YEREL HABERLER - 09 Mart 2012 Cuma 15:53

`ANAYASA PLATFORMU-VATANDAŞ TOPLANTISI” 11 MART`TA

A
A
A
`ANAYASA PLATFORMU-VATANDAŞ TOPLANTISI” 11 MART`TA

’Anayasa Platformu Girişim Grubu’ adı altında bir araya gelen 13 meslek kuruluşu ve sendika konfederasyonu tarafından düzenlenen ’Türkiye Konuşuyor Vatandaş Toplantıları’nın yedincisi, 11 Mart’ta Antalya Ramada Otel’de gerçekleştirilecek.
TEPAV sekretaryasında ’Türkiye Konuşuyor’ sloganıyla başlatılan çalışma kapsamında 2012 yılı içinde çeşitli illerde geniş katılımlı toplantılar düzenleniyor. Her bir toplantıda yüzlerce katılımcıya ulaşmanın hedeflendiği bu çalışmanın Türkiye tarihinde bugüne kadar gerçekleştirilen en büyük müzakereci demokrasi etkinliği olacağı bildirilirken, toplantılarda yeni anayasaya dair halkın düşünce, talep ve beklentilerinin tarafsız, serbest ve medeni bir tartışma ve müzakere ortamında biraraya getirilmesinin amaçlandığı kaydedildi. Toplantılar sonucunda ortaya çıkacak çerçevenin ise TBMM içinde mutabakatın teminine katkıda bulunmasının beklendiği bildirildi.
RASTLANTISAL OLARAK BELİRLENENLERE ÇAĞRI
Toplantı çağrıları belli bir gruba, kesime, düşünceye, ideolojiye mensup kişi veya kurumlara değil rastlantısal olarak belirlenen vatandaşlara yapılıyor. Çağrılar kişiye özel ve vatandaşlara ulaşmak için kullanılan birinci yöntem cep telefonları. Bu çerçevede tüm operatörler üzerinden herhangi bir kişisel bilgiye dayalı olmaksızın rastlantısal olarak gönderilen SMS mesajları ve sesli çağrılarla vatandaşlara ulaşılıyor. Toplantı çağrısına telefonlarıyla olumlu yanıt veren vatandaşlar çağrı merkezi tarafından aranıyor. Bu aramada toplantı ile ilgilendiklerini belirten vatandaşlara ayrıntılı bilgi verilirken, vatandaşların merak ettikleri sorular cevaplandırılıyor ve başvuruları alınıyor. Başvuru kayıtları isim, iletişim bilgisi, yaş, cinsiyet ve eğitim bilgilerinden oluşuyor. Alınan başvuruların toplantı için öngörülen maksimum katılımcı sayısını aştığı durumlarda katılımcılar yine rastlantısal olarak belirleniyor. Toplantılarda ikinci grubu sivil toplum örgütleri oluşturuyor. Sivil toplum örgütlerine açık çağrı yapılırken, salon kapasitesine göre ayrılan STK kotası üzerinden başvurular geliş sırasına göre kabul ediliyor.
Kadınların toplantılara katılımının teşvik edilmesi amacıyla toplantı salonunda toplantı boyunca hizmet verecek bir çocuk bakımevi oluşturuluyor.
Anayasa Vatandaş Toplantıları’nda katılımcılar birbirlerinin konuşmalarını rahatça takip edebilecekleri bir yuvarlak masa etrafında bir araya geliyor. En fazla 10 kişiden oluşan onlarca masa oluşturuluyor. Her masada bir tartışma yürütücüsü görev yapıyor. Tartışmanın içeriğine karışmayacak olan yürütücünün rolü, süreci ve zamanlamayı yönetmek. Klasik toplantılardan farklı olarak kimsenin bir diğerinin önüne geçmediği, herkesin konuşabildiği ve çözümlerin birlikte ortak bir akıl oluşturarak arandığı bir yöntem izleniyor. Tüm masalarda konular eş zamanlı olarak tartışılıyor. Bunun için de bir merkez yürütücü görev yapıyor. Her bir konu ile ilgili merkezden bilgi verilirken, tartışmanın konusu ekranlara yansıtılıyor. Her birinin elinde oylama cihazı olan katılımcıların, masada tartışılan konular çerçevesinde bu cihazlar aracılığıyla verdikleri cevaplar anında dev ekranlara yansıtılıyor. Tartışmalar anayasanın hemen her bölümü ile ilgili anayasal konular üzerinden gerçekleştiriliyor. Bu tartışmalar hiç kimsenin katılmakta güçlük çekmeyeceği, Türkiye’nin gündemini takip eden, haber okuyan/ izleyen herkesin rahatlıkla görüşlerini ifade edebileceği bir içerik kurgusuyla yapılıyor. Toplantılarda maddelerin metinleri ve birbirleriyle hukuki bağlantıları gibi hukukçuların uzmanlığına giren teknik ayrıntılara girilmiyor.
Platformun girişim grubunu oluşturan 13 kuruluş TOBB, TZOB, TESK, TÜRK-İŞ, TİSK, HAK-İŞ, MEMUR-SEN, T.KAMU-SEN, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği, Türk Veteriner Hekimleri Birliği, Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği ve Türkiye Noterler Birliği.
