YEREL HABERLER - 08 Nisan 2012 Pazar 10:07

HALKA AÇIK KONFERANS

A
A
A
HALKA AÇIK KONFERANS

Özel Sani Konukoğlu Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Rezan Harman, dünyada 400 milyon kişide kronik Hepatit B olduğunu, her yıl bir milyon kişinin Hepatit B enfeksiyonundan hayatını kaybettiğinin tahmin edildiğini söyledi.
Dr. Harman, Özel Sani Konukoğlu Hastanesi`nde düzenlenen halka açık konferansta, ``Kronik Hepatit B ve Kronik Hepatit C (Sarılık)`` konusunu anlattı. Hepatit B`nin aşısı olan önlenebilen sinsi bir hastalık olduğunu belirten Dr. Harman, ``Siz de bu mikrobu hiç farkında olmadan taşıyor olabilirsiniz. Bu nedenle çok geç kalmadan mutlaka gereken testleri yaptırmalı aşı veya takip/ tedavi için bir sağlık merkezlerine başvurmalısınız`` dedi.
Türkiye`de Hepatit B taşıyıcılığı oranının yüzde 1,7 - 21 arasında değiştiğini ifade eden Dr. Harman, karaciğer kanseri çeşitlerinde biri olan Hepatosellüler Kanser`in yüzde 60-80 sebebinin Hepatit B virüsü olarak bilindiğini anımsattı.
Hastalığın Türkiye`de en fazla Eskişehir, Diyarbakır, Antalya, Adana, Erzurum ve Sivas`ta görüldüğüne dikkati çeken Dr. Harman, ``Hepatit B virüsü kan ve cinsel yolla bulaşan hastalık grubunda olduğundan aynı tabakta yemek yemek, sarılmak, tokalaşmak, hapşırmak, el sıkışmak, aynı giysileri kullanmakla geçmez`` diye konuştu.
``Önlem alabilmek için bulaş yolarının neler olabileceğini doğru bilmek gerekir`` diyen Dr. Harman, şöyle devam etti:
``Ancak diş fırçası, jilet, tırnak makası, iğne veya enjektör, manikür seti gibi kan bulaşının olabileceği malzemelerin ortak kullanılmaması gereklidir. Su ile bulaş yoktur. Tüm bu bulaş yollarının bilinmesine rağmen erişkin hastaların yaklaşık yüzde 30`u Hepatit B virüsünü nasıl aldığını bilmemektedir. Virüs sperm sıvısında, vajina salgısında, tükürük, ter ve gözyaşında bulunabilir, ancak buradaki virüs miktarı kandan çok daha az olduğu için tükürük, ter ve gözyaşı bulaş için önemli bir risk olarak kabul edilmemeli.``
HAMİLE KRONİK HEPATİT B HASTALARI NE YAPMALI
Dr. Harman, hamile Kronik Hepatit B hastaları konusunda da şu uyarıları yaptı:
``Hamile Kronik Hepatit B hastalarında gerek normal gerekse sezaryen doğumda bebeğe bulaşı azaltmak için Hepatit B aşısının ilk dozu ve Hepatit B immun globülin 0.5 mL (tek doz) doğumdan sonra ilk 12 saat içinde bebeğe yapılmalıdır. Bu şekildeki doğru aşılama ile bebek yüzde 95 - 100 korunur. Ancak tam koruma sağlamak için bebeğin 1. ayda ve 6. ayda hepatit B aşıları tamamlanmalı. Yine de bebeğe 9. ve 15. Aylarda HBS AG ve ANTİ HBS baktırarak bebeğe virüs bulaştı mı ya da bebek korundu mu mutlaka bakmak gerekir.``
HEPATİT C VİRÜSÜ DÜNYADA YÜZDE 3 CİVARINDA GÖRÜLMEKTEDİR
1989 yılında tanımlanan Hepatit C virüsünün tüm dünyada yaklaşık yüzde 3 civarında görüldüğünü anlatan Dr. Harman, gelişmemiş ülkelerde bu oranın yüzde 30`lara kadar çıkabildiğine dikkati çekti.
