YEREL HABERLER - 02 Nisan 2012 Pazartesi 13:00

ÖDEMİŞ AÇIK OTO PAZARINA YOОUN SATICI İLGİSİ

A
A
A
ÖDEMİŞ AÇIK OTO PAZARINA YOОUN SATICI İLGİSİ

Ödemiş Belediyesi tarafından Sanayi Sitesi arkasındaki hayvan pazarına açılan açık oto pazarı, satıcılarından yoğun ilgi gördü. Ancak, ilk günde alıcıların pek fazla ilgi göstermediği gözlendi.
Daha önce Sanayi Sitesi sosyal tesisleri arkasındaki alanda açılan fakat ilgi görmeyen açık oto pazarı bu kez Ödemiş belediyesi tarafından hayvan pazarında açıldı. Ödemiş Belediye başkanı Bekir Keskin, belediye tarafından tekrar canlandırılmak istenen açık oto pazarının Ödemiş ekonomisine katkı sağlamasını beklediklerini söyledi. Keskin, açık oto pazarının araç alım satımı yapmak için İzmir veya diğer pazarlara giden Ödemişlilere kolaylık sağlayacağını ve Sanayi Sitesi esnafına yeni imkânlar sunacağını söyledi.
Pazar günü saat 10.00`dan itibaren pazar yerine gelen ikinci el otolar görücüye çıktı. Saat 13.00`e kadar 100`ün üzerinde otonun geldiği açık oto pazarına, satıcı ilgisinin olduğu gözlendi. Pazarın ileriki günlerde tanıtımının yapılması ile daha da canlanacağını belirten araç satıcısı Muammer Soyer, ``Oto pazarının ilk haftası satıcı çok alıcı azdı. Saat 11.00 ile 13.00 arasında yoğun bir araç katılımı vardı. Uygulama güzel, ancak belediye başkanımızdan taleplerimiz var. Havalar ısınmaya başladı. Gelecek haftalarda hava sıcaklıkları daha da artacak. Bu yüzden araçların park ettiği yerlerin üzerilerinin branda ya da çadırlarla kapatılması gerekiyori. Daha şimdiden sıcaktan aracın başında duramadık`` dedi.
TANITIMI YAPILMALI
Ali İnce adlı başka bir satıcı da, ``Oto pazarımızın yeri uygun. Belediye başkanımıza teşekkür ediyorum. Ancak eksikliklerin gelecek haftalarda giderileceğini umuyorum. Burada sadece Ödemişli alıcı satıcılarla bu iş yürümez. Dışarıdan da buraya alıcı gelmeli ki burada pazar canlansın. Bu nedenle diğer il ve ilçelerde de yeterli tanıtım yapılmalı. Bugün Kemalpaşa`ya İzmir`den ve başka ilçelerden alıcı ve satıcılar buluşarak pazar canlı tutuluyor. Ödemiş`in açık oto pazarının açıldığı her yere duyurulmalı`` şeklinde konuştu.
Satıcılardan Yücel Düzce ise şunları söyledi: ``Pazarın ayağımızda olması bizim için büyük bir şans. Bunun devam etmesi için pazara ilgi gösterilmeli. Bunu da yerel yönetim ve basında destek olmalı. Pazar yerinin nerede olduğunu sormak için sanayi sitesine girdim, Oto elektrikçisine sordum haberinin olmadığını söyledi. Yıkama yağlama servisine sordum haberim yok dedi. Oto tamircisi bana yerini tarif etti. Demek ki sanayi sitesi esnafının bile Pazar yerinin açıldığından haberi yoksa bu bir eksiklik. Ancak gelecek vaat ediyor.``
Kendi kesesine göre bir oto almaya geldiğini söyleyen Hayati Çoban adlı vatandaş da, pazarlık yaptığı araç sahibi ile fiyatta anlaşamadığını dile getirdi, ``Herkes kendi bütçesine göre araç arıyor. Ben de yakında evleneceğim bu yüzden bütçeme uygun taksi arıyorum`` dedi.
Ödemiş Belediye Başkanı Bekir Keskin de, pazarın ilk kez açıldığını belirterek, pazar günü kapalı olan hayvan pazarının değerlendirilmesi açısından iyi bir faaliyet olacağını düşündüğünü belirterek, pazarın önümüzdeki günlerde daha çok ilgi göreceğini söyledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 2025 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” Bayraktar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bayraktar, Türkiye’nin enerji talebi artan, büyüyen bir ülke olduğunu söyleyerek, “Son yirmi yılda hem doğal gazla hem elektrikle talep neredeyse üç katına çıktı. Yıllık yaklaşık yüzde dört buçuğun üzerinde bir elektrik talebi artışı var. Dolayısıyla bizim öncelikli görevimiz bu artan talebi karşılayabilmek. Arz güvenliği bizim birinci öncelikli noktamız. İkinci husus elbette ki dışa bağımlılığımız. Burada rakamları ifade etmeme müsaade edin daha detaylı olarak. Türkiye 2022 yılında doğal gaza yaklaşık 44.6 milyar dolar ödedi. Petrol ve petrol ürünlerine 2022 yılında 40.4 milyar dolar para ödedi. Toplamda 2022 yılında LPG, kömür ithalatımızda bu rakam 96.5 milyar dolar oldu. Dolayısıyla bütün stratejimizi aslında ta 2002 yılından beri Türkiye’nin enerjideki dışa bağımlılığını düşürme üzerine kurgulamış durumdayız. Onun için Türkiye artan enerji talebini karşılarken aynı zamanda enerjide bu dışa bağımlılığını mutlaka bitirmesi gerekiyor. Politikalarımız bunun etrafında şekilleniyor. Elbette ki bir üçüncü zorluk hatta belki