KÜLTÜR SANAT - 07 Aralık 2024 Cumartesi 18:19

’Sanat Güneşi’ Zeki Müren, Bursa’da anıldı

A
A
A

Bursa’nın yetiştirdiği en önemli sanatçılardan olan Türkiye’nin ’Sanat Güneşi’ Zeki Müren, doğum gününün 93’üncü yıl dönümünde masal tadında hazırlanan konser programıyla anıldı.

Bursa Büyükşehir Belediyesi, TSK Mehmetçik Vakfı, Türk Eğitim Vakfı (TEV) ve Bursa Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi iş birliğiyle Zeki Müren’in doğum gününün 93’üncü yıl dönümü dolayısıyla ’Alkışlarla Yaşıyorum’ konseri düzenlendi. Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’ndeki konsere, Zeki Müren hayranları yoğun ilgi gösterdi. Salonu tıklım tıklım dolduran Bursalılar, Zeki Müren’e olan sevgi ve saygısını bir kez daha göstermiş oldu. TRT İstanbul Radyosu ses sanatçıları Mehsem Özşimşir ve Alp Aslan ile Klarnet Sanatçısı Tanju Erol’un sahne aldığı konsere, Büyükşehir Belediyesi Orkestra Şube Müdürlüğü Türk Sanat Müziği Bölümü sanatçıları ve Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri de eşlik etti. Zeki Müren’e ait görüntülerin ve halkın ’Sanat Güneş’ine olan sevgisini dile getirdiği videoların da gösterildiği gecede, usta sanatçının unutulmaz eserleri solo ve koro halinde seslendirildi. Performanslarıyla büyük alkış alan İstanbul Radyosu sanatçıları, izleyenlere masal tadında bir konser sundu. Fikrimin İnce Gülü, Eskimeyen Dost, Sorma, Kadifenin Kesesi gibi eserlerin icra edildiği konserde, Bir Demet Yasemen, Şimdi Uzaklardasın ve Gönül Penceresinden adlı eserler de seyirciler ile birlikte söylendi.

Konsere video konferansla bağlanarak 6 Aralık’ın çok anlamlı bir gün olduğunu hatırlatan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Türk Sanat Müziği’nin eşsiz sesi ve Bursa’nın yetiştirdiği en önemli sanatçılardan olan Zeki Müren’in doğum günü olduğunu dile getirdi. Alkışlarla Zeki Müren’in mirasına sahip çıktıklarını söyleyen Başkan Bozbey, "Zeki Müren’i sevgiyle, saygıyla anıyoruz. Büyükşehir Orkestramızla birlikte değerli sanatçılarımız Zeki Müren’in ölümsüz eserlerini seslendirdi. Zeki Müren zarafeti, sanatı, insani değerleriyle gerçek bir ilham kaynağı oldu. Onun sesi ve yorumları yalnızca kulaklarımıza değil, kalplerimize dokundu. Her eserinde, her dizenin ardında bize aşkı, hüznü ve insanlığın derinliklerini hissettirdi" dedi.

Gece sonunda Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Sinan Nergiz tarafından sanatçılara günün anısına çiçek takdim edildi.

