YEREL HABERLER - 01 Mart 2013 Cuma 16:02

ÖОDER ERZURUM ŞUBE BAŞKANI İKİNCİ: ``OKULLARDA YASAKÇI MÜDÜRLER VAR``

A
A
A
ÖОDER ERZURUM ŞUBE BAŞKANI İKİNCİ: ``OKULLARDA YASAKÇI MÜDÜRLER VAR``

ÖОDER Erzurum Başkanı Abdullah İkinci, 28 Şubat`ın yıldönümünde 28 Şubat süreci bitmediğini ifade ederek, ``28 Şubat sürecini yaşatmak isteyenler Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı çağdışı başörtüsü yasağını uygulamak istiyorlar. Bir çok okulda başörtülü bayan öğretmenleri rahatsız eden sözlü uyarma, tutanak tutma gibi tutumlar sergileyen tek tipçi, müdür odalarını ikna odası, tehdit odası olarak kullanan okul idarecileri var`` dedi.
Okullarda bakanlık tüm öğrenciler için kıyafeti serbest bırakırken öğrencilere ve eğitimcilere başörtüsü yasağın devam ettirilmesinin eski bakanın ayıbı olarak devam ettiğini anlatan İkinci şunları kaydetti; ``Bu yüzdende inancından dolayı örtünen kardeşlerimizin ahını aldığı için Eski bakan vazifesini bırakmak zorunda kalmıştır. Yeni bakanımız bu ayıba son vermelidir. Çağdışı kıyafet yasağı ve dayatması son bulmalıdır. Memur Sen`in 15 milyon imza topladığı bir ortamda daha ne bekleniyor. Toplumsal mutabakat olmalı diyenlerin hiçbir mazereti kalmamıştır. Avrupa birliği komiserlerinin yazılı mutabakatı mı aranıyor? 1980 darbecilerinin ortaya koyduğu, Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı kıyafet yönetmeliğinin özgürlükleri kısıtlama maddeleri değiştirilmelidir. Yeni Bakanın kınayanın kınamasından korkmadan bu uygulamayı yapmasını tüm haksızlığa uğrayan eğitimciler adına bekliyoruz. ÖОDER olarak bütün idarecilerimize, bütün yöneticilerimize seslenmek istiyoruz. Allah`tan korkun. Hiç kimsenin size bir şey sormadığı bir ortamda neden işgüzarlık yapıyorsunuz. Ananınızın, bacınızın hatta eşinizin örttüğü bir örtüyü neden yasaklamaya çalışıyorsunuz? Bundan sonra okullarımızda kılık-kıyafetle ilgili olarak yöneticilerin, öğretmenlerin, memurların kılık-kıyafetiyle ilgili hiçbir disiplin işlemi yapılmamalıdır, hiç kimse kraldan daha kralcı geçinip yasakçı bir tutum sergilememelidir. Bundan sonra okullarımız özgürlüklerin yuvası, eğitimin artık tam olarak yaşandığı hiç kimsenin kapılardan çevrilmediği, hiç kimsenin huzursuz edilmediği, ayıplanmadığı, herkesin başındaki örtüsü ve görüntüsünden ziyade ne ürettiğine, ne ortaya koyduğuna bakıldığı yerler olmalıdır diyoruz. ÖОDER olarak bu tür keyfi uygulamaları yapan idarecilerin takipçisi olacağımızı herkesin bilmesini istiyoruz.``
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Takside unutulan 18 bin 300 euroyu sahibine teslim etti Antalya’nın Alanya ilçesinde bir taksici, aracında unutulan çantanın içerisindeki 18 bin 300 euroyu sahibine teslim etti. Taksici, "Allah’tan başka bir yolcunun eline geçmemiş. Gönül rahatlığıyla kendisine teslim ettim. Mutlu oldu" dedi. Olay, 25 Nisan günü Alanya’nın Türkler Mahallesi’nde bulunan bir otelde gerçekleşti. Taksicilik yapan Musa Koca, bir otelden aldığı Danimarkalı turistleri çocuklarıyla birlikte Alanya’ya götürmek için yola çıktı. Turistleri Alanya’ya bıraktıktan sonra aynı gün akşam saatlerinde Alanya’dan turistleri tekrar