En yüksek oranın yüzde 14-83 ile hemodiyaliz hastalarında olduğunu belirten Dr. Harman, şöyle konuştu:
``Bulaşma yolları yüzde 10`luk oranla en çok kan transfüzyonu ile olmaktadır. Ancak 1990 yılından sonra HCV virüsünün taranmaya başlanması ile bu oran yüzde 1`lere kadar düşmüştür. Bunun yanı sıra bulaş ve risk faktörleri Hepatit B virüsü ile benzerlik gösterir. Hepatit C virüsünün yüzde 80`i kronikleşir. Kronik Hepatit C hastalarının yüzde 4-24`ünde siroz, yüzde 2.5`inde karaciğer kanseri görülür. Karaciğer naklinin de yüzde 30`undan da Hepatit C virüsü sorumludur.``
``Eğer siz kronik Hepatit C hastasıysanız doğum esnasında bebeğinize bulaştırma olasılığınız yaklaşık olarak yüzde 5`tir`` diyen Dr. Harman, sözlerini şöyle tamamladı:
``Vajinal doğum ile bebeğinize bulaştırma olasılığınız daha yüksek gibi görünmekle birlikte sezaryen ile doğumun geçişi azalttığı ile ilgili kesin bir veri bulunmamaktadır. Anne sütü ve özellikle de kolostrumda oldukça düşük miktarda HCV saptanmıştır. Buna rağmen anne sütü ile HCV bulaşı net gösterilememiştir. Hepatit C`li anneden doğan bebeğe 15. ayda anti HCV baktırılmalıdır. Eğer imkanınız var ise 2. ve 6. ayda HCV RNA`da baktırılabilir.``
Dr. Harman, sunumunun ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Santa Maria Kilisesi’ne silahlı saldırı davası başladı İstanbul Sarıyer’deki Santa Maria Kilisesi’nde 1 kişinin öldüğü silahlı saldırıya ilişkin davanın görülmesine başlandı. Aralarında kar maskeli 2 saldırganın da bulunduğu sanıklar, hakim karşısına çıkarak savunma yaptı. Sarıyer’de bulunan Santa Maria Kilisesi’ne 28 Ocak 2024’de pazar ayini yapıldığı sırada kar maskeli 2 kişi tarafından silahlı saldırı düzenlenmiş, olayda 52 yaşındaki Tuncer Cihan hayatını kaybetmişti. Olaya ilişkin aralarında kar maskeli saldırganlar David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un da bulunduğu 43 sanığın yargılanmasına başlandı. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri’deki Marmara Cezaevi yerleşkesinde görülen duruşmada bazı tutuklu sanıklar, 4 tutuksuz sanık ve taraf avukatları hazır bulundu. Susma hakkını kullandı Duruşmada mahkeme başkanı, tutuklu sanık David Tanduev’a avukatı olmadığı için bugün savunmasının alınmayacağını söyledi. Sanık Tanduev’in "Avukat istemiyorum, kendilerine güvenmiyorum" sözleri üzerine mahkeme başkanı, sanığa susma hakkını kullanıp kullanmayacağını sordu. Bunun üzerine sanık, "Öyle bir hak verirlerse konuşmak istemiyorum. Kendilerine isim söylemek istemiyorum" dedi. "Saldırgan zaten fiziksel olarak bana benzemiyor" Tutuklu sanık Amirjon Kholikov ise savunmasında Türkiye’ye çalışmaya geldiğini ve İstanbul’da 2 yıl boyunca korsan taksicilik yaptığını belirterek, "Olay günü ben Sarıyer’e gitmedim. Görüntülerdeki saldırgan zaten fiziksel olarak bana benzemiyor. Sanık David Tanduev ile 5 sene önce tanıştık, İstanbul’da aynı evde kalıyorduk. Olay günü sanık Tanduev’le Esenyurt ve Beylikdüzü’nde kiralık ev baktık. Sarıyer’e gitmedim" şeklinde konuştu. Bu sırada müşteki avukatlarından Afşin Hatipoğlu, sanığa olaydan bir hafta önce kilise çevresinde keşif yaptıklarına dair tespit yapıldığını belirterek, "Arabalarda olduğun tespit edildiği halde, kan, saç, doku ve deri örneklerin olaydaki örneklerle birebir uyuştuğu halde ’Buraya tesadüfen geldim’ diyorsun, öyle mi?" dedi. Sanık Kholikov ise bunların somut delil olmadığını savundu. Saldırı öncesi Meryem Ana Ermeni Kilisesi, Rum Kilisesi, Aya Kiryaki Kilisesi, Surp Harutyun Kilisesi ve Kumkapı Türkiye Ermeni Patrikliği’nde keşif