SPOR - 27 Kasım 2024 Çarşamba 12:43

Bursaspor ve Yıldırım Belediyesi’nden engellilere özel hediye

A
A
A
Bursaspor ve Yıldırım Belediyesi’nden engellilere özel hediye

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ve Bursaspor Başkanı Enes Çelik, Engelliler Günü çerçevesinde çocuklara isimleri yazılı forma hediye etti.


Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ve Bursaspor Başkanı Enes Çelik, yaklaşan 3 Aralık Engelliler Günü sebebiyle özel çocukları unutmadı. Özlüce İbrahim Yazıcı Tesisi’ne gelen çocuklar, Bursasporlu futbolcularla fotoğraf çekinip antrenmanı izledi. Başkan Oktay Yılmaz ve Enes Çelik, çocuklara isimlerinin yazılı olduğu formaları hediye etti. Formaları alan öğrenciler anneleri ile birlikle Bursaspor ve Yıldırım Belediyesi’ne teşekkürlerini sundu. Çocukların mutluluklarına ortak olan başkanlar hatıra fotoğrafı çektirmeyi unutmadı.


Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, "Bursaspor Başkanı Enes Çelik ve Mehmet Sait Zorlu Engelliler Okulu öğrencileri ile sporcuları izlemeye geldik. Engelli çocuklarımıza kucak açan Enes Çelik’e teşekkür ediyorum. Çocuklara ve annelerine hoş bir an yaşattık. Onlara Bursaspor forması hediye ettik" dedi.


Bursaspor Kulübü Başkanı Enes Çelik ise, "Bugün Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ve engelli kardeşlerimi ağırlamanın mutluluğu var içimizde. Kardeşlerimizin için moral verici güzel bir anı oldu. Bu organizasyonu düzenlediği için Oktay Yılmaz’a teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.



Bursaspor ve Yıldırım Belediyesi’nden engellilere özel hediye

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Karda mahsur kalanların yardımına belediye ekipleri koştu Mersin’in yüksek kesimlerine karın yağmasıyla birlikte sahaya inen Büyükşehir Belediyesi karla mücadele ekipleri, mahsur kalan vatandaşları ve hayvanlarını kurtarıyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığı koordinesinde gerçekleştirilen yol açma, arama ve kurtarma çalışmaları gece gündüz sürüyor. Kar dolayısıyla hayvanları ile mahsur kalan vatandaşlar Büyükşehir Belediyesinin karla mücadele ekiplerine ulaştı. Yağışlar, özellikle yüksek kesimlerde yaşayan Yörükleri ve hayvanlarını otlatmaya çıkan çobanları zor durumda bıraktı. Mut’ta 14 çoban ve binlerce hayvan kurtarıldı Mut’ta 4 gün önce başlayan yoğun kar yağışı yolları kapadı. Yolları açmak için anında çalışmalara başlayan belediyenin karla mücadele ekipleri, Dağpazarı, Elmapınarı, Demirkapı, Kavaközü, Çivi, Ballı, Güme mahallelerinin yanı sıra Kozlar ve Söğütözü yaylalarında 2 greyder, 1 kanal kazıcı, 1 loder ve 1 kar küreme-tuzlama aracıyla aralıksız olarak yol açma ve tuzlama çalışmaları yaptı. Gelen ihbarlar üzerine de çalışmalar yapan ekipler, Kavaközü, Çivi, Güme, Ballı ve Söğütözü yaylalarında, dağlarda mahsur kalan 14 çobanın bulunduğu yolları da açılarak çobanları ve yaklaşık 2 bin 500 hayvanın hayatını kurtardı. Ekipler, bölgeye yem de götürerek hayvanların beslenmesini sağladı. Erdemli’de maden işçileri kurtarıldı Erdemli ilçesinde de kar dolayısıyla herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması adına sahaya inen 20 kişilik karla mücadele ekibi, çalışmalarını 3 greyder, 2 kepçe, 2 adet 4x4 arazi aracı, 2 servis aracı ile gerçekleştirdi. Erdemli’nin kritik bölgelerinde hazır şekilde bekleyen ekipler, 2 bölgede kar ve tipi nedeni ile arama ve kurtarma çalışması yaptı. Evdilek Mahallesi Eğriçayır mevkiinde 24 kilometre kar temizliği yapan ekipler, 4 maden işçisini kurtardı. Toros mahallesi Kemer mevkiinde ise 8 kişilik avcı grup da kurtarıldı. Bölgesinde çalışma yapılan muhtarlar ve kurtarılan vatandaşlar, kendilerini donmaktan kurtaran Büyükşehir Belediyesine teşekkür etti. Yolculara sıcak çorba ikram edildi Öte yandan Mut-Karaman arasındaki Sertavul Geçidinin yoğur kar yağışı nedeniyle trafiğe kapanmasından dolayı Mut Otogarında bekletilen 10 otobüs içerisinde bulunan vatandaşlar, 24 saati geçkin bir süre Mersin Büyükşehir Belediyesi ekipleri tarafından misafir edildi. Yolcular için çadır kuran ekipler, sıcak çorba ikramında bulundular.
