

Doğu Anadolu Gözlemevi dünyaya açılıyor

A
A
A
Doğu Anadolu Gözlemevi dünyaya açılıyor

Atatürk Üniversitesi Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) ile İsviçre Bern Üniversitesi Uzay Araştırmaları ve Gezegen Bilimleri (SRPS) Birimi arasında bilimsel iş birliği protokolü imzalandı.


Avrupa Birliği’nin Ufuk Avrupa programı Avrupa Araştırma Konseyi (ERC) çağrıları kapsamında, İsviçre Bern Üniversitesinden (UBE) Uzay Araştırmaları ve Gezegen Bilimleri Biriminin (SRPS) kabul edilen “Yer Tabanlı Bir Gözlemevinden Öte Gezegenlerin Hızlı Uyarlanabilir Koronagrafisi” (Rapid Adaptive Coronagraphy of Exoplanets from a Ground-Based Observatory - RACE-GO) isimli ERC Consolidator proje çalışması kapsamında; ATASAM bünyesindeki Doğu Anadolu Gözlemevinde (DAG) gerçekleştirilecek aygıt geliştirme - test gözlemleri ile sunulacak diğer altyapısal teknik hizmetlere yönelik 3 yıl süreli bilimsel bir iş birliği sözleşmesi imzalandı.


Aygıt, Yeni Ötegezegen Keşiflerine Fırsat Verecek


ATASAM bünyesinde DAG’ın kurulumu ile eş zamanlı olarak 2016 yılından itibaren başarıyla yürütülen Strateji ve Bütçe Başkanlığı destekli Odak Düzlemi Aygıtları Projesi kapsamında, DAG’a yönelik gözlemsel aygıt geliştirme ve odak düzlemi aygıtı kazandırma çalışmaları sürüyor. 4 metre çaplı DAG Teleskobu için İsviçre’deki uzmanlarla özel tasarlanmış - üretilmiş olan, önümüzdeki ay içerisinde İsviçre’den ülkemize getirilecek ve 2024 yılında gözlemsel odak düzlemi aygıtı olarak DAG’da uzun yıllar kullanılacak "DAG Teleskobu için Programlanabilir Sıvı Kristal Aktif Koronagrafik Görüntüleyici" (Programmable Liquid - Crystal Active Coronagraphic Imager for the DAG Telescope - PLACID) aygıtı, yeni ötegezegen keşiflerine fırsat verecek teknolojik gözlemsel aygıt olması açısından büyük önem taşıyor.


İlk Gözlemler DAG’da Yapılacak


RACE-GO Projesinin amacı ise DAG Teleskobu için özel üretilmiş PLACID gözlem aygıtını, Dünya’daki daha büyük çaplı teleskoplarda da ileride kullanılacak "Koherent Diferansiyel Görüntüleme" (Coherent Differential Imageging - CDI) adı verilen yeni ötegezegen tespit teknikleriyle güncelleyerek daha da gelişmiş ve daha opsiyonel bir ürüne dönüşüyor. Bu güncelleme sayesinde, DAG Teleskobunun mevcut gözlem kabiliyetleri ve ötegezegen konusunda gözlemsel çalışma dalga boyunda çeşitlilik artacağı gibi diğer büyük teleskoplarda henüz kullanılmadan bu teknikle ilk gözlemler de DAG’da yapılacak.


DAG Teleskobunun Kalitesi Dünya’ya Tanıtılmış Olacak


Bu iş birliği kapsamında, RACE-GO projesiyle DAG’ın en önemli ve teknolojik odak düzlemi aygıtlarından olan PLACID’e getirilecek yeni güncellemenin maliyeti karşılanarak, karşılığında kısmi süreli gece gözlem zamanı tahsisi yapılacak ve böylece hem DAG Yerleşkesinin hem de DAG Teleskobunun teknik ve gözlemsel kalitesiyle birlikte Dünya’ya da tanıtılmış olacak. Bu iş birliği süreci boyunca, bir süredir yetiştirilen ATASAM- DAG ekibinden uzmanların gözlemleri bizzat yapacak olması ve yeni teknolojik güncellemelerle ilgili çalışmalara doğrudan katılacak olması büyük önem taşımakta olup; alanında yetkin bu uzmanlar, ileriye dönük olarak kısa sürede kurulması planlanan Optomekatronik Araştırma Laboratuvarı - OPAL’in de temel optik ekibini teşkil edecek.


Rektör Çomaklı: “Dış Kaynaklı ArGe Projeleri Bizler İçin Büyük Önem Arz Ediyor”


Konuyla ilgili bir değerlendirmede bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı: “Üniversitemizin Yeni Nesil Üniversite ve Araştırma Üniversitesi olması kapsamında; dış kaynaklı ArGe projeleri konusundaki çalışmalara verdiğimiz önem ve öncelikler sayesinde, üniversite birimlerimizin bu tür girişimleri ile dış kaynak ve dış paydaş ortaklıkları fazlasıyla anlamlı ve geri dönüşlerin başladığının en büyük göstergesi olarak dikkat çekiyor. Bu kapsamda ATASAM merkezinde görev yapan başta birim müdürümüz Prof. Dr. Cahit Yeşilyaprak olmak üzere tüm teknik ve akademik ekibimiz ile personelimize teşekkür ediyorum” dedi.


