ASAYİŞ - 11 Nisan 2025 Cuma 15:23

Bursa’da dişi çekildikten sonra vefat eden minik Deniz’in ölümüyle ilgili davada mütalaa açıklandı

A
A
A
Bursa’da dişi çekildikten sonra vefat eden minik Deniz’in ölümüyle ilgili davada mütalaa açıklandı

Bursa’da 19 ay önce diş çekimi için gittiği özel diş kliniğinde narkoz verilip sedasyon (anestezi) yapıldığı sırada fenalaşıp kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden 5 yaşındaki Deniz’in şüpheli ölümüyle ilgili görülen davada cumhuriyet savcısı mütalaasını açıkladı. Tüm sanıkların 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun Ek 11. Maddesi’ne muhalefet suçundan, sanıklar Aleyna S. ve Levent O’nun "bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçundan, Kerem Gökay Y.’nin ise "taksirle ölüme neden olma" suçundan cezalandırılması istendi. Öte yandan, minik Deniz’in ailesiyle birlikte oyun oynarken görüntüleri de ortaya çıktı.


Bursa’nın Osmangazi ilçesinde 19 ay önce 5 yaşındaki çocuğu Deniz Sönmez’i diş ağrısı şikayetiyle bir diş kliniği zincirinin Hürriyet şubesine götüren Sönmez ailesi, minik Deniz’in tedavi sonrası fenalaştığını fark etti. Küçük çocuğa 4 dolgu ve 1 diş çekimi için narkoz verilerek genel anestezi yapıldı. Anestezi sonrası odaya alınan minik Deniz’in ateşi yükseldi. Su isteyen Deniz’e verilen su sonrasında küçük çocuk içtiği suyu geri çıkarttı. Annenin iddiasına göre 3 kez doktor çağrılmasına rağmen doktor ’ateş düşürücü ilaç yazalım’ dedi. Annenin ambulans çağırma talebine de olumsuz cevap veren doktorlar durumun ’normal’ olduğunu söyleyerek Deniz ve annesini evine yolladı. Kısa bir süre sonra baba Aydın Sönmez eve geldiğinde oğlunun yarı baygın inleme sesleri çıkarttığını duydu. Bunun ardından baba Aydın çocuklarını Bursa Dörtçelik Çocuk Hastanesi’ne götürdü. Doktorların çabasına rağmen Deniz’in durumu ciddileşti. Entübe edilen minik Deniz’in organlarının iflas ettiği öğrenildi. 3 gün boyunca yoğun bakımda kalan Deniz, organ yetmezliğine bağlı olarak hayatını kaybetti.


Bursa 44. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmada hakim karşısına çıkan tutuksuz sanıklar Aleyna S., Kerem Gökay Y., Levent O., Deniz Sönmez’in ailesi ve taraf avukatları katıldı.



"Geleceğimizi çaldılar"


Olay günü yaşananları anlatan baba Aydın Sönmez, olayın başından sonuna ihmaller zinciri bulunduğunu ifade etti. İşlemden sonra eve geldiğinde oğlunu yatakta inlerken baygın halde gördüğünü anlatan Sönmez, kliniği aradıklarında çocuğu hastaneye götürebileceklerinin söylendiğini dile getirdi.


İşlem sırası ve sonrasında çocuklarıyla ilgilenilmediğini savunan Sönmez, "Eğer Levent bey orada olsa bir terslik olduğunu anlardı. Ben uyuyamıyorum, bu yaşta tansiyon hastası oldum. Eşim kadın hastalıklarına yakalandı. Sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de çaldılar. En ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum" dedi.


Anne Elena Sönmez ise olay günü işlem başladıktan bir süre sonra anestezi uzmanı Levent O.’nun odadan çıktığını ve geri dönmediğini belirtti. İşlemden sonra odada sadece asistanın bulunduğunu ve oğlunun titreyerek ateşinin yükseldiğini anlatan Sönmez, kendilerine bu durumun normal olduğunun söylendiğini ancak oğlunun uzun süre kendine gelemediğini ifade etti.