Bursa ‘Bursa’nın Değerleri’ söyleşisinin konuğu Ahmet Erdönmez oldu Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği ‘Bursa’nın Değerleri’ söyleşisine konuk olan Ahmet Erdönmez, koleksiyonerliğe olan ilgisinin nasıl başladığını ve konuyla ilgili çalışmalarından bahsetti. Yeni bir müze ve kültür merkezi kurma çabasının olduğunu açıklayan Erdönmez, 4 ay içinde bu projesinin hizmete gireceğini aktardı. Nilüfer Belediyesi, kentin farklı alanlarının gelişmesine katkı sağlayan isimleri ‘Bursa’nın Değerleri’ söyleşisinde ağırlamaya devam ediyor. Akkılıç Kütüphanesi’nde düzenlenen programın son konuğu ise Bursa Müzeler Derneği Başkanlığı ve Avrupa Müze Akademisi Türkiye Temsilciliği yapmış, Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı’nın kurucusu ve yöneticisi Ahmet Erdönmez oldu. Programın moderatörlüğünü Gazeteci Hacı Tonak yaptı. Ahmet Erdönmez’in çok yönlü birisi olduğunu belirten Tonak, Erdönmez’in sanayici kimliğinin yanı sıra kent kültürüne de önemli katkılar sunduğunu hatırlatarak, koleksiyoner kimliğinin nasıl oluştuğunu sordu. Konya’da doğduğunu ilerleyen yıllarda Bursa’ya taşındıklarını anlatan Ahmet Erdönmez, Selçuklu başkentinde doğup, Osmanlı başkentinde yetişmesinin tarihe merakını oluşturduğunu söyledi. Üniversite yıllarının İstanbul’da geçtiğini belirten Erdönmez, burada da çok fazla hurdacı ve plakçı gezdiğini dile getirdi. Tarihçi Prof. Dr. Halil İnalcık ile tanıştıklarında kendisine “Evladım önce bir kütüphane yap, oku. Ondan sonra kendini geliştir” sözlerinin gelişimini şekillendirdiğini ifade eden Erdönmez, ilerleyen yıllarda kent kültürü ile ilgili objeleri toplamaya başladığını anlattı. Bursa Kent Müzesi’nin kurulması için çalıştığını aktaran Erdönmez, müzeciliğin gelişmesinde buranın önemli katkılar sunduğunu belirterek, “Tarihi Kentler Birliği’ne üye olan 400 şehir, belediye buradan örnek alarak bu işlere başladı. Onun için Bursa bu konuda başarılıdır. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi. Yeni bir projesinin de olduğunu açıklayan Erdönmez, 3 bin 500 metrekare alanda müze ve kültür merkezi kurmak için uğraştığını dile getirdi. 4 ay içinde buranın hizmete girmesini planladığını belirten Erdönmez, amacının topluma değerler sunmak ve bu değerleri unutturmamak olarak özetledi. Tasarladığı kültür merkezinde farklı bölümlerin yer alacağını anlatan Erdönmez, Toprak Sanayi Müzesi’nde toplantı salonu, geçici sergi salonu ve kütüphanenin yer alacağını kaydetti. Müzede farklı kültürel bölümlerin de bulunacağını ekleyen Erdönmez, “En güzel yere özel koleksiyonlardan oluşacak ‘Atatürk Köşesi’ kuracağız” dedi. Söyleşinin son bölümünde katılımcıların sorularını da yanıtlayan Erdönmez ve Tonak’a, katkılarından dolayı Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin teşekkür etti.