Toplantılara TÜSİAD, TİM, MÜSİAD, TUSKON, TÜMSİAD, TÜRKONFED, Anayasa Kadın Platformu, Türkiye Sakatlar Federasyonu, Doğal Hayatı Koruma Vakfı, Sivil Toplumu Geliştirme Merkezi gibi kuruluşlar destek veriyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul MİT tarafından yakalanan gri listedeki terörist tutuklandı Terörden arananlar listesinde gri kategoride yer alan ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) operasyonuyla yakalanan Kadir Çelik, çıkarıldığı mahkemece ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan tutuklandı. MİT tarafından Maoist Komünist Parti (MKP) üyesi olduğu ve terörden arananlar listesinde gri kategoride yer aldığı belirlenen Kadir Çelik’in Türkiye’ye yönelik sansasyonel bir eylem arayışı içinde olduğu belirlenmişti. Çelik, MİT tarafından Türkiye’ye getirilip emniyet güçlerine teslim edilmişti. 2 aranması olduğu da belirlendi İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliği’nce ‘silahlı terör örgütüne üye olma’, Tunceli Ovacık Sulh Ceza Hakimliği’nce de aynı suçtan olmak üzere 2 aranmasının da bulunduğu tespit edilen Kadir Çelik, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. ‘Savaş’ kod adını kullandığı belirtildi Öte yandan soruşturmanın detayları da ortaya çıktı. Soruşturma çerçevesinde örgüt içerisindeki bir şahsın vermiş olduğu ifadesinde, şüphelinin 11 Mart 2015’de İstanbul Okmeydanı’nda sokağın trafiğe kapatılarak ateş yakılıp molotofkokteyli ve havai fişekli eyleme katıldığı şeklinde cümleler kullandığı, başka bir şahsın ifadesine göre de kod adının ‘Savaş’ olduğu, örgütte suikastçı konumunda olduğu şeklinde beyanların bulunduğu da kaydedildi.
Sakarya Sakaryaspor’un eski başkanına tokat atıp kayda alan sanıklar hakkında 18 yıl hapis talebi Sakaryaspor’un eski kulüp başkanı Gökhan İn’e tokat atılmasına ilişkin mütalaada, 1’i tutuklu 2 sanık hakkında "Nitelikli yağmaya teşebbüs", "Kişisel verilerin kaydedilmesi", "Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçlarından 18 yıl 3’er aya kadar hapis cezası talep edildi. Eski Sakaryaspor Kulüp Başkanı Gökhan İn’in kulübün eski reklam ve sponsorluk sorumlusu H.C.Ş. tarafından darp edildiği görüntüler sosyal medyada gündem olmuştu. Sakarya Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan çalışma neticesinde tokat atan H.C.Ş. ve o anları kayda alan S.İ. yakalanarak gözaltına alınmış, emniyetteki işlemleri sonrasında 2 şahıs "Yağmaya teşebbüs" suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, şüpheli S.İ. daha sonra tahliye edilmişti. Bahse konu olan olaya ilişkin Gökhan İn, Sakarya Adliyesi’ne giderek kendisine tokat atan H.C.Ş. ve o anları kayda alan S.İ.’den şikayetçi olmuştu. Konuya ilişkin Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, şüpheliler H.C.Ş. ve S.İ. hakkında "Nitelikli yağmaya teşebbüs" suçundan 2 yıl 6 aydan 11 yıl 3’er aya, "Kişisel verilerin kaydedilmesi" suçundan 1 yıldan 3’er yıla, "Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme" suçundan 2 yıldan 4’er yıla kadar hapis cezası istenildi. Sanıklar 12 Kasım Salı günü 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanık H.C.Ş., tutuksuz sanık S.İ. ve müşteki Gökhan İn ile taraf avukatlarının katıldığı duruşmada sanıklar da dinlenildi. Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanığın tutukluluk halinin devamını ve mütalaayı hazırlamak için süre verilmesini talep etmişti. Mahkeme heyeti ise sanığın tutukluluk halinin devamına, esas hakkındaki savunmasını hazırlamaması için dosyanın cumhuriyet savcısına gönderilmesine hükmederek duruşmayı 28 Kasım tarihine erteledi. Mütalaa hazırlandı Celse arasında duruşma savcısı tarafından 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen mütalaada, H.C.Ş. ve S.İ.’nin, Gökhan İn’e yönelik 150 bin lira ödemesi tehdidinde bulundukları eylemlerin ‘yağmaya teşebbüs’ suçunu oluşturduğu ifade edildi. Gökhan İn’e atılan tokadın ‘yağma’ suçu unsuru olduğu belirtilen mütalaada, “Suçun birden fazla kişi tarafından konutta ve gece vakti işlenmesi nedeniyle ’nitelikli yağmaya teşebbüs’ suçunu oluşturmuştur. Sanıkların katılandan belli davranışları sergilemesini isteyerek video kaydına almaları eyleminin, geçerli rıza bulunmadığından ilgilinin rızası hukuka uygunluk nedeni sayılamayacağından eylem ’kişisel verilerin kayda alınması’ suçunu oluşturmuştur” ifadelerine yer verildi. Mütalaada ayrıca, görüntülerin sosyal medyada yayınlanması karşısında sanıkların, ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme ve yayma’ suçunu işledikleri belirtildi.