yaptığı ve saldırıda kullanılan aracın sahibi olduğu iddia edilen tutuklu sanık Shamsullo Radzhabov, "Araba benim evet ama ben saldırıyla ilgili suçlamaları kabul etmiyorum. Korsan taksicilik yapıyordum fakat keşif yaptığıma yönelik suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. "Bize bu acıyı yaşatan katillerin en ağır cezayı almasını istiyorum" Sanık Enver Karakaş, savunmasında başta DEAŞ olmak üzere bütün terör örgütlerini lanetlediğini söyleyerek, "Bu olayla alakası olan kim olursa olsun en ağır cezayı almasını istiyorum. Ben çok küçük yaşımda Türkiye’ye geldim. 30 senedir buradayım. 25 yıldır esnaflık yapıyorum. Milletini, vatanını seven bir insanım. Ailemi de aynı şekilde yetiştirmeye çalıştım. Bütün seçimlerde de vatandaşlık hakkımı kullandım. Bu ülkeye, bu vatana benden bir kötülük, hainlik gelmez. Bundan emin olabilirsiniz. 30 senedir ailesini göremeyen bir Doğu Türkistanlı olarak bu ülkeye, bu vatana benden bir kötülük gelmez. Terör örgütü DEAŞ’ın insanlığa, Müslümanlara çok büyük zararı olduğunu düşünen biriyim. Bize bu acıyı yaşatan katillerin en ağır cezayı almasını istiyorum" ifadelerini kullandı. Duruşma, tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasına devam edilmek üzere yarına ertelendi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede Tuncer Cihan ’maktul’ sıfatıyla, kilisenin rahibi Anton Bulai’nin de arasında bulunduğu 11 kişi ’müşteki’ sıfatıyla, 43 kişi ise ’şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. Hazırlanan iddianamede kilisede pazar ayini sırasında olaydan önce keşif yaptıkları tespit edilen DEAŞ silahlı terör örgütü üyesi David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un saldırı günü Başakşehir’den otomobilleri ile geldikleri, otomobili yakın bir yere bıraktıktan sonra tanınmamak için yüzleri maskeli şekilde yanlarında yarı otomatik tabancalarla kiliseye girdikleri, bu esnada Tuncer Cihan’ın kilisenin dış kapısından içeri girerek yürüdüğü aktarıldı. Şüpheli Tanduev’in yarı otomatik tabanca ile Cihan’ın kafasına doğru yakın mesafeden ateş ettiği belirtilen iddianamede, 2 şüphelinin ellerindeki tabancalarla hedef gözetmeksizin kilisede bulunan diğer insanların üzerine doğru ateş ettikleri ve insanların korku ile yere yattıkları kaydedildi. Hazırlanan iddianamede şüpheliler David Tanduev ve Amirjon Kholikov’un ‘cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti anayasasının öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’, ’silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘tasarlayarak kasten öldürme’, 11 kişiye karşı ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ‘ateşli silah ve mermi bulundurmak’ suçlarından ayrı ayrı 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 218 yıl 7 aydan 349 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Bu şüphelilerle bağlantılı olduğu belirlenen şüpheliler Edelkhan Inazhaev ve eşi Zharaidat Esmurzieva’nın da aynı suçlardan ceza alması talep edilen iddianamede, 38 şüphelinin ise çeşitli suçlardan değişen oranlarda 7 yıl 6 aydan ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 345 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. İddianamede ayrıca kiliseye saldırıyı gerçekleştirmek üzere toplantı yapan grup içerisinde bulunduğu iddia edilen şüpheli Viskhan Soltamatov’un ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’, ‘tasarlayarak kasten öldürme’ ve ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından 1 kez ağırlaştırılmış müebbet, 1 kez müebbet ve 349 yıl 6 ay hapsi talep edildi.