“Gereken Bütün Gayreti ve Desteği Veriyoruz”


Doğu Anadolu Gözlemevi Projesinin ülkemizin vizyon projeleri arasında yer aldığını ve ulusal ve uluslararası alanda yoğun bir ilgiyi gördüğünü aktaran Rektör Çomaklı: “Avrupa Araştırma Konseyi (European Research Council - ERC) bünyesindeki farklı proje destek türleri de (ERC - Starting; ERC - Consolidator; ERC - Advanced; ERC - Proof of Concept; ERC - Synergy gibi) bu ArGe desteklerinin en kapsamlı ve prestijli olanlarındandır. Şimdiden bu tür projelere, birimlerimiz ve araştırmacılarımızın dış paydaş olarak altyapısal hizmetler ve desteklerle başlamasını takdir ediyor, devamında ve yakın zamanda Atatürk Üniversitemiz yürütücülüğünde alınacak ERC projelerinin de ortaya çıkması için bütün gayret ve desteğin verildiğini bildirmek istiyorum” şeklinde konuştu.



Doğu Anadolu Gözlemevi dünyaya açılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Sosyal medyanın ticaret hayatına etkileri ATO’da konuşuldu Ankara Ticaret Odası’nın medya meslek komitesi organizasyonuyla gerçekleştirdiği toplantıda, sosyal medyanın iş dünyasına etkileri konuşuldu. Ankara Ticaret Odası’nın medya meslek komitesi organizasyonuyla gerçekleştirdiği toplantıda, sosyal medyanın iş dünyasına etkileri, dijital platformların ticari faaliyetlerdeki rolü, güvenli içerik üretimi ve paylaşımı, KOBİ’lerin sosyal medya araçlarıyla büyüme imkanları gibi konular ele alındı. Ankara Ticaret Odası’nın 14 No’lu Medya Meslek Komitesi’nin organizasyonuyla gerçekleştirilen “Kamu Politikaları ve Dijital Platformların Ticaret Hayatına Etkileri Sektörel İstişare Toplantısı” ATO’nun Duatepe Salonu’nda yapıldı. “Sosyal medya, günümüzde ticaret platformları haline geldi” 21 Kasım 2024- Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, sosyal medya platformlarının işlerini büyütmek ve geliştirmek isteyen işletmeler için cazibe merkezi haline geldiğini belirterek, “Sosyal medya, günümüzün ticaret platformları haline geldi. Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya araçları arasında yer alan TikTok’taki işletme sayısının 10 bini aştığı ve bu işletmelerin yaklaşık yüzde 96’sını KOBİ’lerin oluşturduğu ifade ediliyor” diye konuştu. ATO Başkanı Gürsel Baran, ByteDance/TikTok Devletlerle İlişkiler ve Kamu Politikaları Türkiye Bölge Başkanı M. Fatih Kafadar, TikTok Türkiye, Orta ve Güney Asya Küresel İş Çözümleri Lideri Barış Aldanmaz, ATO Komite ve Meclis üyeleri ile sektör temsilcilerinin katıldığı toplantıda, sosyal medyanın iş dünyasına etkileri, dijital platformların ticari faaliyetlerdeki rolü, güvenli içerik üretimi ve paylaşımı, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerin (KOBİ) sosyal medya araçlarıyla büyüme imkanları gibi konular ele alındı. ATO Başkanı Gürsel Baran, toplantıda yaptığı konuşmada sosyal medya ve dijitalleşme sürecinin sosyal ve ekonomik gelişmelere zemin hazırladığını belirterek, ticaret, satış ve pazarlama açısından da fırsatları beraberinde getirdiğini söyledi. Baran, “İnsanlar için vakit geçirme ve eğlence kaynağı olan sosyal medya son birkaç yılda, işlerini büyütmek isteyen işletmeler için bir cazibe merkezi. Sosyal medya, günümüzün ticaret platformları haline geldi. Türkiye’de en çok kullanılan sosyal medya araçları arasında yer alan TikTok’taki işletme sayısının 10 bini aştığı ve bu işletmelerin yaklaşık yüzde 96’sını KOBİ’lerin oluşturduğu ifade ediliyor” açıklamasında bulundu. “Dünya nüfusunun yarısından fazlası sosyal medya kullanıyor” Sosyal medya platformlarının artık hayatın önemli bir parçası durumuna geldiğini kaydeden Baran, “8 milyarlık dünya nüfusunun, yaklaşık 5 milyarı, yani yarısından fazlası sosyal medya kullanıyor. Bugün yetkililerini konuk ettiğimiz TikTok ise Facebook, Youtube ve Instagram’dan sonra en çok kullanılan sosyal medya platformu. Ülkemizde TikTok’a duyulan ilgi ve kullanım çok daha fazla. TikTok, Youtube ve Instagram’ın ardından en çok kullanılan üçüncü platform durumunda. Türkiye’de yaklaşık 38 milyon kişinin TikTok kullanıcısı olduğu belirtiliyor. İstatistiklere göre, sosyal medya kullanıcılarının, günlük yaklaşık 2 saat 23 dakikası sosyal medyada geçiyor. Bu veri, bizim ülkemizde biraz daha yüksek” ifadelerini kullandı.