Rize Kendileri karın tadını çıkarttılar ama girdikleri işletmenin tadını kaçırdılar Rize’nin Ayder Yaylası’na karın tadını çıkarmak için gelen 3 bayan yaylada bulunan bir işletmenin kapalı olmasına rağmen oluşturduğu çadır alanına izinsiz girerek çöplerini bırakıp gittiler. Ayder Yaylası’nda kar kalınlığı 1 metreye ulaştı. Hal böyle olunca karın tadını çıkarmak isteyen vatandaşlar da Ayder Yaylası’na gelerek vakit geçirmeye başladı. İnsanlar keyifle vakit geçirirken çevreye karşı olan saygısızlıkları ise Ayder Yaylası esnafını mağdur etti. Gece saat 00.20 sıralarında güvenlik kamerası bildirimi ile uyanan Doğukan Topal isimli işletmeci, kameraya baktığında 3 şahsın işletmesine ait çadır alana girmeye çalıştığını fark etti. Önce kapattığı çitin açıldığını, sonrasında da çadırın fermuarının açılarak içeriye girildiğini fark eden işletmeci hemen Jandarma ekiplerine haber veridi. Bölgeye doğru harekete geçen jandarma gelene kadar 3 şahıs girdikleri alandan çıktı. Şahısların çıkarken kameraya bakarak kendi aralarında gülüştüğünü gördü. Sabahın ilk saatlerinde işletmesine gelen Doğukan Topal gördükleri karşısında şoke oldu. Çadıra giren 3 kadının içeride çekirdek yediğini, kabuklarını yerlere attığını, tükettikleri besinlerin çöplerini ulu orta o alana bıraktıklarını görünce tepki gösterdi. "İşletmeme izinsiz girmelerine değil ortalığı pis bırakıp gitmelerine üzüldüm" Gelen vatandaşların işletmeden içeriye izinsiz girmesine değil, giderken pis bırakmasına üzüldüğünü ifade eden Topal “Gece saatlerinde burada kalmıyoruz. Ardeşen ilçesinde kalıyorum. Saat 00.20 civarında telefonuma bir bildirim geldi. Güvenlik kameralarından baktığımda, üç hanımefendinin kapıyı açıp içeri girdiklerini ve fermuarı açarak mekâna girmeye çalıştıklarını gördüm. Bu durumu hemen jandarmaya haber verdim çünkü o saatte ne olacağını bilemediğim için endişelendim. Hanımefendiler içeride bir süre kaldıktan sonra çıktı. Ertesi sabah dükkâna geldiğimde içerinin dağılmış olduğunu, yerlerin kirli olduğunu ve her yerde çekirdek kabukları bulunduğunu gördüm. Ben, genellikle iş yerinde ihtiyaç olması durumunda odun bırakıyorum ki, ani bir sıkıntı olursa ya da yol kapanırsa, içeride mahsur kalanlara yardımcı olabilirim. Sobalar yakılır, ısınırlar diye düşünüyorum. Ancak bir işletmeye girildiğinde, en azından içeri temiz bir şekilde girilip, çıktıktan sonra da düzgün bırakılması gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. İçeriye girenlerin en azından bir not bırakıp teşekkür edebilecekken çöp bırakıp gittiklerinin altını çizen Topal “Sosyal medyada sıkça görüyoruz. İnsanlar bir mekâna girip, bir su alıp not bırakıyorlar. ‘Hakkınızı helal edin, paramızı bıraktık’ diye. Biz para beklemiyoruz ama en azından bir not bırakılmasını, ‘İşletmenizi kullandık, kusura bakmayın, çok soğuktu, mahsur kaldık’ gibi bir açıklama yapılmasını beklerdim. Bu konuda hiçbir sıkıntımız yok. Ancak bir mekâna girip ihtiyacın olsa da, çıkarken orayı kirli bırakmak bence etik değil. İçeri giren misafirlerimize de söylüyorum, Ayder Yaylası hepimizin yaylası. Hep birlikte daha fazla özen göstermeliyiz” diye konuştu.
