EĞİTİM - 10 Ekim 2024 Perşembe 14:25

FÜ’de ‘En İyi Narkotik Polisi Anne’ programı düzenlendi

A
A
A
FÜ’de  ‘En İyi Narkotik Polisi Anne’ programı düzenlendi

Fırat Üniversitesi (FÜ) personel ve öğrencilerine yönelik olarak ‘En İyi Narkotik Polisi Anne’ programı düzenlendi.


İçişleri Bakanlığı’nın koordinasyonunda, Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığınca başlatılan ‘En İyi Narkotik Polisi Anne’ Projesi kapsamında, FÜ personel ve öğrencilere yönelik olarak program düzenledi. Tıp Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa, Vali Numan Hatipoğlu, FÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mahmut Doğru, Belediye Başkan Yardımcısı Nazif Bilginoğlu, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Metin Kaya Gürgöze, Emniyet Müdürü Adnan Karayel, Jandarma Alay Komutanı Albay Alpaslan Doğan, akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.


Uyuşturucu ile mücadeledeki kararlılıklarından bahseden Vali Numan Hatipoğlu, bir çocuğu en iyi annesinin tanıdığını söyledi. Uyuşturucu ile mücadele ki en büyük gücün anneler olduğunun altını çizen Vali Hatipoğlu, bağımlılığa karşı herkesin duyarlı olması gerektiğinin kaydetti.


Programın sonunda İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü ekiplerince proje hakkında ve uyuşturucu ile mücadelede yürütülen çalışmalara yönelik sunumlar gerçekleştirildi.



