EKONOMİ - 17 Mayıs 2023 Çarşamba 13:31

BUYSAD Başkanı Dönmez’den önemli uyarı: "Ne yediğinize dikkat edin"

A
A
A
BUYSAD Başkanı Dönmez’den önemli uyarı: "Ne yediğinize dikkat edin"

Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez, 2023 yılının ilk dört ayında kırmızı ve beyaz ete çeşitli gerekçelerle enflasyon oranının çok üstünde zam yapıldığını, bunun ahlaki olmadığını söyledi.

Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez, 2023 yılının ilk dört ayında kırmızı ve beyaz ete çeşitli gerekçelerle enflasyon oranının çok üstünde zam yapıldığını, bunun ahlaki olmadığını söyledi. Hizmet verdikleri paydaşlarını da uyaran Başkan Dönmez, ekmek ve ilave ürünler ile hizmet ve yatırım maliyetleri hariç sadece 4 çeşitten oluşan 1 öğün yemeğin fiyatının 55-60 TL’nin altında olmasının mümkün olmadığını belirterek, “Ucuza aldığınız menülerde ne aldığınıza ve yediğinize dikkat edin. Gerekirse laboratuvar analizine gönderin ve sonuçlarını değerlendirin” ifadesini kullandı.


Başkan Coşkun Dönmez, kırmızı ve beyaz etteki temelsiz fahiş fiyat artışlarının endüstriyel yemek sektörüne ciddi darbe vurduğunu söyledi. Kırmızı ve beyaz etin yanı sıra gıda fiyatlarındaki yüksek artışları ‘Reel enflasyon değil, ahlak enflasyonu’ olarak yorumlayan Dönmez, her yıl Ramazan ayı öncesinde başlayan ve Kurban Bayramı sonuna kadar devam eden süreçte, kangren haline gelen bir sorunla karşı karşıya kaldıklarına dikkat çekti. Coşkun Dönmez, yılın ilk 4 ayındaki enflasyon artışının yüzde 18 olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:


“Ramazan ayı öncesi ve sonrasında devam eden süreçte, hem kırmızı et hem beyaz ete yüzde 100’e varan zamlar yapıldı. Kırmızı etteki bahane, şap hastalığı gösteriliyor. Peki, beyaz ette ne oldu da TÜİK’e göre enflasyon yüzde 15,21 iken et fiyatları yüzde 100 artıyor? Daha önce de dile getirdiğimiz gibi bunun adı maalesef ahlak enflasyonudur. Ramazan ayını, Kurban Bayramını fırsat bilen bazı kesimler, enflasyonun çok çok üstünde zam yaparak haksız kazanç sağlıyorlar. Et ve gıdada adeta vurguna dönen bu sürece karşı maalesef ciddi önlemler alınmıyor. Yüksek fiyat artışları hem vatandaşı, hem de girdi maliyetleri yükselen endüstriyel yemek sektörünün belini büküyor. Maliyetlerin bu derece kontrolsüz arttığı bir ortamda, sektör olarak bu artışları müşterilerimize izah etmekte güçlük çekiyoruz.”



"Piyasaların bir dengeyi bulmasını bir an önce temenni ediyoruz"


