GÜNDEM - 27 Ekim 2024 Pazar 15:13

10 bin yıldır yaşamın aralıksız devam ettiği Sur ilçesinde turizm yoğunluğu

A
A
A
10 bin yıldır yaşamın aralıksız devam ettiği Sur ilçesinde turizm yoğunluğu

Dünyada, 10 bin yıldır yaşamın aralıksız devam ettiği Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, sonbaharda turizm bereketi yaşanıyor. Tur gruplarıyla kentte ilk defa gelen turistler, asırlık ilçeye hayran kaldı.


11 bin yıllık tarihi ile dünyanın en eski yerleşim yeri olarak ilk sırada yer alan Filistin’in Eriha kentinden sonra ikinci sırada yer alan Diyarbakır’ın sur ilçesi, eski adlarıyla Amedi, Amidi, Amida, Diyarbekir ve son adı Diyarbakır’da turizm bereketi yaşanıyor. Tur gruplarıyla kentte gelen yerli turistler, asırlık tarihi yapıların video ve fotoğrafını çekiyor.


Çanakkale’den gelen Sabriye Karaca, turla geziye çıktıklarını, Çanakkale’den çıkıp Adana, Tarsus ve Gaziantep’te kaldıklarını söyledi.


Daha sonra Mardin’e geldiklerini, iki gece kaldıklarını belirten Karaca, “Burayı da (Diyarbakır) çok merak ediyorduk. Şu ortama bayıldım. Ulu Cami’yi çok sevdik, On Gözlü Köprüyü gördük. Geze geze geldik. Çok hoşumuza gitti. Dört Ayaklı Minareyi çok merak ediyordum. Fotoğraflarımızı çektik, alışverişimizi yaptık. Bakırlarınızı, eşarplarınızı aldık, çok hoşumuza gitti” dedi.


“Terör de bittikten sonra hakikaten gelip görmeye değer”


Karaca, sözlerine şöyle devam etti:


“İnsanlar sıcakkanlı, turlar çok. Turumuz 55 kişi, alışveriş için buralara dağıldık. Diyarbakır’ı, Mardin’i böyle beklemiyordum. Terör de bittikten sonra hakikaten gelip görmeye değer. Bir batılı olarak çok hoşumuza gitti. Hepimiz vatan insanıyız, Çanakkale’ye gelip görmeniz lazım. Çanakkale’de şehitlik yerimiz de biriz. Her yerden şehit var.”


Turistlerden Ayten Bayram, “Çanakkale’den Diyarbakır’a geldik. Kentte bayıldık, esnafa daha da bayıldık. Her şey çok güzel. Televizyonda izliyordum, görmek için hayal ediyordum. Hakikaten gezilip görülecek yer“ diye konuştu.


Hülya Ilıkoba da, “Adana’dan geldik, şehri çok beğendik. Surları gezdik, köprüyü gezdik. (On Gözlü Köprü) kahve aldık, çok beğendik ve şimdi gidiyoruz. “şehri çok beğendim, temiz ve güzel. İnsanları güzel” şeklinde konuştu.


Deniz Tuna Gök ise, anneannesiyle geldiğini çok beğendiğini ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır’da hava kirliliği alarm veriyor Hava kirliliği oranının hem yaz hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerinin üzerinde olduğu Iğdır’da hava kirliliği alarm vermeye devam ediyor. Hava kirliliğinde Avrupa’da birinci sırada yer alan Iğdır’da kış ayı ile birlikte artan hava kirliliği yeniden alarm veriyor. Iğdır’da hava kirliliğinde coğrafi konum, rüzgâr erozyonu, Ermenistan’daki Metzamor Nükleer Santrali, kalitesiz kömür tüketimi, egzoz salınımları kirliliğin başlıca sebepleri arasında yer alıyor. Ayrıca Iğdır’da ölümlerin başında yine kirli hava yer alıyor. Iğdırlı vatandaşlar şehir genelinde doğal gazın yaygınlaştırılmasını istiyor. Bazı vatandaşlar da hava kirliliğine neden olan kişilere para cezası, yeri geldiğinde hapis cezası verilmesini istiyor. Iğdır’da alınan verilere göre ölçülen parametrelerden PM10 (Partikül madde) değerlerinin hem yaz mevsiminde hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerin üzerinde olduğu ortaya çıktı. Dünyada meme kanseri ile hava kirliliği arasındaki ilişkiye işaret eden bilim adamları araştırmaların sayısının giderek arttığına dikkat çekti. Iğdır’da esnaf olan Ekrem Eray şehirde zehirli bir hava soluduklarını belirterek, “Iğdır’da hava kirliliği sorununu biz Iğdırlılar hepimiz yaşıyoruz. Zaten son yıllarda da hastalıklar özellikle kanser çok arttı. Sobalarda çıkan kömür dumanlarına bir çözüm bulunmalı ki bu sorun bitsin.” dedi. Şehirdeki sis bulutları dron ile görüntülendi .