alıp konakladıkları otele götürdü. Sabah olduğunda para dolu çantasının yerinde olmadığını fark eden turistler, durumu otel görevlilerine bildirdi. Takside düşme ihtimaline karşı taksi durağı ile iletişime geçen otel görevlisi durumu paylaştı. Ogün hangi taksi ile yolculuk edildiğinin tespitini yapan durak görevlisi durumu Musa Koca’ya iletti. Bunun üzerine taksiyi kontrol eden Musa Koca bagaj kısmında yere düşmüş vaziyette siyah bir çanta ile karşılaştı. Aracıyla birlikte çantayı teslim etmek için otele giden Musa Koca, otelde takside unutulan çantayı Danimarkalı turistlere verdi. Paralarının eksiksiz olduğunu gören Danimarkalı turist, yaşadığı minnettarlıkla taksiciye 500 Danimarka kronu bahşiş vermek istedi. Ancak Musa Koca, uzatılan parayı kabul etmeyerek, "Ben işimi yaptım. Helal parayla çalışıyorum" diyerek jesti kibarca geri çevirdi. Yaşanan olaydan sonra duygularını aktaran Musa Koca, "1999 yılından beri taksicilik yapmaktayım. Geçen sene emekli oldum. Dünkü olay çok gündem oldu. Aslında bu tür şeyler sürekli oluyor. Bizim araçlarda telefon ya da başka şeyler kalıyor. Burada bizim çalıştığımız otellerden telefon geldi. Yolcuyu aldık. Alanya’ya gittik. Yolcuları Alanya’da indirdik. Kalabalıklardı. 4 büyük, 4 çocuk vardı. Çocuk arabaları falan vardı. Akşam geç saatte aradılar. Geri aldık. Getirdik sorunsuz otellerine teslim ettik. Ertesi gün çalışmaya başladık. Bize bir telefon geldi. Herhangi bir şey kalmış mı diye. Baktık arabada küçük bir çanta var. Kontrol ettiğimde içinde para olduğunu gördüm. Hiç dokunmadık. Otele gittik. Turist çantanın benim arabada kaldığından bile emin değil. Allah’tan başka bir yolcunun de eline geçmemiş. Gönül rahatlığıyla kendisine teslim ettim. Mutlu oldu. Rahatız" dedi. "Aklıma kendi çocuklarım geldi" Koca, "Otele çantayı götürdük. Turist panik halinde. Yarım saate kadar uçacağının servisinin geleceğini söylediler. Daha tereddüt içindeler. Çünkü meblağ yüksekmiş. İçinde ne kadar para olduğunu bildiğimiz yok. Bize bir bahşiş verdi. Bahşişi de almadık. Çünkü yolcuyu götürürken sarı saçlı kadın çok rica etti. Bize 5 euro indirim yap dedi. Aklıma o geldi. Kendi çocuklarım da var. Gerek de yok dedim. Biz kazanıyoruz. İyi, kötü kazanıyoruz. Hak ettiğimizi alıyoruz almak istemedim" şeklinde konuştu. "Çektiğim kredi borcu kapatılırdı" Yeni taksi alırken kredi çektiklerini ve takside unutulan para dolu çantadan çıkan paranın çektiği krediyi kapatabileceğini ancak bu paranın kendisi için bir imtihan olduğunu ve haram para olduğunu düşündüğünü söyleyen Musa Koca, "Aşağı yukarı 2 sene oldu. 250 bin lira hanım kredi çekti. 500 bin lira da ben çektim. 750 bin lira. O parayla o kredi kapatılırdı ama benim eşim şu anda umrede. Allah izin verirse pazar günü gelecek. Benim 3 kızım var. Birisi doktor oldu, atandı. İkisi de üniversitede okuyor. Ben çocuklarımın gözüne, eşimin de yüzüne bakmak istiyorum. O paranın bize bir imtihan olduğunu düşündüm. Sahibine teslim ettiğim için de çok mutluyum. Çok huzurluyum, çok gururluyum’’ dedi. Aynı taksi durağında senelerce beraber çalışan ve bu yaptığı davranıştan dolayı meslektaşını tebrik eden Erol