EKONOMİ - 09 Ekim 2024 Çarşamba 20:12

Başkan Aydın’dan Osmangazili çiftçilere müjde

A
A
A
Başkan Aydın’dan Osmangazili çiftçilere müjde

Osmangazi Belediyesi Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’ın başkanlığında gerçekleşti. Osmangazi’deki üreticileri desteklemek adına kurdukları Gazi Tarım Şirketi’ni birkaç hafta içerisinde aktif hale getireceklerinin müjdesini veren Başkan Aydın, Hamitler çöplüğünde bulunan atıkların bertaraf işlemi sırasında enerjiye dönüştürülmesi adına da bir proje hazırladıklarını söyledi.


Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda hem gündeme ve hem de hayata geçirecekleri hizmetlere dair önemli açıklamalarda bulundu. Açıklamalarına ilk olarak Osmangazili çiftçileri sevindirecek bir haber ile başlayan Başkan Aydın, “Gazi Tarım Şirketi’nin kuruluş işlemleri bitti. Prosedürler devam ediyor. Birkaç hafta içerisinde aktif hale gelecek. Üzüm ve incirin yanı sıra kansere karşı antioksidan özelliğine sahip yaban mersininin üretimi ve ihracatı noktasında çiftçimize destek olmak istiyoruz. Gazi Tarım Şirketi üzerinden mazot, ilaç ve gübre gibi girdi maliyetlerini düşürerek, üreticimize destek sağlayacağız. Çiftçimizi birkaç tüccarın inisiyatifine ve insafına bırakmayacağız” dedi.



“Hepimiz bir hayvan sahiplenerek Türkiye’ye örnek olalım”


Osmangazi Belediyesi olarak 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nü çok güzel bir şekilde kutladıklarını ifade ederek başladığı sözlerini, sahipsiz hayvanların da bir can taşıdığını yılın her günü hatırlamamız gerekir diyerek sürdüren Başkan Aydın, “144 dönümlük bir arazi üzerine kurulmuş olan Türkiye’nin en modern ve en donanımlı hayvan barınağına sahibiz. Can dostların sağlığı ve bakımı için tüm imkanlar var. Hayvanları Koruma Kanunu, apılan değişiklikten önce sokak hayvanlarının tedavisinin ve kısırlaştırılmasının yapılmasının ardından alındıkları noktaya bırakılmasını ön görüyordu. Ancak geçtiğimiz Temmuz ayında kanunda yapılan değişik ile birlikte, sokak hayvanlarının barınaklarda tutulmasına karar verildi. 900 bin nüfusa sahip Osmangazi’de 45 bin sokak hayvanı olduğu tahmin ediliyor. Biz, tüm barınak arazisi içerisine hayvanları dip dibe dahi koysak ancak 10 bin hayvan sığdırabiliyoruz. Ben tüm meclis üyelerimize birer hayvan sahiplenmeleri konusunda çağrıda bulunuyorum. Türkiye’ye örnek bir davranış yapalım. Can dostlarımızın, barınak yerine bir ailenin yanında barınmalarını sağlamak lazım” diye konuştu.



“Çöpleri enerjiye çevirecek projemiz var”


Hamitler’deki çöplükten yayılan kötü koku hakkında da konuşan Başkan Aydın, "Hamitler Çöplüğü, Büyükşehir Belediyesi’nin uhdesinde ve sorumluluğunda olan bir bölge. Yapılan sözleşme gereği çöplüğün 2023 yılında, yani seçimlerden önceki dönemde başka bir yere taşınmış olması gerekiyordu. Geçtiğimiz dönem taşıma işlemi yapılmadığı için konu bizlere kaldı. Bu konuda Büyükşehir Belediyesi, akademik kuruldan oluşan bir ekiple birlikte çöplüğün doğru bir yere, doğru bir yöntem ile taşınması noktasında çalışma yürütüyor. Osmangazi Belediyesi olarak bizim de çöplerin bertaraf edilirken enerji üretilmesi konusunda hazırladığımız bir projemiz var. Bu projemizi hayata geçirirsek çöplüğün yükünü azaltmış oluruz” ifadelerini kullandı.



“Amacımız doğru bir kentsel dönüşüm yapmak”


Çarbamba-Altıparmak bölgesinde yapılacak olan kentsel dönüşüm çalışması hakkında da açıklamalarda bulunan Başkan Aydın, “O bölgede yapılacak olan kentsel dönüşüm için Büyükşehir Belediyesi ve Akademik Odalar ile bir protokol imzaladık. Vatandaşlarımızı mağdur etmeden bir çözüm üretecek ve insanların mutlu bir şekilde yaşayacağı dönüşüm projesini hayata geçireceğiz. Zaten bütün paydaşların içinde olmasının sebebi de bu. Amacımız doğru bir kentsel dönüşüm yapmak” dedi.



“İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden yürürlüğe girmesi gerekiyor”


Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda gündeme dair de konuşan Başkan Aydın, “Geçtiğimiz günlerde 19 yaşında iki kızımız vahşice öldürüldü. İki yaşında bir çocuğumuz dile getirmek dahi istemediğim bir sebepten dolayı hayatını kaybetti. Dünyada kadın ve çocuk cinayetleri konusunda belki de en fazla gündeme gelen ülkelerden biriyiz. Sadece son haftaya dahi baktığımızda kadın ve çocuk katliamlarının durdurulması için İstanbul Sözleşmesi’nin tekrardan yürürlüğe girmesinin ne kadar elzem olduğunu çok net görüyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin en kısa sürede yeniden yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.



“İsrail vahşetinin durdurulması için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız”


Gazze’de bir yıldır katliamın devam ettiğine dikkat çeken Başkan Aydın, “Yaşanan vahşet maalesef bir yıldır devam ediyor. İsrail, bütün dünyanın gözünün içine baka baka 40 binin üzerinde insanı katletti. Bu yetmedi şimdi de Lübnan’a saldırmaya başladı. Bu da yetmedi Şam’a saldırıyor. Bir kez daha İsrail’i kınıyoruz. Bu vahşetin durdurulması için elimizden ne gerekiyorsa yapmaya hazırız” dedi.