"Maalesef herkes olayın farkında ancak iş ticarete geldiği zaman rekabet kuralları işliyor, kalite ikinci planda kalıyor" diyen Dönmez, "Zaman zaman sektörümüzde rekabetin fiyatla yapıldığı durumlarda ne gibi suistimallerle karşılaşılabileceğini ifade etmiştim. Hizmet alımlarında, fiyatın yanında alınan gıdanın gıda kodeksine uygunluğuna bakılması elzemdir. Çünkü mevcut et fiyatları ile bugün için sadece 4 çeşitten oluşan 1 öğün yemeğin fiyatının 55-60 TL’nin (ekmek, ilave ürünler ve hizmet/yatırım hariç) altında olması mümkün değil. Bazı merdiven altı firmaların maliyetlerini düşürmek için çeşitli katkı maddeleri kullanarak insan sağlığına dikkat etmediklerine üzülerek tanık oluyoruz. Buradan tüm hizmet alan paydaşlarımıza sesleniyorum. Ne aldığınıza ve yediğinize dikkat edin. Gerekirse laboratuvar analizine gönderin ve sonuçlarını değerlendirin. Öte yandan, kendimizi hizmet alan tarafına da koyduğunuzda işlerin pek iç açıcı olmadığını da görebiliyoruz. Seçim süreci, dövizin baskılanması, faizler gibi. Ama hiçbir şey sağlıklı ve güvenli gıdanın önüne geçmemeli. Seçim sürecinin bir an evvel sonuçlanmasını ve piyasaların bir dengeyi bulmasını bir an önce temenni ediyoruz" şeklinde konuştu.