Ersoy ise, "Türkler Taksi Kooperatifi olarak biz de Musa abimizi ödüllendirmek istedik ama bizi de kabul etmedi. Bize bunun insanlık görevi olduğunu söyledi. Biz kendisiyle bu onurlu, gururlu davranışından dolayı gurur duyuyoruz. Böyle her zaman bizim taksi durağımızda, taksilerimizde eşyalar kalıyor. Bu tabi büyük bir meblağ olduğu için bu kadar yankı uyandırdı. Biz her zaman telefon olsun, çanta olsun, cüzdan olsun misafirler araçlarımızda unutuyor. Biz de direkt o misafire ulaşmaya çalışıyoruz. Neticesinde güvenlik kamera kayıtlarıyla, otel personelleriyle, otel müdürlerimizle beraber istişareli çalışarak eşyasını teslim etmeye çalışıyoruz. Her zaman burada hizmet etmeye gururlu, onurlu şekilde hizmet etmeye devam edeceğiz" dedi.
Kayseri Talas’ta acil durum konteynerleri güven veriyor İstanbul’da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem sonrası vatandaşların evlerini terk ederek geceyi sokakta geçirmesi, Türkiye’nin deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu kapsamda, depreme karşı hazırlıklı olmanın önemi artarken, Talas Belediyesi’nin hayata geçirdiği acil durum konteynerleri uygulaması dikkat çekiyor. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, İstanbul’daki depremin ardından yaptığı açıklamada, Talas Belediyesi olarak deprem hazırlıklarını titizlikle sürdürdüklerini belirtti. Başkan Yalçın, "İstanbul’da yaşanan bu tedirgin edici olay, depremle yaşamayı öğrenmemiz ve her an hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Talas Belediyesi olarak biz de ilçemizin farklı noktalarına yerleştirdiğimiz acil durum konteynerlerimizle muhtemel bir sarsıntı veya afette vatandaşlarımızın ilk etapta ihtiyaç duyacağı kurtarma, barınma, gıda ve hijyen malzemelerini temin etmeyi amaçlıyoruz" dedi. Başkan Yalçın, konteynerlerin, nüfus yoğunluğu bakımından Kayseri’nin en büyük, Türkiye’nin ise altıncı büyük mahallesi olan Mevlana Mahallesi ile Bahçelievler Mahallesi sakinlerinin kolayca ulaşabileceği Muhsin Yazıcıoğlu Parkı ve bir diğer büyük mahalle olan Yenidoğan Mahallesi’ndeki Anneler Parkı’na yerleştirilmesinin önemine dikkat çekti. Başkan Yalçın şunları söyledi; "Bu üç büyük mahallemizin merkezi bir noktasında konumlandırdığımız konteynerlerimiz, ihtiyaç halinde hızlıca devreye alınabilecek durumdadır. Önceliğimiz, nüfus yoğunluğu yüksek bölgelerimizde vatandaşlarımızın güvenliğini en üst düzeyde sağlamaktır. Bunların sayısını ilerleyen günlerde artıracağız." İçinde yok yok Konteynerlerin içeriği hakkında da bilgi veren Başkan Yalçın, "Konteynerlerimizde kurtarma araç gereçleri, battaniye, su, temel gıda maddeleri, ilk yardım çantası, hijyen malzemeleri ve el feneri gibi hayati önem taşıyan malzemeler bulunmaktadır. Amacımız, deprem anında evleri hasar gören veya güvenli bir alana ihtiyaç duyan vatandaşlarımıza geçici bir barınma imkanı sunmak ve temel ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olmaktır" diye konuştu. Talas Belediyesi’nin bu projesi, depremde hızlı ve etkin müdahale imkanı sunması açısından önem taşıyor. Talas Belediyesi’nin bu örnek çalışması, diğer belediyeler için de bir model teşkil ediyor.