Kocaeli Bu da ‘Dijital Vatan’ Kocaeli’de düzenlenen Dijital Vatan: Altyapısı, Zekası ve Güvenliği Çalıştayı’nda konuşan Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halit Keskin, “Daha önceden Mavi Vatan’a kulaklarımız aşina. Artık öyle bir dünyada yaşıyoruz ki her türlü tehdit ve tehlikeye açığız. Bu anlamda Dijital Vatan konusunun da altyapısı, zekası ve güvenliği önemli” dedi. GOSB TEKNOPARK tarafından Çayırova’da bulunan bir otelde ‘Dijital Vatan: Altyapısı, Zekası ve Güvenliği Çalıştayı’ düzenlendi. Toplumdaki ortak problemlere çözüm üretilmesi hedeflenen çalıştayda, alanında uzman katılımcılar yer aldı. Dijital Vatan konseptinin önemine değinen Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halit Keskin, çalıştaydan çıkacak sonuçların önemli bir rehber niteliği taşıyacağına değindi. GOSB TEKNOPARK Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Çemberci ise daha önce düzenledikleri çalıştaydaki raporların, politika yapıcılarının açıklamalarında ve resmi beyanlarında yer aldığının altını çizerek çalıştayın önemine değindi. “Çok etkin katılımcılarımız var, alanının uzmanları burada” Çalıştay ile ilgili bilgi veren GOSB TEKNOPARK Genel Müdürü Prof. Dr. Murat Çemberci, “Bugün burada 7’nci çalıştayımızı gerçekleştiriyoruz. Alanının önemli problemlerini konuştuğumuz bir çalıştay yapıyoruz. Buradaki temel amacımız; teknopark firmalarıyla, sanayi firmalarının, üniversitelerin, üniversite öğrencilerinin, toplumun bütün katmanlarının bir araya gelerek ortak problemlere çözüm üretmesi ve bunun sözde kalmaması raporla tarihi bir belge niteliği taşıması ve literatürdeki yerini alması. ‘Dijital Vatan’ konsepti bizim uzun süredir üzerinde düşündüğümüz bir konseptti aslında. EvaICT’nin bize destek vermesi ile birlikte böyle bir çalıştay ortaya çıkarmış olduk. Burada Türkiye çapında ve uluslararası alanda çok etkin katılımcılarımız var, alanının uzmanları burada. Ve bu uzmanların bize problemlerin çözümüyle ilgili vereceği önerilerin bu problemlerin çözümüyle ilgili geliştirecekleri fikirlerin çok kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Bu çalıştayların diğer çalıştaylardan en önemli farkı bir akademik disiplin çerçevesinde yapılıyor olması. Akademik danışmanlarımız, konsept danışmanlarımız aynı zamanda bilimsel literatürü de dikkate alarak buradaki katılımcılarımızın ifadelerini bir bilimsel süzgeçten geçirerek kendi geliştirdikleri metotlarla ortaya çok eşsiz ve etkin raporlar çıkartıyorlar. Bu raporların Türkiye’deki politika yapıcıların, açıklamalarında ve resmi beyanlarında yer alıyor olması, çalıştay sonuç kısımlarının dikkate alınıyor olması ve politika yapıcıların bu konu hakkında irade beyan etmeleri bizi oldukça mutlu ediyor” dedi. “Dijital vatanın güven altına alınmasını irdeleyen bir çalıştay” EvaICT Bilgi ve İletişim Teknolojileri CEO’su Cihan Kaymaz, “Türkiye’nin dört bir tarafını fiber optik kablolarla bir iletişim kurmasıyla başlayan ve tüm yapıların altyapılarının bir bütün halinde çalışmasına biz ‘Dijital Vatan’ diyoruz. Dijital vatanın etkili bir şekilde çalışması, bunun üzerinde gelişen zekanın optimum noktaya çıkması ve buradaki zekamızın da korunması, güven altına alınmasını da aslında irdeleyen bir çalıştay gerçekleştirmekteyiz. Katılımcılara 10’a yakın sorulacak soru ile onların pratik hayatlarındaki yaşadıkları deneyimler, zorluklar, problemler ya da avantajları diğer sektörlerle paylaşmalarını sağlayıp, çıkan verilerin de Yıldız Teknik Üniversitesi’nin akademisyen hocaları vasıtasıyla bir akademik terminolojiyi oturtup siyaset yapıcıları ya da karar mercilerinin iradeleriyle bir varlık olarak sunmayı hedefliyoruz. Bu sayede de farkındalığını artırmayı hedefliyoruz” diye konuştu. “Dijital dönüşüm ve teknolojiler çok önemli” Yıldız Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halit Keskin ise, “Bugün çok önemli bir çalıştay gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar Gebze Organize Sanayi Bölgesi TEKNOPARK Genel Müdürümüz Murat Çemberci öncülüğünde birçok çalıştay gerçekleştirdik. Bu çalıştaylar üniversite sanayi iş birliği, üniversite iş dünyası işbirliğini gerçekleştirme ve sağlama noktasında çok önemli katkı sağlıyor. Dijital dönüşüm, dijital teknolojiler zaten çok önemli. Ama bugün dijital vatan konseptiyle bir çalıştayı gerçekleştiriyoruz ve burada da önemli katılımcılar, sektör temsilcileri var. Onlar, bilgi birikimlerini burada paylaşacaklar. Biz onları çok önemli bir sonuç raporu haline getirerek, kamuoyunda herkesin paylaşacağı bir hale dönüştüreceğiz. Hem sektör temsilcileri için iş dünyası için hem de kamu politika yapıcıları için çok önemli bir rehber niteliği taşıyacak bu raporlar. Daha önceden Mavi Vatan’a kulaklarımız aşina. Artık öyle bir dünyada yaşıyoruz ki her türlü tehdit ve tehlikeye açığız. Bu anlamda Dijital Vatan konusunun da altyapısı, zekası ve güvenliği önemli” şeklinde konuştu.