MAGAZİN - 27 Nisan 2021 Salı 13:07

Nurullah Akçayır’dan ‘Gönülden Dillenen, Yürekten Dinle’nen bir albüm

A
A
A
Nurullah Akçayır’dan ‘Gönülden Dillenen, Yürekten Dinle’nen bir albüm

Nurullah Akçayır Uzun bir aradan sonra sevenlerinin özlemle beklediği albümü ‘Yürekten Dile’ tüm digital platformlarda yayınlanmaya başladı.

Nurullah Akçayır Uzun bir aradan sonra sevenlerinin özlemle beklediği albümü ‘Yürekten Dile’ tüm digital platformlarda yayınlanmaya başladı.


Dillerde olan, Yazın yağar kar başıma adlı bestesiyle türkü severlerin gönlünde taht kuran Akçayır yeni albümde yine kendi bestelerinin yanı sıra Azerbaycan, Kerkük ve Anadolu’nun değişik yörelerinden türkü ve değişlere yer verdi.


Yer yer bağlamasını konuşturduğu ezgilerde, otuza yakın müzisyen katkı sundu.


Albümün ilk klibi ‘Düş De Gör ‘ Sosyal medyada yoğun ilgi gördü. Memleketi Erzurum için seslendirdiği Ben Dadaş Oğluyam hemşerilerinin sevgi ve beğenisine mazhar oldu.


Türkü dünyası öyle derin bir denizdir ki, içine dalan bir daha geri çıkamaz. Eğer sizin yüreğiniz de bu engin denizde kulaç atmışsa Nurullah Akçayır ismine mutlaka rastlamışsınızdır. O kendini “Türkü deryasında bir damla” olarak tanımlıyor. Ancak Akçayır, 40 yıllık sanat hayatında; türkülerle bir akıp çağlayan oldu, hatta kendisi de bir türkü oldu.


Sevenleri ondan uzun süredir hasretle yeni bir albüm bekliyordu. Türk Halk Müziğinin sevilen isimlerinden Nurullah Akçayır, on yıllık bir aranın ardından yeni albümü Yürekten Dile’yi türkü severlerle buluşturdu. Sevenlerinin özlemle beklediği albüm tüm dijital platformlarda yayınlanmaya başladı.


Gönül Telimizi Titreden Bir Çalışma


Yürekten Dile, adıyla müsemma bir albüm. Hem sanatçı hem de sevenleri bu albümü öylesine yürekten dilemiş olmalı ki; ortaya gönül telimizi titreten böylesine özel bir çalışma çıkmış.


Yürekten Dile, türkü severlerin sanatçıdan ısrarlı istekleri doğrultusunda bir buçuk yıl süren hummalı ve titiz bir çalışmanın sonucunda vücut bulmuş. 15 Türkü’den oluşan albüm dinleyicilerin beklediğine değecek bir çalışma. Türkü formunda besteleri kulaklara pelesenk olan Erzurumlu sanatçının bu albümde dört yeni eseri de yer alıyor. Albümün çıkış eseri ise Düş De Gör oldu ve dinleyiciden büyük beğeni topladı.


Neşet Ertaş’tan Aşık Veysel’e, Kerkük’ten Urfa’ya


Yürekten Dile de Nurullah Akçayır, bizi Kerkük’ten Azerbaycan’a, Erzurum’dan Urfa’ya geniş bir coğrafyada dolaştırıyor. Albümde Neşet Ertaş, Âşık Veysel ve Ali Ekber Çiçek gibi birbirinden değerli ozanlarımızın eserlerine de yer veren sanatçı, her zaman olduğu gibi türkülerimizi eğip bükmeden, ruhunu bozmadan kendine has berrak ve temiz tarzıyla seslendirmiş. Her şeyin umarsızca tüketildiği bir çağda türkülerimizin zarar görmesine izin vermemiş, adeta üzerlerine titremiş.