Malatya Sadıkoğlu’ndan mücbir sebep çağrısı Mücbir sebep süresinin sona ermesine 9 gün kaldığını belirten Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Mücbir sebep hali dolayısıyla borçlar çığ gibi büyüyor. Süre sona erdiğinde ortaya çıkacak vergi borcu binlerce firmayı iflasa sürükleyecek. Mücbir sebep halinin iş yerleri teslim edilinceye kadar uzatılmasını, ardından da biriken vergi borçlarının 1999 Marmara depreminde olduğu gibi silinmesini talep ediyoruz” dedi. Vergi, SGK ve BAĞ-KUR gibi kamu alacaklarının ötelenmesini kapsayan mücbir sebep süresinin sona ermesine 9 gün kaldı. Malatya, Hatay, Adıyaman, Kahramanmaraş illeri ile Gaziantep’in Nurdağı ve İslahiye ilçelerinde uygulanan mücbir sebep halinin uzatılması için siyasilere ve STK’lara seslenen Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Talebimizi hep bir ağızdan dile getirmezsek esnafımız, tüccarımız ve sanayicimiz büyük mağduriyetler yaşayacak” dedi. “Sürenin uzatılması tüm şehre fayda sağlayacak" Mücbir sebebin, vergi levhası bulunan tüm işletmeleri yakından ilgilendirdiğini kaydeden Başkan Sadıkoğlu, “Mücbir sebep süresinin uzatılması için uzun zamandır resmi girişimlerde bulunuyor ve basın yoluyla ısrarlı çalışmalar yürütüyoruz. Depremin sosyal, fiziki ve ekonomik anlamda yıktığı şehirlerimizdeki işletmelerimizin hiç biri 6 Şubat öncesine dönemedi. Binlerce esnafımız hala 21 metrekare konteynerlerde ayakta kalma mücadelesi veriyor. Nitelikli göç vermiş ve koca bir şantiyeye dönmüş şehrimizde bütün işletmeler iş daralması yaşıyor. Günü siftahsız kapatan yüzlerce esnafımız var. Böyle bir ortamda hiçbir işletmemizin, biriken vergi, SGK ve BAĞ-KUR borçlarını ödeyebilecek ekonomik durumu yok. Mücbir Sebep konusunda şehrimizdeki tüm siyasiler ve STK’lar olarak tek ses halinde bu konuyu dile getirmemiz şart. Sürenin sona ermesine 9 gün kaldı, ancak uzatılacağına dair hiçbir emare yok. Mücbir sebep halinin işyeri ve konutlar teslim edilinceye kadar uzatılması sadece işletmelere değil, tüm şehre fayda sağlayacaktır” diye konuştu. “1999’da silinmişti" 1999 Marmara ve Düzce depremlerinde mal varlıklarının yüzde 10 veya daha fazlasını yitirenlerin vergi borç ve cezalarının yasa ile silindiğini, benzer uygulamanın 6 Şubat asrın felaketinden en çok etkilenen 4 il ve 2 ilçe için de olması gerektiğini belirten Başkan Sadıkoğlu, “Mücbir sebep hali dolayısıyla vergiler, SGK ve BAĞKUR prim ödemeleri erteleniyor, ancak borçlar bir çığ gibi büyüyor. Mücbir sebep sona erdiğinde ortaya çıkacak vergi borcu binlerce firmayı iflasa sürükleyecek. Yüzyılın felaketini yaşamış, yine de pes etmeyerek var olma mücadelesi veren şirketlerimiz için radikal bir destek kararı alınarak, mücbir sebep uygulanan il ve ilçelerdeki depremzede işletmelerin biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz. 1999 yılında meydana gelen Marmara Depremi başta olmak üzere birçok afet sonrası benzer uygulamalar yapan devletimizin 6 Şubat asrın felaketinden en çok etkilenen 4 il ve 2 ilçe içinde benzer bir af yasası çıkarmasını bekliyoruz. Bu konuda hazırladığımız resmi yazımızı Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlıklara gönderdik. Takipçisi olacağız” ifadelerine yer verdi.