Sakarya Sakaryaspor - Gençlerbirliği maçının ardından Trendyol 1. Lig’in 18. haftasında Sakaryaspor-Gençlerbirliği maçının ardından iki takımın teknik direktörleri açıklamalarda bulundu. Trendyol 1. Lig’in 18. haftasında Sakaryaspor sahasında Gençlerbirliği ile 0-0 berabere kaldı. Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Gençlerbirliği Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, “Deplasmanda özellikle Sakaryaspor gibi zor bir deplasmanda puanla döndüğümüz için mutluyum. Oyuna gelince tabii ki oyunda istediğimiz seviyelere çok kısa sürede çıkmamız kolay değil. Ama bugün artılardan bahsetmek istiyorum çünkü böyle başlamak bazen takımın güvenini de artırıyor, artıracaktır. Savunma anlamında iyi durduk. Takım savunmasını biraz blokları daralttık, rakibe alan bırakmadık. Bizim için özellikle rakibin ön taraftaki etkili oyuncuların getirdiği toplarla hem merkezden hem kenarlardan gelen toplarla hafta içi çalıştığımız alanları iyi kapattık. Belki ilk yarı anlamında baktığımızda bir pozisyon verdik. Biz de yakaladığımız bir geçiş hücumunda belki üçü birde iyi bir pas verebilsek belki skoru lehimize çevirebilirdik. Ama şunu söylemem gerekiyor futbol güzel sahada çok daha güzel oynanıyor. Burada hem Sakaryasporlu hem Gençlerbirliği’nin bütün futbolcularını tebrik ediyorum. Çünkü zemin çok ağır ve oynamaya çok müsait değil. Burada biraz da mücadele etmek gerekiyor. Bu iki takımın oyuncuları da en iyi şekilde mücadelelerini verdiler. Biz kendi açımızdan oyunumuzu geliştirmemiz gerekiyor ki hedeflediğimiz tırmanışı yukarıya doğru yapalım. Bir puan değerliydi, bundan sonraki süreçte oyunumuzu da geliştireceğiz. Ve istikrarı yakalamak zorundayız. Gençlerbirliği taraftarına da buradan sesleniyorum, buraya geldiler bize destek verdiler onlara teşekkür ederiz. Sonuçta bugün puanla dönüyoruz oyuncularımı tebrik ederim” dedi. Mesut Bakkal: “Pozisyon vermeden maçı bitirdik diyebilirim” Sakaryaspor Teknik Direktörü Mesut Bakkal ise, “İki takım için de söylüyorum bu sahada özellikle şöyle veriler geldiği zaman baktığınız zaman iki takım da istediğini yapamadı. Oyun birinci devresi dengeli geçen bir maç. Ama ikinci devre özellikle başladıktan sonra ikinci 45 dakika oyunun bütün üstünlüğü bizde olan, yüzde 60’a yüzde 40 topla oynama. Ceza sahasına 14 sefer giren bir takım. Net 1-2 tane pozisyonumuz var, değerlendirebilirdik. Hoca hep mazeret üretiyor diyecekler ama hakikaten sahamız baya bir engel oluyor. Tabi iki takım için de geçerli bu. İkinci devrede mücadeleden memnunum. Özellikle rakip sahada oynama açısından memnunum. Sakatlarımızın yeni iyileştiği, cezalılarımızın geri döndüğü bir haftaya çıktık ilk defa. Pozisyon vermeden maçı bitirdik diyebilirim. Ama daha da üretken olabilirdik. Ayakta duramadığını söyleyen bir oyuncu grubu var. Tabi atanın galip geleceği bir maçtı, berabere bitirdik ama yolumuza devam edeceğiz” diye konuştu.