’Sabit fiyat uygulaması’ talebi


Coşkun Dönmez, ’ahlak enflasyonu’na karşı alınması gereken önlemlere de değindiği açıklamasında, Ramazan ayında İstanbul’da kırmızı et ürünlerine yönelik sabit fiyat uygulamasının tüm ülkede yaygınlaştırılması gerektiğini savundu. Sabit fiyat uygulamasının genişletilmesini ve endüstriyel yemek sektörüne de öncelik verilmesini isteyen Başkan Dönmez, “Piyasanın dengelenmesi için uygulama genişletilmeli ve endüstriyel yemek sektörü faydalandırılmalıdır. Bunun için sektör dernekleriyle işbirliği yapıyoruz. Ayrıca, beyaz et üreticilerinin maliyet artışlarının çok üstünde fiyat artışına gitmesinin önüne geçilmesi gerekir” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BTSO’da temel arabuluculuk eğitimleri başladı Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi (BTSO TAM) ile Bursa Uludağ Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (ULUSEM) işbirliğinde düzenlenen "Temel Arabuluculuk Eğitim Programı" başladı. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, iş dünyasının hızlı ve etkili çözümlere ihtiyacı olduğunu belirterek, "Adalet Bakanlığımızın öncülüğünde hayata geçirilen arabuluculuk modeli, hukuk sistemimize kazandırılan en önemli reformlardan biridir" dedi. Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin gelişmesi hedefiyle faaliyetlerini sürdüren BTSO Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi ve Uludağ Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen Temel Arabuluculuk Eğitimleri açılış dersiyle başladı. BTSO ev sahipliğinde gerçekleşen programa BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, önceki dönem Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Adalet Komisyonu Başkanı Ömer Gülmüş, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Abdulkadir Şahin, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Sadık Bölek ve Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz’ın ile hukuk camiası temsilcileri katıldı. "İş dünyasında hızlı ve etkili çözümlere ihtiyacımız var" BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, ticaretin ve yatırımın önündeki en büyük engellerin başında uzun süren mahkeme süreçlerinin geldiğini söyledi. "Bir girişimcinin yıllarca süren davalarla boğuştuğu bir sistemde, ne üretim güçlenebilir ne de refah artabilir" diyen Başkan Burkay, ortalama bir davanın ilk derece mahkemesinde iki yıl, istinafta ise en az iki daha uzayabildiğini belirtti. Bu gecikmelerin yalnızca bireylerin ve kurumların hak arayışını zorlaştırmakla kalmadığını, aynı zamanda ekonomik faaliyetleri de sekteye uğrattığını ifade eden Burkay, "İş dünyasında hızlı ve etkili çözümlere ihtiyacımız var. Bu noktada, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri, bir umut ışığı olarak karşımıza çıktı. Adalet Bakanlığımızın öncülüğünde hayata geçirilen arabuluculuk modeli, hukuk sistemimize kazandırılan en önemli reformlardan biridir. İşçi-işveren, ticari ve tüketici uyuşmazlıkları ile son olarak kira anlaşmazlıklarında zorunlu hale getirilen bu sistem, yargının iş yükünü hafifletirken, taraflara çok daha hızlı ve maliyeti düşük çözümler sunuyor" dedi. "Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin gelişimini destekliyoruz" BTSO olarak, 2015 yılında Türkiye’de odalar ve borsalar arasında bir ilke imza atarak BTSO Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi’ni iş dünyasının hizmetine sunduklarını hatırlatan Başkan Burkay, Uludağ Üniversitesi ile gerçekleştirdikleri eğitimlerle, arabuluculuk alanında nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesine öncülük ettiklerini kaydetti. İş dünyası olarak yargı bağımsızlığını güçlendirmeyi, hak arama yollarını kolaylaştırmayı ve yargılama süreçlerini hızlandırmayı hedefleyen ‘Yargı Reformu Stratejisi’ni büyük bir fırsat olarak değerlendirdiklerini de belirten İbrahim Burkay, "Adalete erişimi kolaylaştıracak her reformu desteklemeye ve üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceğiz. Bu düşüncelerle eğitimin hayırlara vesile olmasını diliyor, Adalet Bakanlığımıza, Uludağ Üniversitemize ve bu alanda emek veren herkese şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu. "Arabuluculukta önemli bir yol kat ettik" Önceki Dönem Adalet Bakan Yardımcısı Zekeriya Birkan, arabuluculuğun önemli bir müessese olduğunu ifade etti. Arabuluculuğun Türkiye’de son 10 yıllık süreçte ciddi bir gelişme gösterdiğini