Bir ara oğlunun bilincinin geldiğini ve kendisine, "Anne ben ölüyorum" dediğini aktaran Sönmez, "Sadece uyuyordun. İlacın etkisi geçecek, her şey yoluna girecek" şeklinde cevap verdiğini ağlayarak anlattı.


Klinikte oğluyla ilgilenilmediğini ve muhatap bulamadıklarını dile getiren Sönmez, "O benim tek çocuğumdu. Türkiye Cumhuriyeti adaletine güveniyorum ve gereken cezayı alacaklarına inanıyorum" diye konuştu.


Aileye başsağlığı dileyen diş hekimi Aleyna S. ise olayın herkesi çok üzdüğünü ifade etti. Olaydan önce çocuğun diş ağrısı ile kendisine geldiğini ancak korktuğu için tedavisinin sedasyonla yapılmasını kararlaştırdıklarını dile getiren sanık, işlem günü için tarih verdiklerini anlattı. Olay günü yaptığı diş çekimi ve dolgu işlemlerinin son derece basit olduğunu savunan Aleyna S., "İşlemden sonra anormal bir duruma rastlamadık. Bilincinin yerine geldiğini gördük" dedi. Sanık, klinikte çalışmaya başladığında halihazırda sedasyon işlemi yapıldığını da sözlerine ekledi.


Anestezi uzmanı Levent O. da sedasyon işlemi başladıktan sonra aileye bilgi verdiğini ve içeri girdiğini, dolgu işlemleri bittikten sonra ise dışarı çıktığını anlattı. Sanık, içeride teknisyeninin kaldığını ve kendi direktifleri doğrultusunda hareket ettiğini ileri sürdü.


Polikliniğin mesul müdürü Kerem Gökay Y. ise olay günü öğleden sonra diş hekimi Aleyna S.’nin telaşlı bir şekilde kendisini aradığını ve işlem yapılan çocuğun fenalaştığını söylediğini dile getirdi. Diş hekiminin, tedavi ve sonrasında aksi bir durum olmadığını bildirdiğini aktaran sanık, hemen hastaneye gittiklerini anlattı. Sanık, yaşanan olayda sorumlu olmadığını düşündüğünü belirterek beraatini istedi.


Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, tüm sanıkların 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun Ek 11. Maddesi’ne muhalefet suçundan, sanıklar Aleyna S. ve Levent O.’nun "bilinçli taksirle ölüme neden olma" suçundan, Kerem Gökay Y.’nin ise "taksirle ölüme neden olma" suçundan cezalandırılmasını istedi.


Avukatların süre talebini kabul eden mahkeme hakimi duruşmayı erteledi.



