TEKNOLOJİ - 06 Ekim 2024 Pazar 21:31

Düzce Üniversitesi’ne TEKNOFEST’te yoğun ilgi

A
A
A
Düzce Üniversitesi’ne TEKNOFEST’te yoğun ilgi

Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yürütücülüğünde 10. kez düzenlenen ve Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali olarak bilinen TEKNOFEST’te paydaş kurum olarak yerini alan Düzce Üniversitesi, başarılı tanıtım organizasyonuyla göz doldurdu.


Bu yıl Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda milyonlarca teknoloji tutkununu bir araya getiren ve Türkiye’de milli teknolojinin geliştirilmesi konusunda önemli rol oynayan Teknofest, 49 ana kategori, 127 alt kategoride Türkiye tarihinin en büyük ödüllü teknoloji yarışmalarına sahne oldu. "TEKNOFEST ile Gelecek Sensin” temalı, ayakları yere basmayan festivalde girişimcilik, yenilik ve teknolojiyle özdeşleşen Düzce Üniversitesi standını TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar başta olmak üzere binlerce katılımcı ziyaret etti.


Düzce Üniversitesi’nin nitelikli eğitim-öğretim faaliyetleri, bilimsel projeleri, başarıları, katma değerli bölgesel kalkınma çalışmaları ile fark oluşturan girişimcilik, inovasyon projeleri ziyaretçiler tarafından ilgi ve beğeniyle takip edildi.



Bilimsel çalışmaları ve projeleri takdir topladı


Tescilli arıya sahip tek üniversite olan Düzce Üniversitesi’nin Arıcılık Araştırma Geliştirme ve Uygulama Merkezi’nin (DAGEM) ulusal ve uluslararası çapta kabul görmüş arı ürünleri ilgi odağı oldu. MEKATEK Öğrenci Topluluğu’nun otonom aracı, Azak Hava Savunma Takımı’nın hava savunma sistemi ve orta irtifa roket konusundaki çalışmaları, Roket ve Uydu Teknolojileri Topluluğu’nun model uydu alanında geliştirdikleri ürünleri ve IEEE Topluluğu’nun kablosuz haberleşme projeleri çok takdir topladı.


Düzce Üniversitesi ve paydaş kurumların tanıtım stantlarını ziyaret eden Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, TEKNOFEST’i, teknoloji ve bilime yönelik toplumda farkındalık oluşturan, gençleri buluş yapmaya teşvik eden ve cesaretlendiren, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali olarak gördüklerini ifade etti. Rektör Nedim Sözbir, “TEKNOFEST’i; Türkiye’nin bilim ve mühendislik alanlarında yetişmiş insan kaynağını artırmaya büyük katkı sağlayan, milli teknoloji hamlesinin en önemli ayaklarından biri olan ve Türkiye Yüzyılı’nın inşasında gençlere ilham, cesaret ve milli şuur kazandıran bir organizasyon olarak çok önemsiyoruz. Üniversitemiz, ülkemizin teknoloji alanındaki gelişmesine destek vermek amacıyla TEKNOFEST’e katılım sağlamakta ve bu paydaşlığı gururla sürdürmektedir” ifadelerini kullandı.