belirten Birkan, "Milletvekilliği dönemimde kanuni düzenlemeleri hazırlanan arabuluculuk alanında ülkemize uluslararası boyut kazandıran Singapur Sözleşmesi’ne de devletimiz adına imza atmak Bakan Yardımcılığı görevimde bizlere nasip oldu. Bugün tek bir olayı dahi arabuluculuk ile çözüme kavuştursak ülkemiz için kardır. Bunu sadece bir davanın çözümü olarak değil, sosyal barışa katkısı ve karşılıklı rızaya dayanan bir yöntem olması yönünden değerlendirmek gerekiyor. Düzenlenecek eğitimlerin arabuluculuk için bir yol gösterici olacağına inanıyor, programın hayırlı olmasını diliyorum. BTSO’ya ve Uludağ Üniversitemize arabuluculuk sistemine katkıları için teşekkür ediyorum" dedi. "Bursa arabuluculukta örnek bir kent" Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi ile arabuluculuğun daha da önemli hale geldiğini söyledi. Bursa’nın arabuluculuk anlamında Türkiye’ye örnek bir kent olduğunu belirten Solmaz, "Bu sürece Zekeriya Birkan Bakanımızın çok önemli destekleri oldu. BTSO bünyesinde açılan Tahkim ve Arabuluculuk Merkezi ile burada yapılan çalışmalar da eğitime katılanlar için çok değerli. Temel Arabuluculuk Eğitim programında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. "Hukuk ve ekonomi ilişkisi önem kazanıyor" Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, konuşmasında hukuk ve iktisat ilişkisine değindi. Amerikan hukukundaki ‘law and economics’ geleneğinin iktisadi hayatın işleyişini en etkin hale getirebilecek bir formda hukukun anlaşılması ve işleyişi üzerinde odaklanan bir analiz biçimi olduğunu belirten Rektör Yılmaz, bu kavramın tüm dünyada giderek popüler hale geldiğini ifade etti. Arabuluculuk uygulamasının Türk hukuk sistemine girmiş olmasının da büyük ölçüde hukuk ve iktisat etkileşimine dayandığını belirten Yılmaz, "Bu anlamda bugünkü eğitim programının ekonominin kalbinin attığı BTSO’da düzenleniyor olması çok anlamlı. Uludağ Üniversitesi olarak çok şanslıyız. Organik olarak bütünleşebildiğimiz, çok rahat işbirliği kurabildiğimiz bir Odamız var. BTSO ile birlikte bu eğitimin merkezinde yer almaktan çok memnunuz. Katkısı olan herkese çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. İlk dersler gerçekleştirildi Açılış konuşmalarının ardından program çerçevesinde ilk dersler gerçekleştirildi. Temel Arabuluculuk Eğitimine hukuk fakültesi mezunu olup, mesleğinde 5 yıllık kıdeme sahip kişiler katılabiliyor. Ayrıca son yapılan düzenleme ile 20 yıl kıdeme sahip hukukçular, Arabuluculuk Temel Eğitimi alarak sınavsız bir şekilde sertifikalarını alabiliyor. Toplam 84 saat sürecek eğitim programı 14 farklı modülden oluşuyor.
Kayseri ERÜ Tıp Fakültesi’ne ‘Akreditasyon Belgesi’ verildi Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi’ne Tıp Eğitimi Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği tarafından "Akreditasyon Belgesi" verildi. Düzenlenen belge takdim törenine Rektör Prof. Dr. Fatih Altun, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Dursun, Tıp Eğitimi Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. İskender Sayek ile akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Fatih Altun, ERÜ olarak akreditasyon süreçlerine önem verdiklerini söyledi. ERÜ’nün Yükseköğretim Kurulunun değerlendirmelerine göre akredite program sayısında Türkiye’deki üniversiteler arasında beşinci sırada yer aldığının altını çizen Rektör Prof. Dr. Altun, "Bir üniversitenin eğitim süreçlerinin değerlendirilecek olması ve dışardan bir değerlendirmeye tabi tutulması bence o kurumun birçok farklı çalışma süreçlerindeki başarısına katkılar sağlamaktadır" dedi. ERÜ’nün bütünleşik kalite sistemi hakkında da katılımcılara bilgi veren Rektör Prof. Dr. Altun, "Marka değeri herkes tarafından kabul edilen üniversitemizin daha etkin olarak ortaya koyduğu çalışmalar ile anılmasını sağlamakta kalite süreçlerindeki görevlerimiz arasındadır. Tıp Fakültemizin başarılı bir şekilde bir akreditasyon sürecinden geçmelerini takdir etmekteyiz" şeklinde konuştu. Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Dursun ise konuşmasında akreditasyon sürecinde emeği geçen akademik ve idari personel ile öğrencilere teşekkür etti. Dekan Prof. Dr. Dursun, "Akreditasyon belgesi bir belge olmaktan öte aynı zamanda daha büyük sorumluluklar üstlenmemiz gerektiğinin bir işaretidir. Bizler tıp eğitiminde mükemmeliyet anlayışımızı sürdürerek, geleceğin hekimlerini en iyi şekilde yetiştirmeye devam etme mecburiyetindeyiz" diye konuştu. Tıp Eğitimi Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. İskender Sayek de törende yaptığı konuşmada Türkiye’de tıp eğitiminin akreditasyon süreçleri hakkında bilgi verdi. Konuşmaların ardından Tıp Eğitimi Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. İskender Sayek tarafından Rektör Prof. Dr. Fatih Altun ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Dursun’a "Akreditasyon Belgesi" takdim edildi.