bütün bu ikisinin daha ilerisinde bir zorluk 2053 yılında üç net sıfır emisyon edip Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu Meclisimizin 2021 yılında Türkiye’yi iklim anlaşmasına taraf yaparak ortaya koyduğum Türkiye’nin iklim değişikliğine mücadele hedefleri” ifadelerini kullandı. Yeniköy Kemerköy termik santrallerinin katkısına ilişkin soruya Bayraktar, “Bunlar 7.9 terawat saat elektrik üretiyor. Ürettiler. Yılda üretiyorlar. Toplam Türkiye’deki üretimin yüzde iki buçuğunu biz bu iki santralden karşılıyoruz. Akbelen ormanları kapsamında sorulan bir soruydu bu. Bu enerjiyi biz doğal gazdan üretsek, ithal kaynaktan üretsek yaklaşık 1.6 milyar metreküplük bir doğal gaz ithal etmemiz gerekiyor. Yerli kaynak yerine işte size bir cari açık kaynağı daha oluşmuş oluyor. Bunun yaklaşık bedeli yıllık 700 milyon dolar oluyor. Dolayısıyla bizim mutlaka yerli kaynaklarımızı çevreyle uyumlu bir şekilde devreye almamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yenilenebilir kaynaklar bizim göz bebeğimiz, en çok ehemmiyet verdiğimiz ve özellikle vurgulamak istediğim nokta bugünün bence çok çok önemli çıktılarından bir tanesi. Türkiye bugün konutlarında kullandığı elektriğin tamamının sadece rüzgar ve güneş enerjisinden üretilir hale gelmiş durumda. Bunu sadece geçtiğimiz 14-15 yılda yaptı. Sıfır olan rüzgar neredeyse sıfır olan rüzgarı tamamen sıfır olan güneşi 2012 güneş kurulu gücümüz sıfır. Geçtiğimiz 10-14 yıl içerisinde 31 bin megavatın üzerine çıkardık. Bu yılda yaklaşık 2 bin 500-2 bin 700 megavatlık bir kurulu güçler. Biz bunu yaparken diyoruz ki mutlaka bu otuz bin megavatı 2035’te 120 bin megavatı götürmeliyiz ki Türkiye iklim hedeflerine, Türkiye dışa bağımlılığını mutlaka bu şekilde azalsın.” Nükleer enerjinin Türkiye’nin 70 yıllık rüyası olduğunu söyleyen Bayraktar, “1955 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilk aslında nükleerle ilgili adım atıyor ve Amerika Birleşik Devletleri’yle bir sivil sahada nükleerin kurulmasıyla alakalı bir anlaşma imzalıyor. Resmi gazetede 1956’da bu yayınlanıyor. Türkiye 1956 Atom Enerjisi Komisyonunu kuruyor. Türkiye’de 1957 yılında da Uluslararası Atom Enerjisi üye oluyor. Aynı tarihte Güney Kore’de üye oluyor. 1962 ilk araştırma reaktörü işletmeye alınıyor. 1965 enerji ilk kez beş yıllık kalkınma planımızda yer alıyor. 1976’da Akkuyu nükleer saha olarak tespit ediliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından. Biz Akkuyu’yu nükleer saha tespit ettiğimiz yıl Güney Kore ilk nükleer reaktörünü devreye alıyor. 2015’te uçak krizi, ondan sonraki yaşanan süreçler darbe gelişimleri. 2018 yılına geldiğimizde Akkuyu’ya biz ilk lisansı verdik ve orada çalışmalar başladı. Şu anda ilk reaktörün çalışmaları da devam ediyor. Birinci üretenin kubbesi de kapatılmış durumda. Ama nükleersiz Türkiye’nin kalıcı uzun soluklu temiz enerjiye erişme şansı yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz o 31 ülke yani Birleşmiş Milletler iklim değişikliğiyle mücadele anlamındaki en önemli toplantıda ortaya konan deklarasyon geçen sene Dubai, bu sene Bakü’de. Bakın bunların arasında öyle çok kaydedilen ülkeler yok diye ifade edildi. Ben size ifade edeyim. Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Japonya, Kore, Hollanda, Polonya, Slovakya, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu ülkelerden bazıları. Dolayısıyla bütün bu ülkeler ülke mutlaka küresel ısınmayla mücadelede bizim nükleersiz bu işi başaramayacağımızı ifade ediyorlar. Dolayısıyla biz de Türkiye olarak diyoruz ki biz Akkuyu’nun yanında Sinop’ta, Trakya’da üç tane konvansiyonel büyük santrale ihtiyacımız var. Yaklaşık on iki reaktöre ihtiyacımız var. Küçük modüle reaktörleri, SMR’lara da ihtiyaç var. Bugün özellikle dünyada gelişen trendler, yapay zeka, büyük data, büyük bir elektrik ihtiyacını beraberinde getiriyor. Bakın son dönemdeki gelişmeler. Google, SMR geliştirici bir şirkette elektrik satın alma anlaşması yaptığına çıkıyor. Microsoft yine bir anlaşma yapıyor Amerika’da. Three Mile Island ki burada 1979 beri kapalı olan bir kaza nedeniyle kapalı olan bir reaktördeki nükleer santral tekrar devriye alınıyor ve oradan yirmi yıllık bir alım anlaşması yapılıyor. Dolayısıyla biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” BOTAŞ’ın ödenmemiş faturası olmadığını belirten Bakan Bayraktar, “BOTAŞ’ı özelleştirmeyi düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.