Başkan Aydın’dan Osmangazili çiftçilere müjde

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Oğullarının ölümüne sebep olan sanığa verilen cezayı az bulup üst mahkemeye başvurdular, ikinci şoku yaşadılar Antalya’da çarptığı yayanın hayatını kaybetmesine neden olan sürücüye 6 yıl 8 ay hapis cezası verilmesine itiraz eden aile, üst mahkemenin kararı ile şoke oldu. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinde görülen duruşmada cezası 4 yıla düşürülen sürücü tahliye edildi. Geçtiğimiz yıl 10 Haziran tarihinde Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Lara Caddesi’nde meydana gelen olayda, gece saat 03.00 sıralarında otomobilinden inerek yolun karşısına geçmek isteyen Tarık Deniz, B. S.’nin kullandığı otomobilin çarpması sonucu kaza yerinde hayatını kaybetmişti. Kazanın ardından olay yerinden yerinden kaçan B. S., 3 gün sonra karakola giderek teslim oldu ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Yapılan itiraz üzerine tutuklanan B. S. hakkında "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan dava açıldı. Antalya 36. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada, alkollü araç kullandığı belirlenen sanık B. S’yi, "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme sanığı tahliye etti Tarık Deniz’in ailesinin sanığın aldığı cezayı az bularak yaptığı itirazı üzerine Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinde bugün görülen davada sanık B. S. (31), kazada hayatını kaybeden Tarık Deniz’in (35) babası Cuma Deniz, annesi Cennet Deniz ve taraf avukatları salonunda hazır bulundu. Kaza sırasında alkollü olmadığını savunan B. S.’nin mahkemede, "Bir ses geldi, çok korktum. Aklımın kontrolünü kaybettim. Panikle olay yerinden kaçtım" dediği öğrenildi. Mahkeme heyeti, sanığı "bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan tali kusurlu olduğu gerekçesiyle önce 3 yıl hapis cezasına çarptırdı. Ardından ceza bilinçli taksir artırımı yapılarak 4 yıla yükseltildi. Sanığın hapiste geçirdiği süreyi göz önüne alan mahkeme, sanık B. S.’nin tahliyesine karar verdi. Üst mahkeme verilen cezayı düşürdü Duruşma sonrası gazetecilere konuşan Tarık Deniz’in babası Cuma Deniz, Antalya 36. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan sanığa verilen 6 yıl 8 ay hapis cezası kararına itiraz ettiklerini ancak üst mahkemenin ise verilen cezayı düşürdüğünü belirterek, “Sanık aşırı derecede alkollü bir şekilde kullandığı otomobiliyle yüksek hızla oğluma çarparak ölümüne sebebiyet veriyor. Mahkemede içki içtiğine dair adisyon fişi sunduk. Bin 800 lira hesap ödediğini sunduk. Şahıs alkollü, olay yerini terk etmiş, oğlumun ölümüne sebep olmuş, hızlı araç kullanmış ve oğlumu 32,5 metre savurmuş. Görgü tanığı var. Adisyon fişi var. Şahıs kazadan 3 gün sonra teslim olarak alkollü olmadığını ispat etmeye çalışıyor” dedi. “7 yıllık ceza 4 yıla düştü ” Sanığın kazanın meydana geldiği yolda hız sınırına uymuş olsa oğlunun ölmeyeceğini söyleyen baba Cuma Deniz, “Hız sınırının 30-40 kilometre, sanık bu hızla oğluma çarpmış olsaydı, oğlum ölmeyecekti, ancak 120 kilometre hızla aracın çarpması nedeniyle oğlum 32,5 metre savrularak elektrik direğine çarparak kaza yerinde hayatını kaybediyor. Şahıs aracını, kimliğini her şeyini araçta bırakarak olay yerinden kaçıyor. 3 gün sonra alkol etkisi geçtikten sonra gidip teslim oluyor. Verilen 6 yıl 8 aylık cezayı az bulduğumuz için itiraz ettik. Mahkemede sayın savcımız sanığın suçlu olduğunu, bilinçli taksirle adam öldürdüğünü söyledi ancak sanık mahkeme tarafından serbest bıraktı. Evladı öldürülmüş bir babayım. 7 yıllık ceza bir de 4 yıla düştü" ifadelerini kullandı. Anne gözyaşlarını tutamadı Gözyaşlarına hakim olamayan anne Cennet Deniz ise oğlunun bir kazaya değil, cinayete kurban gittiğini söyleyerek, “Benim bütün ümidimi kırdılar. Hem alkollü hem de hızlı araç kullan, oğluma çarp, sonra kaçıp 3 gün sonra gel teslim ol. Benim çocuğum toprakta çürüdü, o da hapiste çürüsün. Cinayet bu, kaza değil” şeklinde konuştu.
Zonguldak Bu mahallede 40 hane her gece dinamit korkusu ile uyuyor Zonguldak’ta özel bir maden ocağının yakınında bulunan evlerde meydana gelen çatlaklar sebebiyle mahalle sakinleri korku dolu anlar yaşıyor. Mahalle yolunun bir bölümü ise bir evin giriş katına göçerken ev sahibi yetkililerden uzanacak yardım eli bekliyor. Kilimli ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden sahasında ruhsatlı bir şirketin işlettiği ocağın yakınında bulunan evlerde ve çevresinde çatlaklar meydana geldi. Evlerinde her gece dinamit sesiyle uyandıklarını ve korku yaşadıklarını ifade eden mahalle sakinleri, 40 kadar evin içinde ve çevresinde çatlaklar oluştuğunu belirttiler. Mahalle yolunun bir bölümünün evinin giriş katına göçerek toprak yığını ile dolduğunu anlatan 67 yaşındaki Hamdi Kuzu, olaydan sonra AFAD ve TTK ekiplerinin inceleme yaptığını ve evin tahliye edilmesi gerektiğini söylediklerini anlattı. On bin liralık geliriyle başka bir yere taşınacak maddi imkanının bulunmadığını ifade eden Kuzu, "Ben 30-40 senedir burada yaşıyorum. Maden ocağından girdiler evlere, mahalleye zarar verdiler. Geçen hafta sonu AFAD geldi. Bana ’burada duramazsın, sürekli aşağıya batar. Senin burada hayati tehliken var’ diye söylediler. Sadece kiraya çıkmamı söylediler. Fakat ben 10 bin lira maaşımla ne yaparım? Nasıl geçinirim? Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan ekipler geldiler. Onlar da aynısını söylediler. Onlar da ’burada duramazsın’ dediler. Hayati tehlike olduğunu söylediler" diye konuştu. Kilimli İlçe Kaymakamlığı’na giderek şikayet dilekçesi verdiğini söyleyen Kuzu, "Kaymakamlık TTK’ya yazı yazdı. İki memur geldi. Keşif yaptı. Aynısını da onlar söyledi. Hiç kimse bana arka çıkmadı. Kimse bana yol göstermiyor. Devamlı dinamit atılıyor. Evler oynuyor. Patlamasından, sesinden uyku uyuyamıyoruz. Olay günü de evin altı göçtü. Yolun altı evimin içine göçtü. Gelen bakıp gidiyor" dedi. "Şikayetimizi TTK’ya yaptık, konunun üzerine gitmiyor" Evinin içinde ve çevresinde çatlaklar meydana gelen 68 yaşındaki Abdullah Yılmaz da uzun yıllar TTK’ya hizmet ettiğini söyleyerek "Maden ocaklarını özel şirketler ticaret yapmak için kullanıyor. Bu esnada özel sektörler vatandaşa yer üstünde zarar veriyor. Yer altında devamlı çalışma olduğu için boşluklar oluşuyor. Dinamit atıyorlar. Üstteki evler sallanıyor. Şu anda benim 2-3 sene önce yaptığım evimin önündeki beton ve kolonları komple çatladı. Biz bunları gereken birimlere söyledik. TTK’nın yetkili elemanları geldi, raporu düzenledi. Biz bir süre sonra kontrol amaçlı gittik. Çünkü ben TTK’ya 26 senemi verdik. Herkesin para kazanmasını isterim. Ama bana zarar vermeden para kazansın. Biz bunları bildirdiğimiz şekliyle kaldı. TTK bunu üstüne gitmiyor. Vatandaş zarar görecekmiş, görmeyecekmiş diye bunun hiç hesabını yapmıyor" şeklinde konuştu.