GENEL - 25 Şubat 2012 Cumartesi 17:52

TEKRARLAYAN GEBELİK BAŞARISIZLIĞININ ÖNEMLİ NEDENİ TİROİT

A
A
A
TEKRARLAYAN GEBELİK BAŞARISIZLIĞININ ÖNEMLİ NEDENİ TİROİT

Memorial Antalya Hastanesi’nden Op. Dr. Batu Aydınuraz, tüp bebek tedavisinde dünyanın yüksek doz ilaç kullanımını bıraktığını ve tekrarlayan gebelik başarısızlığının önemli nedeninin tiroit olduğunu söyledi.
Memorial Antalya Hastanesi’nde "Tüp Bebek Tedavisinde Son Gelişmeler" konulu bir seminer düzelendi. Seminerde son 30 yılda tüp bebek konusuyla ilgili çok bariz ve başarı artırıcı gelişmeler olmamasına rağmen pek çok yenilik olduğunu söyleyen Opr. Dr. Batu Aydınuraz, "Yeni tedavi protokolü, düşük doz ilaç kullanımı ve laboratuar şartlarının iyileştirilmesi ile alakalı pek çok yenilik var. Çünkü bu işin içerisinde Türkiye ile beraber bütün dünya da var. Gebelik oranlarını artırmağa gayret ediliyor.
Özellikle Sağlık Bakanlığı’nın haklı olarak yapmış olduğu embriyo transferinin azaltılması ile alakalı durumdan sonra laboratuarların kaliteleri ve transfer edilen embriyo başına gebelik oranları gibi istatistiksel rakamlar çok anlam kazanmaya başladı" dedi.
Merkezlerin iyi kalitede embriyo elde etmeye ve az sayıda embriyo transferi ile yüksek gebelik oranı yakalamaya gayret ettiklerini kaydeden Aydınuraz, bu durumu sağlayabilmek için yeni stratejilerin olduğunu ifade etti. Bunlardan bir tanesinin düşük doz ilaç kullanımı olduğunu söyleyen Aydınuraz, "İkincisi erken dönemde gelişen embriyonun transferi değil, 3 gün ve daha sonraki dönemlerde transferleri gibi durumlar. Her çifte ait embriyolar için ayrı bir inkibatör sisteminin kullanılması gibi yenilikler
söz konusu oluyor. Bu stratejiler uygulandıkça da gebelik oranları artıyor" şeklinde konuştu.
Yüzde 50’nin üzerinde bir gebelik oranının olduğunu da kaydeden Aydınuraz, özellikle 35 yaş altı grupta genellikle yüzde 50-45 civarında değiştiğini söyledi. Tekrarlayan gebelik başarısızlığına da değinen Aydınuraz, bunun birçok nedeni olduğunu vurguladı. Kromozomsal anomaliler ya da pırtılaşma ile alakalı faktörlerin söz konusu olabileceğine değinen Aydınuraz, "Ama Türkiye’de en çok gözden kaçan tiroit hastalıkları. Buna da özen gösterilmesi gerekiyor. Ayrıca burada genetik yaklaşım da çok önemli" dedi.
Tekrarlayan gebelik başarısızlığında özellikle 23 kromozomun hepsine bir anda bakabilen ve bunu tarayabilen bir mikroerey genetik tanı sistemleri kullanılmaya başlandığını söyleyen Aydınuraz, "Ama her tekrarlayan tüp bebek başarısızlığında da bu sistemin uygulanmaması lazım, çünkü bunlar pahalı metotlar, her an kullanılmaması gerek" diye konuştu.
"DÜNYA YÜKSEK DOZ İLAÇ KULLANIMINI BIRAKMIŞ DURUMDA"
Yüksek doz ilaç kullanımının yaygın olarak hekim pratiğinde olduğunu ifade eden Aydınuraz, "Dünya bunu bırakmış durumda. Yüksek doz ilaç birkaç mekanizmayla çok anlamsız. Yüksek doz ilaç kullandığınız halde yüksek sayıda hormon düzeyleri ile zaten ortamı gebeliğin gelişme sürecini uygun olmayan bir duruma getiriyorsunuz. İkincisi yüksek doza folikullerin verdiği cevap çok aşırı olurken, yumurta bu hızlı gelişime ayak uyduramadığı için olgun kaliteli ve döllenme sonrasında embriyo gelişiminde faydalı
olabilecek şekilde bir takım enzimlerin gelişmesine engel oluyor" dedi.