Kocaeli Kahraman köpek Proteo’nun adının yaşadığı merkez, sokak hayvanlarına şifa dağıtıyor "Asrın felaketi" olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremlerde Meksika’dan gelerek arama ve kurtarma çalışmalarına katılan ve Adıyaman’daki bir çalışmada hayatını kaybeden Proteo’nun adının yaşadığı Kocaeli’nin Başiskele ilçesindeki rehabilitasyon merkezi, 2025’in ilk 4 ayında 2 binin üzerindeki sokak hayvanına şifa oldu. 6 Şubat 2023 tarihinde ’Asrın felaketi’ olarak adlandırılan Kahramanmaraş depremlerinde enkaz altında kalan insanları kurtarmak için Meksikalı ekibin Adıyaman’da ölen köpeği Proteo’nun ismini taşıyan rehabilitasyon merkezi, 2 binin üzerinde sokak hayvanına şifa oldu. Başiskele Belediye Başkanı Mehmet Yasin Özlü’nün talimatıyla Türkiye’de ilk defa bir köpeğin adı verildiği merkez, 10 dönüm arazi üzerine yapılacak olan yeni yeri ile sokak hayvanlarına ömür boyu ev sahipliği yapacak. Merkezin isminin önemine dikkat çeken Başiskele Belediyesi Veteriner Hizmetleri Şube Müdürü Muhammed Feyzi Karabıyık, "Hep merkezin olduğu ilçenin adı kullanılıyor ama burada özel bir isim kullanıyoruz, kahraman köpek Proteo. Bu köpek bizim asrın felaketinde Meksika’dan Adıyaman’a gelip hayatını kaybetmiş arama ve kurtarma köpeğiydi. Bugüne kadar 3 binin üzerinde insan kurtaran bir köpek. Tam bizim açılış aşamasında hayatını kaybettiği için belediye başkanımız Mehmet Yasin Özlü’nün talimatıyla buraya onun adını verdik. Türkiye’de ilk defa bir köpeğin ismi bir kuruma verildi. Böylelikle hem depremin gerçeklerini unutmayacağız hem de orada çalışan her canlıya minnet duygumuzu aktarmış olduk" dedi. Sokak hayvanları bu merkezde ömür boyu kalabilecek Mevcut merkezin daha da genişleyeceğini aktaran Karabıyık, "Burası 6 dönüm üzerine kurulu kapalı alanı olan bir merkez. Köpek ve kedi bölmeleri ayrıdır. Yaklaşık 115 köpek, 60 kedi alabilecek kadar alan var. Alttan ısıtmalı, 6 metre hava sirkülasyonu ve zemin temizliğinin düzgün materyallerle yapılmış bir sistem üzerine kurulu. Burası hayvanları kısırlaştır, küpele ve sokağa sal kanuna göre yapılmıştı ama artık kanun değiştiği için bizimde köpeklere ömür boyu bakabileceğimiz, hemen bitişikteki açık alanda yaşayabilecekleri bir alan planı şuanda belediyemiz tarafından yürütülüyor" diye konuştu. "2 binin üzerinde hayvana 4 ayda müdahale etmişiz" 2025 yılının ilk 4 ayında 2 binin üzerinde sokak hayvanına veteriner hizmeti verildiğini aktaran Karabıyık, "Kısırlaştırma faaliyetleri çok önemli. Burada 570 civarında hayvanı kısırlaştırdık. 103 civarında hayvan sahiplendirmemiz oldu, bin 200 defa veteriner hizmeti verdik. Bu hizmet ise bizden hayvan sahiplenilmiş olan kedi ve köpeklerin aşılanması, trafik kazası ve benzeri olan hayvanların tedavisini içeriyor. 2 binin üzerinde hayvana 4 ayda müdahale etmişiz" şeklinde konuştu.