GENEL - 20 Mart 2012 Salı 19:33

VALİ TOPRAK`TAN "NEVRUZ" DEĞERLENDİRMESİ

A
A
A
VALİ TOPRAK`TAN "NEVRUZ" DEĞERLENDİRMESİ

Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, Nevruz Bayramı’nın neşe ve coşkuyla kutlanması gerektiğini belirterek, "Bir bayram ile şiddet yan yana ifade edilebilir mi? Şiddetle çocuğu, şiddetle sokağı asla bir araya getirmemiz mümkün değildir. Şiddet gösterenler varsa onlar gücünü akıldan, bilimden ve insaniyetten almayanlardır" dedi.
Cahit Sıtkı Tarancı Kültür Merkezi’nde Sur Kaymakamlığı’nın ’’Sporla Coşuyoruz, Şiddeti Engelliyoruz" projesi’ tanıtım töreni düzenlendi. Törende bir konuşma yapan Vali Mustafa Toprak, Diyarbakır’da çok sayıda Sosyal Destek Projesi’nin (SODES) başarıyla uygulandığını belirtti. SODES projelerinin yatırım projesi olmadığını vurgulayan Toprak, bu projelerin özellikle insan eğitimine büyük katkı sunduğunu dile getirdi. Toprak, spor yapan çocukların asla şiddete bulaşmadığını, çünkü sporun insanı her açıdan
geliştirdiğini belirterek, sporun kişiyi örnek insan haline getirdiğini ifade etti. Diyarbakır’ın önemli oranda göç aldığı için bunun getirdiği sıkıntıları yaşadığını kaydeden Toprak, bu sıkıntıların giderilmesi için çok sayıda kuruluşun çok önemli projeleri uygulamaya koyduğunu açıkladı.
"ŞİDDETE ÇOCUKLARIMIZI KATARAK EMELLERİNE ULAŞMAK İSTEYENLERİN YOLU BOŞTUR"
Vali Mustafa Toprak, önceki gün Diyarbakır’da yaşanan izinsiz kutlamalara yaşanan olaylara herkes gibi çok üzüldüklerini ifade etti. Toprak, "Bir bayram icra ediyorsak, bu bayramın neşe ve coşkuyla kutlanması gerekiyor. Bir bayram ile şiddet yan yana ifade edilebilir mi? Şiddetle çocuğu, şiddetle sokağı asla bir araya getirmemiz mümkün değildir. Çocuklarımızın mekanı okul, okul bahçesi, sınıf ve kütüphane olmalıdır. Çocuklarımızın elinde kalem ve kağıt olmalıdır ve düşüncesiyle gücünü ortaya koymalıdır.
Şiddet gösterenler varsa onlar gücünü akıldan, bilimden ve insaniyetten almayanlardır. Bizim görevimiz bu konuda eksiklik varsa bunları tamamlayabilmektir. Şiddetle çocuğun yan yana olması mümkün değildir. Şiddet ortamına çocuklarımızı ve gençlerimizi katarak, emellerini gerçekleştirmek isteyenler varsa bu yol boş bir yoldur, bu beyhude bir yoldur. Bu yoldan vazgeçsinler. Hepimiz üzüldük, 8-10 araç yandı. Biz hiç bir insanımızın gözyaşı akmasın, hiç bir gencimizin ve çocuğumuzun bir yeri kanamaması için
tedbir aldık. Böylece bunu gerçekleştirmiş olduk. Bizim görevimiz eğitmek, uyarmak, ikaz etmek ve olumsuz noktalardan çocuklarımızı ve gençlerimizi almaktır. Bizler çocuklarımızı, gençlerimizi ve vatandaşlarımızı olumsuz ortamdan, şiddet ortamından, şiddet sarmalından ve kendi iradesi olmayan olumsuz ortamlardan çekmeye çalışıyoruz. Tüm vatandaşlarımızın bayramı, bayram gibi coşkuyla, sevgiyle, muhabbetle, birlik ve beraberlikle, sevgiyle, halay çekerek kutlama noktasında olduğumuzu ifade ediyorum" diye
konuştu.