Düşük doz ilaçların kullanılmasının dünyada ’Mild Stimulation’ adı altında temel protokol olarak bilindiğini söyleyen Aydınuraz, ayrıca düşük doz ilaç kullanımının tecrübe gerektiren bir hadise olduğunu kaydetti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Thomas Reis: "Muasaba antrenmana gelmedi, son haftalarda olanlar saygısızcaydı" SAMSUN (İHA) – Samsunspor Teknik Direktörü Thomas Reis, adı Fenerbahçe ile anılan Anthony Musaba’nın sabah antrenmanına katılmadığını ve son dönemde hem kalp olarak hem de kafasının Samsunspor’da olmadığından performansının düştüğünü söyledi. Ziraat Türkiye Kupası B Grubu ilk hafta maçında Eyüpspor’u konuk eden Samsunspor, müsabakadan 2-1 galip ayrıldı. Maç sonu basın toplantısında açıklamalarda bulunan Thomas Reis, "Burada oturmak bugün kolay çünkü galip geldik. 8 maçtan sonra galip geldiğimiz için burada daha kolay oturuyoruz. Yılı galibiyetle bitirdik. Bugün en iyi performansımızı gösteremedik. Özgüven açısından galibiyetle ayrılmak çok önemliydi" dedi. "Muasaba antrenmana gelmedi, bu saygısızcaydı" Transfer konusundaki sorulara da cevap veren Reis, Musaba’nın Fenerbahçe ile adı geçtikten sonraki tavırları nedeniyle hayal kırıklığına uğradığını belirterek, "Fenerbahçe’nin Musaba ile ilgilendiği haberlerini okumuştum. Bu işin doğasında bunlar var. Eğer sözleşmenizde serbest kalma opsiyonunuz varsa bunu kullanma hakkına sahipsiniz. Ama son haftalarda olanlar açıkçası beni bir hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. Eğer bir futbolcu hem kafa olarak hem kalbiyle burada değilse doğal olarak performansı aşağıya doğru gidiyor ki son haftalarda gözlemlediğimizde açıkçası buydu. Bugün kendisiyle bir toplantı yaptım ve kendisine burada kalıp kalmayacağını sordum. Ben hoca olarak da bunu bilmek zorundayım. Eğer bizimle kalmayacaksan doğru bir şekilde açık yüreklilikle bunu bana söylemesini isterim. Çünkü aksi takdirde yeni bir transfer yapmamız gerekiyor diye kendisine belirttim. Kendisi ise bugün takımla olmamasının daha iyi olacağını söyledi. Tabii bugün kadroda olmadığı için kendisine sabah saatlerinde bir antrenman saati vermiştik, antrenmana gelmedi. Sonuç olarak şu an hala Samsunspor’un oyuncusu kendisi. Sonuç olarak Musaba’da bu toplanmaya katılmak zorunda. Eğer imza atacaksa başka bir takıma ocak ayında imza atabilir. Tekrardan o toplanma tarihinde takımla birlikte olmak zorunda. Eğer gelmezse kendisi zaten kulüp bu anlamda bir aksiyon almak zorunda kalacak. Açıkçası bir hayal kırıklığı yaşıyorum diyebilirim bu konuda. Çünkü kendisine biz kulüp olarak buraya gelmek gibi bir fırsat verdik ve kendisini geliştirmek anlamında da tüm desteğimizi gösterdik. Ama dediğim gibi son haftalarda olanlar açıkçası saygısızcaydı diyebilirim bu davranış şekliyle alakalı. Tabii bu durumdan nefret etsem de bu işin doğasında olan bir şey. Her zaman kendisiyle dürüst bir şekilde iletişim kurmaya çalıştık aynı şeyi kendisinden de beklerdim ve bugün kendisine kadroda olup olmak isteyip istemediğini sordum. Bana kadroda olmak istemediğini söyledi" diye konuştu.