Bursa’da dişi çekildikten sonra vefat eden minik Deniz’in ölümüyle ilgili davada mütalaa açıklandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır’da 11’inci yargı paketi heyecanı: Aileler cezaevi önünde toplandı Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilerek yasalaşan 11’inci yargı paketi ile birlikte Diyarbakır’da birçok mahkumun serbest kalması bekleniyor. Paketle erken tahliye olacak hükümlülerin aileleri de yakınlarına kavuşmak için Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsüne gelmeye başladı. Türkiye Büyük Millet Meclisinde 11’inci yargı paketi kabul edilerek yasalaştı. 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar nedeniyle hüküm giyenler, denetimli serbestlik haklarından 3 yıl erken faydalanabilecek. Bununla birlikte ilk etapta yaklaşık 50 bin kişinin tahliye edilmesi bekleniyor. Terör ve örgütlü suçlar ile aile fertleri veya engellilerin hedef olduğu cinayetler, cinsel saldırı-istismar ve deprem sonucu meydana gelen öldürme suçlarında bu hak uygulanmayacak. Paketin yasalaşması ile birlikte Diyarbakır’da Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsünde cezasını çeken hükümlülerin yakınları cezaevi önüne gelmeye başladı. Haktan yararlanacak olan hükümlülerin aileleri, yakınlarının çıkışını heyecanla bekliyor. Diyarbakır’da Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsünde yakınının çıkmasını bekleyen Sultan Agar, ’’Eltimin gelini için geldik. 4 senedir cezaevindeydi. Bize çok mutlu bir haber verdiler. Allah onlardan razı olsun. 11’inci yargı paketini çıkaranlara teşekkür ediyoruz. Cezaevi önüne geldik, tahliyesini bekliyoruz, çok mutluyuz. Bu kadar erken olacağını bilmiyorduk. Bugün kandil, bu haber de bize mutluluk getirdi’’ dedi. Polis ekipleri, cezaevi etrafında geniş güvenlik önlemleri aldı.
Gaziantep Gaziantep Kulübü 2025 Geleneksel Hizmet Ödülü Töreni gerçekleştirildi Gaziantep Kulübü tarafından her yıl düzenlenen Geleneksel olarak düzenlenen Hizmet Ödülü Töreni bu yıl da coşkuyla gerçekleştirildi. Gaziantep’in tarihine, kültürüne ve toplumsal dayanışmasına katkı sunan kişi ve kurumların onurlandırıldığı tören Gaziantep Büyükşehir Belediyesi (GBB) Başkan Vekili Halil Uğur, GBB Genel Sekreter Yardımcısı Oya Alpay, Gaziantep Kulübü Başkanı Kübra Kayın ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Elif Çetindağ ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Gaziantep Kulübü Geçmiş Dönem Başkanları Zeynep Konukoğlu, Hale Konukoğlu ve Ceren Uğurluer, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve misafirler katıldı. Törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Gaziantep Kulübü Başkanı Kübra Kayın, 25 Aralık Antep Savunmasının önemine dikkat çekerek, Gaziantep’in yalnızca geçmişiyle değil, üretkenliği ve sorumluluk bilinciyle yaşayan bir şehir olduğunu ifade ederek, "Gaziantep, tarihiyle, direnişiyle ve üretme gücüyle Türkiye’ye örnek olmuş bir şehirdir. 25 Aralık, bir şehrin yoklukta bile umudu diri tuttuğu ve birlik olduğunda neleri başarabileceğini tüm dünyaya gösterdiği gündür. Antep Savunması, Milli Mücadele tarihimizin en şerefli sayfalarından biridir. Atatürk’ün, ‘Antepliler yalnız Antep’i değil, Anadolu’yu da kurtardılar’ sözleri, bu şehrin direnişteki öncü rolünü en güçlü şekilde ortaya koymaktadır. Bizler için bu topraklar sadece üzerinde yaşadığımız bir coğrafya değil, vatanını canından aziz bilen asil bir mücadelenin mirasıdır’’ dedi. Gaziantep Kulübü olarak yalnızca geçmişi anmakla yetinmediklerini vurgulayan Kayın, ‘’Bugün bizlere düşen görev, bu büyük mirası sanayide, kültürde, eğitimde ve sosyal dayanışmada geleceğe taşımaktır. Gaziantep’i öncü kılan güç, tarihinden aldığı bu ruhtur. Kulüp olarak şehrimizin kültürel değerlerine sahip çıkarken, topluma hizmet eden kişi ve kurumları onurlandırmayı da sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Geleneksel Hizmet Ödülümüz, yalnızca bir teşekkür