Yürekten Dile’nin müzikal altyapısını hazırlarken çok ince eleyip sık dokuyan sanatçı, birbirinden değerli saz üstatlarıyla birlikte çalışmış. Bir de sürpriz yapan Akçayır, değerli sanatçı Erol Parlak ile Konma Bülbül Konma türküsünde birlikte düet yapmış. Aynı zamanda çok iyi bir virtüöz olan sanatçı albümde tar, divan sazı ve çöğür çalarak kendi gönül nağmelerini tellere dökmüş.


Eşsiz Erzurum Türkülerini de Dadaşça söylemiş, buram buram Erzurum kokan bir albüm ortaya çıkarmış. Anadolu’nun sesi, nefesi olmuş.


Nurullah Akçayır’ın Ustalık Eseri


Yürekten Dile albümü; gerek seçilen eserler, gerek emek veren sanatçılar gerekse Nurullah Akçayır’ın 40 yıllık tecrübesiyle vücut bulduğundan bu çalışmaya sanatçının ustalık eseri demek yanlış olmaz. Albüm uzun yıllar keyifle dinlenecek arşivlik bir eser. Yürekten Dile albümü, her şeyin özünü yitirdiği, giderek sentetikleştiği bu çağda, bize gerçekliği hatırlatacak. Türkülerin buram buram yaşanmışlık kokan mis gibi kokularını yüreğimize zerk edecek, bizi o geniş gönül coğrafyasında dolaştıracak.