İstanbul Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Torunoğulları: "Başkanımız çok rahat" Fenerbahçe Başkanı Saadettin Saran’ın uyuşturucu operasyonu kapsamında gözaltına alınmasının ardından Kulübün Yönetim Kurulu Üyesi Ertan Torunoğulları yaptığı açıklamada, "Yüce Türk adaletine inanıyoruz. Sadettin Saran başkanımızla sürekli iletişim halindeyiz. Başkanımız çok rahat" dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Sadettin Saran, "uyuşturucu madde temin etme, uyuşturucu kullanımını kolaylaştırmak ve uyuşturucu kullanma" suçlarından gözaltına alındı. Saran’ı ziyaret eden Fenerbahçe Yönetim Kurulu Başkanı Üyesi Ertan Torunoğulları, İstanbul İl Jandarma Komutanlığı önünde açıklama yaptı. Torunoğulları, "Sadettin Saran başkanımızla sürekli iletişim halindeyiz. Başkanımız çok rahat. Bize de işlerimize devam etmemizi, taraftarlarımızla sürekli kontak halinde olmamızı, taraftarlarımızın sakin ve rahat olmalarını istiyor. Başkanımızda herhangi bir sıkıntı yok. Yüce Türk adaletine inanıyoruz. Yarın da hep birlikte bunu göreceğiz" diye konuştu. Ali Koç ziyarette bulundu Fenerbahçe’nin eski Başkanı Ali Koç’un da ziyarette bulunduğunu söyleyen Torunoğulları, "Ali Koç, nezaket ziyaretinde bulundu. Başkanımızla sohbet ettiler. Fenerbahçe camiasında herkes ayaklanmış durumda. Herkes birlikte. Taraftarlarımıza teşekkür ediyoruz" dedi. Yönetim Kurulu üyesi Adem Öz ise, "Buradan kulübe geçip Yönetim Kurulu toplantısı yapacağız. Görevimizin başındayız. Süreci yakından takip ediyoruz. Yarın da bir savcılık süreci olacak. İnşallah güzel sonuçlar alacağız" şeklinde konuştu.
İstanbul Sultangazi’de 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan inerken düşürüldüğü iddiası İstanbul’un Sultangazi ilçesinde özel bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki diyaliz hastası kadının, araçtan iniş sırasında düşürüldüğü iddia edildi. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen yaşlı kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam ederken oğlu, "Annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz" dedi. İddiaya göre, 11 Aralık günü Sultangazi’de bulunan bir diyaliz merkezinde tedavi gören 75 yaşındaki Deste Maşa, araçtan inişi sırasında düşürüldü. Yaşlı kadın hemen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Bilinç kaybı yaşadığı belirtilen kadının yoğun bakım ünitesinde tedavisine devam edildiği ifade edildi. "Annemizin düştüğü bize telefonla aranarak haber verildi" Annesi düştükten sonra kendisinin telefonla arandığını söyleyen Serdar Maşa, "Bize annemizin düştüğü söylendi. Annemiz düştükten sonra da acile kaldırıldı. Şu anda yaklaşık 13-14 gündür bilinç kaybıyla yoğun bakımda tedavisi devam ediyor" dedi. "Şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir" Hastanenin sorumsuzluğunun olduğunu savunan Serdar Maşa, "’Anneniz düştü, acile sevk ediyoruz’ gibi bir bilgi verildi, bize detay verilmedi. Birkaç defa arama dışında herhangi bir iletişim söz konusu olmadı. Kasıt olduğunu söylemek için daha erken olayı takip ediyoruz. Ama deliller ışığında, şahsi fikrimiz hastanenin bir sorumsuzluğunun olduğu yönündedir. Hastane tarafından bize her seferinde refakatçi olacağına dair bir bilgi verilmedi. Servis, hastanenin bir parçasıdır. Sorumluluğun onlarda olduğunu düşünmekteyiz. Söylediğim gibi birkaç defa arandık, durumumuz onun haricinde bir iletişime geçilmedi" dedi. Konu hakkında şikayette bulunduklarını anlatan Maşa, "Son durum annem bilinç kaybı yaşıyor, bir iyileşme söz konusu değil" ifadelerini kullandı.