’’Hiç bir şekilde sokaklarda, duvar diplerinde çocuklarımızın ihmale kurban gitmesini istemiyoruz’’ ifadelerini kullanan Vali Toprak, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
’’Ben buradan herkese söylüyorum, sokaktaki olaylara seyirci kalmayalım, uyanalım, ikaz edelim, bu noktalarda bulunan çocuklarımızı, gençlerimizi çekip çıkaralım. Düşünebiliyor musunuz bir baba, bir anne çocuğuna nasıl uyuşturucu sattırabilir. Bunun örnekleri var, bunlar çok kötü örnekler. Aynı zamanda insan olmanın bir toplum içinde yaşamanın ve sorumluluk sahibi olmanın gereği olarak bunlara dikkat etmemiz gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Güzel cümlelerle seslenelim, sevgiyi yaşayalım,
güzel düşünelim, güzel bakalım, güzel görelim. Biz çocuklarımızı, gençlerimizi ve insanlarımızı seviyoruz.’’
Konuşmaların ardından Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, proje kapsamında alınan spor malzemelerini öğrencilere dağıttı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: “Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Bizim Formula 1 Kurumu ile ilgili görüşmelerin süreci firmayla birlikte devam ediyor. İnşallah biz bu süreci başarıyla tamamlayıp Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Bakan Ersoy, Kültür Yolu Festivali’ndeki sanatçılar ile ilgili ayrım yapılıp yapılmamasına ilişkin yöneltilen soruya, "Bakın bu seneki kültür yolu festivalinde görev almış büyük konser dediğiniz 87 tane sanatçı listesi burada var. Size veririm. Sanatçı listesini görürseniz de kriterimizin çok çeşitli olduğunu görürsünüz. Herhangi bir ideolojik yaklaşım ile yaklaşmadığımızda çok net bir şekilde görürsünüz. Zaten Google’de arattığınızda bizim sanatçılarımızı orada görebiliyorsunuz. Bu konuda herkesin için rahat olsun” ifadelerini kullandı. “2005 yılında ihaleye çıkmış” Ersoy, kendisine ait olan bir otelin kazandığı ihale iddialarına ilişkin soruya, şu yanıtı verdi: “Gelen bilgi eksik ve yanlış. Maalesef geçen son dönemde de karşıma çıktı ve her seferinde anlattım. İlgili başkan vekillerine de kopyalarını verdim belgelerin. Bu sene de demek ki devam edilecek algıya. Ben net bir şekilde anlatayım. 2005 yılında ihaleye çıkmış Kültür ve Turizm bakanlığı. 2005 yılında ihaleye en yüksek teklifleri benim firmam verdiği için bende kalmış. 2006 yılında ihale bittikten sonra biz ön izin talebini yapmışız. Bize de 2006 tarihinde ön izi belgesini vermişler. Yani konunun günümüzle uzaktan yakından alakası yok. Benim makamım olmadan yaklaşık 20 yıl önceki konudan bahsediyoruz. Belgesi burada.” “Kamuoyuna yansıyan rakamların 20’de birine denk geliyor” Kültür Yolu Festivali’nin yüksek maliyetler ile ilgili yapıldığı iddialarını da yanıtlayan Bakan Ersoy, “Kültür Yolu çok geniş kapsamlı bir etkinlik. 7 aylık bir sürede 16 şehirde 9’ar gün festival olarak hesap ederseniz. 