FÜ’de  ‘En İyi Narkotik Polisi Anne’ programı düzenlendi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Şiddet mağduru kadının yardım istediği motosikletli karakola böyle yetiştirdi Zonguldak Motosiklet Sürücüleri Derneği kadına ve çocuklara yönelik taciz, şiddete karşı sosyal sorumluluk projesini hayata geçirdi. Rol gereği şiddete uğrayan bir kadının durdurduğu motosikletli; kadını polis merkezine yetiştirdi. Zonguldak’ta bir araya gelerek Motosiklet Sürücüleri Derneği’ni oluşturduklarını ifade eden Dernek Başkanı Doğukan Akın, hayata geçirdikleri sosyal sorumluluk projesi ile şiddet veya tacize maruz kalanların imdadına yetişeceklerini ifade etti. Doğukan Akın, "Kadına ve çocuklara yönelik taciz, şiddet ve istismar olaylarının toplumda giderek artması, her geçen gün daha fazla insanı bu konuda harekete geçmeye yönlendiriyor. Zonguldak Motosiklet Sürücüleri Derneği olarak toplumsal duyarlılığın artırılması ve bu olayların önlenmesine katkı sağlamak amacıyla sosyal sorumluluk projesi başlattık. Proje kapsamında kendini tehlikede hisseden, zor durumda kalan ya da tacize uğrayan kadınlarımız ve çocuklarımız için ücretsiz ulaşım hizmeti sunmak istiyoruz. Dernek üyelerimiz, ihtiyaç duyan kadın ve çocukları en yakın polis merkezine güvenli bir şekilde ulaştırmak için motosikletleriyle 7/24 hizmet vermeye hazırdır" dedi. Akın, "Bu hizmetin amacı sadece bir ulaşım aracı olmak değil, aynı zamanda toplumun taciz ve şiddet gibi olaylara karşı sessiz kalmaması gerektiğini vurgulamaktadır. Dernek olarak bu projeyle kadınlarımız ve çocuklarımızın yalnız olmadıklarını, ihtiyaç duyduklarında toplumun farklı kesimlerinden destek görebileceklerini göstermek istiyoruz. Hep birlikte güvenli bir toplum inşa edebiliriz" ifadelerini kullandı.
Ankara İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya: “Bugün Van Gölü kıyısına vuran ve Rojin kızımıza ait olduğu ailesi tarafından belirlenen başörtü bulunmuştur" İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Van’da 27 Eylül’de kaybolan ve kendisinden bir daha haber alınamayan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’e ait başörtüsünün bugün Van Gölü kıyısında bulunduğunu bildirdi. Arama kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirten İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Bugün Van Gölü kıyısına vuran ve Rojin kızımıza ait olduğu ailesi tarafından belirlenen başörtü bulunmuştur. 27 Eylül 2024 Cuma günü Van’da bulunan KYK yurdundan ayrılan ve 13 gündür kayıp olan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş kızımızın arama çalışmaları devam etmektedir. Konu ile ilgili Van Emniyet Müdürlüğü tarafından farklı birimlerden özel ekipler kurulmuştur. Ekiplerimiz tarafından Üniversiteye ait tüm kamera görüntüleri, geliş- gidiş olmak üzere toplam 350 saatlik kayıt izlenmiştir Bardakçı ve Çitören Mahalleleri haritalandırılmış, toplam 12 kamera bulunmuş ve 275 saatlik bir kayıt olacak şekilde araç ve şahıslarla alakalı inceleme yapılmıştır. Üniversitenin ulaşım araçlarından kamera kaydı yapan araçların 120 saatlik kayıtları incelenmiştir. Elde edilen tüm iz, emare, delil ve delil olabilecek görüntüler netleştirilmek için Van Jandarma Kriminal Başkanlığı’na gönderilmiştir. Çanakkale Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan dip taraması yapmak için Çanakkale İlimizden sonar cihazı getirilmiş ve çalışmalara başlanılmıştır. İl Emniyet Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, AFAD, İtfaiye ve Kızılay olmak üzere Dalgıç, Arama köpekleri, drone, bot/gemi, helikopter, itfaiye aracı, mobil radar cihazı ile 24 saat esaslı göl ve kara alanında çalışmalar yapmış; müştemilat, metruk alanlar, sazlık ve logar alanları 50 ekip ve 250 personel ile 24 saat esaslı incelenmektedir. Rojin Kızımızı bulmak için arama çalışmalarımız 24 saat esasına göre aralıksız sürdürülmektedir.”