İstanbul Küçükçekmece’de Mangala Turnuvası’nda 338 öğrenci kıyasıya rekabet etti Küçükçekmece’de düzenlenen Mangala Turnuvası’nda 338 öğrenci kıyasıya rekabet etti. Küçükçekmece Belediyesi, Küçükçekmece Kaymakamlığı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve Türkiye Mangala Federasyonu işbirliği ile çocukların analitik ve stratejik düşünme yeteneğini güçlendirmek amacıyla ’Mangala Turnuvası’ düzenledi. Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü tarafından Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi’nde düzenlenen turnuvada 338 öğrenci kıyasıya rekabet etti. Turnuvaya Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi de katıldı. "Mangala Turnuvası’nı geleneksel hale getirdik" Yarışmacılarla mangala oynayan Başkan Çebi, ‘’Mangala Turnuvası’na katılarak öğrencilerimizin heyecanına ortak oldum. Mangala kültürümüzdeki en eski ve bugüne kadar gelen zekâ ve strateji oyunlarından biridir. Mangala Turnuvasını her yıl düzenleyerek geleneksel hale getirdik. Çünkü bu oyunu gelecek kuşaklara aktarmak istedik. Öğrencilerimizin gösterdiği centilmenlik ve azim için onlara teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum ’’dedi. Dereceye girenlere ödüller verildi Mangala Turnuvası’nda; ilkokul, ortaokul ve lise olmak üzere üç kategoride toplam 338 öğrenci yarıştı. Turnuva sonrası düzenlenen ödül töreninde Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürü Sedat Gazi tarafından; ilkokul kategorisinde birinciye 4 bin TL, ikinciye 3 bin TL, üçüncüye 2 bin 500 TL; ortaokul kategorisinde birinciye 5 bin TL, ikinciye 4 bin TL, üçüncüye 3 bin TL; lise kategorisinde ise birinciye 6 bin TL, ikinciye 5 bin TL, üçüncüye 4 bin TL para ödülü, kupa ve madalya verildi. Mangala Turnuvası’nda dereceye girenler: İlkokul kategorisinde: 1. Ceyda Bakır 2. Emre Ertuğrul Hancı 3. Ertuğrul Seçkin Ortaokul kategorisinde: 1. Alperen Güvenkaya 2. Ecrin Albayrak 3. Hayal Sümeyye Talayhan Lise kategorisinde: 1. Nur Esma Edebali 2. Vesim Fares 3. Hamide Elo
Bilecik Bilecik’te depremlerde yıkılan cami ve Kur’an kursları için yardım kampanyası Bilecik İl Müftülüğü 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan cami ve Kur’an kursları için bir yardım kampanyası düzenlendi. Kayıboyu Camii Toplantı Salonunda gerçekleştirilen programa, Bilecik İl Müftüsü Ahmet Dilek de katıldı. Müftü Dilek, konuşmasında deprem bölgesindeki cami ve Kur’an kurslarının yeniden imar edilmesinin önemine vurgu yaparak, hayatını kaybeden vatandaşlara rahmet dileyip dua etti. Müftü Dilek "Bugün burada, milletimizin birlik ve beraberliğinin en güzel örneklerinden birini sergilemek, deprem bölgesindeki cami ve Kur’an kurslarımızın yeniden imarı için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bizler, inancımız gereği imar etmeyi, ihya etmeyi ve paylaşmayı esas alan bir medeniyetin mensuplarıyız. Ecdadımız, fethettiği beldelerde ilk olarak camiler ve ilim merkezleri inşa etmiş, şehirleri bu ruhla şekillendirmiştir. Bugün de bizlere düşen, bu değerleri yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmaktır" dedi. "Cami, müminin evidir, Kur’an kursları, ilim ve irfan yuvasıdır Dilek, açıklamasına devam ederek; "Deprem bölgesinde cami ve Kur’an kurslarının yeniden inşası, sadece bir bina yapmak anlamına gelmemektedir. Bu, umudu yeniden yeşertmek, manevi hayatımızı yeniden ihya etmek demektir. Oradaki kardeşlerimizin gönüllerine dokunmak, onlara yalnız olmadıklarını hissettirmek demektir. Çünkü cami, müminin evidir, Kur’an kursları, ilim ve irfan yuvasıdır. Bugün burada başlattığımız yardım kampanyası, sadece maddi bir destek değil, aynı zamanda kardeşlik bağlarımızın ne kadar güçlü olduğunun da bir göstergesidir. Bizler, imanımız ve vicdanımız gereği bu sorumluluğu omuzlarımızda taşıyoruz. Dualarımızla, desteklerimizle, imkanlarımız ölçüsünde katkılarımızla bu yaraları birlikte saracağız" ifadelerine yer verdi.