Emirhan Erzurum



 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beyin pili ameliyatlarının kaşifi İstanbul’a geliyor Derin Beyin Stimülasyonu Derneği 1. Kongresi, 3-5 Ocak 2025 tarihlerinde İstanbul Atlas Üniversitesi Vadi Kampüsü’nde gerçekleşecek. Kongrede parkinson, tremor, epilepsi, distoni, obsesif kompulsif bozukluk, Tourette Sendromu ve ağır depresyon gibi pek çok farklı hastalıkta beyin pilinin kullanımı, tedavideki etkileri ele alınacak. Kongrede beyin pili ameliyatlarının öncülerinden olan Prof. Abdelhamid Benazzouz da yer alacak. İstanbul Atlas Üniversitesi Vadi Kampüsü’nde 3-5 Ocak 2025 tarihlerinde gerçekleştirilecek Derin Beyin Stimülasyonu Derneği 1. Kongresi, alanında uzman isimleri bir araya getirecek. Ulusal Derin Beyin Stimülasyonu Derneği Başkanı, İstanbul Atlas Üniversitesi Rektörü, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, Maastricht Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı, Derin Beyin Stimülasyonu Dergisi Editörü Prof. Dr. Yasin Temel ve Uluslararası DBS Derneği Başkanı Abdelhamid Benazzouz tarafından açılış konuşmaları yapılacak. Benazzouz, DBS çalışma mekanizmalarını anlatacak Kongre, beyin pili ameliyatlarının öncülerinden olan ve ilk uygulayıcı ekipte bulunan, Uluslararası DBS Derneği Başkanı Abdelhamid Benazzouz’un “DBS çalışma mekanizmaları” başlıklı açılış konferansı ile başlayacak. Beyin pili 30 yılı aşkındır uygulanıyor Ulusal Derin Beyin Stimülasyonu Derneği Başkanı, İstanbul Atlas Üniversitesi Rektörü, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ersoy Kocabıçak, “beyin pili ameliyatı” olarak da bilinen Derin Beyin Stimülasyonu (DBS) yönteminin pek çok hastalığın tedavisinde kullanıldığını söyledi. DBS’nin 30 yılı aşkın süredir Parkinson hastalığı başta olmak üzere diğer hareket bozukluklarında kullanılan, etkinliği kanıtlanmış güvenilir bir tedavi yöntemi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kocabıçak, “İlerleyen yıllar içinde kullanım alanı bununla da sınırlı kalmamış, obsesif kompulsif bozukluk ve Tourette Sendromu gibi bazı psikiyatrik hastalıklarda ve epilepside etkinliğini kanıtlayan çalışmalar yapılmış, bu hastalıkların tedavisinde klinik uygulamaları günbegün artmıştır. Günümüzde halen bağımlılıktan major depresyona, Alzheimer demanstan otizme kadar geniş bir yelpazede deneysel ve klinik çalışmalar yapılmakta, bazı endikasyonlarda umut verici sonuçlar elde edilmektedir” dedi. Uzun bir süre daha önemli bir tedavi seçeneği olacak Son 30 yılda MR ve DBS sisteminin diğer bileşenlerindeki teknolojik gelişmelerin, terapinin etkinliğini ve güvenilirliğini olumlu yönde etkilediğini, komplikasyonların daha iyi anlaşıldığını ve yönetilmeye başlandığını kaydeden Prof. Dr. Kocabıçak, “Tedaviye uygun hasta seçimi kriterleri gün geçtikçe daha anlaşılır olmuş, ameliyat sonrası hasta yönetimi ve batarya programlama daha rafine hale gelmiştir. Elektrik tabanlı nöromodülasyon yöntemi olarak DBS, piyasadaki firmalar tarafından terapinin AR-GE çalışmalarına yaptığı yatırımın devamlılığı ve nanopartikül tabanlı ya da ışık tabanlı stimülasyonun gelişim hızındaki yavaşlık göz önüne alındığında uzun bir süre daha tedavi seçenekleri yelpazesindeki güçlü yerini koruyarak artıracak gibi görünüyor” diye konuştu. Derin Beyin Stimülasyonu yöntemindeki son gelişmeler ele alınacak 2015 yılında kurulan Ulusal Derin Beyin Stimülasyonu Derneği olarak DBS ile ilgili kurslar, toplantılar ve benzer aktiviteler düzenlediklerini belirten Prof. Dr. Kocabıçak, bu çalışmalarla DBS alanında çalışan tüm hekim ve farklı disiplinlerde çalışan bilim insanlarının bilgi alışverişinde bulunmalarına katkıda bulunduklarını söyledi. Prof. Dr. Kocabıçak, Derin Beyin Stimülasyonu Derneği 1. Kongresi’nin bu alandaki en son çalışmaların ve gelişmelerin ele alınması açısından önemli bir fırsat oluşturduğunu ifade ederek “Kongrede hem dünyadan hem de ülkemizden önemli bilim insanlarıyla bir araya gelerek derin beyin stimülasyonu yönteminde en güncel gelişmeleri ele alacağız” dedi.