Malatya Yeni Malatyaspor başkan adayı Ahmet Özköse’den açıklamalar Yeni Malatyaspor’da yapılacak olan seçimli kongrede başkan adayı olan Ahmet Özköse açıklamalarda bulundu. Trendyol 1. Lig’de zor günler geçiren Yeni Malatyaspor’da 13 Ekim Pazar günü seçimli kongre yapılacak. Kongrede kötü gidişe dur demek için başkan adayı olduğunu belirten Ahmet Özköse, mevcut başkan Adil Gevrek’in yönetim tarzını sert bir şekilde eleştirdi. Özköse, yaklaşık bir yıldır kulüp yönetiminde yer aldığını ancak bu süre zarfında yönetimin kurumsallıktan uzak, Adil Gevrek’in tek başına aldığı kararlarla idare edildiğini söyledi. Özköse, “Eğer bizim fikirlerimize değer verilmeyecekse bu yönetimde yer almamızın bir anlamı yok” ifadelerini kullandı. Ayrıca Gevrek’in kendisine yönelik olumsuz tavrını da dile getiren Özköse, buna rağmen Yeni Malatyaspor’un çıkarlarını savunmak için Başkan Gevrek’i mahkemeye verdiğini açıkladı. Kulübün yapısında köklü değişiklikler yapılması gerektiğini savunan Ahmet Özköse, “Yeni Malatyaspor’un kötü yönetildiği zaman herkesin hesap sorabileceği bir hale gelmesi gerekiyor. Adil Gevrek başkanın beni hedef alması hiç önemli değil. Çünkü ben bu görevde tüm Malatyalılar adına oturuyorum. Elbette ki Malatyalıların hakkını koruyup savunacağım. Bu yüzden hesap vermekten kaçan Başkan Adil Gevrek’i yönetimde olmama rağmen mahkemeye verdim, savcılığa suç duyurusunda bulundum" ifadelerini kullandı. Yeni Malatyaspor başkan adayı Ahmet Özköse, "Artık Yeni Malatyaspor’un kulüp yapısının, tüzük yapısının, yönetim yapısının ve delege yapısının değişme zamanı gelmiştir. Kulüp kötü yönetildiği zaman tüm Malatyalıların hesap sorabileceği hale gelmelidir. Ben seçimi kazansam da kazanmasam da bu şehrin taraftarlarının hakkını her platformda savunacağım. Cebindeki okul harçlığını şehrinin takımını izlemek için bilet alıp gelen tüm öğrenci kardeşlerimizin, sofrasından fedakarlık yapıp Yeni Malatyaspor’a destek vermeye gelen emekli büyüklerimin, şehrin yükünü kaldıran esnaflarımızın ve gece gündüz kar kış demeden takımlarının arkasında koşan cefakar Yeni Malatyaspor taraftarlarının tabi ki hakkını sonuna kadar koruyacağıma söz veriyorum" şeklinde konuştu. 13 Ekim Pazar günü yapılacak kongreye tüm Malatyalıları davet eden Özköse, “Kongrede kazansam da kazanmasam da bu şehrin taraftarlarının haklarını her platformda savunmaya devam edeceğim” diye konuştu. Yeni Malatyaspor seçimli kongresi, 13 Ekim Pazar günü saat 10.00’da Battalgazi Belediyesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilecek.
İstanbul Atlantik Konseyi’nde temiz ve güvenli enerjinin geleceği konuşuldu İstanbul’da düzenlenen Atlantik Konseyi’nin Bölgesel Temiz ve Güvenli Enerji Konferansı ikinci gününde devam ediyor. Konferansta, bölgesel altyapı ve politika entegrasyonu, bozulan enerji güvenliği, enerji dönüşümünün finansmanı, temiz enerjinin geleceği, Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin ve enerji iş birliğinin güçlendirilmesi, Ukrayna’daki savaş ve Orta Doğu’daki çatışmalar ele alındı. Romanya Enerji Düzenleme Kurumu (ANRE) Başkanı George-Sergiu Niculescu, enerji sektörüne yapılan yatırımlarla ilgili konuştu. Niculescu, “Romanya, enerji sektörüne yatırımı artırmak için çok önemli çalışmalar yapıyor. Hem yeni kapasiteler oluşturmak açısından hem de dağıtım ve ulaştırma açısından. Bu iki noktanın birlikte ilerlemesi çok önemli. Yalnızca yatırımla olmaz. Yatırımın yanı sıra aktarım sistemlerine çok önem vermeliyiz ki tüketiciye ulaşabilelim” dedi. Romanya, Bulgaristan ve Yunanistan’ın yatırım ihtiyaçları konusunda hazırladıkları ortak mektubu Avrupa Komisyonu’na sunduğunu belirten Niculescu, “Avrupa’daki piyasayı bölgedeki ülkelere bağlamamız çok önemli. Çünkü tüm ülkeler bağlantı sistemlerine henüz yeterli yatırımları yapmadı. Enerji üretildiği yerden tüketildiği yere herhangi bir sıkışma olmadan aktarılmalı” şeklinde konuştu. Karadeniz’de rüzgar anlamında çok fazla potansiyel olduğunu anlatan Niculescu, Romanya’nın Karadeniz Bölgesinde Açık Deniz Rüzgar Enerjisi Yasası’nı yürürlüğe koyan ilk ülke olduğunu hatırlattı. Kuzey Makedonya Enerji, Maden ve Mineral Kaynaklar Bakanı Sanja Bozinovska ise Kuzey Makedonya’nın doğal gaz konusunda tek bağlantısının Bulgaristan ile olduğunu ifade ederek, Yunanistan ile bir ihale yapıldığını ancak Avrupa Yatırım Bankası’nın buna itiraz ettiğini ve yeniden bir ihale üzerinde çalıştıklarını söyledi. Kömür kullanımını azaltma konusunda ise yeni çalışmalar olduğunu anlatan Bozinovska, son 3 yılda 700 megavatlık güneş