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi ile Cezayir’deki üniversitenin eğitim iş birliği başarıyla tamamlandı Cezayir’den Kastamonu’ya gelen 10 üniversite idari personeline Kastamonu Üniversitesi’nde hizmet içi eğitimi verildi. Kastamonu Üniversitesi ile Cezayir’deki Kasdi Merbah University of Ouargla (KMU) arasında imzalanan ikili iş birliği protokolü çerçevesinde, KMU’dan gelen 10 idari personele yönelik dört gün süren kapsamlı bir hizmet içi eğitim programı düzenlendi. 9-22 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilen programda, yükseköğretimde eğitim sistemlerinin dijitalleşmesi, laboratuvar yönetimi, kalite güvence sistemleri ve hedefe dayalı yönetim gibi konular ele alındı. Program, Kastamonu Üniversitesi Dış İlişkiler Genel Koordinatörlüğü’nün ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Programın ilk günü, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı’ndan Murat Yayla ve İlahiyat Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ahmed Nureddin Kattan tarafından gerçekleştirilen "Eğitim Sistemlerinin Dijitalleşmesi" başlıklı sunumla başladı. Sunumda dijitalleşmenin tarihi gelişimi, dijital eğitim platformlarının yükselişi ve Kastamonu Üniversitesi’nde kullanılan dijital sistemler tanıtıldı. Özellikle Kastamonu Üniversitesi’nin uzaktan eğitim sistemi, öğrenci bilgi yönetim sistemi ve diğer dijital uygulamalar detaylarıyla aktarıldı. Sunum sonrasında KMU personeli, merak ettikleri soruları yönelterek dijitalleşme süreçleri hakkında derinlemesine bilgi aldı. İkinci gün, Kastamonu Üniversitesi Merkezi Araştırma Laboratuvarı’ndan Doç. Dr. Funda Terzi ve Dr. Öğr. Üyesi Ihab Said İbrahim İbrahim, "Laboratuvar Yönetimi, Bakımı ve Yapılan Bilimsel Faaliyetler" konulu sunum gerçekleştirdi. Sunumda laboratuvar yönetim süreçleri, cihazların bakımı ve kullanım alanları hakkında ayrıntılı bilgiler sunuldu. Ayrıca, Doç. Dr. Gamze Savacı, toprak analizleri ve bu analizlerde izlenen yöntemler hakkında detaylı bir bilgilendirme yaptı. Sunumun ardından, KMU personeli Merkezi Araştırma Laboratuvarı’nı ziyaret ederek laboratuvar cihazlarını yerinde inceleme fırsatı buldu. Üçüncü gün, Kastamonu Üniversitesi Kalite Koordinatörlüğü’nden Öğr. Gör. Ayça Nur Aydoğan ve Dr. Öğr. Üyesi Ahmed Nureddin Kattan tarafından “Üniversitemizdeki Kalite Süreçleri” konulu sunum yapıldı. Sunumda, Kastamonu Üniversitesi’nin kalite güvence politikaları, akreditasyon süreçleri ve kalite yönetim sistemlerinin işleyişi detaylı olarak anlatıldı. Katılımcılar, kendi üniversitelerindeki kalite süreçlerinin iyileştirilmesi konusunda Kastamonu Üniversitesi ile iş birliği yapma isteğini dile getirdi. Programın son gününde, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Yücel ve Dr. Öğr. Üyesi Ihab Said İbrahim İbrahim, “Hedefe Dayalı Yönetim” başlıklı sunum gerçekleştirdi. Sunumda hedef belirlemenin önemi, kurumların hedefler doğrultusunda nasıl yönlendirilmesi gerektiği ve faaliyetlerin hedeflere nasıl entegre edileceği gibi konular işlendi. KMU personeli, sunumdan duydukları memnuniyeti ifade ederek, gelecekte Kastamonu Üniversitesi ile benzer eğitim programlarının sürdürülmesi gerektiğini vurguladı. Program, Dış İlişkiler Genel Koordinatörü Doç. Dr. Mustafa Öztürk Akcaoğlu’nun katılımcılara sertifikalarını takdim etmesiyle bitti. Sertifika töreninde konuşan Doç. Dr. Akcaoğlu, iki üniversite arasındaki iş birliğinin güçlenerek devam edeceğini belirtti. KMU personeli, Kastamonu Üniversitesi personeline teşekkür ederek, bu tür etkinliklerin akademik ve idari personelin gelişimine önemli katkılar sunduğunu ifade etti. Program sonunda katılımcılar toplu fotoğraf çektirdi.