Düzce Üniversitesi’ne TEKNOFEST’te yoğun ilgi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yener İnce: "Mauro Icardi’nin ameliyatı pazartesi günü Arjantin’de yapılacak" Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin pazartesi günü Arjantin’de ameliyat olacağını açıkladı. Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, UEFA Avrupa Ligi’nin 5. haftasında deplasmanda oynayacakları AZ Alkmaar maçı öncesinde İstanbul Havalimanı’nda sakat futbolcuların durumlarıyla ilgili basın mensuplara açıklamalarda bulundu. Tottenham mücadelesinde yaşadığı sakatlık dolayısıyla sağ diz ön çapraz bağında kopuk ve menisküs hasarı tespit edilen Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin ameliyat tarihi ve yerinin belli olduğunu söyleyen İnce, "Mauro’nun sakatlığının olduğu ilk günden itibaren bir planlama var. Bu planlama içerisinde yaklaşık 2.5-3. haftalık periyodu ön hazırlıkla geçecekti, o periyodu tamamladık. Daha sonra ameliyat için karar verecektik. Mauro’nun hem sosyal açıdan hem de ailesel sebeplerle Arjantin’de olduğunu biliyorsunuz. Hazırlık sürecini de orada geçirdik. İleriki dönemde rehabilitasyon aşamasında aksaklıklar yaşamamak adına ameliyatın orada yapılmasına karar verdik. Ameliyat pazartesi günü orada gerçekleşecek. Dün, bugün görüşmelerimizi tamamladık. Pazartesi günü ameliyatı yapılacak. Galatasaray Kulübü elindeki imkanlar doğrultusunda her zaman en iyisi yapma çabasında. Mauro’ya isterse İstanbul’da, isterse dünyanın herhangi bir yerinde, nerede isterse bu ameliyatı yapabileceğimizi söylemiştik. Kendisi de son derece uyumlu. Bizim burada olmak istedi ancak hem ailesel sebepler hem de içinde bulunduğumuz sosyal süreçte Mauro’nun rehabilitasyon sürecini Arjantin’de geçirmesine karar verdik. Orada yaz sezonunda. Daha da rahat olacaktır. O yüzden bu rehabilitasyon aksamaması adına ameliyatı orada gerçekleşmesine karar verdik" diye konuştu. Yener İnce, Ismail Jakobs ve Kaan Ayhan’ın da tedavilerinin devam ettiğini belirterek, "Jakobs maçta bizimle olacak. Kaan’ın tedavisi burada devam edecek" şeklinde konuştu.
İstanbul Tutuksuz sanık Şeyhmus Ç.: "Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş" İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Şeyhmus Ç., “Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada Kaya ve Serdarova bebeklerin ölmesinde ihmali bulunan, kendi kaşesi ile başka hekimlerin tedavi ve evrak düzenlemesini sağlayarak resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen, çalıştığı hastanede 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyerek SGK’ya fatura ettirip nitelikli dolandırıcılık yaptığı iddia edilen doktor Şeyhmus Ç. savunma yaptı. “Bunlarda böyle vicdan yok” Birinci Hastanesi’nde doktor olarak çalışan Ç., “Bu olayın ortaya çıkması için emek veren herkesten Allah razı olsun. Ben yıllardır doktorluk yapıyorum. Fırat Sarı bana düzenli ödeme yaptığını söylemiştir. Bana bu şekilde bir ödeme yapılmamıştır. Ben hiçbir çıkar sağlamış değilim. Hayatımda hiçbir örgüte üye olmadım. Ben ne SGK’yı ne başka bir kurumu dolandırmak için hiçbir belge düzenlemedim. Hiçbir hastanede gerçeğe aykırı belge düzenlemedim. Bebek Kaya ölmeden önce muhasebeci beni aradı, istifa etmemi istedi. İstifa dilekçemi hazırladım elden gelip aldılar. Aynı tarihte başka bir doktor ile sözleşme yapmışlardır. 1 gün sonra bebek Kaya eks olmuştur. Benim bu olayda bir hatam yoktur. Benim üzerimde sistemde kayıt devam etmiş. Niye kaydın devam ettiğini bilmiyorum. Bebek Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Ailenin durumu yoktu. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bu nedenle 112’ye haber verdik. 112 araştırdı geri döndü, ‘hocam kimse almıyor’ dedi. Konsolosluğa yönlendirdik. Oradan da bir geri dönüş olmadı. Bir süre sonra Birinci Hastanesi’ne denetime geldiler. Orada yetkili birine durumu anlattım. ‘Türkmenistanlı, kalp hastası, ameliyat olmazsa ölecek’ dedim. Tamam dediler bana. Oradan da geri dönüş olmadı. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine sanığa “Hasta senin hastan değil miydi? İlacı kimin kestiğini nasıl bilmiyorsun?” dedi. Sanık “Hasta benim değildi. Arada vizite çıktığımda durumu nasıl diye bakıyordum. Bebek kardiyolojisinin hastasıydı. Ailenin ameliyat ettirecek parası yoktu. Başka yere de götüremiyordu. Kimse ücretsiz ameliyat yapmadı. Ben mi 100 bin TL versem diye düşündüm o arada bebeği kaybettik” şeklinde cevap verdi. Mahkeme başkanı: “Herkes başka bir şey söylüyor” Sanık savunmasının devamında “Biz gündüz çalışıyorduk. Geceleri hastaneye gitmiyorduk. Gece bebeklere acil müdahale edilmesi gerektiğinde kim müdahale ediyordu bilmiyorum. Hastanenin gece nöbetçi doktoru olması gerektiğini düşünüyorum. Gece doktor olması ile ilgili bir görüş bildirmedim hastaneye. Hastane sahibi de doktor kendisi bilmiyor mu ?” dedi. Mahkeme başkanı da bu savunma üzerine “Bilmiyorum herkes başka bir şey söylüyor” dedi. Sanık Ç.’nin “Hakan Doğukan basit bir lise mezunu hemşireydi, sevmezdim kendisini” demesi üzerine mahkeme başkanı “Koskoca doktorsunuz. Hakan Doğukan’ı gönderemediniz mi hastaneden?” dedi. Sanık bu soruyu “özel hastanelerde bu geçerli değil” diye yanıtladı. Duruşma tutuksuz sanıkların savunması ile devam ediyor.
Erzurum Erzurum’daki Maarif Kongresi’ne 2 bin 178 öğretmen katıldı Erzurum’da MEB bünyesinde yurt içi ve yurt dışı teşkilatlarında görev yapan öğretmenlerin katılımlarıyla Maarif Kongresi düzenlendi. Maarif Kongresi’nde, "Öğretmen Gözüyle" temasıyla "Oyun Ve Arkadaşlık", "Aile" Ve "Sosyal Sorumluluk Çalışmaları’nın eğitime etkisi ele alındı . Bu kapsamda, yurt içi ve yurt dışında görev yapan öğretmenlere bildiri sunmak üzere Bakanlık tarafından davet gönderildi. Kongreye bildiride bulunmak için 78 ilden 2 bin 178 öğretmen katılım sağlarken 805 bildiri değerlendirmeye alındı. Kongreye en fazla katılım, 295 başvurunun yapıldığı "Öğretmen Gözüyle Ailenin Eğitime Etkisi" konu başlığında oldu. Bu başlığı 283 başvuru ile "Öğretmen Gözüyle Oyun ve Arkadaşlığın Eğitime Etkisi" ve 227 başvuru ile "Öğretmen Gözüyle Sosyal Sorumluluk Çalışmalarının Eğitime Etkisi" konu başlığı takip etti. Değerlendirme sonucunda 536 bildiri uygun bulunarak jüriye gönderildi. Her biri ikişer hakeme gönderilen bildiriler için verilen puanların ortalamaları en yüksekten en düşüğe doğru sıralanarak değerlendirildi. Yapılan değerlendirme sonucunda 3 tema altında en yüksek puanlara sahip üçer bildiri olmak üzere toplamda 9 bildiri Maarif Kongresi’nde sunuldu. Ayrıca jüriye gönderilen 536 bildiriden 101’inin yer alacağı kitap ise Cumhuriyetin 101. yılı anısına basılarak okuyucu ile buluşacak. “Maarifin gücü olan öğretmenlerimizi destekleyeceğiz” Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’de, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde düzenlenen Maarif Kongresi’nin açılış programına katılarak programla ilgili şu paylaşımı yaptı, “Burada değerli akademisyenlerimiz ve meslektaşlarımızla bir araya geldik, "Öğretmen Gözüyle" fotoğraf sergisi ve İLKSAN tarafından hazırlanan “Şehit Öğretmenlerimiz” fotoğraf sergilerimizin açılışını yaptık, dereceye giren öğretmenlerimize ödüllerini takdim ettik. Bakanlık olarak eğitim sistemimizde millî bir kimliğin oluşumuna katkı sağlamayı, millî bilince sahip bireylerden oluşan bir toplum meydana getirmeyi, eğitimi toplumun her kesimine ulaştırmayı ve evlatlarımızı 21. yüzyılın ihtiyaçlarına uygun şekilde donatmayı hedefliyoruz. Bu süreçte, öğretmenlerimizin mesleki hareket alanlarını genişletmek, sınıf ve okul şartlarına uygun şekilde karar alabilmelerini desteklemek ve ihtiyaç duydukları teknik desteği sağlamak için yol haritamızı oluşturduk. Maarifin gücü olan öğretmenlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Programın eğitim yoluyla güçlü bir Türkiye Yüzyılı inşa etme yolunda ilerlememize katkı sunmasını diliyor, programa iştirak eden değerli katılımcılara teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.