Tüm dijital platformlarda


Fiziki olarak yayınlanmayan Albüm tüm dijital platformlarda müzikseverlerin beğenisine sunuldu. Tüm türkü dostları için altın niteliğindeki bu eserleri Nurullah Akçayır’ın Youtube kanalından ve diğer müzik platformlarından dinleyebilirsiniz.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Köroğlu Dağları’ndan sofralara doğal şifa: Kozalak şurubu Bolu’nun Köroğlu Dağları’ndan toplanan çam kozalaklarından yapılan şuruplar, soğuk havalarda astım, bronşit ve öksürük hastaları başta olmak üzere birçok hastalığa şifa oluyor. Bolu’da yaşayan 68 yaşındaki Firdevs Kabakcıoğlu, 2400 rakımda bulunan Köroğlu Dağları’ndan bahar ayında topladığı taze kozalakları şifa deposuna çeviriyor. Kabakcıoğlu, topladığı kozalakları eski usul yöntemlerden biri olan kara kazanlarda şurup haline getiriyor. Çam ağacının kozaklarından yapılan kozalak şurubu ve kozalak suyu, soğuk havalarda sık yaşanan grip, nezle, geçmeyen öksürük gibi hastalıklara şifa oluyor. Firdevs Kabakcıoğlu, hazırladığı kozalak şurubunu Bolu pazarında, kavanozu 150-200 liradan satıyor. Ekmekçi kadın kozalak şurubuna çevre illerden de yoğun talep olduğunu söyledi. "Hapın kesmediği öksürüğü bu şurup keser" Haplardan daha etkili olduğunu ifade eden Firdevs Kabakcıoğlu, "35 senedir bu pazarcılığı yapıyorum. Öksürüğe, astım, bronşite, ciğerde duman olursa onu alır. Ciğer hastalıklarına çok iyi geliyor. Biz denedik. Biz kozalağı kendimiz toplayıp, meşe odunuyla kazanda suyunu kaynatıyoruz. Bir gece bekletiyoruz, o suyu süzgeçten, hiçbir şey geçmeyecek şekilde. Ondan sonra kaynatırız. Pekmezle, balla tatlandırırız, müşteri nasıl isterse. Şeker hastalığına sadece suyunu veririz. Şurubu biraz sıvı olur. O az kaynar, onu öyle içerler. Reçeline varana kadar yaparız. Öksürüğü hemen keser. Hapın kesmediği öksürüğü bu şurup keser" dedi. "Gaziantep’e ürün gönderdim" Fiyatlara değinen Kabakcıoğlu, "Küçük kavanozlar 100, büyük kavanozlar 150 liradan satılıyor. Misafire de aynı fiyat, ayrımcılığım yok. Bu sefer Gaziantep’e ürün gönderdim. Devamında 6 şişe daha istediler. Bolu’dan İstanbul’a giden toptancılar geliyor, onlar alıyor. Bu hafta yine sözüm var yapamadım. İnşallah yaparım" diye konuştu.
Eskişehir ESOGÜ’lü genç diş hekimi adayları beyaz önlüklerini giydi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi 1’inci sınıf öğrencileri, ’2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Beyaz Önlük Giyme Töreni’ ile diş hekimliği mesleğine ilk adımlarını attılar. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı tarafından ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende konuşan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, 22 Kasım Dünya Diş Hekimleri Günü ve Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası’nın kutlandığını belirtti. Prof. Dr. Yaman, fakülte olarak bu önemli tarihte düzenledikleri Beyaz Önlük Töreni ile 12’nci dönem 1’nci sınıf öğrencilerinin tercihlerde tüm devlet üniversiteleri arasında ilk 10 içerisinde yer alan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi ailesine katılmasının heyecan ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Genç diş hekimi adaylarına seslenen Prof. Dr. Yaman, 5 sene sürecek olan eğitim hayatlarında onları alanlarında tecrübeli, bilim ve teknolojiyi yakından takip ederek bilime ve topluma katkı sağlayan, sürekli kendilerini yenileyen, yaptıkları çalışmalarla ulusal ve uluslararası alanda önemli başarılar elde eden ve her biri birer değer olan akademik kadrolarıyla çağın şartlarına uygun ve yetkin birer diş hekimi olarak yetiştirmeyi amaçladıklarını ifade etti. "Bu meslek yapılacağı son güne kadar devam eden bir öğrencilik süreci" Gençlere diş hekimliği eğitimi ve mesleğinin çağın gereklerine ve teknolojik gelişmelere göre kendini yenilemeyi, güncel ve dinamik bir bilgi birikimine sahip olmayı zorunlu kılan ve mesleğin yapılacağı son güne kadar devam eden bir öğrencilik süreci olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yaman, onlardan ilerideki hayatlarında da öğrenci kalmalarını ve her zaman yeniliklere açık olarak mesleki hayatlarını devam ettirmelerini istedi. Diş hekimlerinin görevinin, toplumu ağız ve diş sağlığının önemini bilen ve aynı zamanda sağlığını korumak noktasında gerçekten çaba harcayan bireylere dönüştürmek ve onlara yol gösterici olmak olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yaman, dünyada ilerleyen zaman dilimi içerisinde bugünlere göre her zamankinden daha çok cesur, kendisine güvenen, çağdaş ve kendisini yenileyen diş hekimlerine ihtiyaç duyulacağının öngörüldüğünü kaydetti. "Her anınızı dolu dolu yaşayacağınız yeni yuvanıza hoş geldiniz" Salonda bulunan öğrenci ailelerine de seslenen Prof. Dr. Yaman, çocuklarının bugün onların fedakarlıkları, gayretleri ve emekleri neticesinde hekimlik mesleğinin kutsal giysisi olan beyaz önlüklerini giyerek meslek eğitimlerine ilk adımlarını atmakta olduğunu aktardı. Prof. Dr. Yaman, ailelerden onur duymalarını ve gururlanmalarını istedi. Konuşmasının sonunda genç diş hekimi adaylarına ESOGÜ Diş hekimliği ailesi adına her anı dolu dolu yaşayacakları, birçok hatıralar biriktirecekleri yeni yaşantılarına ve yeni yuvalarına hoş geldiklerini söyleyen Prof. Dr. Yaman, öğrencilere eğitim hayatlarında başarılar diledi. Açılışın ardından genç diş hekimi adaylarına beyaz önlükleri protokol ve öğretim üyeleri tarafından giydirildi. Törene ESOGÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici ile öğretim üyeleri ve aileler katıldı.