enerjisi tesisi inşa ettiklerini, şebeke alt yapısıyla ilgili finansmana ihtiyaç duyduklarını belirtti. ‘‘Doğal gaz üretimimizi 2026’da 20 milyon metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz’’ Türkiye’nin Avrupa’da 4’üncü en büyük doğal gaz piyasasını oluşturduğunu hatırlatan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Ahmet Berat Çonkar, “Türkiye çok uzun yıllardır kullandığı doğal gazın yüzde 100’ünü ithal etmekteydi. Karadeniz’deki doğal gaz kaynaklarının 2020 yılında keşfinden hemen 3 yıl sonra üretime başladık. Günümüz itibarıyla 6,2 milyon metreküplük üretimi Karadeniz’deki kaynaklarımızdan çıkarıyoruz. Diğer kaynaklarımızdan da 1 milyon metreküplük üretimimiz var. Türkiye şuanda tamamen kendi kaynaklarıyla 7,5 milyon metreküp doğal gaz üretiyor. Bu 2,6 milyon hanenin gaz ihtiyacını karşılamak demek. Bu üretimi 2025 yılının ilk çeyreğinde 10 milyon metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz. 2026 yılı sonuna kadar ise doğal gaz üretimimizi 20 milyon metreküpe çıkarmayı hedefliyoruz’’ diye konuştu. Doğal gaz depolama tesislerine de yatırımlar yapıldığını da anlatan Çonkar, ‘‘Türkiye’nin ilk doğal gaz depolama tesisini Silivri’de hayata geçirmiştik. Bu tesiste kapasite artırma çalışmaları da yapıyoruz. Silivri’deki tesiste 4,6 milyar metreküplük depolama kapasitesine ulaşıldı. Silivri’deki tesis kesintisiz enerji aktarımını tüm ülkemize yapabilme kapasitesine sahip” ifadelerini kullandı. ‘‘Güney gaz koridorunun kapasitesini artırmak, ciddi ekonomik katkılar sağlayacak’’ Güney Gaz Koridoru ile ilgili de konuşan Çonkar, ‘‘Türkiye güney gaz koridoru projesinde önemli bir rol oynuyor. Güney gaz koridorunun kapasitesini artırmak bize ciddi ekonomik katkılar sağlayacak. Doğal gaz akışını artırmak bize ekstra gelirler getirecek. Bu bağlamda altyapı yatırımları güney koridorun kapasitesini genişletmek açısından önemli’’ dedi. ‘‘Türkiye’nin enerji stratejisi, çeşitlendirilmiş bir arz sistemine odaklanıyor’’ Uluslararası iş birliklerinin önemine de değinen Çonkar, ‘‘Türkiye enerji kaynaklarında stratejisi çeşitlendirilmiş bir arz sistemini sağlamaya odaklanıyor. Uluslararası iş birliğini destekliyoruz. Uzun vadeli sıvılaştırılmış doğal gaz anlaşmalarını birçok küresel şirketle imzaladık. Bölgedeki ülkelerle iş birliğimizi kazan-kazan modeliyle geliştirmeye çalışıyoruz. Türkiye bölgesinde enerji konusunda anahtar rol oynuyor’’ şeklinde konuştu.
Ankara Türk Kızılay’dan Lübnan’daki tahliye operasyonuna destek Lübnan’daki Türk vatandaşlarının deniz yoluyla tahliyesi için yürütülen operasyon kapsamında bölgeye acil yardım malzemeleri sevk eden Türk Kızılay, tahliye edilenler için beslenme desteği de verdi. İsrail ve Lübnan arasında yükselen gerilim nedeniyle Lübnan’dan ayrılmak üzere başvuran Türk vatandaşlarının tahliyesini sağlayan Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait iki gemi, Beyrut Limanı’ndan yola çıktı. Dışişleri Bakanlığı ve Milli Savuma Bakanlığı koordinasyonunde yürütülen operasyon kapsamında TCG Bayraktar ve TCG Sancaktar adlı gemilerle Lübnan’dan yaklaşık bin kişinin tahliyesi yapıldı. Tahliye gemileriyle bölgeye gıda kolisi, hijyen seti ve barınma malzemesinden oluşan acil yardım desteği ulaştıran Türk Kızılay, yayınladığı basın açıklamasında her iki gemide de görevlendirdiği personeliyle beslenme hizmeti sağladıklarını aktardı. Kızılay, Lübnan’dan tahliye edilen kişileri Mersin Limanı’nda karşılayarak, ikram araçlarıyla hizmet vereceğini açıkladı. Tahliyenin ardından muhtemel bir yerleştirme durumu için de hazırlıklarını tamamlayan Kızılay, sıcak yemek ekibiyle beslenme desteği sağlayacağını duyurdu. Tahliye operasyonunun her aşamasına beslenme hizmetiyle destek veren Türk Kızılay, Lübnan’da insani yardım ihtiyacının karşılanması ve ilgili paydaşlarla koordinasyonun sağlanması amacıyla da bölgede çalışmak üzere uzman bir ekip görevlendirdi. Lübnan’da çatışmaların patlak vermesinin ardından Türkiye’nin 25 Eylül tarihinde gönderdiği yardım uçağıyla temel gıda ve hijyen malzemelerini ulaştıran Türk Kızılay, yaptığı basın açıklamasında bölgedeki acil ihtiyaçların tespiti ve hızla karşılanmasına yönelik çalışmalarını da sürdürdüğünü belirtti.