değil, Gaziantep’in birlik ve beraberlik ruhunu, çalışkanlığını, direnişini ve üretkenliğini yaşatanlara sunulan anlamlı bir takdir nişanesidir’’ şeklinde konuştu. Bu yılki Hizmet Ödülü’nün, eğitimde fırsat eşitliğini önceleyen çalışmalarıyla öne çıkan Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği’ne verildiğini belirten Kayın, derneğin çocukların hayata güvenle tutunmasına katkı sunduğunu söyleyerek, ‘’Empati Derneği, yalnızca projeler üreten değil, umut inşa eden çok kıymetli bir sosyal sorumluluk örneğidir. Gaziantep sevgisiyle bir araya gelen idealist kadınların kurduğu bu dernek, çocukların eğitimini merkeze alan yaklaşımıyla şehrimiz adına çok değerli bir misyon üstlenmektedir. Tüm üyelerini, gönüllülerini ve destekçilerini yürekten kutluyorum" ifadelerini kullandı. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Halil Uğur da konuşmasında, 25 Aralık Antep Savunmasının yalnızca bir kurtuluş günü değil, aynı zamanda güçlü bir toplumsal duruşun sembolü olduğunu ifade ederek, "Gaziantep, geçmişinden aldığı güçle bugün sanayide, kültürde, eğitimde ve sosyal dayanışmada Türkiye’ye örnek olmaya devam etmektedir’’ dedi. Gaziantep Kulübü’nün kentin sosyal ve kültürel hayatına sunduğu katkılara dikkat çeken Uğur, bu tür ödül törenlerinin toplumsal hafızayı diri tuttuğunu belirterek, "Topluma değer katan sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi, şehirlerimizin geleceği adına büyük önem taşımaktadır. Bu anlamlı organizasyon için Gaziantep Kulübü’nü, şehrimizde eğitime vermiş olduklarını büyük destekler için ise Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği’ni yürekten kutluyorum" diye konuştu. Açılış konuşmaları, Empati İlkokulu 2. Sınıf öğrencileri tarafından hazırlanan müzik ve tanıtım videolarının izlenmesinin ardından Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Elif Çetindağ’da plaket takdim edildi.
Muğla Muğla’nın ‘Altın Kızlar’ı Türkiye şampiyonu Samsun’da gerçekleştirilen 2025 Salon U-13 Salon Okçuluk Türkiye Şampiyonası’nda Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü okçuları başarılı sonuçlar aldı. Esma Kuş, Zeynep Sare Akarca ve Aysima Aslan’dan oluşan Büyükşehir U-13 takımı Türkiye Şampiyonu olarak Muğla’ya büyük bir gurur yaşattı. Ayrıca Zeynep Sare Akarca bireysel kategoride bronz madalyanın da sahibi oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü’nün başarılı okçuları antrenörleri Dr. Ejder Sözen liderliğinde ulusal ve uluslararası turnuvalarda büyük başarılara imza atmaya devam ediyor. Samsun’da düzenlenen 2025 Salon U-13 Salon Okçuluk Türkiye Şampiyonası’na katılan Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü okçuları takım halinde Türkiye Şampiyonluğu elde etti. Türkiye Şampiyonası’na 151 kulüp, 1242 sporcu ile katılım sağladı. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras okçulukta Türkiye Şampiyonu olan Muğla Büyükşehir Belediyesi sporcularını ve yeni nesile okçuluk sporunu sevdiren, ulusal, uluslararası turnuvalarda ülkemizi ve Muğla’mızı gururlandıran sporcular yetiştiren, Şeref Diploması ödülüne layık görülen antrenör Dr. Ejder Sözen’i kutladı. Başkan Aras; "Muğla’mızın Yatağan ilçesindeki bir mahallede okçuluk sporunu başlatan ve o mahallenin çocuklarından dünya şampiyonu sporcular çıkaran Dr. Ejder Sözen hocamızı bir kez daha kutluyor, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Şeref Diploması ödülü için de tebrik ediyorum. Ejder Sözen’in kararlılığı, azmi ve çalışkanlığı sayesinde Muğla’mızın çocukları okçulukta tarih yazarken yeni nesillere de örnek olmaya devam ediyor. Bu jenerasyonun en küçükleri Samsun’da düzenlenen şampiyonada Türkiye Şampiyonu oldular ve Muğla’mızı bir kez daha gururlandırdılar. Antrenörümüz Ejder Sözen’in öğrencileri, Türkiye Şampiyonu Altın Kızlarımız Esma, Zeynep, Aysima’dan oluşan Makaralı Yay Takımı’mızla gurur duyuyor ve bizlere bu sevinci yaşattıkları için teşekkür ediyorum" dedi.