- 02 Ağustos 2022 Salı 10:34

Elazığlı ustanın yaptığı frambuazlı simit büyük ilgi gördü, patent başvurusunda bulundu

A
A
A
Elazığlı ustanın yaptığı frambuazlı simit büyük ilgi gördü, patent başvurusunda bulundu

Elazığ’da pasta ustası Celal İrtegün’ün yaptığı frambuazlı simit büyük ilgi gördü.

Elazığ’da pasta ustası Celal İrtegün’ün yaptığı frambuazlı simit büyük ilgi gördü. Taleplere yetişmeye çalışan İrtegün, patent başvurusunda bulundu.


Elazığ’da bir pastanede usta olan Celal İrtegün’ün aklına pandemi sürecinde meyveli simit yapma fikri geldi. Bunun üzerine İrtegün, vişneli, çilekli, fıstıklı, Hindistan cevizli olmak üzere çeşit çeşit simit yaptı. Birçok denemede bulunan İrtegün ardından frambuazlı simit yapmaya karar verdi. İrtegün’ün yaptığı boyasız ve gıda maddesiz frambuazlı simit, tadı, rengi ve özelliği ile büyük ilgi gördü. Taleplere yetişmeye çalışan İrtegün, patent başvurusunda bulundu.



Pandemi sürecinde frambuazlı simidin aklına geldiğini belirten Usta Celal İrtegün, “Meyveli simit neden olmasın dedim daha sonra bir çalışma yaptım olur mu olmaz mı diye. Boyasız bunu nasıl yaparım diye düşünürken çalışmalarım sonucunda boyasız bir şekilde yapmayı başardım. Unun içine frambuaz ve ayrı özel bir unu birleştirerek bir karışım yaptık. Frambuazın kendi tadını ve lezzetini boyasız bir şekilde uygulamasını yaparak bir etap çıkardık ve iş tuttu. İstediğimiz kıvama ve tadı da utturduk. Şuanda tam da bizim istediğimiz kıvamda. Meyveli simitlerin bütün çeşitlerini vişneli, çilekli, fıstıklı, Hindistan cevizli olsun tüm çeşitleri yapıyoruz ama şuanda ağırlıklı olarak frambuazlısını yapıyoruz. Meyve ve sebze çeşitlerinin hepsinden simit yapıyoruz. Herhangi bir katkı maddesi ve boya kullanmıyoruz. Rengi tamamen orijinal, frambuazın öz meyvesinin rengidir” dedi.


Simitleri Almanya’ya gönderdiğini aktaran İrtegün, “Bir şef çok beğendi, burada olsa yok satacağını söyledi. Biz bunu Elazığ’da çıkardık. Amacımızda farklıydı komple zincir şekline getirip başka yerlere kadar ihracatını yapmak istiyoruz. Pandemi süreci uzayınca istediğimiz verimi alamadık. Bizde şuanda Elazığ’da satıyoruz. Hedefimiz bu simidi her tarafa yaymak, ürünümüzde zaten her tarafa gönderilebilecek aşamada. Yiyenler beğeniyor, bunu ilk çıkardığımız zaman sadece tanıtım amaçlı hatta bazı müşterilere kendimiz tadına baksın diye ikram ettik. Daha sonra kendileri parayla almaya geldi, buda bizi mutlu etti. Herkesin ilgisini çekiyor. İnsanların ilk aklına gelen şeyse boya olup olmadığıydı ama kesinlikle her hangi bir gıda boyası yoktur. İçinde tamamen kendi orijinal frambuazın meyvesinden olan bir üründür” diye konuştu.



İş yeri sahibi Alparslan Platin ise “Meyve dolgulu simit üzerine ustamızın çalışmaları vardı. Ustamızın fikridir ve onun esinlenmesiyle yapılmış bir çalışmadır. Şuan frambuaz ağırlık çalışıyoruz ama bunun portakal, karamel, vişne, çikolata, fıstık, kivili gibi farklı çeşitleri var. En çok frambuazlı satılıyor. Patent müracaatını yaptık sonucunu bekliyoruz ama yaptığımız araştırmalara göre ilk yapan biziz. Patent sonucunda ne sonuç çıkar bilemiyoruz. Simitlere talep var, özellikle frambuazlıya yoğun bir talep söz konusu. Severek tüketenler tekrar gelip isteyenler var. Bu simitlerin piyasada yayılacağından eminiz. Muhahakki gören meslektaşlarımız da bunun yenisini yapacaktır, onlarda peşimizden geleceklelerdir. Ama bizlere bu konuda öncülük eden Celal ustadır. Diğer meslektaşlarımızda onun peşinden gelecektir bu konuda eminiz.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Muğla’da Hz. Mevlana 752. Vuslat Yıldönümünde anıldı Muğla’da Hz. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin vefatının 752. yıldönümü dolayısıyla ’Şeb-i Arus’ programı düzenlendi. Muğla’da faaliyet gösteren Konya Karamanlılar Derneği’nin organizasyonuyla Gazi Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen anma töreninde protokol üyeleri ve sayıda vatandaş bir araya geldi. Gecede, Mevlana’nın öğretileri ve insanlığa mirası üzerine önemli vurgular yapıldı. Programın açılış konuşmasını yapan Konya Karamanlılar Derneği Başkanı Erol Kütahyalı, Mevlana’nın sadece söz söyleyen değil, söylediklerini bizzat hayatına tatbik eden bir şahsiyet olduğunu vurguladı. Kütahyalı konuşmasında, "İnsan, bildiği için değil, bildiğini yaşadığı zaman insandır. Hz. Mevlana’nın asırlardır gönüllerde diri kalmasının asıl sebebi budur. O, sadece süslü sözler söyleyen biri değil, öğütlerini bizzat yaşayan bir kişi olduğu için hala aramızdadır. Geçmişte olduğu gibi, önümüzdeki asırlarda da hoşgörü timsali Hz. Mevlana’yı anmaya ve onun felsefesini içimizde yaşatmaya devam edeceğiz" dedi. Törene katılan Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan ise Mevlana’nın evrensel değerlerine dikkat çekti. Soykan, Mevlana’nın 1207 yılında Belh şehrinde doğup 17 Aralık 1273’te Konya’da vuslata erdiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Mevlana’nın insan anlayışının temelinde; nefsini arındırarak ilahi aşka ulaşmak vardır. Bu yolun temel taşları aşk, sabır, tevazu ve hoşgörüdür. Bu özellikler o dönemde olduğu gibi bugün de toplum olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz değerlerdir. Bu felsefeyi ve Hz. Mevlana’nın ruhunu yaşatan bu güzel geceyi organize eden Konya Karamanlılar Derneği Başkanı’na ve üyelerine teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından programın finalinde gerçekleştirilen ve manevi atmosferin doruğa çıktığı semazen gösterisi, katılımcılar tarafından büyük bir ilgi ve beğeniyle izlendi.