144 festival gününde 6 bin 700 etkinlik içeriyor. Zaten bütün illerin talep etmesinin arkasında bu var. Şimdi büyük sanatçı konserlerinize gelelim. Büyük konserlerin konser başı maliyeti kamuoyuna yansıyan belediye sahnelerinin, çok daha kapsamlı bir sahne artı teknik kısmını söylüyorum. Sadece kamuoyuna yansıyan rakamların 20’de birine denk geliyor. Maliyetler açısından uçurum var ikisinin arasında. Ekranda gördüğümüzün 20’de birine denk geliyor” dedi. “Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz” İstanbul Park ihalesine ilişkin yöneltilen soruları da yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, şunları kaydetti: “Eğer konu teminatsa 4 milyar değil. Orada bir yanlışlar vardır. Yaklaşık maliyeti teminatın 270 milyon lira. Söz konusu rakam 4 milyar değil. İkincisi, eski firmayla devam ediyor olsaydık şu an da aylık 730 bin lira kira alıyor olacaktık. Şu anda aylık 300 bin dolar kira alıyoruz. Şimdi ayrıca bu firmanın verdiği teminat da şu an da Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün mevzuatına uygun. Kira ödemelerini düzenli yapmaya devam ediyor. Burada bir ayrıntıya girmek istiyorum. Firmanın bir tanesi evrakları yeterli olmadığı için elendi. Zaten açık ihale yapılmıştır biliyorsunuz. İki firma başvurmuş. Firmanın bir tanesi evrakları yeterli olmadığı için elendi. Zaten biz o bir tane firma ile o süreci yürütüyoruz. Bizim rakamlarımızı kabul ediyorsa olabilir. Şimdi esas oradaki konu ne? İhalenin ana konusu neydi derseniz; orada yatırım şartları var. Bak gelirleri artıyor ama esas İstanbul’a Formula 1’i tekrar geri getirilebilir. Bizim aslında bu çalışmayı yapmamızın arkasındaki hepimiz İstanbul’a Formula 1 geri gelsin isteriz değil mi? Hepimiz isteriz. Biz Formula birden bakın biz tek başımıza talip değil. Dünyadaki birçok şehir şu anda Formula 1 almak için İstanbul’la birlikte yarışıyor. Bizim Formula 1 Kurumu ile ilgili görüşmelerin süreci firmayla birlikte devam ediyor. İnşallah biz bu süreci başarıyla tamamlayıp Formula 1’i İstanbul’umuza kazandırmak istiyoruz.” TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Kültür ve Turizm Bakanlığı ile ilgili kuruluşlarının 2025 yılı bütçesi 53 milyar 202 milyon 392 bin lira şeklinde kabul edildi.
İzmir Cezaevinden tahliye olur olmaz kayınpederini ve eşini bıçakladı: KADES hayat kurtardı İzmir’in Konak ilçesinde, cezaevinden tahliye olduktan saatler sonra dehşet saçan bir kişi, eşini ve kayınpederini bıçakla yaraladı. Talihsiz kadın ve babasını Kadın Destek Uygulaması (KADES) kurtardı. Baba ve kızı kaldırıldıkları hastanede tedavi altına alınırken, polis tarafından yakalanan saldırgan ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Olay, saat 03.00 sıralarında Konak ilçesi Levent Mahallesi 3486 Sokak’taki bir evde meydana geldi. İddiaya göre, bıçaklı yaralama, kasten öldürmeye teşebbüs ve uyuşturucu konuları gibi birçok suçtan kaydı bulunan S.M.S., 3 yıl önce bıçakla yaralama suçundan tutuklandı. Kırıkkale Cezaevinde tutuklu bulunan S.M.S., cezasının bitmesinin ardından dün tahliye oldu. İzmir’e gelen adam, eşi H.S. (29) ve kayınpederi K.A.’nın (53) yaşadığı adrese gitti. S.M.S., yaşanan tartışma sonrasında bıçakla eşi H.S. ve kayınpederi K.A.’yı yaraladı. Yaşanan olay sırasında, talihsiz kadın H.S., KADES uygulamasından destek istedi. Bunun üzerine, Konak İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Aile iİçi Şiddet Büro Amirliği ekipleri kısa sürede adrese ulaştı. Saldırgan suç aleti ile birlikte polis ekipleri tarafından yakalanırken, yaralanan H.S. ve babası K.A., ambulans ile hastaneye sevk edildi. H.S. ve K.A.’nın hastanedeki tedavisi sürerken, saldırgan S.M.S. işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkartılan şahıs, ‘üst soydan akrabayı kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan tutuklandı.