Denizli Üniversiteyi bitiren genç köyünde yetirilmeyeni üretti Denizli’de yaşayan ve Ziraat Mühendisi olarak üniversite mezunu olan Mehmet Selçuk, üzüm bağlarıyla ünlü Çal ilçesinde ilk kez 11 bin kök lahana, brokoli ve karnabahar dikimi yaptı. 23 yaşındaki genç ürettiğini hale ve pazarcılara gönderdiğini ve gelecek yıl bir milyon adet kış sebzesi fidanı dikmeye hazırlandığını belirtti. Denizli’nin Çal ilçesine bağlı İsabey Mahallesi’nde bu yıl ilk kez 4 dönümlük tarlaya kış sebzeleri brokoli, karnabahar ve sarmalık lahana dikimi yapıldı. 23 yaşındaki Ziraat Mühendisi Mehmet Selçuk, Antalya’dan getirttiği 11 bin fidanı 14 Ağustos’ta nohudun arkasına ikinci ürün olarak tarlasına dikti. 25 Kasımda hasadına başlanılan kış sebzelerinde hasat bir ay daha devam edecek. Ürettiğini hale ve pazarcılara gönderen Selçuk, gelecek yıl bir milyon adet kış sebzesi fidanı dikmeye hazırlanıyor. Ankara Üniversitesinden Ziraat Mühendisi olarak mezun olan Mehmet Selçuk, verimli ve sulak tarlalara sahip İsabey Mahallesi’nde sofralık üzüm, kuru üzüm ve pekmez üretimi yaptıkları dile getirerek, “Ankara Üniversitesinden Ziraat Mühendisi olarak mezun oldum. Verimli ve sulak tarlalara sahip İsabey Mahallesi’nde üzüm üretimi yapıyoruz. Boş tarlalarımızda ise mısır, nohut gibi ürünler yetiştiriyoruz. Ben tarla işlerini çok seviyorum. İki üç yıldır tarlalarımızdan bize göre istediğimiz paraları kazanamadık. Bu yıl ilk kez kış sebzelerine de yönelmek istedim. Nohut ekili tarlamızda hasadı yaptıktan sonra ağustos ayı içinde marul ve Antalya’dan getirttiğim 11 bin kök lahana, brokoli ve karnabahar fidanını toprakla buluşturduk. İlk kez yetiştirdiğimiz ürünlerden çok memnunum. Ürünler suyu çok seviyor. Damlama sulama sistemiyle kış sebzelerimizi suladık. Nohudun arkasından ikinci ürün olarak diktik. Nohut tarlaya azot bırakıyor, onun için gübreleme yapmadık. Sadece bir kez 25 kilogram amonyum sülfat verdik. Ürettiğimiz ürünleri Çal ve Bekilli ilçesindeki pazarcılara fazlasını da Denizli Hali’ne gönderdik. Ürünlerden ve fiyattan memnunum. Bu yıl 4 dönüme 11 bin kök fidan diktim. İnşallah gelecek yıl 1 milyon adet kış sebzesi fidanı dikeceğim” dedi.
İzmir Altay’da istikrarın adı Yunus Efe Sarıkaya Altay’ın 2006 doğumlu savunma oyuncusu Yunus Efe Sarıkaya, ilk yarı itibarıyla siyah-beyazlı formayla 17 lig maçında bin 446 dakika süre alarak takımın en istikrarlı oyuncusu olmayı başardı. TFF 2. Lig Beyaz Grup’ta ilk yarıda istediği sonuçları alamayan Altay, 17 hafta itibarıyla 3 galibiyet 2 beraberlik 12 mağlubiyete imza attı. Siyah-beyazlılar normalde 11 puan toplamasına rağmen Türkiye Futbol Federasyonu tarafından Ulusal Kulüp Lisansı’nı almaya hak kazanamadığı için 3 puan silme cezasına çarptırıldı. Durum böyle olunca 8 puanı kalan İzmir ekibi ligin ilk devresini 17. sırada noktaladı. Siyah-beyazlılarda bu süreçte dikkatleri ise 2006 doğumlu savunma oyuncusu Yunus Efe Sarıkaya çekti. 2024-2025 döneminin ilk bölümünde 17 lig maçına çıkan genç oyuncu, 16 maça 11’de başlarken 1 maça ise sonradan dahil oldu. Böylece siyah-beyaz formayla bin 446 dakika süre alan 18 yaşındaki savunmacı, takımdaki en istikrarlı oyuncu olmayı başardı. Sarıkaya, teknik direktör Gökhan Karaaslan’ın vazgeçilmez ismi olmayı başarırken bu süreçte bir de gol kaydetmeyi başardı. Bu sezon başında profesyonel olan Yunus Efe Sarıkaya’nın antrenmanlarda çok çalıştığı ve istekli olduğu da ifade edildi. Başarılı stoper, geçtiğimiz sezon da Altay U19 ile 33 maçta forma giyme baaşarısı göstermişti. Genç oyuncuyu, 1. Lig ve 2. Lig’den birçok takımın transfer listesine aldığı ve oyuncuyu yakından takip ettiği öğrenildi.